Artık Her Yerde Suni Deri Karşımıza Çıkıyor
VEGAN deri olarak da adlandırılan suni deri, et tüketmeyenler yani vejeteryanlar ve hayvan derisi kullanmayanlar için oldukça ideal. Bu yönüyle, hayvan hakları savunucuları tarafından da suni deri iyi bir alternatif ürün olarak karşımıza çıkıyor. Yumuşaklık ve görünüm yönlerinden doğal deriye çok yakın özellikler taşıyan suni deri ürünleri; givim ve ayakkabı başta olmak üzere konfeksiyon, ev ve ofis döşeme, otomotiv, mont, çanta, bavul, kemer, kaban, pantolon, gömlek gibi daha birçok üründe tercih ediliyor. Düşük maliyetine rağmen yüksek dayanıklılığı, döşeme için iyi bir seçim olarak öne çıkıyor.
İçeriğe Ait Başlıklar
Suni Deri Endüstrisi Yıldan Yıla Gelişiyor
Hammadde ve üretim teknolojisinde sağlanan gelişmeler sonucu, özellikle son 10 yılda gerçek deri yerine sıklıkla kullanılmaya başlanan suni deri; fiyatı, gerçek deriye benzemesi ve renk çeşitliliği gibi avantajlarıyla son tüketiciler için oklukça iyi bir alternatif oldu. Ayrıca nemi fazla tutmuyor, çoğunlukla su geçirmiyor ve leke tutmuyor. Çizilmelere, sıyrıklara ve kesilmelere karşı oklukça dirençli. Böylece kolay kolay yırtılmıyor.
Çok yönlü olan suni deriler, özellikle kadınlar için çok cezbedici. Mağaza vitrinlerinde renk renk giysiler, çanta ve ayakkabılar görmek mümkün. Artan talep karsısında birçok yerli ve yabancı marka da üretimlerinde suni deriye artık daha fazla yer veriyor. Luigi Derinin sahibi ve Deri Konfeksiyoncuları Derneği eski başkanı Musa Evin, suni deri kullanımının çok yüksek olduğunu belirtiyor.
Suni deri sadeee tüketici değil üreticisini de sevindiren bir hammadde. Suni deride belli bir standardın olmasının iyi bir seçenek olduğunu söyleyen Evin, “Deriler tane taneyken, suni deri standart. Deriyle yan yana dikildikten sonra herhangi bir fark yok. Bu yüzden, daha kullanışlı. Kesimi daha rahat ve daha ucuz. Fire payının az olması da üretim yapanları sevindiriyor. Dikimi daha kolay. Deri işçiliğine de gerek yok. Yani işçiliği daha kolay. Bu yüzden de tercih ediliyor” diyor.
Her Yerden Talep Var
Evin ayrıca, suni derinin uygun fiyatlı olması ve tüketicilerden de talep görmesi nedeniyle, bu trendin uzun süre devam edeceğini düşünüyor. Deri görünümlü kürk olan ürünlerin de bulunduğunu, onların daha da uygun fiyatlı olduğunu vurgulayan Evin, dünyanın her yerinde suni deriyle üretilen ürünlere talep olduğunu söylüyor. Evin, ihracat konusunda, “Pandemiye kadar en fazla Rusya’ya ihraç ediyorduk ama artık öyle değil. Amerika ve Avrupa’ya da ihraç ediyoruz” diyor. Evin’e göre suni derinin ayakkabı, çanta, mobilya ve araba döşemelerinde yer alması. kullanım alanının geniş olduğunun da bir göstergesi.
“Gerçeğinden Ayıramıyoruz”
Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği eski başkanı ve aynı zamanda Perre Firması sahibi Mehmet Ali Dinç’e göre de maliyetinin düşük olması ve görüntü olarak normal deriye birebir benzemesi suni deriyi öne çıkarıyor. Dinç, birçok firmanın ya kapandığını ya da suni deriye geçtiğini belirterek, “Etrafımızda suni deriye geçen firma çok fazla. Bizim de normal derideki üretim adetimiz düştü. Kapasitemiz azaldı” diyor.
Gelişen teknolojiyle suni derinin renk çeşitliliğinin fazla olması ve normal deriden zor ayırt edilmesi tüketiciyi bu ürüne yönlendiren bir diğer nokta. Mehmet Ali Dinç bu konuyla ilgili. “25 yıllık dericiyim ama bazen gerçeğinden ayıramıyorum. Görüntü olarak o kadar benzer” diyor. Mehmet Ali Dinç’e göre suni deri kullanımında trend bitmeyecek ama kullanımı zamanla azalabilir.
Dinç, çok fazla tüketici talebinin olduğunu söyleyerek, Türkiye’de suni deri sektörünün yeni yeni gelişmekte olduğunu, aslında Çin ve Pakistan’ın uzun yıllardır suni deri kullandığını belirtiyor. Suni derinin yurt dışında çok fazla kullanıldığım belirten Dinç, suni derinin normal deriye göre rekabetçi, ikame ürün ve rakip ürün olduğunu da belirtiyor.
Kullanımı Daha da Artacak
Depar Derinin sahibi ve aynı zamanda İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (ÎTHÎB) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Keçeci, suni derinin normal kumaş gibi olduğunu belirterek fire payının az olmasının avantaj oluşturduğunu belirtiyor. Keçeci’ye göre istenilen kalitedeki suni deri her zaman bulunabilir ve kullanımı da rahat. Ayrıca Keçeci bu ürünün kullanımının artarak devam edeceği görüşünde. Keçeci, “Dünyada deri fiyatları sürekli artıyor. Bu yüzden suni deriye yüksek bir talep var” diyor.
Türkiye’nin bu ürünü Avrupa ülkeleri ve Rusya’ya ihraç ettiğini söyleyen Keçeci, son zamanlarda Kuzey Avrupa ülkelerinin de bu listeye dahil olduğunu ifade ediyor. Keçeci, kendi firmasında da sadece suni deri üretimi yaptığını vurguluyor.
İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMÎB) Başkan Yardımcısı Güven Karaca’ya göre suni derinin bu kadar tercih edilmesinin bir sebebi de ekonomik oluşu. Suni derinin iyi bir alternatif olduğunu düşünen Karaca, her türlü hammaddeye karşı da açık olmanın gerektiğinin altını çiziyor. Örneğin ayakkabı ihracatında suni deri ve doğal deri kullanımının yarı yarıya olduğunu belirten Karaca, iç piyasada suni derinin daha ön planda olduğunu belirtiyor.
Karaca bunun sebebini, moda olmasma ve fiyatına bağlıyor. Karaca, “İhracatçı açısından konuşursam müşterinin talebi önemli. Bu yüzden hammadde olarak suni deri de kullanmalıyız. Türkiye’de bu sektör oldukça kuvvetli ve tüketici tarafından oldukça fazla talep olduğu da bir gerçek” şeklinde konuşuyor.
İstanbul’da suni deri ile üretim yapan Efraim Karagöz’ün kendi atölyesi var. Suni derinin fiyatından dolayı son tüketiciler için iyi bir seçenek olduğunu söyleyen Karagöz, “Normalde Çin, suni deri üretiminde öne çıkardı. Türkiye’de nispeten yeni olmasma rağmen üretim son zamanlarda yüksek” diyor. Tüketicinin dc talebinin yüksek olduğunu belirten Karagöz, ünlü markalanır bile son zamanlarda suni deriyi kullandıklarını vurguluyor. Suni deri birçok alanda karşımıza çıksa da Karagöz’e göre en çok kadın-erkek dış giyiminde, ayakkabı ve çantada kullanılıyor.
Kendisinin orta ölçekli bir atölyesi olduğunu söyleyen Karagöz, yaptığı ürünleri Rusya ve Ukrayna’daki mağazasında sattığını belirtiyor. Çevresinde senelerdir normal deriyle üretim yapan firmaların da artık suni deriye yöneldiğini de vurgulayan Karagöz, Türkiye’nin bu alandaki etkinliğinin arttığını da belirtiyor. Rusya ve Ukrayna’nın bu alanda iyi bir pazar olduğunu belirten Karagöz’e göre Sırbistan da bu konuda ciddi bir pazar olma yolunda ilerliyor çünkü Avrupa’ya giden Ruslar oradan alışveriş yapmayı tercih ediyor.
Özge Öz / Para