Hazır Giyimde İhracatçılar Diktirecek Atölye Bulamıyor
Sipariş çok dikecek atölye yok
Hazır giyimde yurtdışı siparişleri yığıldı. Ancak ihracatçılar diktirecek atölye bulamıyor. Bazı yerli markaların anti damping vergileri nedeniyle üretimi iç piyasaya kaydırması da fasoncu sıkıntısında etkili oluyor…
TÜRK hazır giyim ve konfeksiyon sektörü son dönemlerde yeniden bir çıkış içinde. Avrupalı birçok firma daha önce Uzakdoğu’dan temin ettiği ürünleri tekrar Türkiye’deki firmalardan almaya başladı. Diğer yandan, Uzakdoğu’dan ithal edilen hazır giyim ürünlerinden ani’ damping vergisi alınması yerli markalan da Türkiye’deki üreticilere yönlendirdi. Yani sektörde iş potansiyeli ciddi oranda artmış durumda. Ancak gelin görün ki bu siparişleri üretecek atölye tarzı işyeri bulmakta sıkıntı yaşanıyor.
Hazır giyim ihracatının önde gelen firmalarından Burcu Tekstil’in Yönetim Kurulu Başkanı Murat Delibalta, kendilerine bağlı çalışan 6 atölye bulunduğunu, hepsinin de kapasitesinin dolu olduğunu belirtiyor. Burcu Tekstil, bu yüzden Düzce ve Tokat’ta yeni atölyeler kurdurmak için harekete geçmiş. Delibalta, bunun gerekçesini şöyle açıklıyor:
DÜZCE VE TOKAT’TA YER HAZIR
“Bize üretim yapan atölyeleri bugüne kadar hep destekledik. Makinelerini bile biz aldık. Daha sonra yaptıkları iş karşılığı mahsuplaştık. Siparişlere yetişemediğimiz için fabrikamızın bulunduğu Düz-ce’de sadece bize çalışacak atölyeler kurduruyoruz. Tokat’ta da fabrikamız var. Orada da atölyeler kurduracağız. Binamızı atölye kuracaklara bedelsiz vereceğiz. Fakat bu işe talipli çok fazla girişimci yok. En önemli nedeni de yetişmiş elemanın olmaması.”
Murat Delibalta, piyasada özellikle ağır işçilik gerektiren ve modelli ürünler denilen ceket, erkek polo tişört ve svetşört (sweatshirt) dikecek atölye bulunamadığını vurguluyor. Ardından da kapasite yetersizliği nedeniyle bazı siparişleri Litvan-ya, Romanya, Tunus ve Fas gibi ülkelere kaptırdıklarına dikkat çekiyor.
ÇOĞU İÇ PİYASADA
Pameks Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Karahasanoğ-lu, son günlerde iyici belirginleşen atölye sıkıntısının yerli markaların üretimlerini iç piyasaya kaydırmalarından kaynaklandığı görüşünde. Karahasanoğ-lu, gerek daha az işçilik gerektirmeleri gerekse daha hızlı üretilmeleri sayesinde daha önce ihracatçı firmalara bağlı çalışan birçok atölyenin yerli firmalara üretim yapmayı tercih ettiğini ifade ediyor:
“ihraç ürünlerde hem işçilik hem de diğer standartlar daha ağır. Atölye sahipleri bu tür sorunlarla boğuşmak yerine yerli perakendecilere iş yapmaya başladı. Biz 20 yıldır aynı atölyelerle çalışıyoruz. Makinelerini biz aldık. İşin olmadığı boş sezonlarda maliyetlerini karşıladık. Atölyelerini kapatmalarına veya başka firmalarla çalışmalarına izin vermedik. Şu anda yeni atölye arıyoruz ama yok. Bu yüzden fazla sipariş almıyoruz.” Sektörün duayen isimlerinden APS Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Osman Benzeş’in tespitleri de farklı değil. Hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün göz ardı edildiğini savunan Benzeş, bu işin Anadolu’da da cazibesinin kalmadığı görüşünde. Benzeş, üretim merkezi Amasya Merzifon’da bulunan APS Tekstil’e bu yörede iş yapan birkaç atölyenin bulunduğunu ancak onların da gelişemediğini vurguluyor: “Mardin, Uşak gibi illerde de atölyeler var. Ancak bize hitap etmiyorlar. İhracatçı firma yapabileceği kadar sipariş alıyor. Kimse açığa düşmek istemiyor. Sektörün esprisi kaçtı. Yeni teşvik yasasından sonra Anadolu’da hazır giyim üretiminin artması bekleniyor. Bekleyip göreceğiz.”
PEŞİN ÖDEME DÖNEMİ
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Cem Negrin de geçmiş yıllarda yüzde 25 fason, yüzde 75 iç bünye üretimi yapılırken, fason atölye üretiminin şu anda yüzde 80’i bul duğunu söylüyor. Negrin, “Yeni teşvik yasasına baktığımızda, sektörümüz açısından sadece 5 ve 6’ncı bölgeler rekabet edilebilir koşullar sunuyor. Özellikle Orta ve Doğu Karadeniz bölgeleri hedef alınabilir. Bu bölgelerde kalifiye eleman daha fazla” diyor.
Üretiminin önemli bölümünü Türkiye’ye kaydıran Seven Hill, paralarını peşin ödemek kaydıyla birkaç atölyeyi kendine bağlamış. Seven Hill Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Özbek, konfeksiyon üretiminde kar marjının düşük olduğunu, bu yüzden sipariş verdikleri atölyeleri ayakta tutmak için peşin çalıştıklarını belirtiyor. Özbek, “Batman ve Siirt’te sırf bize çalışan atölyeler oluşturduk. Ancak halen ibti yacımız var. Şu anda ürünlerimizin yüzde 1’ini Türkiye’de diktiriyoruz” diyor.
Nitelikli eleman bulamıyoruz
Beyhan Triko, 1996 yılından bu yana ihracatçı firmalara kesim ve dikim hizmeti veriyor. İstanbul Bayrampaşa’daki tesisinde 250 kişiyi istihdam edilebilecek kapasiteye sahip. Ancak halen 80 çalışanı var. Şirketin sahibi Tekin Beyhan, işçi bulamamaktan yakınıyor. Yaklaşık 3 yıldır Zara, Mango gibi devlere üretim yapan Bravo Konfeksiyon için çalıştıklarını belirten Beyhan, atölye işletmenin karlı olmadığını düşünüyor: “Eleman bulamıyoruz. Alıp yetiştirelim desek, vasıfsız eleman da bulamıyoruz. Remayöz makinesinde çalışacakların yetişmesi için en az 1 yıl gerekiyor. Birçok denetimden geçtik. Her şeyimiz kayıtlı. Günde ortalama 4 bin parça üretimimiz var. Ancak para kazandığımızı söyleyemem. Geçen yıl 1 TL’ye diktiğimiz ürünü bu yıl 85 kuruşa dikiyoruz. Zaten kasım-nisan dönemi triko üretiminde boş sezondur.”
Uyulması gereken çok kural var
Bir atölyenin ihracatçı firmaya çalışabilmesi için öncelikle belli standartlara sahip olması gerekiyor. Çünkü sipariş veren yabancı şirketlerin çoğu için olmazsa olmaz kurallar belirlemiş durumda. Bunların başında da sigortasız eleman ve çocuk işçi çalıştırmamak gibi sosyal kriterler geliyor. Yine başta binanın yangın çıkış merdiveni olmak üzere iş güvenliğiyle ilgili tedbirlerin de alınması gerekiyor.
Sipariş veren yabancı firmalar, tedarikçilerine bağlı çalışan bu atölyeleri ya kendi ekipleri ya da Bureau Veritas, SGS, ITS gibi bağımsız kuruluşlar aracılığıyla yılda iki kez denetimden geçiriyor. Kriterlere uygun olmayan atölyelere iş verilmiyor.
Murat Delibalta, atölyelere iş vermeden önce bunları müşterilerine bildirdiklerini ve onların onayını aldıklarını söylüyor. Ancak Delibalta, çoğu atölyenin onaydan geçemediğini ifade ediyor.
ÖZBEY MEN
AS teks 1974 tarihinde fason imalata baslamis, sektorun onculerindendir. Halen 110 personeli ile teknolojiyi birlestirerek aylik 14000 adet erkek ceket uretmektedir. Kesim, dikim, sonutu olarak entegredir. Firmamiz okeyli olup ZARA uretimi yapmaktadir.letisim Cihan bey 05326666993
Kastamonu ineboluda 20 makinem paketleme kesim yaparimpenye atulyesi is ariyorumkapesteyi 100cikata bilirim tel0532 230 5617
Kastamonu ineboluda 40 makine penye atolyesi var foson dikili 0532 230 56 17
İstanbul Zeytinburnu da iki katlı dikim ve ütü paket olmak üzere 30 çalışanli atölye miz mevcuttur iç piyasa ihracat fason iş diktirmek isteyen firma ve şirketler için CHN tekstil hizmetinizde CHN tekstil irtibat.05325945990 İlyas CİHAN
İstanbul Avrupa yakasındayım picama şort tayt aklet vs dikiyorum ilgilenirseniz 0535 085 24 44
Gunesli de 20 kişilik atölyeyim fason dikim yapılır. Koton ve kara kuvvetlerine çalışıyorum. . 0534 075 64 25 Mehmet KABASAKAL
Kocaelinde kalifiye personelimizle taş baskı ve fason işi yapmaktayız …temiz,sorunsuz. İletişim :0262 325 39 70 0262 331 07 34
30 kişeden oluşan kadrom var yerim çok güzel okeye acık 5345214948
İstanbul Kağıthane’de atölye var 10 tane düz makina 3 overclock 4 paskalya kazan 20 tane elemanlar var hürriyet mah. Taş ocağı cad yüksel is hani 36 NO 4 kat tel 05320612549 ceket kaban abiye elbise dikilir
Sultanbeylinde atolyo sahibiyim 5 makinam mevcut 2 duz 2 overlok ve 1 recme hazirlik ve bitim isi yapilir 5 kisiyiz aracim mevcut isleriniz itina ile dikilir iletisim:05075194314