Çukurova’da Japon Eriği Üretmek Kârlı Bir Yatırım Olabilir
NÇS TARIM, ÇUKUROVA’DA ÜRETTİĞİ JAPON ERİĞİYLE ERKEN HASAT AVANTAJINDAN YARARLANIYOR.
Halk arasında ona “gümüş kayısı”, “filkulağı”, “kızsaçı” deniyor. Çok çeşidi olduğunu bildiğimiz erik familyasından ve ılıman iklimi seviyor. Ülkemizde de ilk defa örneğine 1855 yılında rastladığımız Japon eriğinden bahsediyoruz. Belki daha çok bilinen ismiyle “Gingko biloba’dan… Güney Amerika ve Güney Afrika ülkelerinin en önemli üreticilerinden olduğu Japon eriği, ayrıca İtalya, İspanya ve İsrail’de de yetişiyor.
Sunar Grup bünyesindeki taze meyve üretici firması NÇS Tarım, 2007 yılı mart ajanda dikimi yapılan bu meyveyi üç yıldır piyasaya sunuyor. Şirket, ürünün Çukurova’da rahatlıkla yetişebileceğini keşfederek bir de avantaj elde etmiş: Kuzey yarımküredeki diğer üreticilere kıyasla ürünün bir hafta ile 10 gün arasında erken hasat edilebilmesi. Erken hasatta üretim süreci daha kısa sürdüğünden sulama, ilaçlama, çalışan maliyetleri giderlerinin daha az olduğunu söyleyen Sunar Grup Pazarlama Direktörü Mevlüt Nacar, böylelikle daha verimli bir üretim modeli oluşturulabildiğini vurguluyor. Daha iyi bir ürün kalitesi sunması dışında erken hasat ile pazara sunulan üründen daha fazla kâr elde ediliyor. Bir de oldukça geniş bir coğrafyaya bu ürünü ihraç etme şansı, tercihlerinde etkili olmuş. Nacar, daha pek çok nedenin şirketi bu meyveyi yetiştirmeye ittiğini söylüyor. Diğer nedenler arasında üretimin yapıldığı bölgeler ile tüketimin olduğu bölgelerin coğrafi uzaklığının da bulunduğuna dikkat çeken Nacar, son olarak sağlıklı beslenme trendi nedeniyle ürüne ilginin arttığını belirtiyor. Meyvenin, damar sertliği, kansızlık ve yüksek kolesterol hastalıklarında olumlu etki yarattığı söyleniyor.
Nacar, yatırım maliyetinin arazinin bulunduğu bölgeye ve bölgenin iklimine göre değiştiğini, ayrıca tahıl tarımına veya kapsamlı tarla tarımına göre daha maliyetli olduğunu söylüyor. Dönüm başına yatırım maliyeti ortalama 4 -5 bin lira. Firma üç yıldır hasat yapıyor olsa da ağaçlar henüz tam verimli değil çünkü ağaçlardan tam kapasite için beş yıllık bir sürenin geçmiş olması gerekiyor. Şu an dekar başına üç buçuk-dört ton olan rekoltenin iki yıl içerisinde beş tona çıkarması öngörülüyor. Üretim ancak iç piyasadan gelen talepleri karşılayacak düzeyde olduğu için tam verime ulaşıldığındaki ilk hedef ürünleri ihraç edebilmek. Nacar, elde edilecek gelirin de piyasanın arz talep dengesi içerisinde oluştuğunu ve ürünün bugün market ve pazar tezgahlarında ortalama 3,5 lira civarında bir fiyata satıldığını belirtiyor. Şu an Japon eriğini sadece yaş meyve olarak pazara sunan firma ileride planladığı Ar-Ge çalışmaları ve pazar araştırmaları ile farklı alternatifler de düşünüyor. Ayrıca, ambalajlı meyveciliğe yönel meri de hedefliyorlar.
Japon eriğinin kalite özellikleri bakımından üstün olması nedeniyle tercih edildiğini belirten Tanırı Bakanlığı yetkilileri, verimli bir üretim için ürüne uygun iklim özelliklerinin bulunduğu yerlerin seçilmesinin önemine dikkat çekiyor. Yetkililer, soğuklama ihtiyacının düşük olması nedeniyle meyvede erken çiçeklenme olduğunu, erken çiçek açan can ve Japon eriklerinin kış ve ilkbahar donlarının sık olduğu bölgelerde yetiştirilmesinin sakıncalı olduğunu da ekliyor.
Ayşe Gülsün Özatalay