Fındığı yeni bir tüketim kültürüne dönüştürün!
Üretimde lider olduğumuz fındığı farklı şekillerde sunarak perakende dünyasında çeşitlilik yaratmak mümkün. Burası doldurulmayı bekleyen tamamen boş bir alan…
HER dönemde makul sermaye gerektiren pratik işlerden örnekler vermeye devam ediyoruz. Yaklaşık 10 yıl önce ısrarla yine bu konuya değinmiştik. Yazılarımızı takip edenler hatırlayacaktır; yıllar önce ‘zeytinyağı mağazaları’ fikrini ortaya attığımızda fazla yankı bulmamıştı. Sonra birkaç örnek mağaza kuruldu ve işin yenilenmiş örneklen ortaya çıkıp yayılmaya başladı. Şimdi ümit ediyoruz ki bu mağazalarda ‘zeytinyağı kozmetikleri’ ve ‘zeytin türevleri’ de satılacak.
FINDIK ÜRÜNLERİ MAĞAZASI
İşte bu haftaki önerimiz de yine kaynağı bizde olan lideri olduğumuz bir başka ürünle ilgili: ‘Fındık Ürünleri Mağazası’.
Bu iddialı tanımı yaratıcı bir fikrin iyi anlaşılması için düşünmüştük. Özellikle ‘Fındık Dünyası Mağazası’ demekten kaçındık ki girişimin vaat ettiği gelecek iyi anlaşılabilsin. Konuya ilgi duyan girişimciler bu tanımı değiştirebilir ya da etkili bir başka sunumla bütünleştirebilirler. Dünya ticaretindeki önemi ve sağlıkla ilgili ayrıcalığı bugün bile tam olarak anlaşılamamış fındığın merkezi tam da bizim ülkemiz. Öyle ki, fındık yetiştiriciliğinde Türkiye’nin üretim düzeyine ve bu konudaki deneyimimize ulaşmış tek bir ülke dahi yok. Hemen tüm fındık üreticileri Türkiye’yi ya çok geriden takip ediyor ya da emekleyerek bize yetişmeye çalışıyor.
EN BÜYÜK ÜRETİCİSİYİZ
Türkiye kimi yıllar milyon tona yaklaşan üretimle adından söz ettiriyor. Rakamlar iklim değişikliği ve talepteki iniş çıkışlara bağlı olarak değişiyor. Toplam rakam neredeyse dünyadaki toplam fındık üretiminin yüzde 70’i. Geriye kalan yüzde 30’ları ise İspanya, İtalya, Fransa, Amerika, İran ve Çin paylaşıyor. Fakat ne yazık ki ihracat rakamlarımız her şartta ortalama sabit bir değere ulaşıp istikrarlı bir gelişme gösteremiyor. Kimi zaman elde kalan stoklarla her yıl kendi yarışımızı yeniden kendimiz başlatıyoruz. Talebin yüksek olduğu dönemlerde ise ürün yetiştirmekte zorlanıyor, mevcut talebe yetişmekte sendelediğimiz yıllar da oluyor. Tüm bu gelgitler haliyle taban fiyatların oluşumunda zikzaklara yol açıyor.
FİYAT OLUŞTURMA ÜSTÜNLÜĞÜ
Böylesine önemli bir gücü elimizde bulundurmamıza rağmen dünya fındık fiyatlarını yetiştiricilerin anayurdundaki bizler değil, çoğunluğunu dünya devi şekerleme ve çikolata üreticileri ile bunları destekleyen ülkeler belirliyor. Bu nedenle yeni tüketim alanlarının ortaya çıkmasını da yine bu unsurlar engelleyip fiyatları denetim altında tutuyorlar.
Peki, ihracattan geriye kalan fındık ne oluyor? Verilecek cevap burada çok net: Fındığın büyük bölümü yerli sanayide kullanılıyor ve çoğunlukla iç piyasada kuruyemiş olarak tüketiliyor. Fakat geleneksel tüketim alışkanlıklarıyla bazı yıllar bu kadar yüksek rakamı iç piyasada eritmek kolay olmuyor.
TÜKETİM ŞEKLİ DEĞİŞİYOR
Hatırlayacaksınız geçmişte ‘Fındık Tanıtım Grubu’ adı altında örgütlenen ve zamanın Dış Ticaret Müsteşarlığından bir üyenin de katıldığı birlik temsilcilerinden oluşmuş dokuz kişilik bir promosyon ve tanıtım kurulu hem içerde hem de dışarıda önemli işler başarmıştı.
Bugün çok daha iyi örgütlenmelerle büyük işlere imza atılıyor. İşin içinde olanlar hemen hatırlayacaktır; yine yakın geçmişte reklamcılık tarihimize geçecek etkili kampanyalarla Türk tüketicisine hep birlikte fındığı sevdirmeye, tüketimi hızlandırmaya çalıştık. Ancak tüketim bazı yıllar anlamlı şekilde artmadı. Nedeni üretimde dünya şampiyonu olduğumuz fındığın iç piyasada sadece kuruyemiş olarak tüketilmesiydi!
FINDIĞIN ONLARCA YENİ HALİ
Oysa fındığın kendisi ve yan ürünleri birer lezzet ve sağlık kaynağı olduğu nihayet keşfedildi. Sağlıkla ilgili özellikleri tartışılamayacak kadar çok. Bu nitelikleriyle fındık, aslında kendi içinde çok büyük bir dünyayı temsil ediyor! Fındığın bugün pek bilinmeyen başka uygulama alanları da var.
İşte fındığın fark edilmeyen bu niteliklerini ortaya çıkaracak yeni bir ticari uygulama yeni girişimlerin yaratıcı temeli olabilir. Önerimiz ise tıpkı zeytinyağı örneğinde olduğu gibi fındık ürünleri mağazası açmaktır.
Zeytinyağının sınırlı kalmış ticari özelliğine karşın, fındıkla ilgili çok katmanlı bir yapılanma vücuda getirilmesi düşünülebilir. Bu işi üslenen girişimciler dünyanın her yerinde zincir tipinde ‘fındık mağazaları’ açabilir, bu mağazaların küçüklü büyüklü diğer örneklerini de Türkiye’de de var edebilir.
ÖNEMLİ OLAN GİRİŞİMCİNİN AKLI
‘Fındık Mağazaları’nı doğrudan ‘Fındık Üreticileri’ de kurabilir. Böylece fındığın bilinmeyen yönleri keşfedilerek fındık üzerine yoğunlaşan mükemmel bir başlangıç yapılabilir. Unutulmasın ki fındık bugün gıda sanayinde yardımcı bir girdi değil, kendi başına mükemmel bir besin…
Böyle bir mağazada neler bulunmalı? Örnek fındık teşhiri ve satışı için öncelikle mekanik birkaç teçhizatın bulunması gerekiyor: Anında fındık kavuran bir sistem ile sütlü fındık tatlıları ve sıvı çikolata yapan bölümler… Ayrıca fındık ürünleri yapan aletlerin maket halindeki gösteri tasarımları… Örneğin ‘krokan’ imal eden orijinal bir bölümün interaktif gösteri biçimi.
Bu düzeneklerin yanı sıra sıcak yaz günlerinde mağaza vitrininde fındık bazlı dondurma çeşitleri ile özel fındık helvaları bulunacak; rafları süsleyen soğuk sıkım fındık yağlarıyla yani lezzetler ve sağlık dağıtılacak. Önemli olan her şeyin mağazada olabildiğince görsel olarak sunulması ve tüketim isteğinin ateşlenmesi!
KOZMETİK ÜRÜNLERİNE DOĞRU…
Fındık unuyla zenginleştirilmiş ekmekler ile pastacılık ürünleri yanında fındık ağırlıklı hamur işleri de fındığa olan ilgiyi arttıracaktır. Böylece fındık imajı tüketicinin zihninde geniş bir zemine oturtulmuş olacaktır.
Yine aynı mağazalarda yer alan fındık bazlı kozmetik ürünleri ve güzellik sabunlan da fındık portföyüne katkı sağlayacaktır. En ilginç ürün ise batıda çok popüler olan ‘badem sütü’ gibi taze fındıktan üretilen ‘fındık sütü’ olacak ve fındık kahveleri de bu mağazaya ayrı bir renk katacaktır.
Burada özetlemeye çalıştığımız önerilere buluşsal anlamda yapılacak katkılar bu işi ticarileştirip tüm dünyaya yayabilir. Girişimcilerin dikkat etmesi gereken tek şey fındık girmeyen hiçbir mamulü ticarileştirmemek ve fındık imajını bozmaktan kaçınmak. Başarılı girişimcilerimizin sadece fındık ve fındık ürünleri imal ederek başlayacakları bu işte çok başarılı olacaklarına inanıyoruz.
YENİ BULUŞLARA ÇOK AÇIK…
Her girişimci kendi geleceğinin mimarıdır, ilgi çekecek bir başka uygulama ise bir tür fındıklı krep ve hamur işlerinin yapımı. Tıpkı Antepfıstığı ve kaymakla yapılan unlu katmer benzeri spesiyaliteler sıvı çikolata katılarak şimdi bizde değil Arjantin’de marka olmuş kafeler ile büfelerde bile satılıyor.
Fındıkla ilgili çok değişik uygulamaların yapıldığı mutfakları inceleyerek pratik menüler yaratmak da mümkün. Ayrıca sağlığa çok yararlı fındık yağını ‘light margarin’ haline getirerek bu mağazalarda satışa sunmak imaj çalışması için çok önemli bir aşama olabilir.
Bu tür uygulamalar hem fındığın tüketimini arttıracak hem de tüketiciyi yeni bir kültürün hoş renkleri arasında eğitecektir. Burada fındık işiyle öne geçmeye çalışan girişimcilere söyleyeceğimiz şey daima şu olacaktır. ‘Daima ileriye doğru bakın ama önünüzü de net olarak görmeye çalışın!’ Şimdiden bu işi merak eden girişimci adaylarına kolay gelsin diyoruz.
Nur Demirok / Para