Servet yönetimi ve aile ofisleri
Türkiye’de servet yönetimi ve aile ofisleri konusu hemen hiç tartışılmıyor. Oysa bu alandaki ihtiyaç büyük. Gelecek yılki Dünya Melek Yatırım Forumu’nun ana konularından birisi bu olacak…
BU hafta dünyada servet yönetimi (vvealth management) ve aile ofisleri yönetimi (family offices) konularında nasıl bir .trend var ve Türkiye bu trendin neresinde konusuna değinmek istiyorum. Sanırım bu konu üzerinde bundan böyle biraz daha fazla durmamız gerekecek çünkü Türkiye, yıllar önce aynen melek yatırımcılıkta olduğu gibi, servet yönetimi dünya liginde de adı geçen bir ülke değil. Neden melek yatırımcılık sektörünü örnek olarak verdim? Çünkü, bundan yedi yıl önce melek yatırımcılıkta Türkiye Avrupa’nın ilk 30 ülkesi listesine bile giremezken, geçen haftalarda açıklanan raporda Türkiye, Avrupa’nın beşinci büyük melek yatırım ve start-up pazarı oldu. Bu da demektir ki, doğru adımlar atıldığında Türkiye’yi dünya servet yönetimi liginde belirli noktalara getirmek mümkün olabilir.
TÜRKİYE’DE BÜYÜK BOŞLUK VAR
Uluslararası raporlara göre, bugün dünyada 10 bin civarında tek ailenin servet yönetimini üstlenen aile ofisleri var (single-family office) ve bunların yarısı son 15 yıl içinde kurulmuş. Bu tip aile ofislerinden servet yönetimi hizmeti alan her ailenin yaklaşık 100-500 milyon dolar arası serveti var. Bunun yanı sıra aynı anda pek çok aileye servet yönetimi hizmeti veren aile ofisleri de var ki bunlardan hizmet alan ailelerin ortalama serveti 50 milyon dolar civarında (multi family office).
Bu arada, sadece Kuzey Amerika’da önümüzdeki 30 yıl içinde miras yoluyla yeni nesillere geçecek olan toplam servet miktarı 30 trilyon dolar civarında olduğunu göz önüne alırsak, bu tip ailelere verilen servet yönetimi hizmetinin ülke ekonomilerine olan katkısı sanırım daha iyi anlaşılacak.
Türkiye’de ise durum biraz yavaş işliyor. Servet yönetimi görünürde bankaların özel bankacılık bölümlerinin takip ettiği bir konu durumunda. Aynı anda pek çok aileye servet yönetimi hizmeti veren veya aile dışında profesyoneller tarafından açılmış aile ofisleri denilince şu anda aklıma hemen hiç bir isim gelmiyor. Yani durum, 2010 yılındaki melek yatırımcılık sektörü gibi… Şimdi ise 16 melek yatırım ağı olan, 420’si Hazine Müsteşarlığınca onaylı ve yüzde 75’lik vergi teşviki ile dünyanın melek yatırımcılık teşviğinde bir numaralı ve ulaştığı işlem hacmiyle Avrupa’nın beşinci büyük pazarı haline gelen bir Türkiye var. Üstelik bunlar sadece yedi yıl içinde oldu.
Türkiye neden, aynen bu adımları atıp servet yönetiminde de belirli işlem hacmine sahip bir ekonomi haline gelmesin?
DÜNYA ÖRNEKLERİ İZLENMELİ
Geçen haftalarda Dubai’de Abu Dabi Global Markets isimli bir devlet kuruluşunun CEO’suyla beraberdim. Bu kamusal şirketin servet yönetimi biriminde toplam 30 civarında aileye servet yönetimi hizmeti verdiklerini belirtti. Her bir ailenin ortalama servetinin de 500 milyon dolar civarında olduğunu belirten bu yetkilinin başında bulunduğu bu şirket şu anda 30 ailenin yaklaşık 15 milyar dolar civarında servetinin yönetimini yapıyor.
Demek ki, bazı ülkelerde kamu dahi bu işin içinde. Başka bir örnek de Lüksemburg’dan. Lüksemburg, servet yönetimi ve aile ofisleri denilince akla gelen ilk ülkelerden.
29 Haziran’da Bloomberg’in Lüksemburg’da düzenleyeceği Aile Ofisleri Sempozyumu’nda tartışılacak konu çok ilginç: “Özel yatırımcılar, çoklu aile servet yönetim portfolyolarında nasıl daha aktif rol alabilirler?”
Bu arada Lihtenştayn Prensliği’ni de göz ardı etmeyelim. Avrupa’nın bu küçük ülkesi tamamen servet yönetimi ve aile ofisleriyle ekonomik hayatını sürdürüyor.
Türkiye için çok yeni bir konu olduğuna inandığım bu konuyla ilgili gelişmeleri önümüzdeki sayılarda daha etraflıca sizlere aktaracağım. Ayrıca, 19 Şubat 2018 tarihinde Türkiye’nin ev sahipliği yapacağı Dünya Melek Yatırım Forumu’nun da gelecek yılki konusu sanırım ilginizi çekecektir: “Daha fazla inovasyon için melek yatırımcılar ve servet yönetim işletmeleri arasında nasıl daha fazla işbirlikleri geliştirilebilir?”
Hepinize iyi haftalar diliyorum…
BAYBARS ALTUNTAŞ