Popüler Vakıf Üniversiteleri

Akademi dünyasının yeni gözdeleri

İş bulma olasılığı yüksek programlara öncelik veren vakıf üniversitelerine ilgi her geçen yıl artıyor. 76 vakıf üniversitesindeki öğrenci sayısı 534 bine ulaştı. İşte, popüler okullar ve en çok talep gören bölümleri…

LYS (Lisans Yerleştirme Sınavı) sonuçları açıklandı. Şimdi milyonlarca aday okul ve bölüm seçimi için tercih dönemini bekliyor. Tercih dönemi 26 Temmuz’da başlayıp 2 Ağustos’ta sona erecek. Sınav stresinden kurtulan öğrenciler şimdi de meslek ve üniversite seçimi kaygısı yaşıyor. Çünkü bu aşamada yapılacak tercihler, öğrencilerin sadece üniversite eğitim süresini değil bütün yaşamını etkiliyor. İşte, bu nedenle sınava giren yüz binlerce öğrenci şu sıralar önemli bir dönüm noktasında.  Bu zorlu seçim stresini biraz olsun hafifletebilmek amacıyla kapsamlı araştırma yaparak ülkemizdeki vakıf üniversitelerini inceledik, işte ayrıntılar…

VAKIF OKULLARINA İLGİ ARTIYOR

Yabancı dilde eğitim, güçlü uluslararası bağlantılar, saygın akademik kadro, çift diploma imkanı, uygulamaya dayalı eğitim, inovasyon ve teknoloji kullanımı, iş dünyasıyla güçlü ilişkiler… İşte bu ve benzeri avantajlar sunan vakıf üniversitelerine ilgi artıyor. Vakıf üniversitelerinde açılan lisans ya da ön lisans program türlerine bakıldığında, mezuniyet sonrası iş bulma olasılığı yüksek olanlara öncelik verildiği görülüyor.

Türkiye’nin ilk vakıf üniversitesi, 1984 yılında kurulan ve 1986-87 eğitim döneminde faaliyete geçen Bilkent Üniversitesi oldu. Onu, 1992 yılında kurulan Koç Üniversitesi ve 1994’te kurulan Başkent Üniversitesi izledi. Şimdi vakıf üniversitelerinin sayısı 76’ya, bu üniversitelerde eğitimine devam eden öğrenci sayısı ise 534 bin 177’ye ulaştı. Ayrıca sekiz vakıf meslek yüksekokulunda 17 bin 994 öğrenci eğitimine ediyor.

Devlet okullarında sınırlı kontenjanlar nedeniyle yer-leşemediğiniz bir bölüm yerine istemediğiniz başka bir programı tercih etmek zorunda değilsiniz. Artık vakıf üniversiteleri öğrencilerin önünde ciddi bir alternatif olarak duruyor.

Bu üniversiteler, burslu bölümler hariç öğrencilerinden yıllık okul ücreti alıyorlar. Bu noktada hesabınızı iyi yapmanız öneriliyor. Yani tercih ettiğiniz üniversitenin yıllık ücretini ve ödeme gücünüzü hesaba katarak tercih yapmalısınız. Vakıf üniversitelerinin tamamında burs imkanı mevcut. Bunun devam yanı sıra anlaşmalı bankalar aracılığıyla öğrencilere düşük faiz ve uzun vadeli kredi imkanı da sunuluyor.

HANGİ KRİTERLER ÖNEMLİ?

Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, “Klasik öğrenme ortamının dışına çıkmış yeni nesil üniversiteleri seçin” diyor. Zira eski sistemde öğrenci 4-5 yıl ders dinler, mezun olunca da iş yapmaya çalışırdı. Oysa yeni dünyada durum böyle değil. Öğrenciler daha okuldayken uygulama, iş yapma ve yaratma süreci dediğimiz yeni üniversite sürecine dahil oluyorlar. Yalçın, “Tüm bu kriterleri göz önünde tutarak hangi üniversitelerin size klasik ders aktarım sürecine dahil ettiğini hangilerini buna dahil etmeyip özgür bıraktığını araştırmalısınız” diyor.

Tercih edeceğiniz üniversitenin yurtdışı imkanları da çok önemli. Öğretim dilinin İngilizce olması da büyiik önem taşıyor. Çünkü okulu bitirdiğinizde çalışmak isteyeceğiniz şirket veya kurumlar sizden öncelikle dil isteyecek.

Işık Üniversitesi Rektörü Şirin Tekinay tercih aşamasındaki öğrencilere önemli uyarılarda bulunuyor. Tekinay, “Üniversite mezunları okulda öğrendikleri bilgilerden ziyade, çoğunlukla işi işte öğrenip çalıştıkları süre içinde veya başka kaynaklardan edindikleri bilgiler doğrultusunda gelişmeye devam ediyorlar. Bu nedenle öğrencilere bölüm seçiminden çok eğitim anlayışı sorgulayıcı olan, araştırmacı, sağlam temeller veren, zengin deneyimler sunan bir üniversite seçmelerini öneriyorum” diyor.

SİZİ GELECEĞE HAZIRLAMALI

iyi bir üniversite sürekli öğrenmeyi öğreten, deneyim bazlı eğitimle geleceğe hazır mezun veren bir kurum olmalı. Yani donanımı hayattaki bir sonraki adımı için yeterli ama asla yetinmeyen mezunlar vermeli. Örneğin uluslararası deneyimler, sektörlerle iletişim, girişimcilik eğitimi öğrencilik boyunca edinilmesi değerli deneyimler. Üniversitenin yenilikçi olması, özgür bir akademik ortamda ilham veren mekanlarda yaratıcılığı besleyen eğitim vermesi gerekiyor. Dünya sahnesinde rekabetten kaçış yok. Çok uluslu dev firmalarda çalışmayıp yurtdışma çıkma-sanız bile, yaptığınız hiç bir şey yerel kalamaz, yerel başarı diye bir şey yok. Yabancı dil eğitimini iyi veren, uluslararası tanmırlıkta akre-I ditasyonu olan, kalite

güvencesi tescilli bir üniversitede okumak gerekli. Hangi dalda okursanız okuyun girişimcilik eğitimi almak, teknolojik altyapıyı kullanabilmek ve geliştirebilmek başarılı olmanın anahtarları olarak gösteriliyor.

“TERCİH İÇİN ACELE ETMEYİN”

Açı Eğitim Kurumlan Rehber Öğretmeni Hülya Yavuz, üniversite tercihinin meslek hayatının başarısını da etkilediğinin altım çiziyor. Üniversite-bölüm araştırmasının detaylı yapılması gerektiğine dikkat çeken Yavuz, her yıl dört adaydan birinin yanlış tercih yaptığını hatırlatıyor. Yavuz, “Gençlerin geleceğe yön veren en önemli kararlarından biri olan LYS tercihlerinde adaylara büyük iş düşüyor. Öncelikle adayların bölüm- üniversite araştırmalarını iyi yapmaları gerekiyor. Birkaç bölüm seçilmeli ve seçilen bölümler birbiriyle bağlantılı olmalı. Özellikle iş imkanı az olan bölümleri tercih etmeyin” diyor.

Tercih yaparken üniversite puanından çok başarı sıralaması önemli. Çünkü başarı sıralamasını dikkate alarak tercih yaparsanız istediğiniz bölüm ve okula yerleşme ihtimaliniz artıyor. Örneğin, tercih edilecek üniversite bölümü önceki en son adayı kaçıncı sıradan almış buna dikkat edilmeli. Bununla birlikte adaylar tercih yapmadan önce üniversiteleri ve olanaklarını iyi araştırmalı. Adaylara son güne kadar beklemeleri gerektiğini vurgulayan Yavuz, “ilk gün tercih yaparsam iyi bir üniversiteye ve istediğim bölüme yerleşirim” düşüncesi çok yanlış. Adayların böyle bir düşünceye kapılıp tercihini hemen yapmaları hata yapmalarına yol açar. Tercih yaparken başarı sıranızın yarısı kadar üstten başlayın, ilk iki tercihinize puanınıza yakın, sıralaması yüksek yerleri yazın. Sonraki tercihlerinize puanınıza ve sıralamanıza yakın daha yüksek olasılıklı yerleri yazabilirsiniz. Son tercihleri yazarken dikkat edin. Çünkü ister gidin ister gitmeyin bir sonraki yıl OBP’niz (Okul Başarı Puanı) yarıya düşecektir” diyor.