İzinden Sonra İşe Geri Dönmek
İşinizden bir süreliğine izin aldınız. İnsanlar bunu her zaman yapıyor, değil mi? Tabii ki. Fakat siz birkaç haftalık bir izin kullandınız. Bu izni almak için geçerli sebepleriniz vardı ama yokluğunuzun kariyerinizi etkilemesi konusunda endişelisiniz. İşte size yokluğunuzun kariyerinizi etkilememesi – en azından kötü biçimde- için birkaç ipucu:
Bağlantıyı Koparmayın
İş yerinize kariyerinizi olabildiğince düşük seviyede etkileyecek şekilde dönmeniz, büyük ölçüde, yokluğunuz sırasında kendinizi yönetme şeklinize bağlıdır. Arada sırada bağımsız bir proje görevi üstlenerek vasıflarınızı güncel tutun ve iş arkadaşlarınızla iletişim halinde olun. Kariyer danışmanı ve yazar Kathy McDonald diyor ki “İletişim ağınızı, tehditkar olmayan bir şekilde koruyabilirsiniz.” Kathy McDonald, şirketindeki güç savaşını, kariyer hedeflerini düzenlemek için bıraktı ve bir daha asla geriye dönmedi. Önceki iş arkadaşlarının çoğuyla birlikte bir kitap kulübüne üye olduğunu söylüyor. Diyor ki “Kitap la ilgili ya da hafif bir akşam yemeğini nerede yiyebileceğimiz hakkında yaptığımız konuşmaların yanında, şirkette neler olduğundan haberim oluyor”.
Havayı Temizleyin
Bu izni bebek yapmak için de almış olabilirsiniz, hasta bir akrabanızla ilgilenmek için de; sonuç olarak kişisel durumunuzda bir değişiklik meydana gelmiştir. Artık günde 12 saat çalışmak istemiyor – ya da çalışamıyor- olabilirisiniz. Bunu işvereninize söylemekten çekinmeyin. Fakat kelimelerinizi dikkatlice seçin. Kariyer Danışmanı ve yazar DeAnne Rosenberg diyor ki, “İşvereninize asla ‘artık birincil önceliğim çocuğumdur’ dememelisiniz. Bu, bir boğanın önünde kırmızı bayrak sallamaya benzer. Öncelikleriniz değişmiş olsa bile, bunu iş yerindeki arkadaşlarınızla paylaşmayın.”
Diyelim ki 5:30’da başlayan bir toplantınız var. İşvereninize, kalmak istediğinizi fakat “önceden başka birisine söz verdiğiniz için” toplantıya katılamayacağınızı söyleyin. Önceden malzeme hazırlamayı ya da toplantıya evden katılmayı teklif edin.
İşleri teslim edin
Patronunuzu memnun etmenin en iyi yolu üretmek ve ürettiğinizi bilmesini sağlamaktır. Haftalık bir proje durum raporu hazırlayın. Projelerinizi, durumlarını ve bir sonraki adım planını da içerecek şekilde listeleyin. McDonald diyor ki “Kendinizi yaptığınız işle ölçün, harcadığınız vakitle değil.
Yaptığınız şeyler, diğer kişilerin yaptıklarıyla aynı anda sunularak arada kalıp dikkat çekmiyor olabilir. Somut, bir sayfadan oluşan bir rapor, üzerinize aldığınız işleri teslim ettiğinizi gösterecektir.”
Eğlenin
Hemen maksimum tempoyla çalışmaya başlamayın. Bu, aldığınız iznin hiçbir işe yaramamasına sebep olur. Keyif alarak çalışacağınız bir işe dönün. Eğer öyle olmayacaksa, iş ya da kariyer değiştirmeyi düşünün. “İdeal olarak, değerleri sizin değerlerinizle ortak olan bir şirket için çalışmak istersiniz.” diyor McDonald. “Yapmak isteyeceğiniz en son şey, sizi önceki işiniz kadar mutsuz eden bir işe girmenizdir.”
Değişim Yapın
Eski şirketiniz yeni hayat tarzınıza uymuyorsa, iş saatlerinizde değişiklik yapın. Bunun yapılamayacağını düşünmeyin. McDonald’ın müşterilerinden bazıları, esnek çalışma saatleri ve yarım günlük çalışma saatlerine başarılı bir şekilde adapte oldular. En kötü durumda, patronunuz bunu kabul etmeyecektir. En iyi durumdaysa teklifinizi değerlendireceklerdir – ne de olsa bu konuyu açacak cesaretiniz vardı.
Yalnızca, yeni bulduğunuz düzen içinde gereğinden fazla rahatlamayın. Hayatınızdaki pek çok şeyle birlikte, bu sürece ek bazı düzenlemeler de yapmanız gerekebilir. “İş/hayat ikilemini çözerken her şeyin birdenbire gerçekleşmesini bekleyemezsiniz. Bu bir yolculuğa benzer. İçinde bulunduğunuz yeni aşamaya göre farklı çözümler yaratmanız gerekir.” diye açıklıyor McDonald.