Cerrahlar Prova Yapıp Ameliyata Girecek
SANAL gerçeklik (Virtual Reality-VR) kavramıyla, kendimizi bir savaş oyununun içinde bulmamızı sağlayan veya soğuk bir kış günü deniz kenarında güneşleniyormuş hissi veren özel gözlükler sayesinde tanıştık. ABD’de 1990’lı yılların başında ticari amaçlı piyasaya çıkarılan bu gözlükler, o zamandan bu yana çok gelişti, ilk önce “eğlendirmek” amacıyla insanlarla tanıştırılan bu sanal ortam, size gördüğünüz nesnelere üç boyutlu bir ortamda dokunabilme ve bunu hissedebilme şansı verseydi, daha çok heyecanlandırmaz mıydı? Sanal gerçeklik artık üç boyut (3D) ve “dokunma teknolojisi” ile gücünü birleştirerek, bir süredir tıp dünyasında insanlık yararına ve sağlık masraflarından tasarruf etmek adına kullanılıyor.
ABD’de ekonominin yüzde 20’sini oluşturan sağlık sektöründe masrafları kısmaya çalışan teknoloji firmaları ve start-up’lar, teknolojik olarak küçük gelişmelerin bile büyük etkiler yarattığı verisine ulaşmış. Sağlık sektöründeki eğitim yöntemlerinin değişmesi, daha ileri teknolojili bir cihaz veya teşhisi hızlandıracak bir test, binlerce insanın hayatını kurtarabildiği gibi, milyarlarca dolar kar edilmesini de sağlıyor. Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik (augmented reality-AR) uygulamaları, gelişen teknoloji sayesinde artık insan anatomisi ve patolojisi üzerinde “gerçekliğin” yerini almaya başladı.
İŞLERİ KOLAYLAŞIYOR
ABD merkezli Echopixel isimli start-up, doktorların gün boyu CT taramalarına bakarak bir sonuç çıkarmasmdansa, zenginleştirilmiş CT görüntülerinin üç boyutlu şekilde bir yazılıma dökülmesiyle, doktorun dijital bir kalem yardımıyla hastanın doku ve organlarına gerçekmiş gibi dokunmasını sağlıyor. Geleneksel yöntemde olduğu gibi sadece görüntülere bakmak yerine, bu görüntülere dokunarak etkileşim sağlayan bu yazılım, doktorların iş yükünü azaltarak görüntüleri kavramalarını ve doku veya organları kesebilmesini sağlıyor.
Yine ABD merkezli Osso VR isimli şirketin CEO’su, aynı zamanda bir ortopedist olan Justin Barad ise, özellikle ortopedide “her cerrahın her ameliyatı yapamayacağı” görüşünden yola çıkarak, cerrahın sanal ortamda hiç deneyim etmediği bir ameliyatı gerçekleştirmesini sağlayan bir sanal gerçeklik “eğitim uygulaması” geliştirmiş. Sadece doktorların değil, hastanede gerekli ve tıbbi seviyesi fark h tüm ekibin de kullanabileceği bu yazılım, kişinin sanal gerçeklik gözlüğünü takıp cerrahi işlem gerçekleştirmesine olanak veriyor. Barad, “Biz cerrahlar bir tür ameliyatta o zamana kadar eriştiğimiz bilgileri başka tür bir ameliyatta da uygulayabileceğimiz yanılgısı içindeyiz. Farklı cihaz ve yaklaşımlarla ilgili deneyimimizin olmadığını düşünüyoruz ama bu doğru değil” sözleriyle cerrahların yaşadığı en büyük sorunlardan birini ortaya koyuyor. Doktorların araç ve teknikleri ilk kez ameliyatta denemesinin gerçek dünyada tehlikeli olabileceğini hatırlatan Barad, ihtisas yapan doktorların aldıkları kaliteli eğitim ve gözlemledikleri onlarca ameliyata rağmen gerçek bir hastadan önce bir kadavra üzerinde cerrahi işlem gerçekleştirme fırsatı bulduklarına dikkat çekiyor.
Bu nedenle doktorların ilk cerrahi vakalarında deneyimli cerrahlara oranla yüzde 300 daha kötü sonuçlar doğurduğunu belirten Barad, “Şu bir gerçek ki bir tür ameliyatta yeterli olmanız için 50-100 arası kez deneyiminiz olmalı” diyor. ABD’de şimdiye kadar fiyatı oldukça pahalı olan ve sadece bir kez kullanılabilen plastik kemiklerin ameliyat eğitimlerinde kullanıldığını belirten Barad, teknolojinin bu masrafı ortadan kaldırdığını ileri sürüyor.
AMELİYATA HAZIRLIK
ImmersiveTouch isimli uygulama ise sanal gerçeklik kavramına dokunma hissi vererek, cerrahi eğitimde yeni bir çığır açmış durumda. ABD’nin önde gelen hastanelerinden Cleveland Clinic, Johns Hopkins ve Chicago Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin kullandığı uygulamanın mevcut eğitim yöntemlerine göre yüzde 54 oranında başarı sağladığı belirtiliyor. ImmersiveTouch’m COO’su Jay Banerjee, “Bu sanal gerçeklikle ameliyat eğitimi uygulaması, cerraha ameliyat anında her türlü hissi duymasını sağlıyor. Cerrah üç boyutlu hasta üzerinde deri, kas ve kemik ayrımını hissederek yapabiliyor” diyor. Bu yöntemin röntgenin yanı sıra geleneksel görüntüleme yöntemlerinin yaşadığı zorlukları da ortadan kaldırdığını belirten Banarjee, bu sanal gerçeklik platformunun çok nadir görülen bir vakanın ameliyatı öncesi kullanıldığını söylüyor. Yeni Delhi’deki 40 kişiden oluşan ameliyat ekibinin lideri Dr. Deepak Gupta, baştan yapışık siyam ikizlerinin ayrılması öncesi bu uygulamayla birkaç kez eğitim aldıklarını ve ameliyatın başarılı geçmesi için en verimli yol haritasının belirlendiğini ifade ediyor.
Yine ABD merkezli Surgical Theather ise, beyin ameliyatlarında üç boyutlu bir yöntemle “muhteşem bir cerrahi planlaması” vaadinde bulunuyor. Amerikan Gıda ve ilaç Dairesi (FDA) patentli ilk beyin ameliyatı planlama platformu olan bu yazılım, hastanın CT ve MR taramalarından oluşturulan üç boyutlu bir görüntüyle cerrahın sanal gerçeklik ortamında hazırlanmasını sağlıyor. Dünyada yüzün üzerinde hastanede kullanılan bu yöntemi deneyen UÇLA Tıp Fakültesi’nden Dr. Neil Martin, “Bu teknoloji sizin insan anatomisinin sanal olarak içine dalarak zihinsel olarak ameliyata hazırlanmanızı sağlıyor. Özellikle karmaşık ameliyatlarda önemli adımlar atarken o anda doğru kararı vermenizi sağlıyor” yorumunu yapıyor.
Elastik cerrahide de kullanılıyor
İngiltere’nin Manchaster kentinde bir klinik, plastik cerrahinin en büyük yüzdesini oluşturan göğüs implantları için yine sanal gerçeklik ve üç boyut teknolojilerinden yardım alarak kadın hastalarına büyük kolaylık sağlıyor. Hasta, sanal gözlüğü takarak ne tür bir implant istediğine karar veriyor. Bu gözlüğü hastalarında uygulayan Reflect Clinic’in plastik cerrahlarından Gerard Lambe, “Bu sanal gerçeklik gözlüğü bence çok büyük bir ilerleme. Yirmi yıllık plastik cerrahım. Hastanın implantları deneyerek karar vermesi süreci artık çok ilkel kalıyordu. Gözlüğü deneyim eden hastalarımdan hiçbiri ameliyat sonrası ‘Sonuç gözlükte gördüğümden farklı oldu’ demedi” diye konuşuyor.