Sağlık ve Güzellik İçin Bitkisel Yağ Satışları Kazandırıyor
İşin en ilginç farklılığı, göz önünde yapılıyor olması. Cilt bakımına yönelik ilgi bitkisel yağlara yönelik talebe yansıdı. Toplam makine yatırımı 3-8 bin dolar arasında…
SON yıllarda bitkisel yağlara olan ilgi arttı. Burada konu edeceğimiz bitkisel yağlar yemeklik olarak tüketilenler değil, sağlık ve güzellik amacıyla kullanılanlar. Piyasada birçok çeşidi var. Hemen hepsi albenili ambalajlar içinde sunuluyor.
İlgili kamuoyunda bilgilenme arzusu zirvede. Örneğin, ‘serbest radikaller’, ‘okside yağlar’, ‘doymuş – doymamış yağ asitleri’, ‘omega 3’, ‘omega 6’, ‘EPA’, ‘DHA’ ‘koenzim Q 10’ gibi bitkisel sağlık yağlarıyla ilişkilendirilen teknik ifadelerin açılımı çoğu kişi tarafından biliniyor. Özellikle de bazı yağların krem formları dışında doğrudan cilt bakımında kullanılması ise özellikle dikkat çekiyor.
HER YAĞ FAYDALI OLMAYABİLİR
Çeşitli yağların rafine edilmeden doğrudan cilt ve vücut sağlığına yönlendirilmesi son yılların yükselen trendleri arasında. Kimi yağlar ağızdan alınıp tıpkı gıda takviyesi gibi tüketilebiliyor. Ancak burada önemli birkaç ayrıntı var: Hangi yağın neye yaradığı, neye iyi geldiği meselesi… Sonra bu yağların toksik (zehirli) etkilerinin olup olmadığı öncelikli konu. Ve en önemlisi bu yağların hangi metotlarla elde edilip satışa sunulduğunun araştırılıp tartışması…
Bazı bitkilerin yağları eskiden zararlı çözücülerle (örneğin petrol türevleri) muamele edilir, tohum yağları bile böyle satışa sunulurdu. Bunlar son derece tehlikeli komplikasyonlara yol açar ve insanın hayatını tehdit ederdi. Şimdi ise daha çok buharla distilasyon (damıtma) şeklinde yapılıyor. Bunların içinde yöntem olarak ‘ekstraksiyon’ (ezme-sıkma) işlemleri de var. Daha çok tohum yağlarına uygulanıyor.
SOĞUK SIKIM ÖNEMLİ AYRINTI
Örnek verecek olursak, bildiğimiz yemeklik yağlar içinde zeytin tanelerinin geleneksel usullerle sıkılarak ‘sızma zeytinyağı’ elde edilmesi bunun tipik bir örneği. Zeytinler bitkisel liften yapılmış çuvalların içine konuyor; ağır vidalı bir pres (baskı) altında ezilerek suyu ve yağı çıkarılıyor. Karışımın aktığı kanalların üzerindeki yağ tabakası alınarak ‘sızma’ olarak satışa sunuluyor. Şimdi bu işlem ‘kontinü mekanik endüstriyel sistemle’ yapılıyorsa da, elde edilen yağ aromatik açıdan ‘soğuk sıkım’ kadar değerli değil. Benzer yöntem susam, fındık, haşhaş gibi diğer tohum yağları için de geçerli.
Ne var ki, tüketici açısından yağın elde edildiği yöntem çok bilinmiyor. Raflarda satılan sağlık ve güzellik yağlarının nasıl elde edildiği konusunda sıradan beyanların dışında pek bilgi yok. Kimyasal çözücülerle elde edilen kimi yağların içine karışan bazı maddelerin kalıntıları sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Piyasada ciddi çalışan markalar olsa da tüketici elde ediliş işlemini gözüyle görüp tatmin olmak istiyor.
ANINDA VE GÖZ ÖNÜNDE
İşte bu ihtiyaçtan yola çıkan bazı girişimciler Amerika, Avrupa ve Uzakdoğu’nun gelişmiş ülkelerinde bu işlemi tüketicinin gözü önünde yapıyor. Bu yöntem tüketiciye güven vermekle kalmıyor; onu görüp tanıdığı ürünü satın almaya da özendiriyor. Sistem henüz çok yaygın değil. Bazı girişimciler bunu birer sağlık mağazası haline getirdikleri mekânlarda yaparken; kimileri de küçük stantlarda, hipermarketlerin köşelerinde yapıyor.
Bizim önerimiz başta turistik merkezler olmak üzere, sosyetik pazarlar, alışveriş caddeleri ve AVM’lerde mobil büfeler yoluyla bu işi yapmak. Hem ilgi çekici; hem de tüketicinin gözü önünde işlemin gerçekleşmesi soru işaretlerini giderici bir uygulama. Küçük bir karavan, seyyar bir stant ya da van tipi bir araç içinde bile yapılabilir. Yer isabetli seçilmiş ise sempatik bir ‘dükkan’ açılabilir. Tüm mesele imalatı sıra dışı bir gösteri haline dönüştürüp, tüketiciyi ikna etmek…
UZMANLAŞMAK ÖNEMLİ
Sistem nasıl işliyor? Nelere ihtiyaç var? Uygulama yapılacak mekânın dekorasyonu size kalmış. Önemli olan yağ elde edeceğiniz bitki ve tohumları albenili şekilde sergilemek ve tüketicinin istediği miktarda tohumu hijyenik şekilde sıkıp özel (saydam, kahverengi, lacivert) şişelerde sunmak. Operasyon için tek bir şeye ihtiyacınız var: Özel sıkım makinesi.
Birkaç kalibrede ‘soğuk sıkım presi’ni elektrikle çalıştırdığınızda iş bitiyor.
İşlem basit; tohumları alıyor ve makinelerde presliyorsunuz. Makinelerin özel filtrelerinden geçen yağ en uçta bulunan borudan akıyor, hijyenik porselen bir kaba doluyor. Size kalan işlem elde edilen yağı şişeye aktarıp, etiketledikten sonra tüketiciye vermek… Bunu sertifika ve kullanım tarifiyle takviye ettiğinizde ilgi ve güven daha da artıyor.
Peki, hangi tohumlar işe uygun? Bu işe soyunanlar önce yaptıkları işe bir ad bulmak zorunda. Dışarıda ‘rapid’, ‘quick’ gibi sözcüklerle başlayan ifadeler bulunuyor. Uygun olanı seçmek size kalmış (Türkçe olmasında yarar var). Unutmayın; sattığınız yağların büyük çoğunluğu cilt bakımına, takviye şeklinde olacaktır. Kullanım talimatında her şey saydam ve açık olmalı. Özellikle de işin içine sağlık girdiği için ilgili bakanlıklardan izninizin olması şart. Kaçak yapılması asla düşünülmemeli. Markanızı ve sloganınızı tescil ettirmeyi de unutmayın. Ola ki bir gün mütevazı işinizi bir ‘zincir’ haline getirebilir; franchising yoluyla dünyaya açılabilirsiniz. Biliniz ki şifalı bitkiler ile onların nadir tohumları bu topraklarda yetişiyor!
ÇOK FONKSİYONLULARI SEÇİN
Uygulamayı yapacağınız makineleri nereden bulacağınıza gelince: Fiyatlar şaşırtıcı derecede makul. Yerlisi de var yabancısı da… Bu işin makine ve alet edevatım Çin’den getirtmeniz de söz konusu. Son derece gelişmiş örnekler var. Tohumu hem sıkıyor; hem de distile edip zararlı maddelerden arındırıyor. Asit baz dengesini ayarlayanlar var. Toplam makine yatırımınız mobil enerji aparatları dâhil 3 ila 8 bin dolar civarında. Internet arama motoruna ‘Cold Oil Pres Machines’ yazdığınızda önünüze onlarca seçeneğin çıktığını göreceksiniz.
Sıkım için yüzlerce çeşit hammadde bulunuyor.
Peki, sağlık ve güzellik deyince hangi yağlar tüketicinin dikkatini çekiyor? Sadece kolay örnek olması açısından birkaç tipik örnek verelim: Çörekotu yağı mesela… Kadınların mensturual dönemlerinde, grip gibi hastalıkların seyri sırasında bağışıklık sistemini güçlendiren, saç dökülmesini önleyen bir iksir. Unutulmaması gerek şey yağın okside olmadan tüketilmesi ve alınacak miktarın tayini. Elbette bir hekim veya eczacıyla görüştükten sonra kullanılmasında yarar var. Cildi beslemesi bakımından pek bilinmeyen bir başka iksir ceviz yağı da öyle. Tabii alerjik bünyelerin hekim kontrolünden geçmesi şartıyla…
Örnekler çoğaltılabilir. Buğday, fındık, karanfil, keten tohumu, susam, badem kuşburnu, haşhaş, arpa, mısır, kekik, çam, ardıç, anason, adaçayı… Saymakla akla gelmeyen onlarca, yüzlerce tohum ve bitkinin kurutulmuş formları da giriyor listeye. Bazılarında verim düşük fakat fayda çok büyük… Bu amaçla daha özel makineler gerekiyor, ilginç olan tüm makine ve edevatın yeterli boylarda olması…
BİR BİLENDEN YARDIM ALIN!
Bitkiler dünyasındaki şaşırtıcı tohumların nasıl birer iksir olduğunun öğrenilmesi işin uzmanlık alanına giriyor. Uygulamanın bir pratisyen hekim veya eczacı gözetiminde yapılmasında yarar var. Yine de kendini iyi yetiştirmiş, uygulamaları yerinde gidip araştırmış bir girişimcinin ilgili mercilerden izin alarak bu işi yapması mümkün. Bu noktada zengin başvuru eserleri var. Çoğu İngilizce… Türkçe kaynaklı eserlerin başında ise eczacılık mesleğinin duayenlerinden hocaların hocası Prof. Dr. Farmakolog rahmetli Turhan Baytop’un eserlerinden yararlanılabilir.
Kendisini geliştirmek isteyen girişimciler sadece internet kaynaklarıyla yetinmemeli, uygulamaları yerinde görerek fikir sahibi olmalı. Özellikle Fransa ve Çin’de bu işlerin okulu denilebilecek kurum ve kuruluşlar var. Uygulamayı daha geniş platforma taşıyıp markalaşmak bir başka seçenek… Önemli olan gösteri yoluyla tüketicinin ilgisini çekip, saf ve toksik olmayan ürünleri bilinçle sunabilmek. Şimdiden meraklı girişimcilere kolay gelsin diyorum…
Nur Demirok / Para