Belgrad’a vizesiz seyahat ve Belgrad’ta gezilecek yerler
Sırbistan’ın başkenti Belgrad vizesiz seyahat edip, farklı yerel lezzetleri tatmak ve eğlenmek isteyen Türkleri çekiyor. 1,5 saatlik uçak yolculuğuyla ulaşılan kent çok sayıda Osmanlı eseri de barındırıyor…
SIRBİSTAN, Avrupa’nın doğu ve batısını birbirine bağlayan yolların kesiştiği, Balkan Yarımadası’mn merkezinde yer alan bir ülke. Avrupa’nın en uzun nehri olarak bilinen Tuna’nm bir kolu olan Sava ırmağının kıyısına kurulan Belgrad, UNESCO korumasındaki Panoniyen ve Sumadiya doğal alanlarını içeren turistik bir kent.
Türk Havayolları, Hyatt Regency Oteli, Grand Casino, Central Bar ve Amber Restaurant’ın katkılarıyla düzenlenen “ Belgrade Day & Night Life ” konseptli geziye katılarak Belgrad’ı tanıma fırsatı bulduk. Öncelikle Sırbistan’ın Türklerden vize istemediğini hatırlatmakta fayda var. Başkent Belgrad’a Air Ser-bia ve THY, İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan, Pegasus Havayolları ise Sabiha Gökçen Havalimam’ndan seferler düzenliyor. Günümüzde Avrupa’nın ucuz destinasyonlarından biri olarak karşımıza çıkan Belgrad’a seyahat acenteleri üç ila yedi gece arasında değişen sürelerde turlar düzenliyor. Turların fiyatı da kişi başı 199 euro’dan başlayıp, 499 euro’ya kadar çıkıyor.
HER YERDE OSMANLI İZİ VAR
Belgrad, Türk misafirlerine Osmanlı’dan günümüze gelen birçok tarihi mekanı görme imkanı sunuyor. Bunlar arasında padişah Üçüncü Ahmet’in kızı Fatma Sultan ile evlenip Peter-varadin Muharebesi’nde şehit düşen Damat Ali Paşa’mn türbesi, Bayraklı Camii gibi mekanlar en dikkat çekenleri.
Şehri gezerken bazı Türkçe kelimeleri görürseniz hiç şaşırmayın. Buna örnek olarak kentin en bilinen tarihi ve kültürel yerlerinden biri olan Kalemegdan’ı (Belgrad Kalesi) gösterebiliriz. Açık hava müzesi olarak hizmet veren Kalemeg-dan, Tuna nehrinin kolu Sava’nm manzarasına hakim bir tepede bulunuyor. Kuruluşu 19. yüzyılın sonlarına ve 20. yüzyılın başlarına uzanan Skadarlija’da, dönemin en tanınmış sanatçıları, entelektüel kişileri, şairleri ile ülkenin önde gelenlerinin buluştuğu taverna ve restoranları hala hizmet veriyor. Neşeli, sanatsal atmosferi ve bohem havasıyla Paris’in ünlü bölgesi Mont martre’yi andırıyor.
İstanbul’un İs tiklal Caddesi varsa Bel grad’ın da Knez Mi-hailova’sı var. Burası tahmin edeceğiniz üzere kentin önemli açık hava alışveriş caddesi. Başta Orto-doks’lar olmak üzere inanç turizmine meraklı turistler, Avrupa’nın en büyük Ortodoks kilisesi olarak bilinen Saint Sava’yı ziyaret ediyor. 5 bin yıllık geçmişi bulunan kentte, 40’tan fazla Ortodoks, sekiz tane Roma Katolik kilisesi, çok sayıda cami ve birkaç tane de sinagog bulunuyor.
KIBRIS’A RAKİP OLABİLİR
Belgrad’da, her türlü canlı ve makine oyunlarından hoşlananlar için pek çok seçenek bulunuyor. Kent bugüne kadar Kıbrıs’a gidenlerin karşısına yeni bir alternatif olarak çıkıyor. Bu makinelerin bulunduğu mekanların en büyüğünü Sava ırmağının hemen yanında kurulu bulunan Belgrad’m en önemli eğlence kompleksi Grand Casino oluşturuyor. Bu mekanda, dört restoranda yerel lezzetlerin yanı sıra, uluslararası mutfakların en güzel örnekleri misafirlere sunuluyor. Grand Casino Pazarlama Direktörü Milos ‘ Simic, resmi makamlardan alınan bilgilere göre bu yılın ilk do-ayında Türkiye’den Belgrad’a gelenlerin 45 bini aştığını söylüyor. Simic, casinolarına gelen yabancılar içinde Türk misafirlerin ilk sıralarda yer aldığını vurguladıktan sonra “Misafirlerimize Las Vegas tarzında şovlar ve canlı konserler sunuyoruz” diye ekliyor.
NIKOLA TESLA’NIN MEMLEKETİ
Belgrad aynı zamanda günümüz dünyasının en önemli teknolojilerinden bazılarının mücidi olan Sırp asıllı Amerikalı fizikçi Nikola Tesla’mn memleketi. Tesla, telsiz ve radyo alanında Mors koduyla yapılan haberleşmeyi aşarak uzaktan kontrol mekanizmasını keşfetti. O’nun 1898’de New York şehrinin Madison Parkı’nda telsiz ile uzaktan kontrollü gösterisi, günümüzde adını taşıyan müzede, uzaktan akım verilerek ziyaretçilerin eline tutuşturulan floresanların yakılmasıyla birebir yaşatılıyor. Floresan, radar, manyetik rezonans (MR) ve kablosuz elektrik teknolojileri onun teorileri temel alınarak geliştirilmiş.
GDO’NUN UĞRAMADIĞI ÜLKE
Sırbistanlılar ülkenin her yerinde yetiştirdikleri GDO’suz (genetiği değiştirilmiş organizma) organik besinleriyle övünüyor. Ülke GDO’suz tarım yaptığı konusunda çok iddialı. Uluslar arası tarım devlerinden gelen tekliflerin geri çevrildiği konusu gururla dile getiriliyor.
Sırbistan mutfağı, bizim damak zevkimizi yakalayan ve hatta Avrupa’da yabancılık çekmeden doya doya yemek yiyebileceğimiz ender ülkelerden. Et ve tavuk ürünleri ise dünyanın pek çok ülkesinin mutfağı ile rekabet edebilecek kadar lezzetli. Nitekim konakladığımız Hyatt Regency’de verdiğimiz sahanda yumurta siparişi bizi lezzeti ve kokusuyla çocukluğumuza götürdü. Ülkede Türk, Macar ve Avusturya mutfaklarının etkilerini de görmek mümkün. Lüks ve lezzetli yemekleri uygun fiyatlarla kentte bulabiliyorsunuz.
Eski liman bölgesi Betonhala’da bulunan Ambar Restaurant Balkan mutfağının en iyi yemek uygulamalarını bulabileceğiniz seçeneklerden biri olarak karşımıza çıktı. Özellikle tavuklu yemek seçenekleri çok lezzetli. Geleneksel yemeklerin modernize edilerek sunulduğu mekan geniş şarap menüsü ile Fransa ve Kaliforniya’daki restoranlarla rekabet edebilecek kadar zengin. Burada üzüm ve erikten yapılan milli içecekleri rakija’yı denemek de mümkün. Ambar’m da bulunduğu eski liman bölgesinde yol boyunca çok sayıda eğlence mekanı ve canlı müzik yapan salon var.
Kişiye özel hizmetler
Belgrad gezimiz boyunca bizleri bir an olsun yalnız bırakmayan Monja (Monya okunur) Uzunovic’in girişkenliği ve gittiğimiz her mekanda iyi ağırlanması dikkatimizi çekti. Kendisine ne iş yaptığını sorduğumuzda “lüks concierge hizmeti” diye yanıtladı. Girişimci gençten anlattığı bu hizmetin Türkiye’deki gençlerin de İlgisini çekebileceğini düşünerek biraz ayrıntı vermesini istedik. İşiyle ilgili şu bilgileri verdi:
“Yurtiçi ve yurtdışında gezerken birçok kez hem benim hem de çevremdeki insanların kendilerine özel, farklı talepleri olduğunu gördüm. Bu farklı taleplere tek elden yanıt veren bir oluşum olmadığını görünce geçen yıl “Concierge Belgrade Service (CBS)’1 şirketini kurdum. Türkler de dahil, dünyanın neresinden gelirse gelsin Sırbistan’a gelen misafirlere terzi usulü özel hizmetler veriyoruz. Örneğin, bebekli çiftler bizden kendileri şehir gezerken bebeklerini emanet edebilecekleri bir bakıcı isteyebiliyor. Ya da ailesine farklı bir mekanda farklı lezzetler tattırmak isteyenler bizden kendilerine özel restoranlar bulmamızı istiyor. Talep edilmesi halinde şoförlü-şoförsüz her türlü araç temin ediyoruz. Otelde kalmak yerine bir evde konaklamak isteyenlere bütçe ve tercihlerine göre ev veya villa buluyoruz. Zaten bu yüzden mottomuzu ‘24 Saat Yılın 365 Günü Kişiye Özel Hizmet Veriyoruz’ şeklinde belirledik. İş veya eğlence amaçlı çok farklı, kişiye özel hizmet talep edenler bize Concierge-belgrade.com adresinden ulaşabilirler.”