Bütçe Tahmini Neden Tutmuyor
Yüzde 4 büyüme varsayımıyla yapılan bütçe tahmini sapıyor. Hedefin şaşması ise hükümeti tedbir almaya yöneltiyor. Uzmanlar, düşük büyümeyi sorgularken “Tedbir amaçlı zamlar piyasa güvenini zedeleyebilir uyarısını yapıyor…
HAZİRAN ayı ve yılın ilk yarısıyla ilgili veriler açıklandıktan sonra ekonominin gidişatına yönelik önemli mesajlar verildi. Keza söz konusu veriler, bu yılın başında öngördüğümüz gibi bütçedeki kötüleşmeyi teyit ediyordu.
Geçen yılın haziran ayında 3.1 milyar TL fazla veren bütçe, bu yıl aynı ayda 6.3 milyar TL açık verdi. Yılın ilk yarısındaki bütçe açığı ise 6.7 milyar TL’ye ulaştı. Oysa geçen yılın aynı döneminde 2.9 milyar TL fazla oluşmuştu. Bu noktada, hükümetin yıllık bütçe açığı hedefinin 21.1 milyar TL olduğunu belirtelim.
Bütçe dengesindeki bozulma faiz dışı fazlada de kendini gösterdi. Yine geçen yıl haziran ayında 4.7 milyar TL olan faiz dışı fazla, bu yılın aynı ayında 4.4 milyar TL açığa dönüştü. İlk yarı itibariyle oluşan 19.6 milyar TL’lik açık ise geçen yıldaki 25.3 milyar TL’ye göre düşüşe işaret ediyor.
Bütçedeki bozulmanın gelirler açısından en önemli etkeni, bu yıl ekonominin soğutulması oldu. Yani büyüme hızının yavaşlaması. Yavaşlama vergi gelirlerinin yüzde 10.7, toplam gelirlerinse yüzde 7.1 azalmasına neden oldu. Geçen yıl bütçeye önemli katkı sağlayan yapılandırma gelirinin bu yıl sınırlı kalması da etkili oldu.
Harcama tarafındaki bozulmanın en önemli nedeni ise personel giderleri oldu. Keza personel giderleri geçen yıl aynı döneme göre yüzde 35 arttı. İlk yarıdaki artış yüzde 18 ile yüzde 12 olan hedefin üzerine çıktı. Cari transferlerdeki yüzde 51’lik artışta sosyal güvenlik sisteminin açıkları büyük rol oynadı.
Bütçe dengesindeki görünümün bozulması, aslına bakılırsa bu yılın başında öngörülen bir gelişmeydi. Büyümeyle ilgili belirsizlik ve yavaşlama beklentisi kötü beklentilerin sebebini oluşturuyordu.
İHRACAT YARAMIYOR MU?
Alarm veren rakamlar üzerine Maliye Bakanı Mehmet Şim-şek’ten ardı ardına mesajlar geldi. Bu yıl bütçe hedeflerini tutturamayacaklarını belirten Şimşek, tedbirler üzerinde çalıştıklarını açıkladı. Düzeltici tedbirler arasında yeni vergi zamlarının yanı sıra başta BO-TAŞ ve Sosyal Güvenlik Kurumu olmak üzere birçok KIT’in inceleme altına alınacağı mesajı veriliyor.
Bütçede 2012 yılı geneli için öngörülen 21 milyar TL açık hedefi, ekonomistlere göre yüzde 4 büyüme varsayımına MÜ^İEî£Pi “fifc dayanıyor. Ancak bu büyüme seviyesi yakalanacaksa o zaman bütçe hedefinin sapmaması gerekiyor. Bütçe sapıyorsa yüzde 4’ün altında bir büyüme ihtimalinin güçlendiği anlamına geliyor.
Ancak Bakan Mehmet Şimşek, büyümede yüzde 4’ün altına düşülmeyeceği mesajı veriyor. Çelişki gibi görünen gelişmeyi ise büyümenin iç talebe değil ihracata dayalı olmasına bağlıyor. Deyim yerindeyse ihracatın bütçeye yaramadığına işaret ediyor.
“ZAMLAR GÜVENİ ZEDELER”
ING Bank Başekonomisti Şengül Dağdeviren’e göre 21 milyar TL’lik açık hedefinin sapacağı anlaşıldı. Ancak Dağdeviren, bütçe dengesindeki bozulmayı genel olarak “tolere edilebilir” buluyor. Milli gelire oran olarak en fazla yüzde 2 seviyesinde olmasını makul kabul ediyor. Dağdeviren, şu ana kadar piyasalarda bütçe dengesine ilişkin bir endişe durumunun satın alınmadığı görüşünde. Hazine’nin borçlanmasında bir sorun yaşanmamasını da buna örnek gösteriyor. Bunun nedeni ise hükümetin mali disiplinden taviz vermeme konusundaki kararlılığı. Ancak gelir yaratmak için dolaylı vergilere yönelme olursa güven sorunu yaratabilir. Şengül Dağdeviren, büyümenin ihracata dayalı olmasının bütçeyi kırılgan yaptığı görüşüne ise katılmıyor.
EFG Menkul Değerler Başekonomisti Haluk Bürümcekçi, bütçedeki sapmadan yola çıkarak yüzde 4’lük büyüme tahminini sorguluyor. “Yüzde 4 doğru ise bütçe neden sapıyor” diye soran Bürümcekçi, ihracata dayalı büyümeye de sahip çıkıyor:
“Türkiye’de iç talep yüksek olduğu zaman ithalden alınan KDV artıyor. İhracat iyiye gittiğinde de KDV gelirleri artıyor. Sonuçta ikisi de bütçeye yarıyor.”
Bürümcekçi, yıllık bütçe açığının en az 1 puan sapacağını, açığın milli gelire oranının da yüzde 2.5 veya 3’e ulaşacağını savunuyor. Ancak bunun Hazine’yi borçlanma konusunda zorlayacağını sanmıyor.
Haluk Bürümcekçi, gelir yaratmak için yapılacak zamların enflasyonu azdıracağı konusunda uyarıyor. Ancak bu yıl enflasyon hedefinin sapmaması için zamların 2013 yılına erteleneceğini düşünüyor.
DIŞ AÇIKTAKİ DÜZELME SÜRÜYOR
Öte yandan gerek dış açık gerekse cari açıktaki düzelme devam ediyor. Temmuzda dış açık, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 14 azalışla 7.9 milyar dolar oldu. Temmuz ihracatı yüzde 9 artışla 12.9 milyar dolara ulaşırken, ithalat yüzde 2 gerilemeyle 20.8 milyar dolara indi. İhracatta yıllık artış, yılın ilk 6 ayında ortalama yüzde 13 oldu. Temmuzda bu ortalamanın altına inildi. İthalattaki yıllık düşüşse ilk 6 ayın ortalaması olan yüzde 2’ye yakın gerçekleşti.
Bu verilerin ardından, cari işlemler açığının temmuzda 4.1 milyar dolar civarında gerçekleşeceği, 12 aylık açığın da hazirandaki 63.5 milyar dolardan 62.1 milyar dolara gerileyeceği tahmin ediliyor. Keza cari açıkla ilgili haziran ayı verileri 4.2 milyar dolarla geçen yıla göre yüzde 45 azalmayı göstermişti.
Cari açıkla ilgili tahminleri en çok petrol fiyatı ve euro bölgesindeki kriz etkiliyor. Bu doğrultuda 2012 sonunda cari açığın 62 milyar dolar seviyesine gerileyeceği öngörülüyor.
Para Dergi