RAKIA Serbest Bölgesi, gıda yatırımcılarına cazip bir merkez
Ortadoğu, Hindistan ve Afrika pazarına açılmak isteyen Türk yatırımcıları için bir üs olan RAKIA Serbest Bölgesi’nde yatırım yapılabilecek cazip alanların başında gıda sektörü geliyor. Bölge, vergi muafiyeti, ulaşım avantajı, yabancı çalışanlar sayısında herhangi bir kısıtlama ve bürokratik formalitenin olmaması gibi birçok avantaj sunuyor.
Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki (BAE) yedi emirlikten biri olan Ras Al Khamiah’ta bulunan RAKIA Serbest Bölgesi, gıda yatırımcıları açısından oldukça cazip bir merkez.
Vergi muafiyeti, ulaşım avantajı, yabancı çalışanlar sayısında herhangi bir kısıtlama ve bürokratik formalitenin olmaması gibi avantajlarıyla yatırımcıların iştahını kabartan RAKIA Serbest Bölgesi, özellikle gıda alanındaki fırsatlarla yatırımcıları cezbediyor.
Ortadoğu, Hindistan ve Afrika pazarına açılmak isteyen Türk yatırımcıları için bir üs olan RAKIA Serbest Bölgesi nde iş yapmak isteyen yatırımcılara ise RAK Yatırım Otoritesi yol gösteriyor.
RAK Yatırım Otoritesi
RAK Yatırım Otoritesi Genel Müdürü Peter Michael Schuster, HH Şeyh Suud Bin Saqr Al Oasimi tarafından 2005 yılında RAK’a yatırımları teşvik etmek amacıyla RAK Yatırım Otoritesi’nin kurulduğunu belirtiyor.
Bölgede cazip yatırım alanlarının başında gıda sektörünün geldiğini söyleyen Schuster, diğer cazip yatırım alanlarını ise duvar kaplama maddeleri, alçı ürünleri, piller, sentetik reçineler, deterjanlar, anti-korozyon malzemesi, yapıştırıcılar, yapı kimyasallan, özel kimyasallar, anti oksidanlar olarak sıralıyor.
Ticaret hacmi 10 milyar dolar
Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye arasındaki ticari ilişkilerden bahseden Schuster, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)’ nin, 2004 – 2011 yılları arasındaki yatırımlar ele alındığında bütün körfez ülkeleri içinde yüzde 56 pay ile Türkiye’nin bölgedeki en önemli ticari ortağı olduğuna dikkat çekiyor.
BAE’nin 97.8 milyon varil ile dünyanın yedinci en büyük kanıtlanmış petrol rezervlerine ve 214 trilyon feet küp ile de altıncı büyük kanıtlanmış doğalgaz rezervlerine sahip olduğunu kaydeden Schuster, myfikirler.com BAE’nin ticaret ve alışveriş için küresel bir merkez olduğunu söylüyor.
Öç yıl önce 2015 yılı için konulan 10 milyar dolarlık karşılıklı ticaret hacmi hedefinin 2012 yılında geçildiğini vurgulayan Schuster, 2015 yılında ticaret hacminin 15 milyar dolara ulaşılacağının tahmin edildiğini kaydediyor. Schuster, günümüzde BAE’de 600’ü aşkın Türk şirketinin ticaret, petrol, inşaat, lojistik, güvenlik ve tıbbi ürünler alanlarında faaliyet gösterdiğini de sözlerine ekliyor.
Yarışmacılara sunulan 9 avantaj
1. Satış, kurumlar ve kişisel gelir vergilerinden muafiyet
2. Rakia Serbest Bölgesi’nde kurulan şirketlere yüzde 100 yabancı mülkiyeti
3. Elde edilen gelirin ve kârın yüzde 100’nün istendiği gibi ana vatana transfer edilebilmesi
4. Birçok ülkeyi kapsayan serbest ticaret anlaşmalarından faydalanabilmek
5. Ortadoğu, Asya ve Afrika’ya çok İyi kara, hava ve deniz bağlantıları
6. Arazi, depo, modern ofisler, işçi konaklama alanları gibi imkânları uzun vadeli uygun fiyata leasing şansı
7. Rakia Sanayi Parklarının kendi Enerji Üretim Tesisleri’nden kesintisiz enerji
8. Dubai’ye karadan 45 dakikalık uzaklık
9. Yabancı çalışanlar sayısında herhangi bir kısıtlama olmaması
