Yöneticiler Ofislerini Büyük oda, pahalı koltuk istiyor
Ofis tasarımlarıyla dünya birinciliği ödülü kazanan ortaklar Kerem Erginoğlu ve Hasan Çalışlar, Türk yöneticilerinin en az 40 metrekare oda istediklerini, dekorasyonda ise en fazla parayı koltuğa ayırdıklarını söylüyor
İnsan kaynakları yönetimi ofis tasarımının çalışanlar üzerindeki etkisini fark ettiğinden bu yana İK ve mimarlık sektörünün ortak çalışmaları arttı. Özellikle uluslararası şirketler yeni ofislerini tasarlarlarken bu konuda deneyimli ve verimliliği, motivasyonu artırıcı tercihler yapmaya dikkat ediyor. Bu alanda birçok uluslararası şirketin ofis tasarımını üstlenen ve dünya çapında ödül alan Erginoğlu&Çalışlar Mimarlık, uzun çalışma saatlerinin geçirildiği mekanları şirketlerin hedeflerine göre kurguluyor.
1993 yılında Kerem Erginoğlu ve Hasan Çalışlar tarafından kurulan şirket, bugüne kadar Turkcell’in Gebze’deki Ar-Ge binasının tasarımıyla 2010 yılında Ulusal Mimarlık Festivali’nde “Yapı Dalı Başarı Ödülü” almış.
Sektörü yakından takip eden uzmanlar tarafından tarzları “pragmatik-estetik” diye ifade edilse de onlar belli bir tarzdan öte müşteriyi anlatan ofis ve ofis binaları tasarlamayı tercih ettiklerini söylüyorlar. İki ortağa göre başarılı bir ofis motivasyonu artırmalı, estetik olmalı ve konuklara mekan sahibi hakkında ipuçları vermeli.
Bina “meydan”ları önemli
Şirket binalarında motivasyonu artırıcı birçok unsur bulunabilir. Kerem Erginoğlu yemekhane, kafe, toplantı salonu, eğitim salonu hatta koridorların ofis binasındaki en önemli mekanlardan olduklarını söylüyor. “Çünkü buralar insanların bir mola verdikleri ya da odaklanmak zorunda oldukları yerler. Aslında buralara bir şehrin meydanları gözüyle bakmak ve çekici kılmak gerekiyor” diyor.
Çalışılan ortamlar ise teknolojiyle sürekli yeni ihtiyaçlara göre tasarlanıyor. Hasan Çalışlar’ın bu konudaki tespiti şu: “Eskiden herkesin defterleri, dosyaları vardı. Dolaplar gerekiyordu. Sonra kocaman bilgisayarlar girdi çalışma hayatına, mekanların büyük olması gerekti. Ancak son yıllarda ofislerin tasarımını teknoloji belirliyor. Küçücük iPad’lerle çalışılıyor. Mobilite arttı, ofisler küçüldü.”
Şirketin bulunduğu sektör ofisin dekorasyonunu da etkiliyor. Örneğin reklamcılık sektöründe kişisel masaların olmadığı, toplantı odalarında minderlerin serildiği, kişiye özel bölümlerin bulunmadığı ofisler daha verimli olabiliyor.
Toplantı odaları kalkıyor mu?
Mobilite sistem ve şirketlerde sosyal aktivitelerin artması ofislerde sadece toplantılara ayrılan odaları ortadan kaldırıyor. Hasan Çalışlar, artık şirketlere pek fazla toplantı odası yapmadıklarını söylüyor. Bunun yerine birden fazla amaca hizmet eden ve ihtiyaca göre hızla düzenlenebilecek boş mekanlar tasarlıyorlar. Örneğin bir spor sektöründeki bir şirkete tribün şeklinde oturma düzeni olan bir mekan yaratılmış. Toplantı olunca burası kullanılıyormuş, toplantılar dışında ise merdiven olarak kullanılabiliyormuş. Hasan Çalışlar, çok yüksek metrekare fiyatlarının olduğu bir şehirde olduğumuzdan mekanların verimli kullanılması gerektiğinin altını çiziyor.
“Odam 40 metrekare olsun”
Uluslararası şirketlerde pozisyona göre odaların metrekareleri standartlarla belirlenmiş. Küçük değişiklikler olmakla birlikte direktör ve üstü seviyelerde 24-28 metrekare, orta düzey yöneticiler içinse 14-16 metrekarelik odalar ideal görülüyor. Diğer taraftan şirket uluslararası olsa da Türk yöneticiler için başarının bir takım göstergeleri var. Hasan Çalışlar, “Bir yöneticinin odasını tasarlamaya gittiğimizde genellikle ‘40 metrekare olsun’ gibi bir taleple karşılaşıyoruz. Bu çok yanlış. Tavan yüksekliği gibi bir talep mantıklı ama metrekare kalıpları yöneticiler için daha ön planda kalıyor” diyor.
Türk yöneticilerin kesenin ofis bütçelerinden en çok pay ayırdıkları diğer bir unsur ise koltuk. Koltuklarının en pahalı ve gösterişlisinden olmasını isteyen Türk yöneticiler duruma göre 4 bin 500 euro gibi bir meblağ ayırmaktan çekinmiyor. Kerim Erginler, bazı yöneticilerin sadece kendisine pahalı koltuk seçtiğini bazılarınınsa bütün ekibinin aynı değerdeki koltukta oturması konusunda titizlik gösterdiğini belirtiyor.
Gün ışığı hormonları etkiliyor
Oysa odalarda aydınlatma, renkler gibi verimliliği daha direkt etkileyen faktörler var. Örneğin son yıllarda gelişen akıllı ışıklandırma sistemleri çalışanların gün ışığına göre verimliliklerini etkileyen hormonları harekete geçirebiliyor. Çalışlar, saat 16’dan sonra gün ışığının renginin değişmesiyle insan vücudunda hormonların da değişim gösterdiğini ve yorgunluk belirtileri oluştuğunu ifade ediyor ve ekliyor: “Oysa akıllı ışıklandırma sistemleri bu ışık değişimini fark edip mekanın aydınlatmasını sarı ışıkla koruyor ve hormonlara da direkt etki ederek çalışanların motivasyonunu artırıyor.”
Ödüllü tasarımların sahipleri
Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık, katıldığı yarışmalar ve gerçekleştirdiği projeler ile birçok ödül kazanmış. Bunların arasında; DDB Tuzambarı projesiyle 2010 Dünya Mimarlık Festivali (WAF World Architecture Festival) Eski – Yeni Bina kategorisinde birincilik ödülü,
Turkcell Ar – Ge Binası ile Ulusal Mimarlık Ödülleri-Yapı Dalı Başarı Ödülü (2010),
DDB Tuz Ambarı ile Ulusal Mimarlık Ödülleri-Yapı Dalı Koruma&Yaşatma Ödülü (2010),
Tarsus Sev İlköğretim Kampusu projesiyle, birincilik ödülü ve aynı projeyle Ulusal Mimarlık Ödülleri-Proje Dalı Başarı ödülü (2010),
Berlin T.C. Büyükelçiliği Uluslararası Yarışması’nda dördüncülük ödülü (2007), AMV Genç Mimar Ödülü (2004), Harp Akademileri Kapalı Yüzme Havuzu ile Ulusal Mimarlık Ödülleri Yapı Dalı Başarı Ödülü (2000),
İŞTE İNSAN Yasemin SALİH