Borsa Yükselişine Devam Ediyor
KÜRESEL ve yurtiçi piyasalar açısından kritik ekonomik verilerin takip edildiği bir haftayı geride bıraktık. Geçen hafta boyunca yurtiçinde enflasyona dair gelişmeler ve 2017 ikinci çeyrek finansal sonuçları takip edilirken; küreselde ABD’den gelen İstihdam Raporu’nu takip etmek ön plandaydı. Bu kritik gelişmelerin piyasalar üzerinde önemli negatif bir etkiye yol açmaması ve yurtiçinde açıklanan finansal sonuçların büyük ölçüde piyasadaki beklentilerle uyumlu ve bir miktar üzerinde gelmesi sayesinde BIST-100 endeksi haftayı rekor tazeleyerek tamamladı.
ENFLASYON TEK HANELERDE, ŞİMDİLİK…
Yılda dört kez yayınlanan Enflasyon Raporu, hem TCMB’nin enflasyon tahminlerinde yapılan revizelerin takip edilmesi açısından hem de bu raporların bir basın toplantısıyla tanıtılarak paylaşılıyor olmasının TCMB’ye piyasa ile doğrudan iletişim kurma şansı vermesinden dolayı oldukça önemli. TCMB, bu haftaki raporla birlikte, 28 Nisan 2017 tarihli bir önceki raporda yüzde 8.5 seviyesinde olan 2017 yılsonu TÜFE tahmini yüzde 8.7 seviyesine revize etti. Ayrıca, basın toplantısında TCMB Başkanı Çetinkaya tarafından ilerleyen dönemlerde enflasyon beklentilerinde bir bozulma gözlenmesi durumunda mevcut para politikası duruşunda ilâve sıkılaştırmaya gidilebileceği vurgusunun yapıldığını da not edelim. Perşembe günü açıklanan temmuz ayı TÜFE rakamlarının beklenildiği gibi yaklaşık beş aylık aranın ardından yüzde 9.79 ile yeniden tek hanelere gerilediği görüldü. Bu durum olumlu bir görüntü oluşturmakta olsa da; verinin detaylarına bakıldığında; aylık artış rakamının piyasa beklentilerinin hafif üzerinde gerçekleşmesi, son aylarda çekirdek enflasyon göstergelerinde gözlenen iyileşme eğiliminin bu veriyle birlikte bozulma göstermesi ve Üretici Fiyatları Endeksinin yıllık bazda yüzde 14.87’den yüzde 15.45’e yükselmiş olması gibi gelişmeler bu olumlu görüntüyü sınırladı.
Son aylarda TÜFE’deki iyileşmeyi getiren olumlu mevsimsel etkilerin bu ay itibariyle yavaş yavaş sonlanmakta olduğunu değerlendiriyoruz. Ağustos ve/veya Eylül ayı ile birlikte TÜFE’nin yeniden çift hanelere yükselmesini, çift hanelerdeki seyrin çok yüksek ihtimalle Aralık ayma kadar sürmesini beklemekteyiz. Çekirdek göstergelerdeki ve ÜFE tarafındaki gözlenen artışlar da bu durumun öncü sinyali olarak değerlendirilebilir. Ancak, yıllık TÜFE’de 2017 yılı zirvesinin Nisan ayında yüzde 11.87 ile görülmüş olduğunu ve ekstra bir gelişme olmadıkça yılın kalan bölümünde bu zirvenin yenilenmeyeceğini öngörmekteyiz. Geçen yıl Kasım ayın yıllık TÜFE yüzde 7.00 ile TCMB yılsonu hedefine oldukça yakın bir seviyede gerçekleşmiş; ancak aralık ayında vergi artışları gibi etkilerle Aralık ayında sert bir şekilde yüzde 8.53 seviyesine yükselmişti. Bu durumun oluşturacağı baz etkisi kaynaklı olarak yılsonu TÜFE rakamının tek haneli seviyelerde gerçekleşeceğini düşünüyor ve yüzde 9.62 olan yılsonu TÜFE tahminimizi korumaya devam ediyoruz.
SANAYİ KÂRLARI GÜÇLÜ SİNYAL VERİYOR
BIST-100’de yer alan şirketlerin 2017 ikinci çeyrek finansal sonuç açıklama takvimi solo finansal sonuçlar için 9 Ağustos, konsolide sonuçlar için ise 21 Ağustos tarihine kadar devam edecek. Şu ana kadar açıklanan sonuçlara ilişkin istatistikler aşağıdaki tabloda yer alıyor. Açıklanan finansal sonuçlar itibariyle endeks üzerinde önemli etkiye sahip şirketlerin büyük ölçüde beklentilerle uyumlu ve bir miktar üzerinde rakamlar açıkladığım gördüğümüzü söyleyebiliriz.
FED, EYLÜL’DE BİLANÇO ARTIRMA İHTİMALİ VAR
Bilindiği üzere Fed’in temel olarak fiyat istikrarı ve maksimum istihdam olmak üzere iki ayrı politika hedefi bulunmakta. Uzun zamandır istihdam piyasası tarafından gelen veriler genel olarak güçlü seyrin korunduğunu işaret ediyor ancak enflasyon tarafında karışık sinyaller veriyor. Bundan dolayı da yakın dönemde istihdam yönelik açıklanan verilerdense enflasyon ve enflasyonun öncüsü olarak değerlendirilen verilerin daha baskın bir piyasa etkisine sahip olduğu görülmekte. Geçen hafta açıklanan Kişisel Gelir ve Harcamalar ile İstihdam Raporu verileri bu anlamda önemliydi. Kişisel Gelir ve Harcamalar ile birlikte açıklanan, aynı zamanda Fed’in para politikası kararları açısından önem arz eden Çekirdek Kişisel Tüketim Harcamaları (Core PCE) Endeksi piyasadaki beklentilerle uyumlu şekilde aylık bazda yüzde 0.1, yıllık bazda yüzde 1.5 oranında artış gösterdi. Ayrıca, Cuma günü yayınlanan Temmuz ayı İstihdam Raporu detaylarda istihdam piyasasındaki güçlü görünümün devam ettiğini işaret ediyor olsa da; enflasyonun öncü göstergelerinden olan Ortalama Saatlik Kazançların beklentilerle uyumlu şekilde aylık bazda yüzde 0.3 oranında artış göstermesi ve enflasyon açısından ekstra yukarı yönlü bir baskıyı işaret etmemesi sebebiyle piyasa fiyatlamaları açısından önemli negatif bir etki yaratmadı. Bu verilerin Fed’in eylülde bilanço küçültmeye başlamasına engel teşkil edecek bir durum oluşturmadığı gibi elini güçlü tutmaya devam ettiğini söyleyebiliriz. Ayrıca, Boston Fed Başkanı Rosengren’in geçen hafta piyasaların kademeli bir bilanço küçültmenin başlaması için hazır olduğunu düşündüğünü belirtmesi de bu anlamda kritik bir gelişme olarak değerlendirilebilir.
İÇERİDE SANAYİ, KÜRESELDE ENFLASYON
Gelecek hafta yurtiçi piyasalarda açıklanmaya devam edecek 2017 ikinci çeyrek finansal sonuçlarının yanı sıra Sanayi Üretimi ve Cari Denge verileri izlenecek. Açıklanacak veriler yurtiçi piyasaların seyrine etki edebileceğinden yakından takip edilmeli. Küresel tarafta ise hafta boyunca enflasyon, dış ticaret ve sanayi üretimi gibi veriler takip edilecek. Özellikle ABD’de Perşembe günkü ÜFE ve Cuma günkü TÜFE’nin yanı sıra Çarşamba günü açıklanacak olan Verimlilik ve Maliyet verileri de enflasyonun öncü göstergeleri arasında değerlendirildiğinden önemli. Ayrıca, hafta boyunca yine Fed başkanlarmdan gelecek mesajlar küresel piyasalardaki oynaklığı artırabileceğinden yatırımcıların yakın takibinde olacak.
Tarihi zirve 110-112 bine taşınabilir
Yukarıdaki saatlik BIST-100 endeksi grafiğinden görüleceği üzere son dönemlerde Almanya île yaşanan gerginlikler (20 Temmuz’da Almanya Dışişleri Bakanı’nın Türkiye’deki Alman şirketleri hakkındaki soruşturma iddiası ve 1 Ağustos’ta Almanya Hükümeti’nin Avrupa Birliği’nden Türkiye’ye yönelik ekonomik baskının artırılmasını talep etmesi) nedeniyle iki defa test edilen 106.050 seviyesinin kısa vadeli en kritik destek konumunda.
Bu destek seviyesinden gelen tepki alımları ile bunu destekleyici diğer gelişmeler (örneğin BIST-100 üzerinde yaklaşık yüzde 5-6 civarında ağırlığa sahip olan Tüpraş hissenin oldukça güçlü bir kâr açıklaması perşembe günü endeksteki iyimserliğin ana nedenlerinden biri oldu) endeksin yönünü yeniden yukarı çevirmesini ve tarihi rekorunu 108.648 seviyesine taşımasını sağladı. Endeksteki iyimserliğin korunması durumunda endeksin önümüzdeki hafta tarihi zirvesini 110-112 bin aralığına taşıdığını görebiliriz.
Dolar kuru 3.50-3.55 aralığında dengede
TCMB’nin mevcut sıkı duruşunu korumaya devam etmesinin etkisiyle yakın dönemde görece daha istikrarlı bir seyir görülmekte. Temmuz ayı sonundaki Fed ve TCMB kararlarından bu yana kur ağırlıklı olarak 3.51-3.54 TL aralığında dalgalanıyor. ABD tarafında Trump’a yönelik siyasi endişeler ve Fed’in yakın dönemdeki açıklamalarının piyasalar tarafından beklenenden daha güvercin yorumlanması nedeniyle doların küresel olarak zayıf seyrini sürdürmesi de kur tarafındaki istikrarlı seyre katkı sağlayan başlıca unsurlardan. Kısa vadede, ekstra bir gelişme olmadıkça dolar/TL’nin ağırlıklı olarak 3.50-3.55 TL aralığında dengelenme eğilimine girmesini beklemekteyiz. Teknik olarak 3.5480 TL’nin yukarı kırılması durumunda kurun 3.57-3.58 TL civarlarına sert bir yükseliş göstermesi beklenebilir. Diğer taraftan, 3.5125 TL’nin aşağı kırılması durumunda ise 3.48-3.50 TL civarlarına kadar sürebilecek bir gerileme görülmesi de ihtimal dahilinde. Ancak, yukarıda da belirttiğimiz gibi kısa vadede ekstra bir gelişme yaşanmadıkça kurun ağırlıklı olarak 3.50-3.55 TL aralığında dengeleneceğini düşünmekteyiz.
EROL GÜRCAN
