Serinlemek için ideal sekiz kumsal
Yaz sıcakları Türkiye’yi kavururken insanın aklına bir an önce denize girip serinlemek geliyor. İşte Akdeniz Havzası’nın bu iş için ideal kumsalları…
İSVİÇRE Havayolları’nın dergisi Swiss Magazine, Avrupa’nın en iyi kumsallarını belirledi ve ilk sıraya, İzmir, Boyalık Mevkii’ndeki Ilıca Plajım koydu. “Bazen güzel yerler, düşündüğümüzden de daha yakındadır” ifadesini kullanan dergi, biri Ege’de, beşi Akdeniz’de ve ikisi de Biskay Körfezi’nde olmak üzere sekiz kumsal hakkında yolcularını şöyle bilgilendirdi:
İçeriğe Ait Başlıklar
Ilıca Plajı, İzmir
Kötü hava mı? İzmir için sorun değil. Özellikle Boyalık Mevkii’ndeki Ilıca Plajı, nisandan ekime kadar hem güneşlenmek hem de serinlemek için ideal bir yer. Güneş, kum ve deniz için Karaipler’e kadar uzanmanıza gerek yok. İzmir’e çok yakın olan Ilıca Plajı, ince kumları, kristal berraklığındaki suları ve sörf yapabileceğiniz dalgalarıyla sizleri bekliyor.
Çeşme yakınlarında, 19’uncu yüzyılın sonlarına doğru kurulmuş olan Ilıca, adını da kaplıcalarından alıyor. Üstelik bu termal kaynaklar, denizin içinde. Kaplıca suyunun deniz suyuyla karışması nedeniyle bu denizlerde yüzmek, sağlığınıza sağlık katıyor. Deri hastalığı olanlara şifa veriyor. Çamur banyolarıyla da ünlü beldenin kumsalı 1.5 km uzunluğunda.
Zakynthos, Yunanistan
Ülkenin batısında, İyon Denizi’ndeki bu ada, 123 km’lik sahil şeridiyle tam bir cazibe merkezi. Avrupa’dan uçak dolusu turist buraya akın ediyor. Havaalanı ve turistik tesisleriyle kusursuz hizmet veren bir ada. Burada gün boyu güneşlenebilir, balıklarla yüzebilir, çılgın kaya formasyonlarım seyredebilirsiniz. Gece boyu da tüm ada, bir diskoya dönüşüyor.
En ünlü kumsalı, Navagio Plajı. Sahilde sadece sandallarla girilebilen mağaralar da büyük ilgi görüyor. “Doğunun Çiçeği” olarak bilinen ada, 1953 yılında geçirdiği depremden büyük zarar görmüş, her şey yeniden inşa edilmiş veya restore edilmişti. Zakynthos’ta iki maden ocağı faaliyette olmasına rağmen, turistler bunu fark etmiyorlar bile.
Palermo, Sicilya
Yaklaşık bin kilometrelik sahil şeridinde onlarca kumsal bulunuyor. Fakat fotoğraf çekmek istiyorsanız, “Scala dei Turc-hi” (Türk Merdiveni) olarak bilinen tebeşir kayalıklarını mutlaka görmelisiniz. UNESCO’nun Dünya Mirası olarak kaydettiği bu bölge, kumlu sahiliyle denize girmeye de elverişli. Denizden ulaşımı daha kolay olan “Lo Zingaro” (Çingene) doğa koruma alanına da gitmelisiniz.
Gozo, Malta
Akdeniz’in ortasındaki Malta adasından yarım saatlik bir deniz yolculuğuyla, Gozo adasına varabilirsiniz. Bu tek seçenek. Daha önce var olan uçak ve helikopter seferleri bugün yapılmıyor. Bu efsanevi adada, Ramla Koyu ve Calypso Mağarası, turistlerin mutlaka görmek isteyeceği adresler. Ada efsanevi, çünkü Homer’in kahramanı Odysseus, perisi Calypso ile burada yaşamış. Lüks turistik tesis aramayın. Kaim taş duvarlı çiftlik evlerinde konaklayabilirsiniz. Bu evlerin çoğunda yüzme havuzu bulunuyor.
67 kilometrekarelik Gozo’da sadece 37 bin kişi yaşıyor. Ama 46 kilisesi var. Bunlardan en büyüğü Xewkija’nın kubbesi, Londra’daki Saint Paul Katedrali’nden bile daha büyük. 1551’de Turgut Reis’in işgal ettiği ada, beş bin yıllık tarihe sahip.
Biarritz, Fransa
Sahillerinde saatlerce dolaşsanız bile yorgunluk hissetmeyeceğiniz, lüks bir tatil kasabası. Ailece denize girebileceğiniz kumsalı (Grande Plage) başka, sörf yapan gençlerin tercih ettiği sahili (Cote des Basques) Festivali düzenleniyor. Amerikan otomobil yapımcısı Cadillac’ın mühendisleri, kasabayı o kadar beğenmişti ki, Eldorado Biarritz modelini geliştirmiş, 1985’e kadar da sürdürmüşlerdi.
Polignano, Bari, İtalya
Çizme’de topuğa yakın bir konumda olan Bari’den biraz uzaklaşmak gerekiyor. 50 kilometre kadar güneyde, suluboya tablolardan çıkmış gibi manzaralar görmeye başlıyorsunuz. İşte Polignano’dasınız. Kireçtaşı evleri kayalıklarla bütünleşmiş. Sahili ise neredeyse bomboş. Kendi özel plajınız gibi hissedebilirsiniz. Bölge halkına Cala Paura’yı sorun. Küçük fakat cennet gibi bir koy. En taze balıkları yiyeceğinizden de kuşkunuz olmasın.
Bölge mutfağı, zeytinyağı, peynir ve şarap üçlüsüyle tanınıyor. Hiçbir yerden meyve sebze almıyorlar, Her şeyi kendileri yetiştiriyorlar. Spesiyaliteleri ise “patate, riso e cozze” (midyeli, pirinçli patates). Zeytinyağı ise mutlaka sarımsak eşliğinde kullanılıyor.
Bilbao, Bask, İspanya
Kuzey Ispanya’nın bir incisi. Bilbao’nun 20 kilometre kadar kuzeyine gideceksiniz. Çünkü Bilbao denizden içeride bir yerleşim yeri. “Playa Salvaje” ve “Playa Sopelana”, en popüler plajlar. Ancak kumsala inmek kolay olmayabilir. Kayalıklar arasından geçmek için çok dikkatli davranmalısınız. Yiyecek de hiç sorun değil. Taze deniz ürünlerini her restoranda bulabilirsiniz.
Bilbao, 16’ncı yüzyıldan sonra önem kazanmış bir kent. Öyle ki, ünlü İngiliz oyun yazarı, şair ve oyuncu Shakespeare, “Windsor’un Şen Kadınları” adlı eserinde Bilbao’dan bahsetmiş. Bugün oldukça zengin bir bölge. Kişi başına 30 bin euro’dan (33 bin dolar) fazla gelir düşüyor. Yılda bir milyon turist ağırlıyorlar.
Calvi, Korsika, Fransa
Sahilde beyaz kumsallar, kızıl renkli kayalar ve geride mis kokulu çam ağaçlan. Calvi’yi bu sözlerle özetlemek mümkün. En güzel sahil ise Palombaggia Koyu. Sakin sularıyla çocuk-ailelerin tercih ettiği tatil beldelerinden. Bir zamanlar Fransız Lejyon u’nun merkezi iken, 1950’lerde turizmi keşfetmiş. Paket turların öncüsü, Rus turizmci Vladimir Raitz’in girişimleriyle turistik tesisler yapılmaya başlanmış. Adanın üçte ikisi dağlarla kaplı olmasına rağmen, geriye kalan dar sahil şeridi, turizm için yeterli olmuş. Bugün ekonomisinin neredeyse tamamını turizm oluşturuyor. Adada ağaç sıklığı dikkat çekiyor. Çünkü 1584’te valilik emriyle her arazi sahibinin yılda dört ağaç dikmesi sağlanmış. Fakat asıl ünü, Kristof Kolomb’dan geliyor. Bir rivayete göre ünlü kaşif, Calvi’liymiş.