Çiftçi Refahını ve Verimi Artıran Şirket
CARGILL Gıda Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Murat Tarakçıoğlu, dünyanın en büyük gıda şirketlerinden biri olarak, Türk çiftçilerin ürettiği yerli ürünleri alarak birçok gıda ürünü için hammadde sağladıklarını belirtti. Tarakçıoğlu, “Çiftçilerimizin mahsulünü sofralara taşıyor, her zaman tam bir dayanışma içerisinde çalışıyoruz. Onların geçim kaynaklarını güçlendirmek, tarımda dijitalleşmeyi desteklemek ve bunun sonucunda verim ve refahlarını artırmak hedefiyle harekete geçtik. Tarımın gelişmesinde öncü kurumlar arasında yer alan İstanbul Teknik Üniversitesi (ITÜ) ve veri odaklı tarım teknolojileri geliştiren Doktar ile işbirliği yaparak, 2019 yılında 1000 Çiftçi 1000 Bereket programını bir sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçirdik” dedi.
MISIR VE AYÇİÇEĞİ ÜRETİCİLERİNE EĞİTİM
1000 Çiftçi 1000 Bereket kapsamında, çiftçilerin bilgiye dayalı tekniklerle sürdürülebilir üretim yapmasına, dijital tarım araçları kullanarak iş süreçlerini kolaylaştırmasına ve danışmanlık desteği almasına öncelik ver diklerini ifade eden Tarakçıoğlu, iki yıldır Türkiye’de çiftçilere yönelik en kapsamlı ve en çok sayıda üreticiye ulaşan sosyal sorumluluk projesini yürüttüklerini hatırlattı. Programın ilk yılında önerileri eksiksiz uygulayan üreticilerin tarlalarında yüzde 21’e varan oranda verim artışı sağlandığını kaydeden Tarakçıoğlu, şöyle devam etti: “Türkiye’de tarım ve gıda alanında bir ilki daha gerçekleştirdik ve 1000 Çiftçi 1000 Bereket’in sosyal etki araştırmasını yaptırdık. Programın topluma, çevreye ve refah artışına yaptığı pozitif etki hesaplandığında, yatırdığımız her 1 TL’nin 2.53 TL değerinde sosyal getiri sağladığını gördük. Bu sosyal ve dijital dönüşümün ivme kazanarak devam etmesi için programımız ikinci yılında da tüm hızıyla sürüyor. Toplam 1175 mısır ve ayçiçeği üreticisi, büyüklüğü 11 bin 624 adet futbol sahasına denk gelen 83 bin dekarlık alanda, 1000 Çiftçi 1000 Bereket kapsamında üretim yapıyor.”
BİLGİYE DAYALI ÜRETİM
Program kapsammda çiftçilere su, gübre ve ilaç gibi kaynakların etkin kullanımından mahsul veriminin artırılmasına, tarlada sıfır atıktan çiftlik bütçesi gibi konulara kadar çok geniş bir eğitim programı sunduklarını dile getiren Tarakçıoğlu, “Bu yıl pandemi nedeniyle “Evde hayat var” diyerek, eğitim toplantılarımızı dijital platforma taşıdık. Bu kapsamda 1000 Çiftçi 1000 Bereket TV’yi kurduk ve canlı yayında dört eğitim verdik. Çiftçiler canlı yayında uzmanlara sorular sorma ve danışmanlık alma imkanı buldular. Bu eğitimler, 1000ciftci1000bereket.com sitesi üzerinden tüm çiftçilerin erişimine açık” diye konuştu.
DİJİTAL TOPRAK ANALİZİ
Uyguladıkları programda dijital tarım araçlarının kullanımının önemli bir yer tuttuğunu vurgulayan Tarakçıoğlu, bünyelerindeki ziraat mühendislerinin ekim döneminden önce çiftçilerin tarlalarını ziyaret ederek dijital toprak analizi yaptıklarım söyledi. Bu analizin 10 dakikadan daha kısa sürede güvenilir sonuçlar verdiğini kaydeden Tarakçıoğlu, “Analiz sonrasında, SMS ile ekimden hasada kadar doğru gübreleme, verimli sulama ve hastalıklarla mücadele konusunda çiftçilerimize özel yetiştiricilik önerileri sunuyoruz” dedi. Programa katılan çiftçiler arasından yeniliğe açık ve kanaat önderi olanların tarlalarına sulama ve meteoroloji istasyonları kurduklarını hatırlatan Tarakçıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu istasyonlardan gelen anlık veriler doğrultusunda çiftçiler, hava ve toprağın sıcaklığını ve nem oranını takip ediyorlar. Ayrıca sulama ihtiyacı, hastalık riskleri, uygun ilaçlama saatleri ve hava durumu bilgisine erişiyorlar.
Böylece tarlaya gitmelerine gerek kalmadan, tarlalarına ve ürünlerine özel olarak etkin sulama ve ilaçlama kararları alıyorlar. Bu sayede hem hastalık riskini azaltıyor, hem de doğru zamanda, doğru miktarda kaynak kullanarak tasarruf sağlıyorlar.”
UYDU İLE TARLAYA GİTMEDEN ÜRÜN TAKİBİ
Bir diğer uygulamalarının da uydu ile ürün takibi olduğunu söyleyen Tarakçıoğlu, bu hizmetten yararlanan çiftçilerin, mısırın tarladaki gelişimini ve sağlığını gözlemleyebildiklerini ifade etti. Tarakçıoğlu, şunları söyledi:
“Gözlem uydularının üzerindeki sensörlerle tarım alanlarından yansıyan mavi, yeşil, kırmızı gibi görünen ve yakın kızılötesi, kızılötesi gibi görünmeyen tüm ışıklar saptanıyor. Bu sayede tarladaki bitkilerin klorofil yoğunluğu hesaplanıyor. Örneğin klorofil yoğunluğu az ise tarlada az gelişmiş bölgeler tespit edilebiliyor. Ayrıca ekimden hasada çiftçilerimize desteğimizi sürdürmek için 1000 Çiftçi 1000 Bereket Destek Hattı’nı (444 5 175) kurduk. Böylelikle ihtiyaç duydukları her an ziraat mühendislerine ulaşabilmelerini sağlıyoruz. Ayrıca çiftçiler, kurduğumuz çevrimiçi iletişim platformları üzerinden her türlü öneri ve deneyimlerini paylaşabiliyor.”
TARLADA SIFIR ATIK YÖNETİM SİSTEMİ
Türkiye’de çevre ve iklim dostu tarıma destek olmak hedefiyle, bu yıl 1000 Çiftçi 1000 Bereket kapsamında “Tarlada Sıfır Atık Yönetim Sistemi” projesini başlattıklarını da vurgulayan Tarakçıoğlu, “İstanbul Teknik Üniversitesi, ÎTÜNOVA Teknoloji Transfer Ofisi projesinden Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu ve Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı işbirliğinde, tarımsal atıkların geri dönüşüme kazandırılması için bir sistem geliştiriyoruz. Hedefimiz, tohumun tarlaya düştüğü andan hasada kadar geçen sürede meydana gelen tarımsal atıkların, mümkün olan en düşük karbon ayak izi ve maliyetle, atık işleme tesislerine ulaştırılması. Pilot bölge olarak seçtiğimiz Konya ve Karaman illerinde örnek bir model oluşturmak üzere çalışmalarımız sürüyor” diye konuştu.