Bu seviyeler döviz için alım mı, yoksa satım seviyeleri mi?

BİR süredir sakin seyreden döviz piyasasında tansiyon yeniden yükseldi. Merkez Bankası Başkan değişiminin hemen ardından hafta başında 8.47 TL’ye fırlayan dolar ve 10 TL’yi aşan Euro yatırımcılarının gözü şimdilerde 15 Nisan’daki Merkez Bankası’nm faiz kararında. Oldukça hareketli geçen geçen haftayı değerlendiren para yöneticilerine göre kısa vadede kurlarda önemli bir düşüş yaşanmasa da sürpriz bir gelişme olmazsa yükseliş ihtimali de oldukça zayıf. Bu beklentiyi besleyen en temel neden ise 15 Nisan’da yapılacak olan ve faiz kararının da ele alınacağı Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısı. Bu konuda genel kabul gören görüşe göreyse, şayet Merkez Bankası bu toplantısında bir faiz indirimi kararı almazsa kurlarda eski seviyelere değilse bile 7.50’lere kalıcı bir iniş yaşanabilir.

ALMALI MI, SATMALI MI?

Piyasalar açısından bir diğer dikkatle takip edilecek konu ise kabine değişikliği. Bir süredir kabinede değişiklik yapılacağına ilişkin beklentileri satın alan piyasalar bu adımın da kısa vadede kurlar üzerinde etkili olacağı görüşünde.

Peki gelelim hepimizin kafasındaki soruya… Bu seviyeler döviz için alım mı, yoksa satım seviyeleri mi? Bu konuda kafalar oldukça karışık. Ancak kurların mevcut yüksek seviyelerinden yeni alım yapacakların risk alacağı daha kabul gören bir görüş. Kısa vadede yapılacak altınlarda ise şimdilik zaman zaman gelmesi beklenen kar satışlarına bağlı olarak daha alt fiyat seviyelerinin beklenmesi öneriliyor.

Piyasalardaki hareketleri yakından takip edemeyenler için hatırlatalım; geçen haftayı dolar TL karşısında yüzde 10,39 yükselişle 8.022 TL’den, Euro ise yüzde 9.88 yükselişle 9.484 TL’den tamamladı.

A1 CAPITAL
“YERLİ YATIRIMCI SATTI”

Al Capital Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdürü Baki Atılal, BDDK verilerine göre hafta başında yaşanan döviz kurlarındaki sıçramayı geçici gören yerli yatırımcılar dövizde satış yaptı. Eski Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınmasıyla yabancı bakışının ışık hızıyla değiştiğine işaret eden Atılal, geçen hafta piyasalarda yaşananlara ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

“Enflasyonun küresel olarak yükseldiği ve ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki artışın küresel risk iştahını artırdığını, FED’in faiz ve enflasyon konusundaki rahat tavrının olduğu bir ortamda, Merkez Bankası’nm para politikasında yakın zamanda gevşetme ihtimalinin düşük olduğunu düşünüyorum. Yabancının çıkma isteği ve likidite ihtiyacı, Asya’da likit olmayan işlemlerde dolar/ TL’nin 8.4864’leri görmesine, hafta içinde yerlilerin satımları ile bir süre 7.70’e gerilese de kurdaki oynaklık ve belirsizliğin halen aktif olduğunu gösteriyor. Fiyatlama davranışlarında çok fazla değişkenlik var. Dolayısıyla ilk şok sonrası bir toparlanma olmuş gibi görünmekle birlikte bunun kalıcılığını görmek için bir süre beklemek oynaklığı takip etmek ve 2 ve 10 yıllık tahvil faizlerindeki fiyatlamalara bakmak gerekiyor.”

Merkez Bankası Başkan değişimi ile dolar/TL’nin 7.19’dan 8.48 seviyesine büyük bir boşluk bırakarak yükseldiğini hatırlatan Atılal, “Teknik olarak 7.69 üzerinde kalındığı sürece 8.08/8.18/8.30 seviyeleri hedef bandında kalmaya devam edecektir. AB ve ABD ile ilişkilerde yeni normalleşme adımları ile dolar/TL’nin 7.69’un aşağı yönlü bir kırılma ile 7.40 ve 7.20 seviyelerine doğru gerileme potansiyeli var” diyor. Hafta başı yaşanan kurlardaki artışın kalıcı hale gelmesi halinde bunun enflasyon beklentileri üzerinde 1-1.5 puanlık ilave etkide bulunabileceğine de işaret eden Atılal, yatırımcılara şu tavsiyede bulunuyor:

“BDDK günlük verilerine baktığımızda TCMB Başkam’mn değişimi sonrası ilk işlem gününde yurtiçi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarını 6.1 milyar doların üzerinde azalttığını görmekteyiz ki bu da yurtiçi yerleşiklerin kurdaki bu sıçramayı geçici görüp TL’ye geçtiğini gösteriyor. Yaşanan sert hareket sonrasında yüzde 18-19 bandında bulunan uzun vadeli TL tahviller ve yüzde 7.5-8 bandındaki uzun vadeli Euro tahvillerde fırsat olduğunu düşünüyoruz.”

ALB FOREX
“8.05 DİRENCİNE DİKKAT!..”

ALB Forex Araştırma Müdürü Emre Çayırlı’ya göre kurların bu yüksek seviyelerinden döviz almanın riski çok yüksek. Dolar/TL paritesinin bir önceki haftayı 7.22 seviyesinde kapatmasının ardından, TCMB başkan değişimi sonrası pazar gecesi Asya’da sığ piyasanın etkisiyle haftaya 8.46 seviyesinden başlandığını hatırlatan Çayırlı, hafta boyunca yaşananları ve kura ilişkin beklentileri için şunları söylüyor:

“Görev değişimi sonrası yapılan açıklamaların ve para politikasında değişikliğe gidilmemiş olmamasının etkisiyle hafta başında 7.68’e kadar gerileyen dolar/TL kurunda ilerleyen süreçte enflasyon hedefine yönelik uygulanan para ve maliye politikalarıyla birlikte hareketliliğin azalmaya başlayacağı görülebilir. Dolar/TL paritesinde direnç konumunda bulunan 8.05 üzerine geçilmediği sürece ilk etapta 7.75/8.05 arasında hareketin sürmesi beklenebilir. Yükselişin devam etmesi ve 8.05 direncinin üzerine yerleşilmesi halinde 8.22‘ye doğru yaşanabilecek yükselişe karşı dikkatli olunmasında yarar var. Hafta başında test edilen 7.68 desteğinin altında ise kurda geri çekilmenin başladığı görülebilir. Euro/ TL paritesinde ise 9.52/9.22 aralığındaki hareket bir süre daha devam edebilir. Yatay hareketin dışına çıkılması durumunda direnç seviyesi üzerinde 9.73, destek seviyesi gerisinde ise 8.91’e doğru hareket sürebilir.’ Kurların geldiği bu seviyede yatırımcıların çok dikkatli olması gerektiğine de işaret eden Çayırlı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“TCMB Başkanı Kavcıoğlu’nun açıklamalarından TL’deki istikrarlı duruşun sürdürüleceğini ve kısa vadede politikada bir değişikliğin olmayacağının sinyallerini aldık.

Kurdaki sert yukarı hareketin ilerleyen günlerde dengeleneceği görüşündeyiz. 8.50’ye doğru sert yükseliş görülen kurda bu bölge geçilmedikçe buraların bir satış fırsatı olduğunu düşünüyoruz. Yatırımcıların hareketliliğin yükseldiği bu ortamda tek bir yatırım aracına bağlı kalmaması yararlı olacaktır. Örneğin hisse senedi piyasası uzun vadeli yatırımcılara cazip fırsatlar sunmaya devam ediyor. Riskten kaçınmak isteyen yatırımcılar, mevduat ağırlıklarını artırmayı düşünebilirler. Kur hareketliliğinde yaşanan yükseliş ise döviz pozisyonlarında riski artırmakta. Yatırım sepetinde döviz pozisyonlarını yükseltmek isteyen yatırımcıların ise kurda yaşanabilecek geri çekilmeyi beklemeleri daha yararlı olabilir. Dolar ve euro yatırımlarında ağırlık artırmak şu an için riskli bir yatırım olarak düşünülmeli.”

Geçen hafta TL’deki ani değer kaybı ve bu kaybın neden olduğu güvensizlik ortamı sonucu Borsa İstanbul da özellikle yabancı yatırımcı kaynaklı sert satış baskısı yaşandığına dikkat çeken Çayırlı, kısa vadeli beklentilerini ise şöyle özetledi:

“öncelikle yeni TCMB başkanına duyulacak güven ile paralel olarak bu toparlanacak gibi görünüyor. ABD tahvil faizlerindeki yükseliş eğilimi sebebiyle faizin ani bir kararla düşürülmesi piyasayı yeni bir açmaza sokabilir. Dolar/TL tarafındaki kırılganlık, enflasyonun kontrol altına alınması ve faiz oranlarının piyasa ihtiyacına göre ayarlanması sonucu toparlanabilir, fakat bu hafta yaşanan ani hareketler sonrası bunun biraz zaman alacağı düşüncesindeyiz. Yüksek faiz, işsizlik, kur riski ve dış borç dörtgeninin çözümü sıkı para politikasıyla doğru orantılı.”

Mehmet Ali YILDIRIMTÜRK / Altın ve Para Piyasaları Uzmanı
“Kapalıçarşı’da dövize talep yok”

Kapalıçarşı geçen hafta bankalar arası piyasadan negatif ayrıştı. Hem dolar, hem euro daha düşük fiyattan işlem gördü. Bu Kapalıçarşı’da döviz talebinin olmadığını gösteriyor. Fiyatlar arasındaki makas hafta başı biraz daha yüksek olurken, haftanın ikinci yarısında biraz kapanmasına karşın devam etti. Örneğin Perşembe günü Kapalıçarşı’da dolar 7.91TL’den işlem görürken, bankalar arası piyasada 7.93 TL idi. Yani 0.20 kuruş daha düşük fiyattan işlem gördü. Bu arada hafta boyunca Kapalıçarşı’da zayıfta olsa biraz döviz satışı da gördük. Bu eğilimi pazartesi gününden itibaren gözlemliyoruz.

Benzer fiyat durumunu altında da gördük. Altın Perşembe günü bankalar arası piyasada 442-443 TL’den işlem görürken, Kapalıçarşı’da 441-442 TL’den işlem gördü; yaklaşık 1TL daha ucuzdu. Bu dönemde altına da buna bağlı olarak dövize de talep az diyebilirim. Hatta altında bir miktar satış gördük.

Biliyorsunuz bankalar her ayın 25 ile 30’u arasında aylık bilanço kapama zorunluluğu nedeniyle döviz açık pozisyonlarını BDDK’nın belirlediği seviyelere çıkartmak için dövizde alıcı oluyorlar. Bu da fiyatlar üzerinde etkili oluyor. Öte yandan, piyasa şu anda bir kabine değişikliği beklentisi içinde. Ayrıca Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın gidişi sorgulanıyor. Bu belirsizlik de fiyatları etkiliyor.

Bu arada piyasa yeni başkandan aksiyon göstermesini bekliyor. Benim beklentim PPK toplantısının bulunduğu 15 Nisan’a kadar dövizde yüksek seviyeler korunacak. Bu toplantıda faiz indirimi olmazsa bir miktar iniş olabilir. Bu durumda dolar kurunun 7.70-7.50 arasına indiğini görebiliriz.

ESİN ÇETİNEL