SANAYİ Ar-Ge Destek Programı ile KOBI Ar-Ge Başlangıç Destek Programı çağrılarını yeni yılın ilk günlerinde açan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), önümüzdeki günlerde birçok destek programında yeni çağrılara çıkmaya hazırlanıyor. 2021 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’na göre bu yıl Ar-Ge projeleri için 2.2 milyar TL kaynak ayrılan TÜBİTAK, 2021’de teknoloji ve yenilik destek programları kapsamında özellikle çıktı odaklı programlara ve girişimcilik desteğine ağırlık vermeyi planlıyor. 2021’de ekosistemde “birlikte geliştirme ve birlikte başarma” odaklı geliştirmeler için destek programlarına ağırlık vereceklerini açıklayan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Haşan Mandal, Sanayi Yenilik Ağ Mekanizması (SAYEM), Sipariş Ar-Ge, Patent Lisans ve Teknogirişim desteklerinin ön plana çıkacağını söyledi. Araştırma destek programları kapsamında 2021 başlangıç ödenenin 719 milyon TL olarak belirlendiğini ifade eden Mandal, birlikte geliştirme odaklı yaklaşımları ileriye taşıyan programların yine ağırlıklı olacağını kaydetti. Mandal, bu ödeneğin içerisinde Yüksek Teknoloji Platformlarının bulunduğunun da altını çizdi. Prof. Dr. Mandal, 2021 yılı öncelikli gündem maddelerini ve ağırlık verecekleri destek programlarını anlattı…
“BAŞARILARI İLERİYE TAŞIYACAĞIZ”
2020’de yaşanan küresel salgın ve bunun sonucunda oluşan ekonomik zorluklara rağmen Türkiye’nin bilim ve teknolojiye vermiş olduğu önemin ve TÜBİTAK’a olan güvenin bir göstergesi olarak bütçelerinde iki katın üzerinde bir artış sağlandığını belirten Mandal, bu artışın üzerlerine yüklediği sorumluluğun bilincinde olduklarını vurguladı. Prof. Dr. Mandal, akademik ve endüstriyel araştırma geliştirme çalışmalarını ve yenilikleri desteklemeye, ulusal öncelikler doğrultusunda araştırma-teknoloji geliştirmeye, toplumun her kesiminde bu farkındalığı artırmaya, akademik faaliyetleri burs ve ödüller ile desteklemeye, özendirmeye, Türkiye’nin rekabet gücünün artırılması için var güçleriyle çalıştıklarını söyledi.
Mandal, “2021 önceliklerimizle ekosiste-mimizin başarılarını ileriye taşıyacağız, bilim ve teknoloji sevdalısı genç insan kaynağımız, araştırmacılarımız ve firmalarımıza ulaşmaya devam edeceğiz. Çıktı ve etki odaklı süreçlere dayalı olarak çözüm gerektiren zorluklara karşı seferberliğimizi yeni alanlara yaygınlaştıracağız. Aşı ve ilaç geliştirme alanında küresel salgına karşı oluşturduğumuz Covid-19 Türkiye Platformu seferberliğini gıda arz güvenliği, biyogüvenlik ile siber güvenlik ve iletişim altyapısı alanlarında da yaygınlaştırıyoruz” dedi.
SAYEM 2021 FAZ 1 ÇAĞRISI
Teknoloji ve yenilik destek programlarının tasarımında çıktı ve etki odaklı bilgi üretimine ve son kullanıcılar ile piyasa taleplerinin dikkate alınmasına özellikle önem verdiklerine dikkat çeken Prof. Dr. Mandal, yüksek teknoloji içeren, uluslararası pazarda rekabet edebilecek yerli ürünlerin ticarileştirilmesi odağında oluşturulan SAYEM’in bu açıdan büyük bir önemi bulunduğunu kaydetti. Mandal, özel sektör firmalarının tedarik zincirlerindeki firmalar, son kullanıcılar, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, üniversiteler ve kamu işbirliğiyle oluşturulan SAYEM’lerin 2021’de ekosistem için daha da önemli hale gelmiş olacağını vurguladı. Mandal, katma değeri yüksek ürün veya ürün gruplarına yönelik ürünleşme yol haritalarının ortaya konarak uygulanacağı yeni yapılar için, SAYEM 2021 Yılı Faz 1 Çağrısını açacaklarını söyledi.
Bilindiği üzere 19 Ekim’de 2020 Yılı SAYEM İkinci Faz Çağrı duyurusuna çıkılmıştı. Mandal’ın verdiği bilgiye göre ikinci aşamaya geçiş sağlamaya hak kazanan platformlar ürünleşme yol haritalarının uygulanması için başvurularını hazırlıyor.
SİPARİŞE DAYALI AR-GE
2021’de iki yeni Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBI Destekleme çağrısına çıkılmasını sağlayacaklarıma m belirten Mandal, böylelikle daha fazla Ar-Ge tabanlı ürünün daha hızlı ve etkin bir şekilde ticarileştirilmiş olacağını kaydetti. Yeni yılın ilk günlerinde Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBÎ Destekleme Çağrısı sonuçlarını açıkladıklarını anımsatan Mandal, “Eko-sistemimiz için yeni bir imkan olarak sağladığımız bu çağrıda müşteri gereksinimlerini karşılayan çözüm önerilerinin, KOBÎ’ler tarafından Ar-Ge ile ticarileşebilir çıktılara dönüştürülmesi hedefleniyor. Çağrıya alınan 105 başvurudan 79 tanesi TÜBİTAK ile özel sektörün eş finansmanı ile destekleniyor” dedi.
Mandal, 2021’de iki yeni Patent Tabanlı Teknoloji Transferi Destekleme Çağrısına çıkacaklarını belirterek, “îlk çağrısında desteklenen 14 proje kapsamında yaklaşık 13 milyon TL değerinde 19 teknolojinin sanayiye aktarılması sağlanacak olup bu tür gelişmelerimizi sürdüreceğiz. Ülkemizde fikri mülkiyet varlıklarının değerleme kapasitesi geliştirilerek ülke ekonomisine katkısını artıracağız. Üniversitelerde, araştırma kuramlarında ve Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde geliştirilen patentli teknolojileri sanayiye etkin bir şekilde aktaracağız” diye konuştu.
İKİNCİ ÇAĞRILAR ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE
Mandal, KOBI ölçeğindeki firmaların proje esaslı araştırma, teknoloji geliştirme ve yenilikçilik faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla 2021 çağrılarının da açılmaya başladığına dikkat çekti. TÜBİTAK 1501 Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı ile 1507 KOBI Ar-Ge Başlangıç Destek Programı kapsamında 4 Ocak 2021 tarihi itibarıyla 2021 birinci çağrılarının açıldığını vurgulayan Mandal, “Başvurular 1501 Programı için 4 Mart 2021 ve 1507 için 1 Mart 2021’e kadar alınabilecek. Her iki programın 2021 ikinci çağrıları da yılın üçüncü çeyreğinde tekrar açılmış olacak” dedi.
Milli Teknoloji Hamlesinin Hamle Programı’nda da farklı alanlarda beş çağrıya çıkılmasının planlandığını söyleyen Mandal, bu alanları mobilite, sıhhi ve kimyevi ürünler, dijital dönüşüm, üretimde yapısal dönüşüm ve ayrıca iki sektörlü çağrılar olarak sıraladı. Mandal, TÜBİTAK Bireysel Genç Girişimci Destekleme (BiGG) Programı altında 2021’de iki kez çağrıya çıkılacağını açıkladı.
ÜST DÜZEY ARAŞTIRMACILARA
Mandal, TÜBİTAK Uluslararası Lider Araştırmacılar Destek Programı’nın ikinci çağrısını 2021’de başvuruya açacaklarını belirterek, açılacak yeni çağrıyla en az 100 üst düzey araştırmacıyı Türkiye’ye getirmeyi planladıklarını söyledi. Mandal, ilk çağrısıyla alanında lider 127 bilim insanı ve araştırmacının 21 farklı ülkeden Türkiye’ye çekildiğini anımsattı. Sanayi Doktora Programı’nm açılacak üçüncü çağrısı altında destekleyecekleri yeni doktora öğrencileri olacağını kaydeden Mandal, “İlk iki çağrısında 308 projede 80 üniversite ve 224 sanayi kuruluşu ile birlikte yetiştirilen bin 162 doktora öğrencisine ek olarak sanayimizin ihtiyaç duyduğu doktora derecesine sahip insan kaynağının üniversite-sanayi işbirliğiyle yetiştirilmesine yönelik üçüncü çağrımızı başvuruya açacağız. Birlikte geliştirme odaklı yeni bilgi üretimi yöntemleri ve nitelikli insan kaynağı imkanlarında kritik kitlemizi artıracağız” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Mandal, uluslararası ikili ve çoklu işbirlikleri kapsamında mevcut durumda 2021’de 13 yeni çağrının açılmasını planladıklarını açıkladı. 2020’de açıklanan yeni Ufuk2020 çağrı sonuçlarına göre lider olarak konsorsiyumları koordine etme başarısını da artırdıklarını dile getiren Mandal, son iki yılda artan başarılarıyla birlikte çok ortaklı projelerde koordinatör sayısını yediden 29’a çıkarttıklarını belirtti. Mandal, “2021’den itibaren 2027’ye kadar 9. Çerçeve Programı olarak yürütülecek olan Ufuk Avrupa Programı çağrılarında da özellikle koordinatör olarak proje liderliği başarılarımızın artarak devam etmesini hedefliyoruz” dedi.
“DESTEĞE DEVAM EDECEĞİZ”
Mandal, öncelikli gündem maddeleri kapsamında sağladıkları imkanlara 2021’de birlikte geliştirme ve birlikte başarma odağında yenilerini ekleyeceklerini kaydetti. Birlikte geliştirme modelleri kapsamında başlattıkları Yüksek Teknoloji Platformlarında ilaç, eczacılık, tıbbi cihaz, elektronik ve optik alanlarında destek kararı verilen dokuz programı yürürlüğe alarak stratejik araştırma programlarının uygulanmasına başladıklarını söyleyen Prof. Dr. Mandal, söz konusu dokuz platform içerisinde toplam 26 firma, 27 üniversite, beş Kamu Ar-Ge biriminin yer aldığının altını çizdi. Mandal, her bir programa 50 milyon TL destek bütçesi sağladıklarını vurguladı.
İLK YARIŞMA BU YIL
Mandal, ilk Covid-19 süreciyle başlayan ve sonrasında yeni bir STAR çağrısı olarak hazırlanan çağrıyla Türkiye’de ilk kez bu denli büyük proje tabanlı burs programını da oluşturduklarını dile getirdi. Çağrıya alınan 12 bin 709 lisans öğrencisinin başvurduğu çağrının değerlendirme sonuçlarını 2021’de açıklayacaklarını belirten Mandal, programa gösterilen yoğun ilgi nedeniyle daha önce bin olarak ilan edilen bursiyer kontenjanını toplam bin 500’e çıkarttıklarını kaydetti. Türkiye’nin bilimsel ve teknolojik önderliğinin kutup araştırmaları alanında da sağlanması için önceliklerinin olduğunu dile getiren Mandal, “Ulusal seferlerimize yönelik yeni açtığımız ikinci kutup araştırmaları çağrısına ek olarak TÜBİTAK MAM Kutup Araştırma Enstitüsü iş birliği ile Lise öğrencileri Kutup Araştırma Projeleri Yarışması da başlattık. İlk yarışmayı bu yıl gerçekleştireceğiz” dedi.
“ÜÇ PROJE KİLİNİK AŞAMADA”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı himayelerinde, TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü koordinasyonunda Covid-19 Türkiye Platformu oluşturularak aşı ve ilaç odaklı 17 projede toplam 436 araştırmacının katkı sağladığı bir seferberlik başlattıklarını anımsatan Mandal şunları kaydetti:
“Platformda dünyada çalışılan farklı aşı teknolojilerinin tamamı yenilikçi yöntemler de dahil edilerek geliştirildi. Aşı adayımızın üçü klinik araştırmalar için pilot üretim aşamasına geldi. Karşı koyma (challenge) deneyleri dahil olmak üzere Faz I ve ayrıca Faz II için hazırlıklar tamamlanıyor. Toplam sekiz aşı adayımızın süreçleri de başarıyla devam ediyor. Ülkemiz kendi aşısını tasarlayan, geliştiren ve üreten bir ülke olma noktasına geldi, ilaç projelerimizde yerli ve milli olarak ilaç sentezleri gerçekleştirildi ve üç ilaç projemizde klinik araştırma aşamasına gelindi.”
KOBİ’LERİN ROLÜ GÜÇLENDİRİLDİ
Prof. Dr. Mandal, küresel salgına karşı seferberlik içerisinde KOBl’lerin rolünün güçlendirilmesi için mevcut desteklere ek olarak TÜBİTAK 1507 KOBI Ar-Ge Başlangıç Destek Programı altında iki özel çağrıya çıktıklarını anımsattı. Yoğun bakım cihazları, tanı, maske, ilaç, dezenfeksiyon, kişisel koruyucu elbise, bilişim uygulamaları ve aşı konularında 48 projenin 17.5 milyon TL bütçe ile desteklendiğini söyleyen Mandal, “ilk ticari ürünümüzü ‘Covid-19 ile Mücadeleye Yönelik Çağrı’ altında desteklenen projede ilk üç ay içerisinde elde ettik” dedi.
Mandal, çıktı ve etki odaklı süreçlere genç insan kaynağının da dahil edilmesini sağladıklarını belirterek, Stajyer Araştırmacı Burs Programı’nı (STAR) başlatarak 12 günde 340 öğrenci ve araştırmacının başvurusunu aldıklarını dile getirdi. Mandal, “Covid-19’a karşı mücadeleye yönelik Ar-Ge projelerinde çalışmak isteyen genç insan kaynağımızdan 118’i lisans, 85’i yüksek lisans, 70’i doktora öğrencisi ve 27’si doktora sonrası araştırmacı olmak üzere toplamda 300’ü (yüzde 88’i) desteğe hak kazandı. STAR bur-siyerleri aşı, ilaç, tanı kitleri, tedavi yöntemleri, dezenfektan üretimi, biyomedikal, tıbbi maske, biyoinformatik ve tıbbi tekstil alanlarında projelerde görev almaya ve etki odaklı katkı sağlamaya devam ediyor” dedi.
Ekosistem seferberliğinde temel bilimler ve mühendislik alanlarının katkısına ek olarak sosyal ve beşeri bilimler alanlarının katkısı da dahil edildiğini vurgulayan Mandal, “Covid-19 ve Toplum: Salgının Sosyal, Beşeri ve Ekonomik Etkileri, Sorunlar ve Çözümler” başlıklı özel bir çağrı açtıklarını dile getirdi. 15 gün açık kalan çağrıya 160 farklı kurumdan toplam 682 proje önerisi sunulduğunu belirten Mandal, bu çağrı kapsamında 102 projeyi desteklediklerini aktardı.
“ÇÖZÜMÜN BİR PARÇASI OL”
Prof. Dr. Mandal’ın açıklamalarına göre girişimcilik alanında ise “çözümün bir parçası ol” sloganıyla yola çıkılan Coronatron Türkiye Yarışması ile TÜBİTAK Bireysel Genç Girişimci Destekleme Programı kapsamında birlikte çalışılan Uygulayıcı Kuruluşlar aracılığıyla destek sağlandı. Covid-19 özelinde uygulayıcı kuruluşlardan üçü olan Boğaziçi Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi, ITÜ Çekirdek ve ODTÜ Teknokent’in yürüttükleri hızlandırıcı programlarına TÜBİTAK olarak toplam 600 bin TL tutarında ek bütçe sağlandı. Her bir iş fikrine ortalama 20 bin TL verildi. Toplamda 30 iş fikri desteklendi. Ayrıca Avrupa Komisyonu Avrupa Inovasyon Konseyi tarafından organize edilen EUvsVirus Programı Hac-kathon Yarışmasında kazanan takımlar arasından Türk üyesi olan bir takımın iş fikirlerinin geliştirilmesi ve hayata geçirilmesine yönelik ek destek sağlandı.
Teknoloji ve yeniliğe 14.5 milyar TL hibe
Teknoloji ve yenilik destek programlarımız kapsamında 1995’ten bugüne yaklaşık 20 bin projeye 2020 sabit fiyatlarıyla 14.5 milyar TL hibe desteği sağlandı.
Araştırma destek programları kapsamında da bugüne kadar desteklenen projelere 15 milyar TL destek bütçe aktarıldı. Desteklenen projelerde görev alan proje personeli (yürütücü, araştırmacı, danışman, yurtdışı araştırmacı, yurt dışı danışman, bursiyer) sayısı 78 bin 347 oldu. Bilim insanı destekleme programlarımız kapsamında 2002’den bugüne 273 bin 610 bilim insanı desteklenerek 3.3 milyar TL bütçe aktarıldı. Kurumun diğer önemli görevleri kapsamında yer alan bilim ve toplum sorumluluklarımız kapsamında da 2007’den bugüne 40 bin 105 projeye 2020 sabit fiyatlarla toplam 740 milyon TL destek aktarıldı. Uluslararası düzeyde elde ettiğimiz başarıların teşvik edilmesi için de Uluslararası İşbirliklerine Katılımı Özendirmeye Yönelik Destek ve Ödül Programları yürütüyoruz. Bu kapsamda 2 bin 277 kişi programın desteklerinden ve bin 283 proje kapsamında bin 931 kişi ödüllerinden faydalandı. Kurumumuzun yeni stratejik yaklaşımına göre ekosistemimizin sahip olduğu Ar-Ge ve yenilik birikimlerini birlikte geliştirme ve birlikte başarma odağında harekete geçirme dönemine girmiş bulunuyoruz.
“Ekosistemimizi güçlendirdik”
2020’de birlikte geliştirme ve birlikte başarma odağında ekosistemimiz için birçok yeni imkan sağladık. Covid-19 dönemine yönelik sağladığımız ekosistem seferberliğine ek olarak yeni proje ve çağrılarla ekosistemimizi de güçlendirdik. 2020’de üniversitelere yönelik destek programlarımız kapsamında toplam 395 milyon TL bütçeli bin 179 projeyi destekledik. 2 bin 500 firmanın desteklenen 3 bin 225 projesi kapsamında 669.1 milyon TL hibe destek verdik. 13 bin 624 bilim insanımıza 236.5 milyon TL destek sağladık. Bilim toplum projeleri için 81 ilde 6 bin 672 proje için destek kararı alarak yaklaşık 47.6 milyon TL ödenek verdik. 2020’de açıklanan yeni çağrı sonuçlarıyla Ufuk2020 Programı’nda da toplam bin 293 Türk yürütücünün dahil olduğu 909 proje ile toplam 291.6 milyon euro tutarında hibe destek elde ettik. İkili uluslararası bilimsel ve teknolojik işbirliği anlaşmalarımızın sayısı da 62 ülkeye ve 88 kuruluşa çıkarılmış oldu. 2020’de 26 ikili ve 17 çok taraflı olmak üzere toplam 43 çağrı aracılığı ile toplam bin 701 proje başvurusu aldık. Tüm bu gelişmeler içerisinde Ar-Ge ve yenilik çalışmalarımızda çıktı ve etki odaklı süreç yönetimini sağladık. Ekosistem aktörlerimiz ulusal ve uluslararası alanda etki sağlayan yeni başarılara imza atmaya devam ediyor.
“13 çağrı için 7.6 milyon euro bütçe ayrıldı”
Türkiye’nin birlikte geliştirme ve birlikte başarma yaklaşımı uluslararası alanda da görünürlük kazandı. Stratejik yaklaşımımız da, 2027’ye kadar sürecek olan Ufuk Avrupa Programı’nın stratejik çerçevesi ile uyumlu. Ufuk2020’den Ufuk Avrupa’ya geçiş sürecinde 1 milyar euro bütçeli ‘Yeşil Mutabakat (Green Deal)’ Çağrısı da açıldı. Çağrılarda ekosistem paydaşlarımızın başarısının artırılması için 40’ın üzerinde etkinlik düzenlenerek toplam 4 bin 600’ün üzerinde araştırmacıya da ulaştık. 2021’de sonuçlarının açıklanacağı Yeşil Mutabakat Çağrısı’nın ötesinde Ufuk Avrupa Programı kapsamında da yine güçlüklerin ön planda olduğu yeni çağrılar açılacak. Ayrıca, uluslararası ikili işbirliklerimiz kapsamında 11 çağrımız başvurulara sürekli açık formatta. 2021 yılına ait ikili işbirliklerine yönelik yeni çağrılar da açılacak olup ülkelerle yapılan anlaşmalar kapsamında belirleniyor. Gerçekleştirdiğimiz çalıştaylara göre malzeme ve havacılık alanlarında da çağrılarımız olacak. Çoklu işbirlikleri kapsamında ise mevcut durumda açılması planlanan 13 yeni çağrı için toplam 7.6 milyon euro bütçe ayrıldı. Uluslararası bilimsel ve teknolojik işbirliğimiz sağlanan bu imkanlarla güçleniyor.
HÜLYA GENÇ SERTKAYA