Turizm Sektöründen Haberler

Turizm sektörü ek tedbir istiyor

Sektör gelecek yılların da kaybedilmemesi için alınması gereken ek tedbirlerin tüm ülkeyi kapsaması gerektiğini savunuyor. Turizmciler, tedbirlerin gelecek üç yıl düşünülerek uygulanması gerektiğine dikkat çekiyor…

TÜRKİYE turizmi, 2016’da tarihinin en kötü yıllarından birini yaşadı. Ortadoğu ülkelerinde yaşanan istikrarsızlıklar, Rusya ile gerilen ilişkiler, terörist saldırılar, mülteci sorunu ve 15 Temmuz darbe girişiminin sektöre faturası ağır oldu. 2016’da turist sayısı ve turizm gelirleri gerilerken, konaklama tesislerinin doluluk oranı yüzde 50’nin altına indi. Hükümetin sektöre yönelik destekleri, Rusya ile ilişkilerin normalleşmesi, yurtdışında “olumsuz Türkiye algısının” iyileştirilmesine dönük atılan adımlar sektörde umutları yeşertse de bu yılki kayıpları telafi edemedi.

Turizm sektörünün 2016 yılında “vites küçülttüğü” 2017-2019 Orta Vadeli Prog-ram’da (OVP) Hükümet tarafından da teyit edildi. OVP’de turizm geliri hedefi aşağı yönlü revize edilerek, 2016 için 18.6 milyar dolara, 2017 için 23.5 milyar dolara çekildi. Turizm sektöründe yaşanan krizin derinliği nedeniyle hükümetin aldığı tedbirlerin yetersiz kaldığını ifade eden sektör temsilcileri, 2017 ve sonrasının kazanılması için ilave ek tedbirlerin hızlıca alınması gerektiği görüşünde birleşti.

turizm

GELİRLER YÜZDE 41 AZALDI

Sektör temsilcilerinin “kayıp yıl” olarak ifade ettiği 2016’ya ilişkin açıklanan makroekono-mik göstergeler, sektörün içinde bulunduğu durumu gözler önüne seriyor. Merkez Bankası’mn ödemeler dengesi verilerine göre geçen yılın ilk sekiz ayında 14 milyar 271 milyon dolar olan net turizm geliri, bu yılın aynı döneminde yüzde 41.2 oranında azalışla 8 milyar 396 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti.

Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Başkanı Murat Ersoy, turizm sektörünün bu yılı peş peşe yaşanan olumsuzluklar nedeniyle çok zayıf geçirdiğini vurgulayarak, seneyi turist sayısında yüzde 40’ın üzerinde, turizm gelirlerinde ise yüzde 60 düzeyinde azalma ile kapatmayı beklediklerini ifade etti.

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Genel Sekreteri Çetin Gürcün ise, yaşanan olumsuzlukların sektörün her alanına, seyahat acenteliği faaliyetinin her koluna ciddi kayıplar getirdiğini vurgulayarak, Rusya ile yaşanan krizin etkisiyle turizmde en büyük ikinci pazarın kaybedildiğinin altını çizdi.

ZİYARETÇİ SAYISI GERİLEDİ

Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı gerilerken, en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralaması da değişti. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2016’nın ilk sekiz ayında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 31.8 azalışla 17 milyon 391 bin 431 kişi düzeyine indi. 2013,2014 ve 2015 yılları verileri incelendiğinde Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülke listesinde ikinci sırada yer alan Rusya, yaşanan gerginliğin ardından bu yılm ilk sekiz ayında 335 bin 165 ziyaretçi ile 12. sıraya geriledi. Rusya’dan gelen ziyaretçi sayısı ilk sekiz ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 88 azaldı.

Türkiye ile Rusya ilişkilerinin normalleşme sürecine girmesi, Eylül’de Rusya’dan Türkiye’ye “charter” uçuşlarının başlaması turizmde ikinci büyük pazara yönelik umutları yeşertti.

“2017 ÇALIŞMALARINA BAŞLANMALI”

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, Rusya pazarıyla ilgili atılan adımların olumlu olduğunu ancak eski rakamların kısa vadede yakalanmasının mümkün olmadığını vurguladı. Rusya’da 2017 için programlama, tanıtım çalışmalarına zaman geçirmeden başlamak gerektiğini belirten Bayındır, aksi halde 2017’nin kaybedilebileceği uyarısında bulundu. Rusya ilişkilerinde normalleşmenin başlamasıyla birlikte ilk charter uçuşlarının Eylül’de Türkiye’ye gelmeye başladığını anımsatan TYD Başkanı Murat Ersoy ise, mevcut uçak müsaitlikleri başka ülkelere yapılan seferler için planlı olması nedeniyle yılsonuna kadar Rusya’dan 500 bin kişi ilave turist girişi sağlanacağını kaydetti.

ZİYARETTE İLK 10 ÜLKE

2016’nın ilk sekiz ayında Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülke 2 milyon 714 bin 861 kişi ve yüzde 15.6 pay ile Almanya oldu. Almanya çıkışlı ziyaretçi sayısı yılın ilk sekiz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28 azaldı. Almanya’yı 1 milyon 467 bin ziyaretçi ve yüzde 8.4 pay ile Gürcistan, 1 milyon 246 bin ziyaretçi ve yüzde 7.2 pay ile İngiltere izledi. Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında İran 1 milyon 118 bin kişi ile dördüncü, Bulgaristan 1 milyon 97 bin kişi ile beşinci, Ukrayna 760 bin kişi ile altıncı, Hollanda 704 bin kişi ile yedinci, Fransa 428 bin kişi ile sekizinci, Azerbaycan 411 bin kişi ile dokuzuncu, Yunanistan 383 bin kişi ile onuncu oldu.

‘TÜRKİYE İMAJI ZARAR GÖRDÜ”

TÜRSAB Genel Sekreteri Çetin Gürcün, Türkiye’de ve çevre ülkelerde yaşanan terör olayları nedeniyle batılı ülkelerden gelen turist sayısında düşüş yaşandığına dikkat çekerek, 15 Temmuz darbe girişiminin de eklenmesiyle Türkiye imajının zarar gördüğü-nü vurguladı. Yaşanan olayların iç turizm pazarını da olumsuz etkilediğini ifade eden Gürcün, özellikle darbe girişimi sonrası kamuda izinlerin askıya alınmasının iç turizmi olumsuz etkilediğini belirtti. Gürcün, Türkiye’nin değişen dış politika perspektifinin 2017’de turizme olumlu yansımasmı beklediklerini dile getirdi.

EN BOŞ YAZ

Türkiye konaklama sektörü tarihinin “en boş” yazını geride bıraktı. Türkiye otelleri Kurban Bayramı döneminde kıyı bölgelerde yerli ve şehirlerde Arap turistler sayesinde kısmen doluluk yükselmesi yaşasa da, yaz ayları sezonu kurtarmaya yetmedi. TÜROB tarafından açıklanan, veri ve analiz şirketlerinden STR Globalin Ağustos 2016 Ülke Performans Raporuna göre, 2016’nm ilk sekiz ayında Türkiye otellerinde doluluk oranı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21.8 düşüşle yüzde 49.7 oldu.

TÜROB Başkanı Bayındır, Hükümetin açıkladığı desteklerin konaklama sektöründeki işletmelerin artan maliyetlerinin azaltılmasına ve hizmetin yerleşmiş yüksek standartlarda, aynı kalitede sürdürülebilirliğine ve istihdamda istikrara katkı sağlamadığını ileri sürdü. Çok sayıda konaklama tesisinin kapalı olduğu, gerek kapatılan gerekse faaliyetini sürdürme gayreti içerisinde olan tesislerde ise birçok çalışanın iş akitlerinin sonlandınldığım ifade eden Bayındır, bu durumun yılın geride kalan bölümünde Türkiye’ye gelen turist sayısında, turizm gelirinde, kongre ve kurvaziyer turizminde, dolayısıyla istihdamdaki önemli düşüşlerle net şekilde görüldüğünü kaydetti.

TURİZM ÇEŞİTLENDİRİLECEK

Yaşanan gelişmeler ve açıklanan mak-roekonomik göstergeler çerçevesinde 2017-2019 OVP’de turizm geliri hedefi aşağı yönlü revize edilerek, 2016 yılı için 27 milyar dolardan 18.6 milyar dolara çekildi. 2017 turizm geliri hedefi 23.5 milyar dolar, 2018 ve 2019 yıllan için ise sırasıyla 27 ve 27.7 milyar dolar olarak öngörüldü. Seyahat gelirlerinin toplam cari işlem gelirleri içindeki payının program döneminde gerilemesi öngörüldü. 2015’te yüzde 13 düzeyinde gerçekleşen seyahat gelirlerinin toplam cari işlem gelirleri içindeki payı 2016 için yüzde 9.5, 2017 için yüzde 11,2018 için yüzde 11.3,2019 için yüzde 10.4 olarak hedeflendi. OVP’de, turizm sektöründe hizmet kalitesini artıran, pazarlama kanallarını çeşitlendirerek üst gelir gruplarını hedef alan, koruma-kullanma dengesini gözeten, rekabet avantajına sahip turizm türlerini öne çıkaran bir yapı oluşturulmasına yer verildi. Turizm yatırımlarının gelişmiş ve yoğun kullanıma konu olan yörelerin yanı sıra diğer alanlara da kaydırılarak çeşitlendirilmesine ve turizm faaliyetlerinin tüm yıla yayılmasına dönük politikalar uygulanması öngörülürken, deniz turizminin yanı sıra başta sağlık turizmi olmak üzere termal, kış, golf, yayla, eko, kongre ve fuar turizmi gibi turizm türlerinin geliştirilmesi hedeflendi.

“DESTEKLER GENELE YAYILMALI”

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜRO-FED) Başkanı Osman Ayık, yaşanan olumsuzlukların turizmin her alanında hissedildiğini belirterek, buna karşın OVP’de turizm sektörünün sorunlarına çözüm getiren bir başlık olmadığını vurguladı. Ayık, OVP’de sektörün kaderini değiştirecek boyutta turizme atıfta bulunulmadığını, sektörün beklediği önemde politikalara yer verilmediğini ileri sürdü. Hükümetin şu ana kadar verdiği desteklerin sektörün geneline yayılmadığını belirten Ayık, “Konaklama sektörünü 2017 ve 2018’e taşıyacak, sektörün direncini artıracak uygulamalar hayata geçirilmeli. Aksi takdirde turizmin temel direği olan konaklama sektörü ciddi sıkıntılarla karşılaşabilir. Uçak yakıt destekleri, uygulandığı şekilde değil, insanların çok daha fazla kullanabileceği, daha tabana yaygın kullanılacak bir teşvik şeklinde modellenmeli ve 2018’e kadar uzatılmalı. Sektöre yönelik borç yapılandırılmasına gidilmeli. Turizm sektöründe geçerli KDV oranı, hizmeti sağlayan departman ayrımı yapılmadan yeniden yüzde 8 olarak uygulanmalı” ifadelerini kullandı.

TÜRSAB’DAN HÜKÜMETE MEKTUP

TÜRSAB Genel Sekreteri Çetin Gürcün, Hükümetin sektöre destek vermek adına bu süreçte başta charter uçuş yakıt desteği olmak üzere önemli destek paketlerini açıkladığını anımsatarak, krizin derinliği nedeniyle açıklanan paketlerin yetersiz kaldığını vurguladı. Açıklanan destek paketlerine ek destek taleplerini ilgili makamlara ilettiklerini aktaran Gürcün, bu taleplerini son olarak Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’e sunduklarını ifade etti. TÜR-SAB’m Eylül sonunda Şimşek’e sunduğu mektupta yer alan talepleri şöyle:

“Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan işletme belgesi sahibi KOBÎ kapsamındaki otel, seyahat acentisi ve turistik işletmelere KOS-GEB tarafından faiz destekli kredi imkanı sağlanmalı. Halen bir yıl ödemesiz ve takip eden 36 ayda üç ayda bir ödemeli faizsiz kredi desteği, bu işletmelere üst limiti 80 bin TL olmak üzere ve kredi garanti fonu kapsamına sokulmaksızm ilgili banka teminat sistemi çerçevesinde uygulanmalı. İşletme belgesi sahibi otel, seyahat acentesi ve işletmelerin 15 Temmuz 2016’dan itibaren bir yıl süre ile tahakkuk edecek muhtasar, gelir ve kurumlar vergileri 15 Temmuz 2017’ye kadar faizsiz ertelenmeli ve 12 ay eşit taksitle ödeme imkanı verilmeli. Buna KDV ve benzer nitelikli müşteriden tahsil edilen vergiler dahil edilmemeli. SGK primlerinde bir yıl süre ile işveren payı alınmamalı, tahakkuk edecek primler 15 Temmuz 2017’ye kadar faizsiz ertelenmeli ve 12 ay eşit taksitle ödenmeli. Seyahat acentelerinin bir önceki yıl getirdikleri döviz, belli oranmda düşük faizli ve bir yıl ödemesiz uzun vadeli kredi şeklinde sağlanmalı. Turizm Acil Eylem Planı Destek Paketi’nde yer alan ve belge- li konaklama tesisler ve deniz turizmin tesislerinden bir önceki yıl 750 bin dolar döviz getirenlerin ihracatçı sayılmalarına yönelik Bakanlar Kurulu kararı çıkarılması kararlaştırıldı. Yurt dışından ülkemize turist gönderen tur operatörlerine tur paket ürününü pazarlayan ve ülke içerisindeki tüm yer hizmetlerini sunan ve bunu döviz olarak yurt dışına faturalayan A grubu seyahat acenteleri de bu kapsama dahil edilmeli.”

“GEREKLİ TEDBİRLER ALINMALI”

TÜROB Başkam Timur Bayındır, turizm sektörünü ve istihdamı koruyup, rekabet koşulları çerçevesinde mücadele edilmesini sağlayacak gerekli tedbirlerin hızlıca alınması gerektiğini vurgulayarak, hiçbir olumsuz gelişme olmaması halinde, Türk turizminin eski durumuna dönmesinin üç yıl sürebileceğini belirtti. Sektördeki istihdam ve işletme altyapısını ayakta tutmak üzere acilen Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli konaklama işletmelerinin SGK ve muhtasar ödemelerinin 1 Ocak 2018’e kadar, 2016 ve 2017 yıllan kurumlar vergisi ödemelerinin 1 Temmuz 2018’e kadar faizsiz olarak ertelenmesini isteyen Bayındır, ödemelerin takip eden yıldan itibaren yapılandırılması talebini iletti.

Bayındır, “Mevcut borç stoku ve sermaye akışının normale dönmesinin sağlanması amacı ile düşük faizli ve uzun vadeli işletme kredilerinin kullandırılması sağlanmalı. Konaklama sektörü çalışanlarına başta kısa çalışma seçeneği olmak üzere esnek çalışma modeli en kısa sürede hayata geçirilmeli” dedi.

TEŞVİK SİSTEMİNE REVİZYON

TÜROB’un talepleri arasında SGK primlerinin yüzde 50’sinin 2017 sonuna kadar “işsizlik fonu” veya Hazine tarafından karşılanması, Kültür ve Turizm Bakanlı-ğı’nın Ekonomi Koordinasyon Kurulu’na alınması, charter havayolu şirketlerine sağlanan 6 bin dolar tutarındaki desteğin, destinasyon ayrımı yapmaksızın başta İstanbul olmak üzere tüm bölgelere yıl boyunca uygulanması da yer aldı.

Konaklama ile yiyecek ve içecek sektörü hizmetlerinde geçerli KDV oranının hizmeti sağlayan departman ayrımı yapılmaksızın yeniden yüzde 8 olarak uygulanmasını öneren TÜROB, yatırım teşvik sisteminin revize edilerek turizm yatırımlarının Anadolu’ya yayılması çerçevesinde düzenlemelerin yapılmasını istedi. Tanıtım çalışmalarının, imaj geliştirme ve halkla ilişkilerle desteklenmesini öneren TÜROB, bakanlığın koordinasyonunda tek elden ülke bazında tanıtım ve pazarlama sağlanmasını önerdi.

“PERAKENDECİLİĞE GEÇİLMELİ”

TYD Başkanı Murat Ersoy, Türk turizminde Ispanya’nın son 10 senedir uyguladığı “toptancılıktan perakendeciliğe geçişin” başlatılması gerektiğini vurguladı. Bu modeli hayata geçirmek için öncelikle hava yollarının teşvik edilerek turizm yörelerinden dünyanın hedef pazarlarına düzenli tarifeli seferlerin başlatılması gerektiğini söyleyen Ersoy, ikinci aşamada Türkiye’nin online rezervasyon platformları üzerinden dünya genelinde yüz binlerce seyahat acentesi kanalıyla kolay, hızlı ve en ekonomik şekilde ulaşılabilir hale getirilmesi gerektiğini kaydetti.

Tüm turizm yatırımcılarının kanunla düzenlenmiş birlik çatısı altında bir araya getirilmesi ve Türkiye tanıtım ve pazarlama stratejilerinin özel sektörün karar merci olduğu tek bir merkezden yönetilmesi gerektiğini belirten Ersoy, dünya turizminde en başarılı 10 ülke incelendiğinde başarılarının altında bu iş modellerinin görüleceğini kaydetti. Kısa vadede yatırımcılar ve havayolları için alınması gereken iki acil önlem olduğunu söyleyen Ersoy, “2017 ve 2018 yılları için yüzde 8 olan turizm sektöründeki KDV oranının yüzde 4’e düşürülmesi otel yatırımcılarını çok rahatlatacaktır. Bu yaz aylık bazda duyurulan uçak yakıt desteklerinin Haziran 2018 sonuna dek uzatıldığı şimdiden ilan edilmeli” dedi.

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu