Flexsee kırılmaz yakın gözlüğüyle dünyaya açılacak
Yakın gözlüğü kullanan pek çok kişinin sorunu olan kırılma sorununa çözüm geliştirmek için yola çıkan ve iki yıllık AR-GE çalışmasının ardından Flexsee gözlüklerini yaratan Ata Narin, 2015’te yaklaşık 100 bin gözlük satmayı hedefliyor. Şimdiden, Almanya, İsviçre, Fransa ve Suudi Arabistan’a ihracat yapan Narin, Hindistan ve Amerika pazarına da girmeye hazırlanıyor.
Gününün büyük bir çoğunluğunu bilgisayar başında geçiren modern çağ insanı için gözlük kullanmak kaçınılmaz hale geliyor. Özellikle belli bir yaştan sonra yakını görmek zorlaştığı için pek çok kişi yakın gözlüğü kullanmak zorunda kalıyor. Flexsee yakın gözlüğü kullanan kişilerin yaşadığı sorunlara çözüm bulma fikriyle ortaya çıkan bir girişim. Fikrin yaratıcısı Ata Narin ise bir endüstri mühendisi. Saint-Michei Fransız Lisesi’nin ardından İstanbul Kültür Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bö-lümü’nü bitiren Narin, lise yıllarından itibaren 45 yıldan uzun süredir mutfak sanayisinde bulunan aile şirketinde çalıştı. Yaklaşık sekiz senedir ürün tasarımı ve ürün geliştirme üzerine çalışan Narin, göz doktoru arkadaşının hastalarından gelen gözlük kaybolması ve kırılması üzerine şikayetlerini duyunca buna yönelik bir çözüm bulmaya karar verdi.
Yakın görme problemi çeken insanların yaşadığı sorunları gözlemleyerek buna çözüm bulacak bir ürün geliştirmeyi hedeflediklerini söyleyen Narin, “Yakın görme problemi olan kişiler dikkat ederseniz her okuduğu şey için cebinden çantadan yakın gözlüğünü çıkarmaya üşenir, gözlüğünü masaya ya da başka bir yere koyduğu zaman unutur, çantanın içinde camlar çizilir, çerçeve yamulur.
Fakat hayat artık çok daha hızlı, yakını az gören kişilerin artık kısa süreli okuyacağı yazılar, telefon, mail için pratik bir çözüm bulmak gerekiyordu” diyor.
Buradan yola çıkarak kırılmayacak bir çerçeveye sahip, esnek, çok ince, telefon ya da tablet bilgisayar ile taşınabilecek bir ürün geliştirmeye karar verdi Narin. Böylece Flexsee yakın gözlükleri için çalışmaya başladı.
AR-GE’ye yatırım yaptı
Ürün üzerinde birkaç eskiz yapıp nasıl bir ürün istediklerini belirlediklerini söyleyen Narin, “Fokuslandığımız iki temel özellik ürünün tasarımını ve materyalini ortaya çıkardı. Ürünün çok kolay taşınabilmesini ve herhangi bir yere monte olmasını istediğimiz için ilk önce saplan ortadan kaldırarak 18’inci yüzyılda da pince-nez olarak bilinen bizde sapsız gözlük olarak anılan bir tipte olmasına karar verdik. Genelde sapsız gözlüklerin problemi kırılgan olması, burnu aşırı derecede sıkıp burunlardan düşmesi ve demode bir duruşa sahip olmalarıydı” diyor.
Narin, yaklaşık iki sene süren tasarım ve materyal denemelerinin ardından, kırılmayan, yere düşüp üstüne bastığınızda bile camları çizilmeyen, cep telefonunuzun arkasından pantolonunuzun anahtar cebine kadar her yere girebilen yeni bir gözlük ortaya çıkardı.
Üretim ve AR-GE için ortalama 250 bin TL yatırım yapılan ürün, 2015’in başında piyasa sürüldü. Flexsee yakın gözlüklerini yurtdışından optik sektörü ile ilişkili bir iki firmanın farketmesi ile daha Türkiye’de piyasa çıkmadan ihracata başladı. Almanya, İsviçre, Fransa, Suudi Arabistan ve Ortadoğu’ya ürün gönderen şirket, Hindistan ve Amerika pazarına açılmak için görüşmeler yürütüyor.
Flexsee, Türkiye’de ise 60 optik mağazasında satılıyor. Narin, satış sayılarından ve kullananların tepkilerinden anladıkları kadarıyla Flexsee’nin çok önemli bir ihtiyaca cevap verdiğini ve insanlar arasında daha çok duyuldukça piyasada daha çok yer alacağını söylüyor.
ihtiyaç olmasına rağmen ne yazık ki Türkiye’de gözlük kullanan sayısının gerekenden düşük olduğunu söyleyen Narin, “Gözlük yenileme süresi ortalama 36 aydır ve yenileme için genelde çerçevede bozulma, kırılma en önde gelen problemlerden biridir ki Flexsee yakın gözlüğü tam da bu noktada kırılma yamulma problemine bir çözüm sunuyor” diyor.
Fiyatı 70 TL
Flexsee yakın gözlüğün en önemli özelliği günümüz ihtiyaçlarına cevap veren bir ürün olması. Çift taraflı bant ile gözlük kabı telefon kabına, tablet bilgisayar kabına yapıştırılabili-yor. Bu sayede ürüne hızlı bir şekilde ulaşılabiliyor ve en önemlisi kaybolma sorunu ortadan kalkıyor. Yakın gözlüğünün çok sık yamulan ve çizilen bir gözlük olduğunu belirten Narin, “Çünkü devamlı cebimize veya çantamıza sokup çıkarmamız gerekir, flexsee ise esnek yapısı ile kırılmaz, yamulmaz ve ince olması nedeniyle küçük ceplere bile girebilir. Kullanılan materyalden dolayı ıslanmalara dayanıklıdır. Deniz kenarında ve havuz başında rahatlıkla kullanılabiliyor’’ diyor. Ürünü geniş kitlelere ulaştırmak isteyen girişimci, fiyatının çok pahalı olmaması için de çalışmış. Flexsee, piyasada 70 TL’ye satılıyor.
Narin’in 2015 hedefi 80 – 100 bin adet gözlük satmak. 45 yaş üstü her bireyin yakın görme problemi olduğunu söyleyen Narin, “Bu sayıların çok hızlı yükseleceğini öngörüyoruz. Flexsee yakın gözlüğünün dünya pazarındaki en önemli avantajı market, eczane, kitap dükkanları gibi zincir mağazalarda da satılabilecek ve geniş kitleye ulaşabilecek bir ürün olmasıdır” diye konuşuyor.
Narin, gözlük sektöründe yeni ürünler geliştirmeyi devam etmeyi planlıyor. 2015 yılında iki yeni özellikli ürün üzerine AR-6E çalışmalarına başladıklarını söyleyen girişimci, “Bunların prototipini geliştirmek için çalışıyoruz. Flexsee yakın gözlüklerinde de çalışmamıza patent alarak başlamıştık. Bu yeni hedefler için aynı yolu izleyip patent başvurularımızı yapmayı hedefliyoruz” diyor.
15 milyonluk bir pazar var
Türkiye’de gözlük kullanma oram yüzde 18 civarında. Bu rakam Avrupa ve Amerika’nın oldukça altında. 45 yaş üstü insanlarda yakın görme problemi başladığı düşünüldüğünde Türkiye’de 21 milyon kişinin yakın görme problemine aday olduğuna dikkat çeken Narin, “Tabiki bu 21 milyon içinde miyop olduğu için yakın gözlük kullanma ihtiyacı olmayan kişileri çıkarmak gerekir. Bu durumda yine de Türkiye’de en az 15 milyon kişilik bir pazardan bahsediyoruz” diyor.