Meslek Seçimi Yapacak Üniversite Adaylarına Uzman Yorumları

1 milyonu aşkın öğrenci karar aşamasında. Üniversitede okuyacakları bölümün, yani gelecekteki mesleklerinin tercihini yapmak üzereler. Üniversite adayları için geleceğin kazançlı mesleklerini ve seçim yaparken nelere dikkat etmeleri gerektiğini uzmanlara sorduk…

“BÜYÜYÜNCE ne olacaksın?” sorusunun cevabı için beklenen gün geldi çattı… Milyonlarca öğrenci yıllardır süren emeğinin karşılığını şimdi mesleki tercihlerini yaparak alacak. 7 Temmuz’da başlayan YGS ve LYS tercihleri 17 Temmuz tarihinde son bulacak. Meslek seçimi, istikbal yolunu çizmenin ilk adımlarından biri. Bu, getirdiği sonuçlarla hayatın çok uzun bir dönemini etkileyen kritik bir karar. Sonuçta mesleğimizle kendimizi tanımlıyor, geleceğimizi çiziyor, standartlarımızı belirliyor, sosyal çevremizi oluşturuyoruz. Üniversite adayları, şu dönemde meslek seçimi ile hayatlarının geri kalanını nasıl geçireceklerini, nasıl mutlu olacaklarını ve nasıl gelişeceklerini belirleyecek. Bu heyecanı yaşayan adaylar şimdilerde istedikleri mesleklerle iş garantisi olan trend meslekler arasında bir seçim yapmak zorunda. Biz de bu zor seçim öncesinde öğrencilere kılavuzluk etmek istedik ve bu hafta Türkiye’nin en etkili koçları ve önde gelen 1K danışmanlarına geleceğin iş garantili trend mesleklerini sorduk…

DOĞRU MESLEK SEÇİMİ

Bu sene öğrenciler için üniversitelerde ayrılan kontenjan sayısı yaklaşık yüzde 10 artırıldı, yani 1 milyon 6 bin 321 öğrenci öyle ya da böyle bir bölümü tercih edip yerleşecek. Peki mesele sadece bir bölüme yerleşmek mi? Türkiye’de meslek seçimi çok bilinçli bir şekilde yapılmıyor, adayların bir kısmı sadece üniversiteli olmak için seçim yaparak işi şansa bırakıyor, bir kısmı ise gerçekten bu seçim için yıllarını veriyor. Ancak aslolan şu ki, başarılı bir kariyer doğru meslek seçimi ile başlar. Görüşlerine başvurduğumuz uzman koçlar ve deneyimli İK danışmanları bu anlamda önce kişinin kendini tanıyarak, istediği bir alanda seçim yapmasını öneriyor. Sonrasında ise transfer edilebilir yetkinlikler kazanmaya odaklanmalarım salık veriyor.

HANGİ MESLEĞİ SEVİYORSUNUZ?

Üniversite ve bölüm tercihi yapacak gençlere, ezberler ve geçici olabilecek trendlere göre değil, kendi içlerinde hissettikleri yeteneklere ve kişisel eğilimlerine göre seçim yapmalarım öneren Korn Ferry Yönetici Direktörü Nilgün Langenberg, “Kişisel eğilimleriniz ve bunları geliştirme motivasyonunuz, kendi içinizdeki yeteneği ateşlemenizde en büyük yardımcınız olacaktır. Yetkinlikler ve deneyimler kazanılır, ancak kişisel eğilimler ve motivasyonlar zor değiştirilir ve yeteneği ateşleyen asıl unsurlar da bunlardır” diyor ve ekliyor: “Unutmayın, eğitimini göreceğiniz mesleği 40, belki 50 yıl yapıyor olacaksınız. Sevdiğiniz mesleği yapın. Bunun için de, neyi sevdiğinizi iyi tahlil edin ve aklınızı çelen mesleklerin profesyonellerinin gerçekte ne yaptığını iyi araştırın.”

“PARA İLK ŞART OLMAMALI”

Görüşlerine başvurduğumuz önde gelen koçlardan İlhan Gülertan, maddi kazancın her şeyin üzerinde tutulmasını meslek seçiminde yaygın yapılan bir hata olarak görüyor. “Maddi kazanç önemli kriterlerden biri ancak tek kriter olması son derece tehlikeli. Kazancı yüksek bir alanda çalışsanız bile o alan özelliklerinize uygun değil ise uzun vadede başarılı olmanız pek mümkün değil” diyen Gülertan, öğrencilere bölüm tercihi yaparken meslek için maddi kazanç kadar, kişisel özellikleri de gözden geçirmelerini ve bu şekilde dengeli bir seçim yapmalarını tavsiye ediyor. Gülertan, teknik alanlarda ilerlemek isteyenler için mekatronik, bilgisayar, genetik mühendisliği, biyoteknoloji gibi alanları tavsiye ederken, sözel alanda ilerlemek isteyenler için ise hukuk, özellikle uluslararası hukuk, halkla ilişkiler, psikoloji, sosyoloji gibi bölümleri öneriyor. Görsel alanda ilerlemek isteyenler içinse tasarım alanı büyük umutlar vaat ediyor.

“ÖNCELİKLE SEÇİCİ OLUN”

Bu tercihi yaparken önemli olan üniversite bitirmek olmamalı. Msearch Danışmanlık Yöneticisi Ali Midillili’ye göre, öğrenciler öncelikle seçici olmalı ve arzu edilen ilk iki branştan birini seçebilmeli.

Gerekirse, birkaç kez sınava girmeli ve daha iyi hazırlanarak hedefe ulaşmalı. Bu, o kişinin kazanma ve hedefe ulaşma hırsını güçlendirecek ve bireysel gelişiminin daha hızlı olmasını sağlayacak. Midillili’ye göre, öğrenciler eğer iş garantisi istiyorsa öncelikle mühendislik veya fen bilimleri okumalı.

“Makine, elektrik, kimya, biyoloji, endüstri mühendislerine her zaman güçlü bir talep olacak. Türkiye, üreten bir ülke olacaksa bu branşlardan gelen mühendisler iş bulma konusunda avantajlı bir konumda olacaklar” diyen Midillili, mühendislerin tecrübe kazandıkça üretim bazlı pazarlama, analiz, risk yönetimi, operasyon ve yönetimsel alanlarda da başarılı olabileceğini söylüyor.

“BÖLÜMÜ ARAŞTIRIN”

Lider koçu Vedat Erol ise öğrencilere her fırsatta, “Para kazanamayacağınız, başarılı olamayacağınız meslek yoktur. Para kazanamayan, başarılı olamayan insanlar vardır” dediğini söylüyor. Erol, adaylara öncelikle kendilerini tanımayı, güçlü yönlerini, yeteneklerini ve değerlerini bilmeyi salık veriyor. “Senin yetenek ve yetkinliklerine uymayan her alan başarısız, senin yetenek ve yetkinliklerini kullanabileceğin her alan da başarılı ve mutlu bir yaşamın başlangıcı olacaktır” diyen Erol, gençlere geçmişin geleneksel meslekleri yerine, geleceğin alanlarına odaklanmalarım tavsiye ediyor. ‘Neuro Science’, elektronik ve yazılım mühendislikleri, psikoloji, uluslararası ticaret ve deniz hukuku gibi alanların çok fazla fırsat sunduğunu söylüyor.

İş hayatı bugün çok önemli bir değişimden geçiyor. Sürekli yeni meslekler, yeni çalışma alanları ortaya çıkıyor. Profesyonel Koç Vivi Sorya-no’ya göre, artık işverenler belli meslek’ arayışından çok ‘pozisyona uygun yetkinlikleri’ arıyorlar. Bu yüzden de önemli olan adayın gerçekten hangi alana merak duyduğu ve bu doğrultuda ilgili yetkinlikleri kazanması… Soryano’ya göre, meslek seçerken “Ben neleri yapabilirim?”, “Bu iş bana uygun mu?”

“Bu iş gerçekten hayal ettiğim gibi bir iş mi?” gibi soruların değerlendirilmesi gerekiyor. Bu anlamda öğrencilerin iyi bir araştırma yapmaları önemli. Sorya-no, “Gençlerin ilgi duydukları alana dair bizzat o işi yapan, o alanda çalışan kişilerle görüşmelerini öneriyoruz. Böylece ilk ağızdan daha gerçekçi bilgiye erişir, varsayımlarının sağlamasını yaparlar” diyor.

HUKUK ÖN PLANDA

HumanGroup Genel Mü dürü Gaye Özcan’a göre, geleceğin trend meslekleri arasında bilgi teknolojisi uzmanlığı geliyor.

Teknoloji inanılmaz bir hızla gelişiyor, veri miktarı artıyor, bu anlamda veri yönetimi ve veri analistliği son derece önem kazanıyor.

Bu kapsama giren yazılım, network, data yönetimi, veri analistliği gibi tüm uzmanlıklara ihtiyaç giderek artacak.

Ülkemizde enerji yatırımları hızla artıyor ancak bu alanda yetişmiş uzman sayısı son derece kısıtlı. Elektrik-elektronik mühendislerine artan ihtiyaç kendini yakın zamanda gösterecek. Yine öne çıkacak alanlardan biri de hukuk. Özcan’a göre, hukuk spesifik alanlarda uzmanlaşmış insanların yapacağı bir iş olacak. Bilişim hukuku, uluslararası hukuk alanlarında uzmanlaşmış hukukçulara çok fazla ihtiyaç olacak.

SOSYAL MEDYA UZMANI AZ

Gaye Özcan’a göre, satış ve pazarlama, her zaman için gözde meslek alanları. Üniversitelerin iktisat, işletme, kamu yönetimi gibi bölümlerinden mezun olanların yanı sıra mühendislik bölümlerinden mezun olanların da tercih edebileceği bir alan. Sosyal medya uzmanlığında ise birkaç yıl öncesine nazaran sayıları artsa da hala büyük bir açık var. Bazı üniversitelerde ‘yeni medya’ konusunda lisans ve lisansüstü programları açılmış durumda. Sosyal medya uzmanı olmak için yeni medya, pazarlama, halkla ilişkiler gibi bölümler tercih edilebilir. İK uzmanlığı da geleceğin mesleklerinden olmaya aday. İK alanında çalışanlar şirketlerde giderek daha fazla oranda stratejik rol üstleniyor. Sosyal bilimler bölümlerinin yanı sıra başta endüstri mühendisliği olmak üzere pek çok bölümden mezun olanlar bu mesleğe yönelebiliyor.

“MUTLAKA DÜNYAYI İZLEYİN”

Sadece Türkiye’yi değil dünyadaki trendleri izleyerek meslek seçimi yapılmalı. He-idrick&Struggles Ortağı Kaan Otcu, geleceğin mesleklerini sıralarken geleceğin neler getireceğim de söylüyor. Otcu’ya göre, dünyada içinde insan ve ticaret unsurlarının olduğu tüm aksiyonlar bir sözleşme sürecine gidiyor. Şirket evlilikleri, AB (Avrupa Birliği) hukuku, deniz hukuku, vakıf hukuku, medeni hukuk, ticaret ve uluslararası hukuk, insan hakları vs. derken bu alandaki uzmanlık dallan neredeyse tıp bilimleri kadar çeşitlendi ve önem kazandı.

Bu anlamda hukuk tercih edilebilecek güçlü bir alan. Tıp, moleküler biyoloji, biyokimya, biyogenetik, me-dikal teknoloji gibi alanlar artık mühendislik dalları kadar önemli ve yediğimiz ekmekten organ nakline, tarladaki domatesten yapay organ üretimine kadar uzanan çok geniş bir yelpazeyi oluşturan hizmet alanları açıyor. Öte yandan dünyadaki açlık ve temiz su sorunu giderek büyümekte. Bu anlamda tarım bilimleri ve endüstrilerinde yetişecek gerçek uzmanlara büyük ölçüde ihtiyaç artacak. Teknik alanda ilerlemek isteyenler içinse sürekli ve hızla gelişen teknoloji dünyasında bilgi güvenliği başta olmak üzere yeni teknolojik alanların araştırılması ve yeni buluşların yapılması adına bilgisayar mühendisliği ve veri bilimleri çok önemli bir dal. Elektrik, inşaat, mimarlık gibi dallar giderek gelişen malzeme bilimi ve teknolojik değişimler sayesinde bambaşka bir kimlik kazanmaya başladı. Tekstilden uzay teknolojisine, hayatın her alanında muhteşem yeniliklerle birlikte tasarım ve dizaynlar dünyamızı değiştiriyor. Bu bakımdan tercih edilebilir. Otcu’ya göre, iletişim, pazarlama, satış gibi dallar ise her zaman geçerli mesleki alanlar.

MUTLULUK VEREN OYUN

Öğrenciler meslek seçimi yaparken, en çok ailelerinin, sonra öğretmenlerinin ve arkadaşlarının, sonra da çevrelerinin etkisi altında kalıyorlar. Kendilerini doktorluk, avukatlık gibi aile büyüklerinin mesleğini seçme zorunluluğunda da hissedebiliyorlar.

Koç Gürkan Sarıoğlu, doğru meslek seçimi için öğrencilerin yapmaktan mutlu oldukları, zamanı unuttukları tüm oyunları ve faaliyetleri gözden geçirmelerini, ilişki içinde olmaktanmı, yalnız başına kalmaktan mı hoşlandıklarını irdelemelerini, başkalarına zor gelen ama kendilerinin kolaylıkla yaptıkları ve başarılı oldukları alanları belirlemelerini öneriyor. Bunları daha deneyimli, tarafsız yaklaşabilen ve yönlendirici olmayan biri ile birlikte analiz etmeleri, güçlü yanların, doğal yetkinliklerin kullanabileceği meslekleri, seçimlerinde liste başı yapmalarını tavsiye ediyor.

“ÜNİVERSİTE TERCİHİ ÖNEMLİ”

Gençlerin bugün yapacakları ne ilk ne de son tercihleri olacak. “Birkaç üniversite bitirip kendini bulan’ gençler olduğu gibi diplomasından çok farklı alanlarda çalışan milyonlarca kişi de var” diyen Egon Zehn-der Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşil-dere, önümüzdeki dönemde uzmanlaşmanın öne çıkacağını şu sözlerle savunuyor: “21. yüzyıl uzmanlığın ve dikey derinleşmenin öne çıkacağı bir dönem olacak. Örneğin artık hukuk değil, AB, rekabet, birleşmeler hukuku konusunda kendini geliştirmiş, yetiştirmiş bireylere ihtiyaç var. Artık sıradan bir endüstri mühendisini değil de tedarik zinciri, lojistik konusunda uzmanlaşmış mühendisleri aramaya başlayacağız.

Özellikle dijital dünya ile ilgili rollere yönelik talep artacak; örneğin içerik geliştirme ve yönetme, reklam/ilan satış, online grup yöneticisi gibi rollere yönelik ilgi devam edecek.” Yeşildere, eğitim alanında online brokerage yapan insanları daha sık görmeye başlayacağımızı, ‘online talent community yönetici ve ‘mediator’larma talep olacağını söylüyor. Özellikle yeni mezunların işe alımında, ‘etiket’in yani üniversitenin hala belirleyici bir faktör olduğunu söyleyen Yeşildere, hatta sıklıkla diplomanın alındığı alanın önüne üniversite markasının geçtiğine dikkat çekiyor.

KAMPÜS HAVASI

Gençlere tercihlerini yaparken öğrenme alışkanlıklarını en etkin şekilde geliştirecekleri mekanları ve üniversiteleri tercih etmelerini tavsiye eden Koç Rıza Kadılar, kişinin öğrenme süreçlerine bağlı olarak büyük şehirlerde okumasını önerirken, ancak küçük şehirlerin de sunduğu cazip fırsatlar nedeniyle tercih edilebileceğini söylüyor. “Üniversite dönemi insanın kendini tanıması için en önemli zaman dilimidir. Bu bilinçle size içsel faktörlerinizi destekleyerek enerji verecek, kendinizi daha iyi tanımanızı ve öğrenme ile adapte olabilme alışkınlığınızı geliştirebileceğiniz tercihler uzun vadede çok işinize yarayacak, çok daha tatminkar, keyifli ve başarılı bir kariyer sahibi olmanızı destekleyecektir” diyen Kadılar’a göre, huzurlu ve kaliteli öğrenme bakımından kampüsü olan üniversiteler tercih edilebilir.

“FARKLI ŞEHİRDE OKUYUN”

Navitas, Eğitim, Danışmanlık ve Koçluk Hizmetleri’ nden Yönetici KoçuDemet Uyar, sağlık sektörünün çok sayıda fırsat sunduğunu düşünerek öğrencilere bu alanda kariyer oluşturmalarını tavsiye ediyor. “Toplum yaşlanıyor, ayrıca tıp ilerliyor. Hem doktor ve hemşirelere hem de idari kadroya daha fazla ihtiyaç olacak” diyen Uyar, teknolojinin yükselişiyle birlikte yazılım ve sosyal medya uzmanlarının yanı sıra bu alanda satış, pazarlama ve müşteri ilişkileri uzmanlarına da gereksinimin artacağını söylüyor. Sosyal ve idari bilimler alanlarında okurken çalışmaya başlayıp özellikle perakende gibi yükselen sektörlerde hızla yönetsel pozisyonlara yükselmek mümkün. Pazarlama, araştırma, finans ve denetim gibi alanlar artık gelenekselleşmiş olsa da hala yoğun talep görüyor, “imkanları varsa öğrenciler yaşadıkları şehirden farklı bir üniversite seçmeli” diyen Uyar, üniversite seçiminde okulun sağladığı yurtiçi ve dışı proje fırsatlarını, dönemsel değişim öğrencisi olma imkanlarını da araştırmak gerektiğini söylüyor.

“ASIL MESELE MUTLU YAŞAMAK”

Bugün üniversitede eğitime başlayanların en az yarısının 20 yıl içinde farklı alanlarda çalışağı tahmin ediliyor. Hangi tercih yapılırsa yapılsın çalışılan alanda fark yaratabilmenin öncelikli olduğunu savunan yönetici koçu Ahmet Süha Koçel, “Bunun birinci yolu, sevdiğiniz işi yapmaktır.

Gerçek başarı, iş alanındaki başarıya, mutluluğu, huzuru ve keyfi eklemektir. Alanında başarılı profesyonellerle koçluk görüşmelerinin en az bir tanesinde ‘Hayatı daha keyifle ve mutlulukla nasıl yaşayabilirim?’ sorusuna cevap arıyoruz” diyor ve adaylara da tercih yaparken bu soruyu sormalarını salık veriyor. Gençlere eğer imkanları varsa aileden uzakta bir şehirde seçim yapmalarını öneren Koçel, İstanbul’un öğrencilere hem çalışmak hem de kişisel gelişim açısından çok sayıda fırsat sunduğunu söylüyor. İstanbul dışında ise sırayla Ankara, İzmir, Bursa, Adana, Trabzon, Diyarbakır, Erzurum gibi şehirlerin tercih edilebileceğini belirtiyor.

KARİYER UZMANLARINA DANIŞIN

Meslek seçimine ilişkin olarak “Bahsettiğimiz kitle henüz 18 ve 20’li yaşlarında. Korunaklı bir alandan, onları ayaklarının üzerinde duracakları bir hayata hazırlayacak meslek seçimine giden bu yoldaki işlerinin ne kadar zor olduğunun farkında olmalıyız. Bunun yanıtını vermek kolay değil” diyen Koç Çağlar Çabuk, gençlerin, seçimlerini yaparken, kolaylıkla öğrenebildikleri, öğrendiklerini başarıyla uygulayabildikleri ve bu uygulamaları yaparken keyif aldıkları bölümleri dikkate almalarını öneriyor: “Bu üçünün kesişim kümesi, bize, belki sonuca en yakın seçenekleri gösterebilir. Tabii, kişinin elde edilen sonuçların kendisi için ne ifade ettiğini, nasıl bir iş hayatının kendisini gerçekleştirmede fayda yaratacağını sorgulaması da gerekli.” Çabuk’a göre, öğrencinin temel ilgi alanları, öğrenme biçimi, seçeceği meslekle yaşadığımız dünyaya ne yaparak ve nasıl bir katkıda bulunmayı istediği seçim sürecinde çok önemli rol oynuyor. Çabuk, seçim sürecinde kariyer merkezleri veya danışmanların yol göstermesi gerektiğini söylüyor.

“ÖZGÜN POTANSİYELE DİKKAT”

Bireylerin özgün potansiyeli, kendi yaratıcılıklarının hâzinesi. Güçlü yönleri, değerleri ve yetenekleriyle kendilerini yaşamda en doğal şekilde ifade ederler. Yönetici koçu Eser Pak’a göre, meslek seçimi yaparken özgün potansiyelin ortaya çıkartılmasına olanak veren konulara odaklanmak kişinin başarılı olma olasılığını artırır. Pak, “Merakla okuyup, araştırma yaptığınız ve heyecan duyduğunuz ya da konuşmaktan ve deneyimlemekten hoşlandığınız konular neler? O konunun özünde olan ne size kendinizi mutlu ve başarılı hissettiriyor? Hangi güçlü yönlerinizi daha fazla yaşama kazandırmak istiyorsunuz? Yaşamdaki önceliklerinizi belirlemiş olsaydınız, meslek seçiminize etkisi nasıl olurdu?.. İşte bu soruların cevaplan sizlere bazı ipuçları verecektir” diyor.

İşte Geleceğin Meslekleri

■ Sosyal medya ve sosyal ağlar iletişim uzmanı

■ Dyital pazarlama uzmanı

■ Mobil uygulama yazılımcısı

■ E-ticaret yazılımcı ve girişimcisi

■ Girişim ve proje danışmanı

■ Risk yöneticisi

■ Bilgi teknoloji [İT] uzmanı ve denetçisi

■ Veri madenciliği yazılımı uzmanı ve yazılım geliştirme mühendisi

■ Veritabanı yöneticisi

■ Bilgi teknolojilerini kullanabilen insan kaynakları uzmanı

■ İç kontrol sistem uzmanı

■ Tarımsal biyoteknoloji mühendisliği

■ Enerji sistemleri mühendisliği

■ Girişim ve proje danışmanlığı

■ Yazılım geliştirmi mühendisliği

■ Anlaşmazlıkların kanuna ve dışarıya yansımasını engelleyecek ve kendi içinde çözebilecek adalet birimleri uzmanları

■ Bilişim hukukçuları

■ Denetim, vergi ve teşvik uzmanları 8 Veri analisti

■ İş zekâsı uzmanı

■ Proje yöneticisi

■ Satış ve pazarlama uzmanı

■ 3D tasarım ve modelleme uzmanı

■ Yenilenebilir enerji uzmanı

■ Sağlık yöneticisi

Uzmanların önerdiği bölümler

Önümüzdeki yıllarda perakende, bilişim, telekom, enerji ve sağlık sektörlerinde kalifiye elemanlara ihtiyaç olacağını öngören uzmanlar, bu sektörlerde çalışanların da daha iyi imkanlara sahip olacağını düşünüyor ve adaylara bu sektörlerle bağlantılı bölümleri seçmelerini öneriyor. İşte uzmanların önerileri…

Sözel ve eşit ağırlıklı tercihlerde

■ Hukuk

■ Psikoloji

■ Grafik tasarım

■ Endüstriyel tasarım

■ İletişim

■ Lojistik yönetimi

■ Halkla ilişkiler

Sayısal ağırlıklı tercihlerde

■ Endüstri mühendisliği

■ Bilgisayar mühendisliği

■ Mekatronik mühendisliği

■ Makine mühendisliği

■ İşletme mühendisliği

■ Enformatik

■ Enerji mühendisliği

■ Genetik mühendisliği

■ Yönetişim bilişim sistemleri

Tim BRIGHT / Oneworld Consulting Ortağı
Bu fırsat bir daha gelmez

Üniversiteyi iş hayatına hazırlıktan ziyade kişilerin kendilerini ve fikirlerini geliştirecekleri, ilgi alanlarına odaklanabilecekleri, hayatta insanın eline bir kez geçebilecek bir fırsat olarak görüyorum. Bu nedenle öğrenciler, üniversite dönemini, en çok ilgilendikleri ve tutku duydukları alanlarla ilgilenerek geçirmeliler. Birçok iş alanı için ne okumuş olduğunuz aslında çok fazla önem arz etmiyor. Yönetici seçerken bizim için önemli olan son dönemlerdeki tecrübeleri, karakter özellikleri ve genel anlamda bilgi ve becerileri oluyor. Bazı iş alanlarında işverenler kişilerin yüksek lisans derecesine sahip olmalarını tercih edebiliyor. Yüksek lisans eğitiminin iş tecrübelerine ek olarak akademik, entelektüel ve işle ilgili beceriler anlamında katkıları olabiliyor. Birçok kişi yurtdışında yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Bu da kendilerine yeni kültürler tanıma tecrübesi ve özellikle MBA öğrencileri için netvvorking olanakları sağlıyor. Adaylara üniversite yaşantısı boyunca transfer edilebilir beceriler kazanmalarını öneririm.

Alphan MANAS / Brightvvell Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Fütürist
İhracatçı sektörlere öncelik verilmeli

Türkiye’nin yaşadığı temel sorun, İş ve İşçi Bulma Kurumu’nun, devletin koyduğu 2023 hedeflerini meslekler bazında yapmıyor olması. Örneğin, ABD 2012-2022 yılları arasında gereksinim duyulacak meslekleri her yıl listeliyor. Bizde ise genel bir tahmin mekanizması işliyor. Hatta işin içine fütüristik temalar da karışıyor. Türkiye’de mesleklere yönelik talep Türkiye’nin anlık dönemlerdeki büyüme stratejisi ile bağlantılı hareket ediyor. Örneğin, ihracata dayalı bir büyümede bunu destekleyen meslekler öne çıkarken, inşaatı öne çıkaran büyüme hedefi inşaat mühendisliği ve alt türevlerini değerli kılıyor. Ülkenin 2023 veya AB standardı olan 2030 stratejisi gereği, cari açığı kapatacak sektörlere gerçekten ağırlık verilmesi gerekiyor. Bu durumda makina, elektrik ve elektronik [enerji] mühendislikleri ile endüstri mühendisliğinin parlaması gerekir. Görünen o ki gelecekte dört yıllık mesleklerin yanında iki yıllık okullar da çok önemli hale gelecek. ABD’de en önemli 10 meslek arasında, birinci sırayı hemşirelik, dördüncü sırayı ise fizik tedavi uzmanı alıyor.

Ufuk TARHAN / M-GEN Dijital Ajans Başkanı, Fütürist
Meslek takıntısına girmeyin

30-40 yıl içinde yepyeni bir dünyaya, hatta Uzay Çağı’na adım atacağımız, 130 yaşında insanların hala aktif olduğu bir dünyayı hayal etmemiz ‘uçuk’ sayılmıyorken, ‘Hangi meslek?’ sorusu doğrusu bana pek anlamlı gelmiyor. Fakat size gelecekte ‘başarılı iş’ yapma iddiasında olacak herkesin bilmesi gereken becerileri sıralayabilirim. ‘Bilgisayar programcılığı, mühendisliği, developer’lık yani kodlama yapabilmeyi sağlayacak tüm meslekler bence açık ara joker ve altın bilezik diyebileceğim kıymette olacak. Gençlere, uzaktan, yakından ilgili bölümlere balıklama atlayın derim. İkinci sıraya, ‘grafik, görsel, dijital tasarımcılığı’ alıyorum. Kodlanan ve dijitalleşen her şeyin bir de şekle, şemaile bürünmesi, görsellik kazanması gerekecek. Tüm kodlanan ‘şeyleri’ üç boyutlu, hologram, hatta sentetik deri vb. uygun kılıflar, renkler, desenler içinde cisme dönüşmüş olarak görmek isteyeceğiz. Bunu grafik, görsel, dijital tasarımcılar yapacak. Ses, müzik tasarımcıları daha doğrusu her kategoride ’tasarımcılık, toparlayıcılık / aggregator’lık’ müthiş önemli olacak. Çünkü yukarıdaki iki önemli alanın yarattıklarını tamamlayacak sese, müziğe ve onların tam yerli yerine konulmasına ihtiyacımız olacak. Bu konuda uzmanlar olmaksızın işler tamamlanamayacak. Kuşkusuz mühendislik, hukuk, doktorluk, eczacılık, mimarlık vb. meslekler yine geçerli olacak ancak yeniçağa, dijitale ve teknolojiye, yukarıdaki becerilerle beraber adapte olabilmişlerse…

EZGİ GÜLER