Organik Doğa İle İç İçe Bir Tatil İçin Çiftlik Otelleri
Çiftlik otellerde 'üretici' tatil
Doğanın nimetlerini, doğal ve katkısız haliyle misafirlerine sunan çiftlik oteller, konuklarını organik tarımın nasıl yapıldığını öğrenmeye çağırıyor. Taze süt, yöre mutfağına özgü lezzetler ve çiftlik hayvanlarıyla iç içe bir tatile ne dersiniz?..
SON yıllarda alternatif tatil seçenekleri arasında öne çıkan bir tür olan çiftlik oteller, giderek yaygınlaşıyor. Çiftlik oteller, şehir hayatından sıkılan, doğayla baş başa kalmak, sofrasına gelen ürünleri dalında görmek isteyen, değişik yerel lezzetler tatma peşinde olanlar ve kırsal alanlarda sakin bir konaklama arayanların adresi oluyor. Son on yılda hızla gelişim gösteren bu kon-sept, hem işletmecisine hem de alıcısına kazandırıyor.
Geniş araziler üzerinde kurulan çiftlik evini otele dönüştüren işletmeciler, çiftlik hayatının günlük işleriyle meşgul olurken otele dönüştürdükleri tesislerinden para da kazanıyor. Çoğu organik ürünler üreten tesislerde hayata geçirilen, yöreye özgü mimariyle inşa edilmiş konaklama evleri, dileyen misafirlerine çiftlik işine de dahil olma şansı veriyor.
FARKLI BİR DENEYİM
Kırsal Turizm Derneği Başkanı Nedim Zurnacı, günümüzde şehirlerde yaşayan insanların sofralarına gelen yiyeceklerin nasıl üretildiği konusunda daha ilgili olduklarına dikkat çekerek şöyle konuşuyor.
“Çiftlik turizmi, bu kişilere yiyeceklerini üreten çiftlik sahipleriyle buluşma ve tarım üretiminin nasıl yapıldığı konusunda bilgilenme fırsatı sağlıyor. Bunun yanı sıra şehirlerde yaşayan insanlar, çiftliklerde geçirdikleri zaman içinde yaşadıkları deneyimlerle bu çiftliklerin ve burada çalışanların geçmişte ve günümüzde oynadığı önemli rolü bir süreliğine de olsa deneyimleye-rek daha iyi anlama fırsatı buluyor.”
Değişik yörelerdeki çiftlik otellerini araştırdık ve çiftlik turizmine ilişkin uzmanlarla konuştuk. Listemizdeki otellerin hepsi aslında birer çiftlik fakat içinde konaklama bölümü olanlar da var. Hepsinin misafirlerine sunduğu hizmetler bulundukları yörenin özgün yapısına uygun ve otantik. Organik üretim yapan bu oteller misafirlerine üretim aşamasına katılma imkanı da sağlıyor. Doğanın tüm nimetlerini, en doğal ve katkısız şekliyle misafirlerine sunan bu oteller, taze süt, ev yapımı reçeller, yöre mutfağına özgü lezzetler, organik ürünler ve çiftlik hayvanlarıyla iç içe bir tatil geçirme fırsatı sunuyor…
İKSİR RESORT TOWN
Kastamonu Daday’daki iksir Resort Town Oteli, doğayla iç içe konaklama hizmetinin yanında spor, gezi, eğlence, sanat ak-tiviteleriyle misafirlerini ağırlıyor. 60 dönümlük geniş bir alanda, hobi bahçeleri, meyve ağaçları, ekim dikim alanları olan tesis, aynı zamanda doğanın tüm nimetlerini, en doğal ve katkısız şekliyle konuklarına sunuyor. Misafirler, dalından koparıp yemenin, kendi bahçelerini yaratmanın keyfini sürebiliyor.
İksir Resort Town’a üç km mesafedeki, 100 yıllık bir ,maziye sahip İksirli Çiftlik, kümes hayvanlan, küçükbaş ve büyükbaş hayvanları, 10 bin yıllık atalık tohum siyez buğdayı, arpa ve yulaf ekilen onlarca dönüm toprağı, reçellerin marmelatların geleneksel yöntemlerle yapıldığı fırınları ile gerçek bir çiftlik deneyimi vaat ediyor. Bire bir üretimin içinde olmak isteyen, şehir hayatının verdiği stres ve yorgunluktan üretmenin, emek vermenin insana verdiği mücadele şevkiyle arınmak isteyen tüm misafirlere tesisin kapıları açık.
İksir Sema AYDIN / İksir Resort Town Tatil ve Yaşam Kasabası Kurucusu
“Yatırımcı bu alana girmekten korkmasın”
Ülkemizdeki, çiftlik otel konseptinin en iyi örneklerinden olan İksir Resort Town Tatil ve Yaşam Kasabası’nın kurucusu İksir Sema Aydın, doğup büyüdüğü topraklarda bir yaşam kasabası kurma hayalini gerçekleştirmiş bir iş kadını. 25 yıl matematik öğretmenliği yaptıktan sonra,
Kastamonu’nun Daday İlçesi’ne dönerek 1926 yılında inşa edilmiş tarihi bir konağı restore etmiş ve böylece çocukluk hayallerini gerçeğe dönüştürme ve doğduğu yere vefasını ödeme imkanı bulmuş, ideallerinin peşinden koşan Aydın, hayallerini gerçeğe dönüştürerek Kadın Girişimciler Derneği’nden (KAGİDER) de birincilik ödülü almış.
Aydın, “Geleneksel düzenlenmiş odaları, sofaları olan misafir evi, üretim atölyeleri, yöresel fırın ve ocakları çalışma bahçe ve tarlaları, küçük ve büyükbaş hayvan ahırları, kümesler ile yaşam alanlarında eko turizm yatırımları yapıyoruz. Hedefimiz doğanın tüm değerleri ile korunarak ve sürdürülebilme bilincini yayarak, geleceğimiz olarak çok önemli bulduğumuz doğa ve ekolojik turizmin gelişmesine katkı sağlamak” diyor.
Tesisin bu yıl turizmde yaşanan sıkıntılardan etkilenmekle birlikte doğa ile iç içe sunduğu hizmetler ve aktiviteler ile yüzde 45 dolulukla misafirlerini ağırladığını aktaran Aydın, oda-kahvaltı konseptiyle fiyatların 220-300 TL aralığında olduğunu söylüyor. Çiftliklerinde yenileme çalışmaları yaptıklarını belirten Aydın, bu alana yatırım yapmayı düşünenlere şu tavsiyelerde bulunuyor.
“Bazen küçücük bir bahçede başlayan istek asla göz ardı edilmemeli. Toprağın, havanın, suyun kıymeti bilinmeli. Çünkü üretmek, en temiz ve en doğalla yaşamak insanın vazgeçilmez bir hakkı. Bunları paylaşıyor olmak, birbirinden bilgiler edinerek gelişmekse en büyük mutluluk. Yatırımcılara korkmadan cesaretle, çok çalışarak, kendilerine güvenerek ilk adımı atmalarını tavsiye ediyorum. Doğanın kendisine saygı duyarsanız onun tüm cömertliği ile size kucak açacağından emin olabilirsiniz,”
ARAL TATİL ÇİFTLİĞİ
Bozcaada’daki Aral Eko Tatil Çiftliği, merkezden uzakta, doğayla iç içe bir konumda yer alıyor. Otelin sahibi Ahmet ve Arzu Aral çifti şöyle diyor: “Çam ağaçlarından oluşan küçük, şirin korumuzda gerili hamaklar, konuklarımıza sessiz ve serin dinlenme anları sunuyor. Çiftliğimizin tam ortasında olan büyük su kuyusu buz gibi suyu ile tüm bahçemizi yemyeşil tutuyor. Bu cennet bahçenin bir köşesinde konuklarımız için tavus kuşlarımız, ördek ve kazlarımız, tavuk ve horozlarımız, hindilerimiz, keçilerimiz, oyuncu kedilerimiz, afacan köpeklerimiz bulunuyor. Özellikle küçük konuklarımız onlarla hoş vakit geçiriyor.”
1999 yılında oteli hizmete açıp organik tarım çalışmalarına yönelen Aral ailesi, kendilerinin halen profesyonel değil amatör hissediyorlar. Gelen konuklara Bozcaada’yı sevdirmek ise bir diğer misyonları. Buraya gelenler doğal hayatı yaşıyor, kümes hayvanlarını tanıyor, dalından meyve ve sebze koparıyor. Çiftlikte taş odalar ve evler olmak üzere iki sınıf konaklama imkanı var. Evin iki yanında geçmişte ahır olarak kullanılan damlar, kümesler, kovanlıklar şimdi konukları ağırlıyor. Romantik anlar yaşamak isteyen için gün batımı turları düzenleniyor. Kahvaltılarının zengin çeşidi çok beğeniliyor.
GRANDMAS WONDERLAND
Grandma’s Wonderland, İstanbul şehir merkezinden 45 dakika uzaklıkta Silivri’de konumlanmış aile çiftliğinden dönüşmüş bir butik otel. Otelin işletmesini gazeteci kökenli genç bir isim Özgün Levent Akbayır yapıyor. Annesi ve babasının elleriyle özene bezene kurduğu çiftliği otele dönüştürmek onun fikri. 40 dönümü aşan çiftlikte üzüm bağları, meyve ve sebze bahçeleri, gölet, açık havuz, The Barn adlı bir a la carte restoran ve yedi odası konaklamaya açılan bir taş ev var. Hepsi farklı döşenmiş üç süit, dört double odada en fazla 20 kişi konaklayabiliyor.
Sunrise Suit’te tarlalara bakan panoramik pencerelerin önünde jakuzi keyfi yapabilir, hamamlı oda Otto’da şömine başında göletteki gün batımmı izleyebilirsiniz. Yazın havuz başında bahçeden nanelerle hazırlanan kokteyller, kışın şömine başında ev yapımı içeceklerle keyif almak mümkün.
Grandma’s Wonderland’de tabağa ve bardağa giren her şeyin içinde çiftlikten ürünler var. Bahçede yetişen tatlı bezelye hiç pişmeden salatalara da giriyor, sotelenip Tekirdağ kuzu pirzolanın yatağı da oluyor. Naneli, lavantalı, pekmezli dondurmalar, kahvaltılarda sunulan tüm reçel ve marmelatlar da çiftliğin ürünlerinden yapılıyor. Tesiste üzüm bağları da var. Ev yapımı pekmezler bahçeden reyhan ve lavantalarla aromalandırılıyor. Çiftlikte şehirden uzakta kapalı toplantılar düzenlenebilecek alanlar ve teknik altyapı da mevcut.