Deniz Hıyarı Üretmek – Deniz Hıyarı Yetiştiriciliği
Yatırım Maliyeti Düşük İş Fikri
Yurtdışında kilosu 150 dolara alıcı bulan deniz hıyarını Türkiye’de henüz üreten yok. Oysa balık çiftliklerindeki gibi kontrollü alanlarda yetiştirmek mümkün. Avrupa’da kozmetik ve ilaç sanayisinde, Uzakdoğu’da ise yerel mutfaklarda kullanılıyor…
İçeriğe Ait Başlıklar
Deniz Hıyarı Yetiştiriciliği
DENİZ hıyarı (patlıcanı) Türkiye’de fazla bilinmeyen ancak ihracat şansı çok yüksek bir ürün. Ege Denizi’nde özellikle Çeşme-Datça arasındaki bölgede bol miktarda bulunuyor. Türkiye’de henüz üreten de tüketen de yok. Avcılık yöntemiyle denizden toplanan deniz hıyarlarının tamamı yurtdışına gönderiliyor. Dondurulmuş ya da kurutulmuş olarak ihraç ediliyor.
UZAKDOĞU’DA ÇOK KIYMETLİ
Deniz hıyarı dünyanın hemen her bölgesinde bulunuyor. Yaklaşık olarak bin 200 türü olduğu tahmin ediliyor. Ancak bunlardan sadece birkaç tanesi ekonomik değere sahip. Ekonomik değeri olan türler ülkemizde mevcut. Deniz hıyarları dünyada en çok Hindistan, Fiji, Papua Yeni Gine, Çin ve Japonya’da avcılık yoluyla elde ediliyor. Ne yazık ki birçok deniz canlısında olduğu gibi deniz hıyarı da aşırı avcılıktan nasibini almış, işte bu nedenle son dönemde dünyada sadece deniz hıyarı yetiştirilen çiftlikler kuruluyor. Zira uluslararası pazarlarda her zaman alıcı bulan bir ürün.
Örneğin dünyanın en büyük B2B sitesi olan Çinli Alibaba.com’da kilogram fiyatı 30-150 dolar arasında satılıyor. Deniz hıyarını Türkiye’de henüz yetiştiriciliği yapılmıyor. Ancak girişim uzmanları ihracata dönük üretim yapanların kazançlı bir iş fırsatı yaratabileceklerini söylüyor. Peki, bu kıymetli deniz ürünü en çok hangi ülkelerde tüketiliyor? Türkiye’de yeterince değerlendiriliyor mu? Bu alana yatırım yapma planları olan girişimciler nasıl bir yol izlemeli? işte detaylar…
NASIL YETİŞTİRİLİR?
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Yetiştiriciliği Bölümü bu konuyla ilgili bir proje hazırlamış. Ayrıca su ürünleri yetiştiriciliği konusunda önemli araştırmalara imza atan Prof. Dr. Atilla Alpbaz’m da deniz hıyarı yetiştiriciliği konusunda çalışmaları var.
Prof. Dr. Atilla Alpbaz’a göre, ülkemizde yetiştiricilik konusunda Ege Denizi’nin kıyıları çok uygun. Deniz hıyarı yetiştiriciliği için çok büyük alanlara ihtiyaç yok. Bazı kriterler yerine getirildiği takdirde klasik balık çiftliklerindeki kafeslerde olduğu gibi kontrollü küçük alanlarda bile üretilebilir. Bu işe başlamak için uygun bir bölge ve belirli bir alan gerekiyor. Yer tespiti yapıldıktan sonra bu alanın devletten kiralanması gerekiyor. Bu aşamalar tamamlandıktan sonra deniz hıyarı üretilecek alanın korunmaya alınması şart. Seçilecek bu alanlarda yapılacak basit çalışmalar sayesinde yüksek oranlarda verim elde edilebiliyor. Örneğin bu alanlarda balıkçılığın engellenmiş olması ya da koşullu avcılığa izin verilmesi sayesinde çok verimli alanlar ortaya çıkarılıyor. Yetiştirme alanlarının seçiminde su koşullan, akıntı, yiyici canlıların durumu, yem durumu ve deniz alglerinin gelişme durumlarının dikkate alınması gerekiyor.
Yetiştiricilik konusunda yer seçiminin çok önemli olduğunu belirten Alpbaz, “Kurulacak bir tesisin başarıya ulaşması mutlaka gerekli kriterleri göz önüne almanız gerekiyor. Yer seçiminin yanı sıra rutin çalışmaların da aksatılmaması gerekiyor” diyor. Deniz hıyarı yetiştiriciliği için iki seçenek var. Birincisi, doğal üreme alanlarına bırakılarak bölgenin zenginleştirilmesi şeklinde yapılıyor. Diğer yöntem ise, balık çiftliklerinde olduğu gibi kontrollü alanlarda çoğalmaları sağlanıyor. Buna göre deniz balıkları yetiştiriciliği yapılan bir ağ kafes işletmesinde deniz hıyarı yetiştiriciliği yapmak mümkün.
ÇOK HIZLI ÇOĞALIYOR
Deniz hıyarı çok hızlı çoğalan bir tür. Uygun damızlık bulduğunuz takdirde çok verimli bir şekilde çoğalmalarını sağlanabiliyor. Bir tanesi 1-2 milyon yumurta verebiliyor. Hatta bazılarının yumurta sayısı 10 milyona kadar çıkabiliyor. Deniz hıyarlarının yumurta verimi vücut ağırlığıyla da ilgili.
ilk etapta damızlık olarak kullanılacakların denizden toplanıp uygun koşullarda üremeleri için ortam sağlanması gerekiyor. Bu aşama oldukça önemli. Uygun koşullar oluşmadan bu işleme başlanmaması gerekiyor. Örneğin damızlık olarak kullanılacakların toplanması için su sıcaklığının mutlaka 15-17 derecelerde olduğu dönem seçilmeli. Toplanan deniz hıyarlarının bazı özelliklere sahip tanklarda muhafaza edilmesi gerektiğini belirten Alpbaz, “Damızlık deniz hıyarlarının bir metreküpte 30 tane olacak şekilde tanklara alınması gerekiyor.
Oksijen miktarının 5 miligramdan yüksek olması gerekiyor. Günlük yemlemenin canlı ağırlığın yüzde 5-10 arasında diğer su ürünleri etleri verilerek yapılması yeterli” diyor. Deniz hıyarlarının yumurtlama işlemi ısı şoku ile yapılıyor. Bunun için su sıcaklığını 10-15 dakika içerisinde normalden 5 derece yukarıya çıkarılması yeterli. Ardından ısıtılmış su güçlü bir şekilde tanka verilerek tankta bir akıntı yaratılıyor. Bu işlemden sonra deniz hıyarlarının yumurta bıraktıkları gözleniyor. Yumurtaların çapı 120-130 mikron dolayında oluyor. Bir metreküpte bir milyon yumurta bulunacak şekilde tanklara alınıyor. Larvalar “doliolaria” ve “pentaetula” safhasına ulaştıklarında vücut şekilleri değişmeye başlıyor. İki gün sonra ‘genç birey’ durumuna ulaşıyorlar. Bu dönemde vücut uzunlukları 400 mikron dolayında oluyor. Daha sonra bunlar deniz içine yerleştirilen kafeslere nakledilerek büyümeleri bekleniyor. Yeterli olgunluğa ulaştıklarında toplanıp kurutuluyorlar.
Ersan Çıplak
Deniz patlıcanı işleme eğitimi almak isteyenler,
Yada kurutulmuş deniz patlıcanı satın almak isteyenler benimle iletişime geçebilir.
boracetiner77@gmail.com
Saygılar,