Nilüfer Çiçeği Yetiştiriciliği İş Fikri

Dünyanın en büyük nilüfer çiçeği yetiştiricisi
HÜSEYİN USTA  ŞİLE

Makine mühendisi, Hüseyin Usta, Sapanca’yla İzmit arasında bir toprak yoldan geçerken suyun içinde bir nilüfer çiçeği görüyor. Bir parça koparıp evine götürüyor. Ardından da deyim yerindeyse kendini nilüfere adıyor. Kısa bir araştırmadan sonra Avrupa’da doğal ortamda çok bulunan bir Nilüfer çeşidi olduğunu öğreniyor. Sonra bu çiçeğe o kadar aşık oluyor ki peşinden dünyayı dolaşıyor. Önce tngiltere’ye gidiyor. Ardından İtalya’ya… Bu arada oğlunu da farklı nilüfer çeşitleri bulup getirsin diye Fransa ve Tayland’a gönderiyor. ABD’den de birçok türü bulup getirtiyor. Tabii bu arada gözü başka hiçbir şey görmediği için sanayicilikten emekli oluyor. Kendini adeta nilüfer çiçeklerine adıyor…

Şimdi Hüseyin Usta, bugün dünyanın en zengin nilüfer çiçeği koleksiyonuna sahip. ABD’de, Avrupa’da, hatta bu çiçeğin anavatanı Uzakdoğu’da bile onun kadar nilüfer çiçeği türüne sahip olan kimse yok. Nilüfer çiçeğinin 60’a yakın saf türü bulunuyor. Ama dünyada hibrit çoğaltmayla bu sayı 700’ü geçmiş.

Hüseyin Usta, Şile’deki 4.5 dönüm arazide yaptırdığı havuz ve saksılarda nilüfer yetiştiriyor. Şimdi bu nilüferleri en iyi şekilde anlatacak bir kitap hazırlıyor. Ayrıca bazı yeni projeler üzerine kafa yoruyor.

Hüseyin Usta, tam bir proje adamı. Sadece kendi arazisinde değil başka yerlerde de nilüfer parkları yapmak için projeler üretiyor. Peki bu iş pahalı bir hobi mi? “Kesinlikle hayır” diyor Usta ve şöyle ekliyor:

“Bahçesi olanlar 1 metreye 2 metre bir havuz yapabilir. Ya da evinde balkonu olan ve en az 4-5 saat güneş alanlar da çok derin olmayan bir saksıda nilüferin o muhteşem güzelliğine sahip olabilir. Ben şahsen nilüfer çiftliği kurup da bu iş ticari olarak yapmak isteyenlere de her türlü desteği vermeye hazırım.”