Kuru meyvecilerin yeni pazarı Uzakdoğu
Kuru meyvecilerin yeni pazarı Uzakdoğu
2010 yılında 1.2 milyar dolar olarak gerçekleşen Türkiye kuru meyve ve mamulleri ihracatı geçen yıl ise 1.4 milyar doları yakaladı. Ancak en büyük pazarı olan AB ülkelerindeki ekonomik krizin etkilerini daha rahat atlatabilmek için sektör rotasını Çin, Hindistan, Rusya, Endonezya gibi ülkelere çevirdi.
Türkiye’nin ilk ihraç ürünleri (incir ve üzüm) olsa da kuru meyve üretimi ve ihracatı ne yazık ki cumhuriyet tarihi boyunca bu iki meyveyi aşamadı. https://www.myfikirler.org Hem de bu konuda son derece elverişli bir iklime sahip olmamıza karşın. Kısmen kayısıda bu performans yakalansa da, şeftaliden elmaya, armuttan, portakala kadar kaynağı son derece bol olan bir alanda geç kaldığımız söylenebilir.
Yine de son yıllarda kuru meyve ihracatçılarının performansı, ihracatı genel gidişatın aksina umut veriyor. Tamamı yerli girdilere dayalı üretim yapısı, ilerleyen üretim teknolojisi, kaliteli ve katma değer yaratan ürünleri ile kuru meyve sektörü, dünya ticaretindeki payını arttırıyor
2009 yılı itibariyle 9.5 milyar dolarlık dünya kuru meyve ticaretinde (fındık hariç) yaklaşık yüzde 11 olan payımız giderek artıyor. 2010-2011 yıllarında ise rakamın 10 milyar dolara çıktığı belirtiliyor. Bu performansla sektör temsilcileri 2023 yılında kuru meyvenin global ticaretindeki payımızın yüzde 25’e çıkmasını hedefliyor.
YENİ ÜRÜNLER EKLENECEK
Bunun için dünya üretim ve ihracatında ilk sırada yer aldığımız kum kayısı, kum incir ve çekirdeksiz kum üzümün yanı sıra ürün çeşitliliğimizi arttırmak için çeşitli çalışmalar yürütülüyor.
Bu alanda en büyük alıcımız olan Avmpa Birliği ülkelerinin 2011 yılı ihracatımızdaki payı yüzde 65’in üzerinde. En önemli kum meyve alıcıları olarak sıralanan Almanya, İngiltere, İtalya ve Fransa’nın ise toplam kum meyve ihracatımızdaki payı yüzde 46 düzeyinde. Ancak son dönemde Amerika, Avustralya, Rusya Federasyonu, Irak ve Kanada’nın da önemli alıcılarımız arasına girdiğini söyleyen TtM Sektörler Konseyi Kum Meyve ve Mamulleri Sektör Kumlu Başkanı Eli Alharal şunları söylüyor:
“Geleneksel alıcı pazarlarımız dışındaki ülkelere de yöneldik. Çin, Hindistan, Rusya, ABD, Güney Kore, Japonya, Malezya, Endonezya ve Brezilya hedef pazarlarımız olarak belirlendi. 2011’de bu hedef pazarlara yaptığımız yüzde 12.7’lik ihracatımızı artırmayı planlıyoruz.”
TANITIM GRUBU KURULACAK
Öte yandan kuru meyve ve mamulleri tanıtım grubunun da önümüzdeki aylarda kurulması gündemde. Bununla birlikte, 2023 yılında 3 milyar dolarlık sektör ihracat hedefine ulaşılması için Uzakdoğu ülkelerinden başlayarak tanıtım çalışmalarına hız verilmesi planlanıyor.
2012 yılının ilk yedi aylık döneminde ülkeler bazındaki ihracatımıza bakıldığında, AB ve Eski Doğu Bloku ülkeleri ile Amerika kıtası ülkelerine yönelik ihracatımızın az da olsa değer bazında gerilediğine dikkat çeken Alharal, diğer yandan, Asya ve Okyanusya, Afrika Ülkeleri, Ortadoğu ülkeleri ile Tür-ki Cumhuriyetlere yönelik ihracatımızın arttığını vurguluyor.
Bunun da sektörün yeni ve alternatif pazarlara yönelme konusunda dinamik bir yapıya sahip olduğunu gösterdiğine değinen Alharal, şunları ekliyor:
“İhracatın aynı ülkeler üzerine yoğunlaşması ve bu ülkelerde ortaya çıkan rekabet ortamı sektörümüzü olumsuz yönde etkiliyor. Bu çerçevede 2023 Sektörel Kınlım Projesi kapsamında hedef ülkelerimizi belirledik. Önümüzdeki dönemde başta Çin ve Hindistan olmak üzere kum meyve sektörümüz için önemli potansiyel arz eden bu ülkelerde düzenlenen fuarlara katılmayı, sektörel ticaret heyeti ve alım heyeti organizasyonları düzenlemeyi planlanıyoruz.”
HEDEF 1.5 MİLLAR DOLAR
Kuru meyve ve mamulleri sektörünün, 2010 yılı itibariyle 1.2 milyar dolar olan yıllık ihracat geliri, 2011 yılında bir önceki yıla göre miktar bazında sadece yüzde 1 oranında artarken, değerde yüzde 10.6 oranında artış göstererek yaklaşık 1.4 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2012 yılı için ihracat hedefi ise 1.5 milyar doların aşılması.
Kuru meyve ve mamulleri sektöründe geleneksel ürünlerimizin yanı sıra ülkemizde son yıllarda erik, elma, armut, dut kunısu, kumaılmuş kiraz gibi ürünlerin de sınırlı düzeylerde de olsa üretildiği ve ihraç edildiğini belirten Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Öz, bu ürünlerden özellikle erik kurusunun dünyada revaçta olduğunu dile getiriyor. A Öz, “Bunların üretim jr miktar ve kalitesinin zaman içinde artınlması ve dünya pazanna sunulması gerekiyor. Ayrıca, gerek ülkemizde ve gerekse dünyada tüketim ve talebi artan badem-ceviz gibi kabukluların dikiminin elverişli yörelerde yaygınlaştırılıp artınlma-lı” diye ekliyor.
ÜÇ ÜRÜNDE LİDERİZ
Dünyada kuru ve kabuklu meyveler sektörü; hurma, kuru üzüm, kum erik, kum elma, fındık, kum ananas, tropikal kuru meyveler, badem, ceviz, Antep fıstığı, yer fıstığı, çam fıstığı, ka-ju, makademya cevizi, pekan cevizi, vb. gibi çok sayıda ürünü içeriyor. Türkiye’nin ise 2011 yılında 1.4 milyar dolara yaklaşan kum meyve ve mamulleri ihracatının yaklaşık yüzde 76’sını çekirdeksiz kuru üzüm, kum kayısı ve çekirdeksiz kum incir oluşturuyor.
Dünya çekirdeksiz kum üzüm üretiminde Türkiye’nin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri de büyük bir üretim hacmine sahip olmasına rağmen, ülkemiz çekirdeksiz kum üzüm ihracatında lider konumda.
İNCİRDE EZİCİ ÜSTÜNLÜK
Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu ürünlerden biri de kum incir. Kum incir üreticisi diğer ülkeler İran, ABD, Yunanistan, İspanya ve İtalya olarak karşımıza çıkmasına rağmen, bu ülkelerin tümünün kum incir üretimleri toplamı Türki-t ye’nin kum incir üretim miktarının altında kalıyor.
2011 sezonu kum in-4 cir üretiminin 55 bin 653 ton, kum kayısı üretiminin 136 bin 917 ton, çekirdeksiz üzüm üretimi miktarının ise 268 bin 949 ton olduğu ve yıllık ortalama kum meyve üretimimizin 600 bin tonu aştığı tahmin ediliyor.
Özlem Bay Yılmaz / Ekonomist