Uzaktan Kumandalı Ruh İkizleri
Bu ülkede İsa Gök diye bir milletvekili var.
Güya milletin vekili ama milletin değerlerine iftira atmaktan hakaret etmekten hiç geri durmuyor.
Millette örneği olmayan bir vekil.
Son günlerde planlı bir şekilde yürüttüğü bir operasyon var.
Operasyon diyorum çünkü bunu bilinçli olarak ve hesaplı kitaplı yapıyor.
Dünyada ve Türkiye’de milyonlarca insan tarafından sevilen, takdir edilen, gönül verilen, ayakta alkışlanan Fethullah Gülen Hocaefendi’ye hakaret ediyor, iftira atıyor, yalan söylüyor.
Daha da ileri gidiyor onun önayak olduğu eğitim kurumlarında çalışan öğretmenleri hedef alıyor, iftira atıyor, onları ajanlıkla suçluyor.
Dünyanın dört bir tarafında maddi hiçbir karşılıkla yapılamayacak kadar zor şartlarda hizmet eden bu vefa insanlarına “CIA ajanı” diyor.
Söylediklerinin doğru olmadığını bile bile, iftiralarının daha önce defalarca yalanlandığını bile bile ağzına ne gelirse söylüyor.
Konuşmaya başladığında frenleri boşaltıyor, bilerek ve isteyerek insanın söylemekten haya edeceği densizlikte iftiraları peşpeşe sıralıyor.
Sayın Gülen’e “çete lideri” diyor, sayın Gülen’e gönül veren insanlara “illegal örgüt” diyor, diyor da diyor…
Bütün bunları nerede yapıyor ?
Türkiye Büyük Millet Meclisinde.
Bütün bu yalan, iftira ve hakaretleri kimin önünde yapıyor ?
Genelde milletin önünde olsa da; özelde aynı çatı altında Ak Partili milletvekillerinin önünde.
İsa Gök’ün bir derdi var.
O; son günlerde yapılan her işin altında Fethullah Gülen’i arayanlara mesaj gönderiyor.
İsa Gök; seçim öncesi planlanan bir oyunu sahneye koyuyor.
O oyun şu;
Cemaatin Türkiye’de emniyeti de, yargıyı da yönettiği ve artık sınır tanımaz bir şekilde ilerlediği algısının topluma pompalanmaya çalışıldığı şu günlerde, cemaatle Ak Partiyi aynı potada eritmek ve “işte bakın bunlar birlikte” tezinin kafalarda iyice yer etmesini sağlamak.
İsa Gök; Ak Partililerin olduğu meclis genel kurulunda ya da komisyon toplantısında, Sayın Gülen’in adını ağzına alıp hakaret ediyor, Ak Partililer de doğal olarak buna tepki gösteriyor.
Sonra İsa Gök uyguladığı planın devamını sahneye koyuyor ve “gel o zaman Fethullah Gülen’i o kadar çok seviyorsan savun” diye Ak Partilileri tahrik etmeye devam ediyor.
Ak Partili vekillere “siz Gülen’in müridisiniz” diyor, “bu illegal örgütün üyesi olduğunuzu itiraf edin” diyor.
İsa Gök’ün sahnelediği tek kişilik piyes; üzerinde çok ince çalışılmış bir plan.
Gök; sonunda Ak Partililere “sizin kıbleniz Pensilvanya” diyerek şovunu bitiriyor.
Ve şovunun sonunda, ona bu oyunu oynaması için yazanlara da kafa selamı vererek yerine oturuyor.
Sözlerinin arasına Başbakanı da karıştırıyor ve Erdoğan’dan hazret, haşmetmeab diye bahsediyor.
Bağıra çağıra konuşmasının arasında Ak Parti, Erdoğan, cemaat, Fethullah Gülen kavramlarını harmanlayıp, yürütülen karalama kampanyasının değirmenine su taşıyor.
İsa Gök; 12 Haziran’a yaklaşılırken cemaat üzerinden oluşturulmaya çalışılan toplumdaki korku havasına, hükümeti de dahil edip milletin Ak Parti’yi sorgulamasını sağlamaya çalışıyor.
Tam da İsa Gök’ün sahneye koyduğu bu planın üzerine; Devlet Bahçeli’nin Sayın Fethullah Gülen’i hedef alan açıklaması geliyor.
İsa Gök’ün kaldığı yerden sazı alan Devlet Bahçeli; Milliyetçi Hareket Partisi adına yaptığı açıklamada cemaati sorguluyor ve Sayın Gülen’i bütün faaliyetlerini askıya almaya çağırıyor.
Keşke kendilerine dayatılan bu planları uygulamak yerine, biraz da kafalarını kaldırıp milletin gözlerinin içine bakabilseler.
Bu millet Hocaefendiyi de bilir, sizi de bilir.
Maalesef bu akılları kimden alıyorsanız, millet nezdinde yine hüsranla sonuçlanacak karanlığa doğru hızla ilerliyorsunuz, bilesiniz.
Seçimden sonra çıkıp “okyanusun ötesi berisi” diye ağlamayın sakın.
abdulkadiroglu@samanyolu.tv