Tatilinizi Kültür Turu İle Yapın
Kitlesel, klasik turlardan bıkanlar artık marka rehberler eşliğinde düzenlenen özel turlara ilgi gösteriyor. Bu rehberler turlarına akademik bilgilerin ötesinde sanat, eğlence ve şov da katıyor. İşte en marka 10 rehber…
BU yıl tatil planınızda kültür turu yapmak varsa aşağıda tanıtacağımız rehberler tercihiniz olmalı. Günümüzde değişen turizm trendlerine bağlı olarak uzmanlaşan pek çok rehber var. Aralarında öyle isimler bulunuyor ki, bazı des-tinasyonlar onlardan sorulur hale gelmiş durumda. Onlara “marka rehberler” deniyor. Gezdirdikleri bölgeye ilişkin akademik bilgilerle yetinmeyip o bilgileri sanat ve eğlenceyle harmanlayıp keyifli hale getiriyorlar; hem eğlendirip, hem dinlendirip, hem de bilgilendirerek geziye katılanlara unutulmaz deneyimler yaşatıyorlar.
Tabii, bu niteliklere sahip bir isim yapmak kolay iş değil. Marka rehber olarak tanınanların her biri uzun yıllardan bu yana bu işi yapıyor, bilgi birikimleri ve deneyimleri ile fark yaratıyorlar. îşte, uzman rehberlerden bazıları ve gezdirdikleri destinasyonlar ile tur programları…
2016 rehber ücretleri şöyle
Günlük Tur 326 TL
Transfer 164
Gece Turu ı64 tl
Paket Tur 393 TL
Aylık Ücret 3.260 TL
FARUK PEKİN
Hindistan, onunla gezilir
Kültür turizmi denilince akla gelen ilk isim olan Fest Tra-vel’ın sahibi Faruk Pekin, 23 yıldır Türk turistlere Hindistan’ı gezdiriyor. Yıllar önce bölgeye yaptığı gezilerin ilk adımı “Kuzey Hindistan-Katmandu” programları olmuştu. Bu gezilere, Hindistan’a zaman zaman tur yapan firmaların programına koymadığı orta Hindistan’da, Madhya Pradesh eyaletinin Chattarpur bölgesinde yer alan tapmaklarıyla ünlü ve tarihe tanıklık etmiş bir bölge olan Kacuraho’yu kapsayarak başladı. Bazı yıllar 8-10 gezi yaptığından, yıl içinde 3-4 ay Hindistan’da yaşadı. Tüm gezilerde yanında yerel rehber bulunmakla birlikte müzeler dahil her yeri kendisi anlatıyor.
Yerel acentelere gerek duymadan, Hindistan’ın tamamı için 15 güzergâh oluşturan Pekin, Türkiyeli gezginlerle şu gezi programlarını gerçekleştiriyor: “Güney Hindistan”, “Racastan-Şekevati-Puş-kar”, “Kamataka-Hampi-Şravanbelagola”, “Ladak-Amritsar-Da-ramsala-Şimla”, “Keşmir-Sançi”, “Ahmedabad-Çandigarh”, “Bu-baneşvar ve Çevresi”, “Hindistan Orissa Kabileleri”, “Sikkim-Dar-ciling”, “Nagaland-Kohima”, “Kumbh Mela”ve “Holi Festivali” gezileri. Pekin, son dönemde “Trenle Hindistan” ve “Dekkan Ekspresi” programlarını yapıyor.
NÜKHET EVERİ
Önce aşık oldu şimdi gezdiriyor
Mardin ve turizm kelimelerinin aynı cümle içinde geçtiği zamanlarda o cümlenin olmazsa olmazı bir isim vardır: Nükhet Everi. Aşık olduğu kent olarak adlandırdığı Mardin’e yıllardır tur düzenleyen profesyonel rehber Everi’nin “Mardin/Güneş Ülkesi” adında bir de kitabı var. Bu kitap, “En İyi Turizm Yayını” kategorisinde Ska-lite Ödülü sahibi. Everi’nin, son dönem de terör olayları nedeniyle turları sekteye uğrasa da, O bu durumun uzun sürmeyeceğini düşünüyor. Mardin kent merkezinde, Kızıltepe’de, Midyat’ta ve civar köyler ile Hasankeyf te tur yapılmasına engel olacak hiçbir güvenlik sorununun olmadığını aktaran Everi, bölgenin yalnız bırakılmaması çağrısında bulunuyor.
Medeniyetlerin doğduğu kent olarak aşık olduğu Mardin’i ise Everi şöyle anlatıyor: “Eşi benzeri olmayan kesme taş işçiliğini sergileyen yapılarıyla tümü SIT alanı ilan edilen dünyadaki üç kentten biri olan Mardin’de sokaklarda yürürken Süryani kiliseleri ile camilerin iç içe geçtiği kent mozaiğinde, ezan sesleri ile çan sesleri birbirine karışır.” Everi’nin ayrıca Ortadoğu, özellikle de Lübnan turları konusunda da uzmanlığı var.
ÖZGE ERSU
Uzak rotaların rehberi
Dünyanın değişik ve çoğunlukla ulaşılması zor coğrafyalarına yaptığı gezilerle tanınan 26 yıllık rehber Özge Ersu, bir “yurt dışı turları” uzmanı. Ersu, yaklaşık 100’ün üzerinde ülkeye kara ve deniz gezileri organize ediyor. 2006 yılında temellerini attığı “Özge Ersu-Signature Collection” gezilerindeki müzik, spor, konser, etkinlik ve benzeri özel içeriği, lüks merkez oteller, gurme yemekler, davetler, konferanslar, gidilen bölgedeki etkinlikler, özel uçak ya da helikopter uçuşları, konser, şov, eğlence gösterileriyle zenginleştiriyor.
Katılımcılara sunduğu deneyimler içinde küçük uçakla Yeni Zelanda fiyortları, büyük askeri helikopterlerle Sri Lanka Çay Vadileri, Patagonya buzulları, özel yatla Galapagos Adaları, Kuzey Kutup Dairesi’nde husky kızaklar ve ren geyikleriyle kuzey ışıkları safarileri, buzkıran gemilerle donmuş denizler ve buzda yüzme deneyimi, Victoria Şelaleleri’nde akşam yürüyüşleri. Güney Afrika ve Zambi-a’da orman içinde vahşi doğa konaklamaları, Alaska’da somon ve Grizzly ayı mevsimi, büyük balık avı turları, köpek balığı dalışları ve balina yakınlaşmaları, tematik gezilerde Formula 1 yarışları, Japonya kiraz çiçeği sakura gezileri, ABD’de West Coast ve Route 66 rotaları, Dünya Kadınlar Günü ve Sevgililer Günü kutlamaları, yılba-şınm Yeni Zelanda Auckland’da ilk ve Brezilya Rio de Janeiro’da son kutlandığı saatlerde partiler, Liverpool’da Beatles’in ayak izlerinde, İsviçre Montreux ve Kanada Montreal Caz Festivali, Verona Operası, San Remo ve Eurovision şarkı yarışmaları, Viyana Yılbaşı Konseri, New York Jazz, Chicago Blues temalı geziler var.
Özge Ersu, Turist Rehberleri Birliği başta olmak üzere turizm sektöründe Türkiye’nin en fazla sayıda ülkeye ve coğrafyaya gezi düzenleyen, en çok gezen uzman turizmcileri arasında gösteriliyor ve çalışmaları sık sık çeşitli kuruluşlarca ödüllendiriliyor.
SEDAT BORNOVALI
Sanat tarihinde sıra dışı ayrıntılar
Sanat tarihi turlarıyla öne çıkan İtalyanca ve İngilizce dilleri rehberi Dr. Sedat Bornovalı, “Bir eser şu tarihte yapıldı, eni bu kadar, boyu bu kadar, şu kral veya padişah içinde oturdu türünden ansiklopedik bilgilerin ötesine geçen ve eserlerin yaşamdaki yerini kavramayı sağlayan bilgiler ancak eserlerle bire bir teması sağlayan sanat tarihi turlarıyla benimsenebiliyor” diyor. Bornovalı’ya göre, sanat tarihi turlarıyla kentimizi ve ülkemizi geçmişte yaşayan kişilerin gözleriyle görebiliyor, diğer duyularıyla hissedebiliyoruz.
Bornovalı şu özel turları düzenliyor: Sadece İtalyan mimar ve sanatçıların eserlerini incelemeye ayırılan bir güzergahı içeren “İstanbul’da İtalyan izleri”; “Boğaziçi’nin bilinmeyen geçmişi”; Mimar Sinan’ı az bilinen eserleriyle anlattığı “Mimar Sinan güzergahları”; 15’inci yüzyıldan 20’nci yüzyıla kadar çeşme örneklerinin üzerindeki sanatın incelendiği “İstanbul’un çeşmelerindeki sanat”; çok önemli bir dönem olmasına rağmen göz ardı edilen “19. yüzyılda îstanbul mimarisi” ile “20. yüzyıla değer katan Türk mimarları”; yapıları sadece çinilerine göre değerlendirdiği “Yüzyıllar boyunca İstanbul çinileri”.
Bilgisi ve eğlenceli anlatımıyla gezginlerin tercih ettiği isimlerin başında gelen Bornovalı’nm, sadece sanat tarihi karelerine yer verdiği bir de Instagram hesabı var. Bu hesapta düzenli paylaşımlar yapıyor; binlerce takipçisi var. Papa Benedictus ve ünlü yazar Umber-to Eco düzeyindeki misafirlere de eşlik eden rehber Sedat Borno-valı, bir dönem İstanbul Rehberler Odası Başkanlığı da yaptı.
SERHAN GUNGOR
Savaş alanları turu rehberi
Tarihi savaş alanları konusunda yazdığı tezi ile yüksek lisans derecesi olan rehber Serhan Güngör, 1998 yılından beri Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı alanları başta olmak üzere Türkiye ve dünyanın çeşitli savaş alanlarına yapılan gezilerde uzman rehber olarak çalışıyor. Askeri tarih bilgisini rehberlik sanatı ile birleştirerek tarihi savaşların öykülerini, olayların geçtiği orijinal mekanlarda gezginlere sunan Güngör, savaş alanları turlarının Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’da çok popüler olduğunu, Avrupa’daki Somme, Flanders, Normandiya, ABD’deki Getts-yburg gibi tarihi alanların her yıl milyonlarca ziyaretçi çektiğini ve savaş alanı turlarına Türkiye’de de gittikçe artan bir ilginin olduğunu belirtiyor.
“Kurtuluşun Coğrafyası: Sakarya, İnönü, Kocatepe, Dumlupı-nar” turunu Türkiye’de ilk yapan kişi olan Güngör’ün, Çanakkale Savaşları ile tarih, arkeoloji ve mitoloji arasında gizemler barındıran Troya Savaşı’nı anlattığı turları var. “Savaşı ve tarihi olayları öğrenmek ve anlamak için olayların geçtiği özgün mekânları ve coğrafyayı gidip yerinde görmek gerekir” diyen Serhan Güngör, BBC, Dis-covery Channel, Arte TV, History Channel gibi uluslararası televizyon kuruluşlarının belgesel yapımlarına danışman ve uzman olarak katkı sağlıyor. Güngör’ün Türkiye’de gezdirdiği konukları arasında oyuncu Meryl Streep ve yazar Dan Brown gibi dünyaca ünlü isimler var.
ŞERİF YENEN
Lezzet durakları ve Mimar Sinan
İstanbul’da yaşayıp da hala Mimar Sinan’ın eserlerini görmeyen, saklı kalmış sokak lezzetlerini tatmayan kişiler olmasından yola çıkarak bu turu hazırlayan rehber Şerif Yenen, Tarihi Yarımada’da Süley-maniye, Tahtakale ve Eminönü semtlerinin arka sokaklarında yürüyerek sokak yemeklerini tattırıyor.
Ayrıca Mimar Sinan’ın öne çıkan eserlerinden üç tanesini keşfetmeye rehberlik ediyor; bunlar çıraklık eseri olarak nitelenen Şehzade Camii, kalfalık eseri olan Süleymaniye Camii ve Kanuni’nin Sadrazamı Rüstem Paşa’mn çinileriyle ünlü camisi Rüstem Paşa Camii.
Yenen, “Bu turu keyifli bir yürüyüş şeklinde, sokak lezzetlerini ihmal etmeden bol bol fotoğraf çekerek gerçekleştiriyoruz” diyor. Türkiye seyahat uzmanı, seyahat yazarı, turist rehberi, konuşmacı ve turizm filmleri yapımcısı olan Yenen, 28 yıldır turizmin içinde. Kendisi aynı zamanda bir lezzet meraklısı. Gittiği her yerde yeni lezzet arayışı içinde olduğunu söylüyor. Öte yandan Yenen İngilizce “Turkish Odyssey” isimli kitabın da yazarı. Buna ek olarak çok sayıda turizm yayını bulunuyor. Kendisi 13 yıl İstanbul Rehberler Odası Başkanlığı yaptı.
SEZAYİ BALCI
Suriye turları yerine İran
İran’a son beş yıldır düzenli olarak seyahat eden Sezayi Balcı, bunu Iran uzmanlığına dönüştürmüş genç bir rehber. “Iran turları son yıllarda egzotik ve vizesiz bir seyahat destinasyonu, hem de kısa bir uçuşla ulaşılan ülke olarak artışa geçti” diyen Balcı, Suriye’nin savaş sonrası seyahat edilemez hal alması nedeniyle İran’a bir talep kayması olduğunu ifade ediyor. Balcı, “Son zamanlarda doğu turlarının hacminin düşmesiyle profesyonel faaliyetimi büyük ölçüde yurtdışı turlarla sınırladım. Bu yıl 6-7 Iran turu yapmayı öngörüyorum. Sanat tarihi dalındaki yüksek lisans eğitimimde Iran sanatına odaklanmamın Türkiye’yle İran’ın ortak yönleri düşünüldüğünde çok olağan olduğunu söyleyebilirim” diyor. Balcı, İran’ın neden ilgi çektiğini ise şu sözlerle anlatıyor:
“En az 2 bin 500 yıldır sürekliliği olan Iran uygarlığı Türk tarihinden de kalıcı izler taşıyor. Yüzlerce yıl boyunca Türk hanedanlar tarafından yönetilmiş, Selçuklular Anadolu’ya girmeden önce İran’da hüküm sürmüş ve olağanüstü yapıtlar bırakmışlar. Ayrıca Türkçe, Farsça kökenli öyle çok sözcük barındırıyor ki bunu ancak yerinde kavramak mümkün. Hem Azeri hem Türkmen kökenli nüfusun yoğunluğu açısından İran’ın hemen her yerinde Türkçe konuşanlara rastlamak da gezilere ayrı bir keyif katıyor.” ideal bir İran turunun olmazsa olmazlarını ise şöyle sıralıyor: Kent olarak değil ama müzeleri açısından Tahran, İsfahan (mimari eserleri ve çarşıları), Yezd, Şiraz (ve mutlaka oradan ulaşılan Perse-polis). Balcı’ya göre bu kentlerde çağdaş yapılarca görüntü kirlenmesine uğramamış olağanüstü fotoğraf kareleri yakalamak, neredeyse zamanın asırlar önce durduğu anları fotoğraflamak mümkün.
SİNAN ERCAN
Karadeniz’i avucunun içi gibi biliyor
20 yıllık rehberlik geçmişinin son 15 yılın aralıksız Karadeniz’e turist götüren Sinan Ercan, 1999-2005 arasında her yıl minimum altı ay Kaçkar Dağları’nda kalarak “dağ rehberliği” yapmış bir isim.
Rize ve Artvin’in dağlarını, dağ rotalarını adım adım gruplarıyla onlarca kez inip çıkmakla övünen Ercan şunları anlatıyor: “Kendimi çok şanslı sayıyorum.
Çünkü kitle turizminin başlayıp da dağları bayırları yaylaları patikalarının turistlerle dolmasından, yayla yollarının asfaltlanmasından çok önce doya doya tüm Karadeniz’i defalarca gezdim, gezdirdim. Bölge insanı turizmle tanışmadan önce onlarla tanıştım, ahbap oldum. Hatta size bir sır vereyim; Karadenizli olmamama rağmen bölgede beni Karadenizli sananlar vardır.”
Sinan Ercan’ın Karadeniz’de yaptığı onlarca tur var; Fırtına Vadisi, Eşsiz konumu ve el değmemiş doğasıyla Maçahel Vadisi; Borçka ve Şavşat’ın Karagörleri ve Laşet Vadisi; Çoruh Vadisi’nin tarihi Gürcü kiliseleri; Arhavi’nin Mençuna Şelalesi; Fındıklı’daki türünün en etkileyici örnekleri olan serenderleri; Ovit Dağı’nın Yedigölleri, vs..
TEOMAN CİMİT
Uzakdoğu ve Afrika’yı onunla fotoğraflayın
Dünyada 100’e yakın ülkeyi gezen Teoman Cimit, hem rehber, hem fotoğrafçı, hem de gezi yazarı olan bir yurtdışı turları uzmanı. Bir fotoğraf grubu olan “40 Haramiler’in üyelerinden biri; ayrıca “40 Renk” projesinin öncülerinden. Onu Kenya’da avlanmaya giden aslanların peşinde Serengeti’nin düzlüklerinde, Bolivya’da bir şaman ayinini izlerken, Kamboçya’da Ankor Wat tapınağında yeni evli bir çiftin ziyaretini grubuyla birlikte fotoğraflarken görmek mümkün. 1990’ların ortasından bu yana Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika’ya turlar yapıyor.
Sanat, seyahat ve fotoğrafı turlarında birleştiren Cimit’in fotoğrafları da birçok yerde yayınlanıyor. Cimit, özellikle Myanmar, Bhu-tan, Kamboçya, Çin, Japonya gibi egzotik ülkeler konusunda uzman. ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissenger ve Ürdün Kralı II. Abdullah gibi birçok dünya liderine rehberlik yapan Cimit’in İngilizce ve Japonca dillerinden rehberlik kokartı var.
TOLGA UYAR
Kapadokya’nın akademisyen rehberi
Arkeoloji ve sanat tarihi tutkusu olan, Paris’te Sorbonne Üniversite -si’nde Kapadokya konusunda doktora yapmış ve sonra Nevşehir’e yerleşmiş bir rehber Tolga Uyar. Uzmanlık alanı Bizans sanatı, mimarisi ve arkeolojisi, özellikle de Kapadokya’da Bizans anıtsal resimleri. Kapadokya’nın kendisi için sadece bir çalışma sahası değil aynı zamanda ait olduğunu hissettiği bir yaşam alanı olduğunu ifade eden Uyar, Kapadokya’da hem rehberlik yapıyor hem de akademisyenliğine devam ediyor.
Uyar, misafirlerine rehberlik yapmadığını, onlarla Kapadokya aşkını paylaştığını ifade ediyor. Onunla Kapadokya’yı turlarken tarihin sayfalarında dolaştığınızı hissedebilirsiniz.
SAADET ÖZEN
Beyoğlu’nda yavaş seyahat
Rehber, çevirmen, belgesel yönetmeni, araştırmacı Saadet Özen, son dönemde özel Beyoğlu turlarının aranan ismi haline geldi. Herkesin eğlence mekânı olarak bildiği İstiklâl Caddesi’ne açılan sokaklardan birinde, Beyoğlu’nun göbeğinde oturmaya başladıktan sonra bu turu hayata geçirmiş. Hikayesini şöyle anlatıyor:
“Sokağımda vaktiyle tam karşımda oturmuş birinin mesleki hayatımda çok önemli bir yeri vardı. Başka bir çağdaki komşum Said Na-um Duhani Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Beyoğ-lu’nda yaşamış ve gezilerimde çok faydalandığım anılarını yazmıştı. Kendimi hem ona hem artık bir sakini olduğum Beyoğlu’na karşı bir nevi borçlu hissederek semti birinci elden belgelerden, sokak sokak çalışmaya başladım. Gezilerimi programına alan Dünyanın Renkleri acentesiyle ‘Yavaş Seyahat’ sloganıyla yeni bir ritim tutturduk. Amacımız aheste ve derinden gitmek, çok şeyi değil öz şeyi, derinden, özümseyerek gezmek. Bu elbette bilgimizin artmasıyla da doğru orantılı. Nitekim Beyoğlu’nu (İstiklâl Caddesi ve çevresini) artık dört günde geziyoruz. Her seferinde filmli, fotoğraflı bir kahvaltı sohbetiyle başlıyoruz. Beyoğlu’nda öğrenilecek şeyler bitmiyor.
İyi gezi bence yeni bir bilgi, bakış, hikâye katarak yapabildiklerim.” Özen’in turunun başlığı “Beyoğlu’nda Bir Cevelan”. Cevelan’m anlamı dolaşma, yerinde duramayıp sürekli gezme…
SAFFET EMRE TONGUÇ
İstanbul ve Boğaz
“İstanbul’u anlatmak”, “İstanbul yazarı” gibi aramaların anahtar ismi olan Saffet Emre Tonguç, tarihçi, seyahat yazarı ve profesyonel turist rehberi olarak tanınıyor. “İstanbul Hakkında Her Şey”, “Boğaz Hakkında Her Şey”, “A’dan Z’ye İstanbul” ve “İstanbul Camileri” Tonguç’un kitaplarından bazıları. “Paha Biçilmez İstanbul” başlığıyla da bir dönem televizyon programı yapan Tonguç, “stan-bul’da yaşamaym, İstanbul’u yaşayın!” sloganı ile bir dizi kültür turu düzenliyor.
Yabancı turistlere tur yaparken, “İstanbul’u İstanbullu gibi mi yoksa turist gibi mi gezmek istersiniz” diye soran Tonguç, İstanbullu gibi gezmek isteriz diyenleri dama çıkararak Tarihi Yarımada’yı izletiyor. Boğazlar ve yalılar, Kapalıçarşı, Galata Beyoğlu, Fener Balat, Karaköy, erguvan vakti Boğaz, Emre Tonguç’un turlarından bazıları. Kitapları ve rehberliğiyle birçok ödül sahibi olan Tonguç, ülkemize gelen birçok dünyaca ünlü ismin de rehberliğini yapmış birisi. Oprah Winfrey, Madeleine Albright, Colin Povvell, Robert Redford, Calvin Klein, Kevin Spacey bu ünlülerden birkaçı.
Nasıl rehber olursunuz?..
Profesyonel turist rehberi olmak için, üniversitelerin turist rehberliği bölümlerinin ön lisans, lisans veya yüksek lisans programlarından mezun olmak lazım. Mezun olduktan sonra, belirli dönemlerde açılan ‘Turist Rehberliği Sertifika Programlarını’ başarıyla tamamlamak gerekiyor.
Programlar, 6326 sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu’na göre; Turist Rehberleri Birliği’nin ve TÜRSAB’ın ortak önerileri ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın onayıyla turizm sektörünün ihtiyaçları dikkate alınarak belirleniyor. Dil kursları ise gerektiği hâllerde belirlenen bölgelerde, yönetmelikle kurs ve sınavlara ilişkin belirlenen usul-esaslar çerçevesinde düzenleniyor. Rehber adaylarda bu programlara katılabilmeleri için, TC vatandaşı olması, sınav tarihi itibariyle 18 yaşını doldurmuş olması şartı aranıyor.
NE KADAR KAZANIYORLAR?
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın rehberlik için öngördüğü resmi taban ücreti günlük turlarda 360 TL. Rehberlik meslek örgütleri meslektaşlarına bu ücretin altında çalışmaması çağrısını sürekli yineliyor. Ancak serbest piyasa koşullarında bu ücretin altında çalışan rehber sayısının azımsanmayacak kadar çok olduğu söyleniyor. Uzman rehberlerse meslektaşları arasında en iyi yevmiyeyi kazanan kişiler, çünkü adı üzerinde uzmanlar ve alanlarının en iyileriler.
ARANAN REHBER OLMANIN YOLLARI
İyi bir rehber olmanın ilk kuralı öncelikle rehberliği bir kariyer mesleği olarak görmekten geçiyor. Bir meslek sahibi olup da ek olarak rehberlik yapan birçok kişi mevcut, bunların rehberliği hakkıyla yerine getirmesi kolay değil; çünkü öğrenci gibi bilgilerini hep güncel tutmak şart. Bu da ancak mesleğe odaklanmakla mümkün. Rehberlerin tarih, coğrafya, sanat, arkeoloji, sosyoloji, siyasi tarih konularında okuyup kendilerini geliştirmeleri gerekiyor. Öte yandan akademik bilgilerle yetinmeyip o bilgileri sanat ve eğlenceyle harmanlayıp keyifli bir sunumla gruplara anlatmaları da önemli. Günümüzün değişen turizm trendlerine bağlı olarak gelişen turizm çeşitlerinde uzmanlaşma, aranan rehber olmanın yollarından biri. Alternatif turizm alanlarında yoğunlaşarak, hele ki az bilinen dillerden birini öğrenip Rehberlik Kokartı alarak aranan bir rehber olunabilir.
HEM OKUYACAK, HEM DE GEZECEK
Gezdirmek için önce gezmek şart tabii ki. Rehberlerin Türkiye’nin her yerini, Türkiye’nin çevre kültürlerini ve dünyanın önemli kültür merkezlerini mutlaka gezmeleri gerekiyor. Uzman rehberlerin genç meslektaşlarına tavsiyesi şöyle: “Müze gezin. Her ne konuda olursa olsun, her müzeyi mutlaka yazılı bilgileri okuyarak dolaşın. Eksiklerinizi görüp kendinizi geliştirmek istiyorsanız, rehberli turlara katılıp bol bol seyahat edin. Sabırlı ve saygılı olun, şikayet etmeyin. Kariyer emek, sabır, zaman ve saygı ister. Size gelecek ilginç sorular karşısında şaşırmamak için ülkenizle ve gezdireceğiniz yerle ilgili her ayrıntıyı araştırın. Rehberliğin eğlenceli bir iş olabileceğini ama eğlence olmadığını aklınızdan çıkarmayın!..”
Turları sırasında rehberlerin saygılı, sevecen, yardımsever ve bilgili bir “lider” olmaları da kendilerinden beklenenler arasında. Her meslekte olduğu gibi yere ve zamanına göre şık, rahat ama profesyonel giyinmek, düzgün bir diksiyon sahibi olmak, kısacası ‘presentible’ olmak da aranan kriterlerden.
Özlem kapar bayburs / Para