Akbank Olduğunda Öde Reklamı
Akbank’tan iki iyi atak
Akbank sonunda Ali ile Nuri’nin öyküsünden doğru dürüst iki iş çıkardı. Kuşku yok ki sadece reklam değil başarılı olan, geliştirilen yeni ürünün de başarıda payı büyük. İlk filmin öyküsü verilecek mesajı destekliyor. Ekmek gibi önemli bir göstergeden yola çıkarak, Kıvanç Tatlıtuğ’un yakışıklılığı ile birleştirip hedef kitlede dikkat çekiyor. Esnafın zorluklarına gönderme yaparak ilgiyi ayakta tutuyor. Sonunda da ürünün özelliğini açıklıyor ve çağrıda bulunuyor. “Olduğunda öde” ismini çok beğendim.
Müzik de konsepte “cuk” oturmuş.
Bildiğiniz gibi dünya markası olmak gibi “farklı olmak” da söylemesi kolay ama zor bir şeydir. Tutku gerektirir. Reklamda tek sorun İlker Ayrık’m toplam öyküye katkısı. Tatlıtuğ’un ekmek satarken arkada ne yaptığı çok belli değil. Daha sonra da şikayetiyle olayı çözüyor ama dizinin kahramanı bu ikili olunca öykü içinde daha fazla çatışma bekliyor insan.
İkinci film ise Neo Kart ile igili.. Bence Akbank tam zamanında Neo reklamına girdi. Bir Neo kullanıcısı olarak cebimdeki bu kartı epeydir sorguluyordum. Filmin prodüksiyon kalitesi için öncelikle Akbank’ı kutlamak lazım. Neo filmi bize “iyi ki reklamcılık var”, iyi ki yıllardır bu işe hem eğitimci hem de eleştirmen olarak kendimi adadım” diyen bir reklam filmi. İlker Ayrık beş on saniye içinde Kıvanç Tatlıtuğ’a dönüşme çabası ABD kaynaklı benzerlerinde gördüklerimizden çok daha iyi.