Şike Gölgesinde Transfer Politikaları
Şike Gölgesinde Transfer Politikaları
Önceki akşam, yani Türkiye’nin şike skandalıyla çalkalandığı bir zamanda biz, Almanya ile İngiltere arasında 17 yaş altı takımların futbol mücadelesini izliyorduk.
Alman milli takımında ilk 11’de oynayan altı futbolcu Türk asıllıydı. İki tanesi de, biri cezalı biri de sakat olduğu için, oynayamamıştı. Yani Alman milli takımın ilk 11’indeki sekiz futbolcu Türk asıllıydı. Evet, Türk futbolu büyük bir şike skandalıyla çalkalanıyor. Herkes, İtalya’daki gibi, bu kez suçluların cezalandırılabileceğini konuşuyor. Fenerbahçe gibi Türk futbolunun dev kulüplerinden birisi küme düşürülme tehlikesiyle karşı karşıya.
Bugüne kadar çıkan şike iddialarından, başlatılan şike soruşturmalarının hiçbirinden sonuç çıkmadı. Umut ediyorum ki, bu sefer ucu kime değerse değsin sonuca gidilir. Birbiriyle doğrudan ilişkisi olmasa da devlet bir taraftan, kendi içinde suça bulaşmış, çeteleşmiş organizasyonların içine girmiş ve suç işleyen şebekelerden kurtuluyor. Bir taraftan da, spordaki kokuşmuşluğun üzerine gidiyor. Bu durumu, ‘Yeni Türkiye’ açısından umut verici bir gelişme olarak değerlendirmek mümkün.
Şikenin gerçekliği, nereye varacağı, kulüplerin küme düşmeyi hak edip etmedikleri gelecek süreçte bir bir ortaya çıkacak. Öyle görünüyor ki polis ve savcılığın elinde bir hayli güçlü delil var. Ama asıl önemli olan bundan sonra ne olacağı… Bence tartışılması gereken en önemli konulardan birisi şu: Bu olay, Türk futbolu adına bir milat olacak mı? Bu operasyonun sonuçları neler olacak?
Şike skandalının sonuçlanmasından sonra asıl el atılması gereken konu, transferlerde nelerin döndüğü olmalı. Türk futbolunun lokomotifi olan kulüplerin transfer çılgınlığının arkasında neler yatıyor, bunun mutlaka araştırılması gerekiyor. Malî Polis, bu konuya bir an önce el atmalı. Transferlerde nelerin döndüğü, bu kulüplerin neden ısrarla altyapıya yatırım yapmadıkları, alttan gelen oyuncuların neden takımlarda yer bulmasının önüne geçildiği gözler önüne serilmek zorunda.
U-17 Alman Milli Takımı’nın neredeyse tamamı Türk oyunculardan oluşmuşken, Mesut Özil gibi, Nuri Şahin ve Hamit Altıntop gibi dünyanın en önemli takımlarında forma şansı bulan futbolcular neden Türk kulüplerinden çıkmıyor bunun mutlaka ele alınması gerekiyor.
Böyle giderse Türk futbolu; son derece sıradan futbolculara milyonlarca dolarların ödendiği, bu milyonların döndüğü çarktan kimlerin nasıl nasiplendiğini bilmediğimiz bir kısır döngüden kurtulamayacak. Ve biz kendi çocuklarımızı başka milli takımların, yabancı kulüplerin altyapılarında yetişmiş olarak bulacağız. Kulüp yöneticileri, teknik adamlar ve menajerlerin oluşturduğu üçgenin aslında Türk futbolunu nasıl da baltaladığını fark etme zamanı gelmedi mi?
Mehmet Kamış
