Ramsey’e Franchise Talebi Yağıyor
Dünyaca ünlü futbol takımı Liverpool sponsorluğu Ramsey’e yaradı. Gruba mağaza açmak için 10 ülkeden franchise talebi yağdı. Ramsey İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Doğan, “Erkek hazır giyiminde Premier Ligi’ndeyiz. Dünyada çok güçlendik” diyor
Ramsey son günlerde en çok konuşulan Türk markalarından. Geçtiğimiz günlerde dünyanın en büyük takımlarından biri olan Liverpool ile yaptıkları sponsorluk anlaşması da, ‘Zero Weight’ teknolojisini kullanarak ürettikleri yüzde 50 daha hafif takım elbiseleri de çok konuşuldu. Türkiye’de 25 yıldır erkek modasının önde gelen markalarından biri Ramsey. Tekstilde Ar-Ge’ye ciddi yatırım yapıyor. Grubun tekstil dışında iddialı olduğu bir alan daha var, o da tarım. Biz de sponsorluk anlaşmasının Ramsey’i nasıl etkilediğini, Ar-Ge yatırımları ve tarım projelerini konuşmak üzere Gürmen Group’un kapısını çaldık.
AVRUPALILAR KAPIDA
Gürmen Group Yönetim Kurulu üyesi, Ramsey’in İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Doğan patent başvurusu yaptıkları ‘Zero Weight’ teknolojisine Avrupalılar’dan yoğun ilgi olduğunu söylüyor. Doğan, “Bu konuda Türkiye’de rakibimiz yok. Dünya erkek hazır giyiminin ‘Premier Ligi’ndeyiz. Zero Weight teknolojili ürünleri kendi koleksiyonlarında kullanmak isteyen Avrupalı dev markalar kapımızda”diyor.
DÜNYADA GÜÇLENDİK
Sponsorluk anlaşmasının Gürmen Group’a ne sağladığını soruyoruz. Anlaşmanın kamuoyuna duyurulmasının ardından gruba yoğun franchise talepleri yağmış. Franchise talebi gelen ülkeler arasında Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri, Malezya, Bosna-Hersek, İran ve Kosova bulunuyormuş. Doğan, sponsorluk anlaşmasının Ramsey’in yurtdışında erkek hazır giyim sektöründeki yenilikçi, tasarım odaklı, güçlü ve başarılı duruşunu vurgulamak adına çok önemli bir adım olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Ramsey olarak hedefimiz tüm dünyada adımızdan söz ettirmek ve global bir marka olmak. Bu hedef doğrultusunda, şimdi Avrupa vitrininde çok daha güçlüyüz.”
İKİNCİ SEKTÖRÜMÜZ TARIM
Hüseyin Doğan tekstilden sonra en büyük yatırımı tarıma yaptıklarını belirtiyor. Söylediğine göre tarım şimdiden ikinci sektörleri olmuş. Sosyal sorumluluk anlayışıyla başladıkları güzel bir projeyle bu alana adım atmışlar. Doğan projeyi şöyle anlatıyor: “Kastamonu bizim memleketimiz. Burada modern bir süt üretme çiftliği kurmak için yola çıktık. Başta küçük kompakt bir şey yapıp örnek olmak istedik. Ama sonra işi büyütmek zorunda kaldık ve olay sosyal sorumluluk projesinden çıktı. Ciddi bir işletme haline geldi. Bugün itibarıyla günde 20 ton nitelikli süt üretiyoruz. Avrupa Birliği sertifikasına sahip ender çiftliklerden biriyiz.” Türkiye’de sütün kalitesinde sorun olduğunu vurgulayan işadamı “Biz AB’ye ihracat yapabilecek standartta süt üretiyoruz” diyor. Toplam bin 500 hayvanları olduğunu da sözlerine ekliyor.
EN İYİ ZEYTİN YAĞINI ÜRETECEĞİZ
Grup Türkiye’deki en büyük tek tapulu zeytin işletmesini de kurmuş. Doğan, Aydın Karacasu’daki işletmeyle ilgili iddialı konuşuyor: “6 bin dönüm arazi üzerinde 400-450 bine yaklaşan ağaç olacak. Hem zeytin hem zeytinyağı üreteceğiz. 2013’te de ağaç dikmeye devam edeceğiz. 2015’ten itibaren hasat almaya başlamış olacağız. O tarihten itibaren markalaştıracağımız bir zeytin ve zeytinyağımız olacak.” Tarım işini çok sevdiklerini söyleyen Hüseyin Doğan, Balıkesir Erdek ve Bandırma’da “ceviz” işine girdiklerini söylüyor. Ayrıca Aydın’da yüksek standartta bir serada domates ürettiklerini anlatan Doğan, “Onu da Almanya, Hollanda ve Rusya’ya ihracat yapan bir seramız var. Sektörün dışında olduğumuz halde domateste iyi bir konuma geldik. Seramız peyzajıyla tam bir fabrika gibi. Sanayicilikten edindiğimiz tecrübeyle başka bir standart oluşturduk. Hollanda domatesin merkezi. Avrupa’ya yüksek standartlı domatesi Hollanda üretir. Biz onun memleketine ihraç ediyoruz. Takım elbiseyi hangi anlayışla üretiyorsak, tarımı da o anlayışla yapıyoruz” diyor.