Doğrudan Satış Sektöründe Piramit Yapılara Çözüm
Dünya doğrudan satış sektörü 189.6 milyar dolarlık bir ciroya ulaşmış durumda. Globalde ortalama yüzde 3.7 oranında büyümesi olan doğrudan satış sektöründe 170 milyon girişimci bulunuyor. Sektörde en güçlü pazarlar ABD ve Çin. ilk 10’daki ülkeler pazarın yüzde 79’luk kısmını oluşturuyor. Avrupa’da doğrudan satış sektörünün cirosu 34 milyar euro’dan fazla. Girişimcilerin yüzde 80’ini kadınlar oluşturuyor.
Türkiye doğrudan satış sektörüne baktığımızda Euromonitor’ün 2018 raporuna göre, 3.6 milyar TL’lik bir ciro söz konusu. Geçen yıl 2017’ye göre yüzde 18’lik bir büyüme gösteren sektörde, bağımsız girişimci sayısı 1.5 milyonu aşıyor.
İçeriğe Ait Başlıklar
Doğrudan Satışda Piramit Yapılar
ÜRÜN DİRİER ; Sektörde en büyük pay yüzde 35 ile güzellik ve kişisel bakım kategorisine ait. Bu kadar geniş bir havuza sahip olan sektörde, piramit yapılar gibi kötü niyetli oluşumlar suyu kirletmeye çalışıyor. Neredeyse hiçbir şey yapmadan, sadece yeni üye sağlayarak çok para kazanmayı vaat eden zincirler, her gün halkaya yeni bir kurban ekliyor. Doğrudan Satış Derneği (DSD), Çiftlikbank örneğinde olduğu gibi aslında olmayan bir şeyleri satıyor görünerek veya göstermelik “pahalı ürünler’ salarak büyüyen piramit yapılara savaş açtı.
Mevzuat Çalışmaları Sürüyor
T.C. Ticaret Bakanlığı’na mevzuat değişikliği için öneride bulunan DSD, piramit yapıların önünün kesilmesi için aralarında kamunun, hukukçuların, akademisyenlerin ve sektör STK’larının bulunacağı Doğrudan Satış Komisyonu kurulmasını, Doğrudan Satış Yetki Belgesi oluşturularak belgenin komisyon kararıyla bakanlık tarafından verilmesini ve belge alma koşullarının ağırlaştırılmasını istedi. Bakanlıkla bir yandan mevzuat çalışmaları devam ederken, DSD de sektörden olmayanları tanıyan bir Etik Kod Uygulaması hazırlamaya başladı.
Mevzuat değişikliği ile ilgili Ticaret Bakanlığı ile birlikte çalıştıklarım ifade eden DSD Yönetim Kurulu Başkanı ve Avon Türkiye Genel Müdürü Orkun Gül, “Sektöre hakim bir derneğiz. Sahada ne olup bittiğini yakından izliyoruz. Piramit, Saadet Zinciri ya da Titan gibi yapılar bir yandan ülkemize ve insanlarımıza zarar verirken, diğer yandan sektörümüzün itibarını zedeliyor. Bunun önüne geçmek için mevzuat değişikliği sürecine öncülük ediyoruz” diyor.
Yetki Belgesi Almak Zorlaşacak
Bir yandan Ticaret Bakanlığı’yla mevzuat çalışmaları devam ederken, diğer yandan bir Etik Kod uygulaması geliştirdiklerini belirten Gül şu bilgileri veriyor:
“Sektörümüzden olmayanları tanıyan bir Etik Kod uygulaması hazırlıyoruz. Bu uygulama sektöre giriş yapan firmaların pazarlama planlarım yakın takibe alarak, mevzuata uygun olup olmadığım tespit edecek. Mevzuat dışı hareket ettiği belirlenen firmalar Doğrudan Satış Komisyonu ile paylaşılacak. Mevcut mevzuatta Kapıdan Satış Yetki Belgesi isimli bir belge var. Kapıdan satış sektörü olmadığımız halde bu belgeyi biz de almak zorundayız. Maalesef mevcut mevzuatta kapıdan satış ve doğrudan satış aynı kefede değerlendiriliyor.
Kapıdan Satış Yetki Belgesi’ni almak çok basit. Hal böyle olunca da kötü niyetli yapılar gittikçe artıyor. Piramit yapılar kendilerini Kapıdan Satış Yetki Belgesi’ne sahip resmi bir firma olarak tanıtıyor. Bu karmaşa ve yanlış yönlendirmenin önüne geçilmesi için Ticaret Bakanlığımıza sunduğumuz öneriler içerisinde Doğrudan Satış Yetki Belgesi çıkarılması da yer alıyor. Bunu yaparken aslında belgeyi almayı zorlaştırmayı hedefliyoruz.”
Piramit Yapı Kendini Saklıyor
Piramit yapıların Avrupa ve Amerika .başta olmak üzere dünyanın her yerinde var olduğuna dikkat çeken Gül, “Tayland ve Hindistan’ı da bu ülkelere dahil edebiliriz. Sadece ülkemizde bu tür yapıları görüyoruz demek haksızlık olur” diyor.
DSD olarak Avrupa Doğrudan Satış Derneği ve Dünya Doğrudan Satış Derneği üyesi olduklarını kaydeden Gül, dünyada da Titan, Saadet Zinciri ve Piramit gibi yapıları çok yakından takip ettiklerini söylüyor. Piramit yapıların kalıp değiştirerek kendilerini çok iyi sakladıklarını ve yeni halleriyle pazarda faaliyet göstermeye devam ettikle rini ifade eden Gül, “Kolay kazanç elde etme vaadi her yerde kendine müşteri buluyor” diyor. Geçen yıl 3.6 milyar TL’lik bir büyüklüğe ulaşan doğrudan satış sektörünün bir önceki yıla göre yüzde 18’lik bir artış yaşadığına da dikkat çeken Gül sözlerini şöyle tamamlıyor:
“Sektörün büyümesini 2019 ve 2020’de de sürdüreceğini tahmin ediyoruz. Doğrudan satış sektöründe bilinirlik ve güven oldukça önemli. IPSOS araştırmasına göre, Türkiye’de insanların yarısı doğrudan satış sistemini biliyor. Özellikle İstanbul ve Batı Anadolu ağırlıklı olmak üzere lise ve üniversite mezunlarında bilinirlik düzeyimiz oldukça yüksek. Ancak toplumun yarısının doğrudan satış sistemini bilmesine rağmen güven konusunda eksiklerimiz var.”
Doğrudan Satış Derneği nedir?
Doğrudan Satış Derneği (DSD) 1994’te kuruldu. Doğrudan satışı bir pazarlama yöntemi olarak geliştirmek ve toplumun doğrudan satış konusundaki bilgisini ve güvenini artırma amacıyla kurulan derneğin asil üyelerini kozmetik, parfümler, temizlik ürünleri, aktif yaşam ve beslenme destek ürünleri, ev gereçleri ve kişisel bakım ürünleri gibi geniş bir yelpazede ürün ve hizmet sunan şirketlerin üst düzey yöneticileri oluşturuyor. DSD, Avrupa Doğrudan Satış Dernekleri Federasyonu (SELDIA) ve Dünya Doğrudan Satış Dernekleri Federasyonu’nun (WFDSA) da üyesi
Piramit yapıları nasıl anlarsınız?
Doğrudan Satış Firmaları
- Yasal ticari işletmelerdir
- Kaliteli ürün satarlar
- Ürün üzerinden kazanç sağlarlar
- Satılmayan ürünler geri alınır
- Kayıt ücreti yoktur
- Çalışmaya paralel gelir vaadi vardır
- Prim sistemi son derece basit ve anlaşılırdır
- Devamlılığı olan firmalardır
Piramit Yapılar
- Yasadışı yapılardır
- Hayal satarlar
- Yeni üye üzerinden kazanç vaat ederler
- Satılmayan ürün geri alınmaz
- Kayıt ücreti alınır
- Abartılı gelir vaadinde bulunurlar
- Karmaşık bir prim yapısı vardır
- Geçici yapılardır, en fazla 2 yıl yaşarlar
Didem TEKİNALP / Amway Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü
“Sektör sosyal dönüşümü destekliyor”
Doğrudan satış sektörünün girişimcilere verdiği en büyük imkanlardan biri eğitim olanakları. Her girişimci, Temsil ettiği şirketin ürünlerini, o ürünlerin ait olduğu pazardaki diğer ürünleri, özelliklerini, faydalarını öğrenmekle kalmıyor, aynı zamanda satış teknikleri, sunum becerilerinin geliştirilmesi gibi kişisel gelişim olanaklarının birçoğundan faydalanıyor. Girişimciler gerek yüz yüze gerekse uzaktan eğitimle yıl boyunca kendilerini geliştirme şansı elde ediyor.
Bu anlamda şirketler, becerikli ve donanımlı girişimcileri hem doğrudan satış sistemine, hem de diğer sektörlere kazandırmış oluyor. Sektörün sosyal bir yönü var. Sosyal dönüşümü destekliyor olmasından dolayı özel olarak korunması gerektiğine inanıyoruz. Derneğimizin öncelikli hedeflerinden biri de bu.
Johan LARSSON / Oriflame Türkiye Genel Müdürü
“Anneler ve gençler çoğunlukta”
Doğrudan satış dünyada giderek popüler olan “Social Selling” akımının en iyi uygulamalarından biri. Giderek artan sosyal medya kullanımıyla, artık tüketiciler kişisel öneri ve tavsiyelere markaların reklamlarından daha fazla güveniyor. Doğrudan satış tam da bu felsefeyle, temsilcilerin yakından tanıdıkları, zevklerini ve ihtiyaçlarını yakından bildikleri müşterilerine en doğru ürünleri tavsiye etmeleri üzerine kurulu. Birçok bağımsız satış temsilcimiz, sosyal medya üzerinden ürünlerimizi ve de iş fırsatını tavsiye ediyor; işlerini dijital uygulamalar üzerinden takip ediyor, yönetiyor.
Doğrudan satış size dilediğiniz yerde, dilediğiniz zaman çalışma fırsatı sunuyor. Bu nedenle de anneler ve gençler arasında oldukça talep gören bir ek kazanç fırsatı.
Bu kadar geniş kitlelere ulaşabiliyor olması art niyetli şebekelerin de dikkatini çekiyor elbette. Çoğu gençlerden ve evde çalışmak isteyen annelerden oluşan kurbanlarından para toplayan piramit yapılarla mücadele, öncelikli hedeflerimiz arasında.
Mehmet ULUDÜZ / LR Türkiye Genel Müdürü
“Kadınlara kazanç fırsatı”
Türkiye’de kadınların istihdama katılımı ekonomi için çok önemli. Ekonomik ve toplumsal kalkınmaya, dolayısıyla büyümeye doğrudan etkisi olan istihdam, Türkiye’nin üzerinde en fazla durması gereken konulardan biri. Bu dinamiklerden etkilenen en önemli kesim şüphesiz kadınlar oluşturuyor. Doğrudan satış iş ve aile dengesini korumak, esnek çalışma saatleriyle ek gelir elde etmek, herhangi bir sermaye veya yatırım gerektirmeden kendi işinin patronu olmak için çok avantajlı bir yöntem.
TÜİK verilerine göreb 2017’de kadınların istihdam oranı erkeklerin yarısından az oldu. Bu oran çok çarpıcı. 2017’de Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilenlerin oranı yüzde 47.1 olup bu oran erkeklerde yüzde 65.6, kadınlarda ise yüzde 28.9 oldu. Kadın ile erkek arasındaki bu farkın en büyük nedenlerinden biri de aile sorumlulukları sebebiyle çalışma fırsatının azlığı. Türkiye’de yarı zamanlı veya dönemsel çalışma fırsatlarının yeterli olmadığı gerçeğini de göz önünde bulundurduğumuzda, doğrudan satışın herkese ancak özellikle kadınlara inanılmaz bir kazanç fırsatı sunduğunu söyleyebilirim.
Herhangi bir eğitim, sermaye ve tecrübe kriterine dayanmadan, isteyen ve 18 yaşını doldurmuş olan herkes sisteme dahil olabilir, tamamen kendi belirlediği saat aralığında ev, aile, çocuk ve diğer sorumluluklarını da aynı anda sürdürerek doğrudan satış firmalarının birinde iş ortağı olabilir. Sektörümüz kadın istihdamına katkı sunan bir sektör olduğu için, her türlü dolandırıcıya karşı sektörümüzü koruma altına almamız kritik bir önem taşıyor.
ÜRÜN DİRİER / PARA