Vergi Ödememek İçin Dokuma ve Örme Kumaşlara Kadife Görüntüsü Veriliyor
Kadife gorunumlu dokuma oyunu!
Uzakdoğu’dan ithal edilen tekstil ürünlerine getirilen ek vergiden kaçışın formülü bulundu. Yüksek anti damping vergisi ödemek istemeyen ithalatçılar, dokuma ve örme kumaşlara kadife görüntüsü veriyor…
UZAKDOĞU’DAN ithal edilen tekstil ve hazır giyim ürünlerinden 2011 yılı eylül ayından bu yana ek vergi alınıyor. Yerli üreticileri haksız rekabete karşı korumak amacıyla yürürlüğe giren bu uygulamayla dokuma ve örme kumaştan yüzde 70, kadife kumaştan ise yüzde 20 ek vergi alınıyor.
Aslında Uzakdoğu menşeli ürünlere ek vergi konulması yeni değil. Daha önce de yerli üreticilerin şikayeti üzerine harekete geçen Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM), başta Çin olmak üzere Uzakdoğu menşeli iplikten hazır giyime çeşitli ürünlere anti damping vergisi konulmasına karar vermişti.
Bu hatırlatmayı yapmamızın nedeni, söz konusunu ek vergilerin uygulanmasında yaşanan sıkıntılar. Bu vergileri ödemek istemeyen bazı ithalatçıların Uzakdoğu’da üretilen ürünlerin menşeini saptırarak başka bir ülkeden geliyormuş gibi yurda soktuklarını duymuştuk. Yerli üreticilere göre bu ithalatçılar şimdi bir formül daha bulmuş…
LAMİNASYON YAPIYORLAR
Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TETS1AD) Başkanı Yaşar Küçükçalık, kadifenin vergisi daha düşük olduğu için farklı kumaşların da kadife beyan edilerek ithal edildiğini iddia ediyor. Nasıl mı?
Dokuma kumaşın ek vergisi yüzde 70. Bu kumaşların üzerine laminasyon olarak adlandırılan bir işlemle ince kumaş yapıştırılıyor kadife görüntüsü veriliyor. Böylece yüzde 20 vergi ödenerek yurda girişi sağlanıyor.
Benzer bir uygulama yatak ve masa örtülerinde de yapılıyor. Yaşar Küçükçalık, bu tür yanlış beyanlarla milyonlarca metre dokuma ve örme kumaşın ithal edildiğini belirtiyor:
“Laminasyon uygulaması sırasında yapılan işlemler aslında bizi Uzakdoğulu üreticilerden ayıran en önemli fark. Çünkü Uzakdoğulu firmalar üretim sırasında kanserojen etkisi yüksek olan ‘azo boyar’ içerikli yapıştırıcılar kullanıyorlar. Türk üreticileri ise bu konuda AB normlarını uyguluyor. İthal edilen örme kumaş tüm sektörü tehdit eder boyuta geldi. Döşemelik kumaş üreten birçok firma sıkıntıya girdi. Bu yüzden şirketler makinelerini elden çıkarıyor. Dernek olarak bu haksız rekabeti önlemek için devlet makamlarında gerekli girişimleri başlattık ve önlem alınması için belgeleri ekonomi bakanlığına teslim ettik.”
50 SENTLİK FARKA RAĞMEN…
Türkiye’nin kumaş üretim merkezlerinden Bursa’da faaliyet gösteren Vardarlar Tekstil, yıllık 4.5 milyon metre örme kumaş üretme kapasitesine sahip. Ancak Uzakdoğu’dan ithal edilen ürünlerle rekabet edemediğinden bir süredir kapasitesinin ancak yarısını kullanabiliyor. Vardarlar Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Vardar, ithalata çözüm bulunamaması durumunda üretimi tamamen bırakacaklarını anlatıyor:
“İthalatta her türlü film dönüyor. Böyle giderse çok yakında yüzlerce firmanın kapanacağına garanti verebilirim. Ürünlerimiz daha çok mobilya sektöründe kullanılıyor. Çin’le aramızdaki fiyat farkı 50 sent civarında. Yani uçurum yok. Buna rağmen mal satamıyoruz. Fiyatı 4 dolara indiriyoruz, Çin 3.5 dolara çekiyor. 3.5 dolara indiriyoruz, 3 dolara düşürüyor. Bir çıkış yolu arıyoruz, bulursak bu işi bırakacağız.”
İTHALATI MOBİLYACILAR PATLATTI
Denizli’de faaliyet gösteren Tosunoğlu Tekstil ise dokuma kumaş üretiyor. Yıllık kapasitesi 2 milyon metre civarında. Bu şirketin de en büyük müşterileri mobilya üreticileri. Tosunoğlu Tekstil Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Tosunoğlu, üretimin yüzde 15’ini iç piyasaya vermelerine rağmen Uzakdoğu menşeli kumaşlardan rahatsız olduklarını söylüyor. Tosunoğlu, Türkiye’de mobilya sektörünün büyümesine paralel olarak döşemelik kumaş talebinin de arttığını, bunun da ithalatı patlattığım düşünüyor:
“Avrupa’da kişi başına yıllık mobilya alışverişi 70 dolar. Bu rakam Türkiye’de daha önce 7 dolarlardaydı. Ancak son yıllarda birkaç kat arttı. İthalatçıların bazı hileli yollara başvurduklarını duyuyoruz. Ek vergiye rağmen piyasada Çin menşeli kumaş miktarı bir hayli fazla. Müşterilerimizin özellikle Çin’den getirilen kumaşları kullandıklarını görüyoruz. Uzakdoğu’da üretilen kumaşlar sadece Türkiye’de değil Avrupa’da da çok.”
“VERGİYE RAĞMEN FİYAT DÜŞTÜ!”
Türkiye’nin önde gelen kadife kumaş üreticilerinden Lüks Kadife’nin Genel Müdürü Feramin Çeliktaş ise Çin menşeli ürünlerin anti damping vergisine rağmen ucuzladığına işaret ediyor. Söz konusu verginin konduğu 201 l’in eylül ayından önce 6 dolar civarında olan malların şu anda 4 doların altında satıldığına dikkat çeken Çeliktaş, bu indirimin nedenini şöyle açıklıyor:
“Demek ki bu malların bir kısmı hiç vergi ödenmeden giriyor. Bunun başka bir izahı yok. Mobilya firmaları, hatta kumaş üreten firmaların bir kısmı bile ithalata soyunmuş durumda. Çin mallarının piyasada bol miktarda olması nedeniyle müşterilerimiz o fiyatları emsal gösterip bize sürekli fiyat baskısı yapıyor. Oysa Çinliler bizim ürettiğimiz jakar-lı malları yapamıyorlar. Buna rağmen rekabette zorlandığımız için üretimi yavaşlatmak zorunda kaldık. Aslında aylık kapasitemiz 200 bin metre. Ancak kendimize bu yıl 165 bin metre hedefi belirledik. Bu hedefi yakalayabileceğimizden de endişeliyim.”
Evirgen Örme, döşemelik kumaşın yanı sıra üst giyim üreticisi hazır giyimcile-re de kumaş üretiyor. Günlük kapasitesi yaklaşık 4 bin metre. Döşemelik kumaşta Çinli firmalarla rekabet edemediğinden daha çok hazır giyimcilere servis yapmaya başlamış. Evirgen Örme Yönetim Kurulu Başkanı Hicret Evirgen, piyasada 3 dolara satılan döşemelik kumaşı kendilerinin 4 dolara mal ettiğini vurguluyor. Evirgen, “Bu ürün grubunda piyasayı ithalatçılar ele geçirmiş durumda. Bizim gibi üreticilerse ithalatçıların açıklarını kapatıyor. Başka türlü mal satma şansımız yok” diyor.
ÖZBEY MEN / PARA