Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektörü Siparişlere Yetişemiyor
Hazır Giyim Sektörü İhracat Rekoru Kırıyor
HAZIR giyim ve konfeksiyon sektörü, sağladığı yüksek istihdam ve gerçekleştirdiği katma değerli ihracatla Türkiye ekonomisinde önemli bir yere sahip, iplikten kumaşa, aksesuardan her türlü ürün tedarikine kadar bu sektöründe güçlü bir altyapıya sahip olan Türkiye, hazır giyimde dünyanın önde gelen üretici ülkeleri arasında yer alıyor. Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörü özellikle yaşadığımız bu pandemi döneminde daha da öne çıkmaya başladı, öyle ki Avrupa ve ABD’nin birçok perakende grubu son dönemde üretimlerini Türkiye’de kaydırıyor. Daha önce Uzakdoğu ülkelerine verilen bu siparişlerin Türkiye’ye yönelmesiyle birlikte sektörde kapasiteler doldu. Bunun da etkisiyle sektör son aylarda art arda ihracat rekorları kırmaya başladı. Temmuz’da 1 milyar 812 milyon dolarla aylık ihracat rekoru kıran sektör, Ekim ayında 1 milyar 858 milyon dolarla yeni bir rekora daha imza attı, ihracatta kırılan rekorların önümüzdeki aylarda da devam etmesi bekleniyor.
ABD’YE İHRACAT ARTIYOR
Türkiye’nin önde gelen hazır giyim ve ev tekstili üreticileri arasında yer alan Yeşim Tekstil, üretiminin yüzde 90’a yakınını ihraç eden bir şirket. Örmede günlük 50 ton, boyamada 60 ton, baskıda 100 bin metre, hazır giyimde 150 bin adet ve ev tekstilinde de 100 bin adetlik kapasiteye sahip. 2019 yılını yüzde 10’luk büyüme, 385 milyon dolarlık ciro ve 350 milyon dolarlık ihracatla kapattı. Grup CEO’su Şenol Şankaya, Türk tekstil ve hazır giyim sektörünün son dönemde özellikle ABD pazarında önemli bir ivme yakaladığını belirtiyor.
Şankaya, “ABD’li firmalar Çin ile yaşanan ticaret savaşlarından dolayı riski azaltmak istiyor. ABD’ye yapılan ihracatın kısa vadede 1.5 milyar dolara, orta vadede ise 5 milyar dolara çıkartılması hedefleniyor. Gelecekten son derece ümitliyiz” diyor. Türkiye’nin önünde çok büyük fırsatların olduğunu vurgulayan Şankaya, şöyle devam ediyor:
“Sektör temsilcileri olarak gerekli kapasite ve modernleşme yatırımlarını devreye alırsak, önümüzdeki dönemde ABD’den gelebilecek büyük sipariş taleplerine de yanıt verme şansı bulabiliriz. Sektörümüz açısından 2021 oldukça hareketli geçecek gibi görünüyor. Türkiye bu talebe hazırlanmalı ve tüm planlamalarını ona göre revize etmeli. Eylül-Ekim döneminde kapasite kullanım oranımız yüzde 90-95’ler seviyesine geldi. An itibarı ile tam kapasite ile çalışıyoruz, önümüzdeki aylar için kısa süreli kapasitelerin dolu olduğunu söylemek mümkün. Planlı ve biraz daha uzun vadeli siparişleri gündemimize alabiliriz. Mısır’daki tesislerimizde ise nispeten daha yavaş toparlanan ABD pazarı nedeniyle hala yüzde 10-15’lik bir kapasite kaybımız var.”
“AVRUPA’NIN EN ÖNEMLİ TEDARİKÇİSİYİZ”
ÎHKÎB (İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği) eski Başkanı Nuri Artok da pandeminin yoğun olarak yaşandığı ve kısıtlamaların uygulandığı dönemde hazır giyim satışlarının gerilediğini, bu yüzden de AvrupalI perakendecilerin ellerindeki stokları eritme yoluna gittiklerini hatırlatıyor.
Bu yüzden yılın ilk yarısında binlerce siparişin iptal edildiğini belirten Artok, Avrupalı perakendecilerin ellerinde ürün kalmaması üzerine Temmuz ayından itibaren yeniden sipariş vermeye başladıklarını ifade ediyor.
Avrupalı perakendecilerin kısa sürede ürün tedarik edebilecekleri tek ülkenin Türkiye olduğunu söyleyen Artok, şöyle devam ediyor:
“Türkiye hızlı teslimat avantajı ve kaliteli üretimiyle Avrupalı perakendecilerin en önemli tedarikçisi. Bu yüzden siparişlerde Türkiye’ye doğru bir yönelme var. Pandemi nedeniyle ekonomilerin kapandığı dönemde üretimde bazı sıkıntılar yaşadık, özellikle boyahaneler siparişlerin azalması nedeniyle o dönemde verimli çalışamadı. Biz firma olarak daha çok Almanya’ya ihracat yapıyoruz. Bu ülkeden aldığımız siparişlerde düzenli olarak artış oldu. Gelen bu siparişlerin kalıcı olacağını düşünüyorum. Tabii bu biraz da pandeminin nasıl seyredeceğine bağlı. Çünkü birçok Avrupa ülkesinde kısıtlamalar yeniden başladı. Bu yüzden endişeliyiz. Bu kısıtlamalar Avrupa’da tüketimin azalmasına yol açarsa bu zincirleme olarak üretime, dolayısıyla bize de yansıyacaktır. Fransa’yla yaşadığımız siyasi gerginlik de ihracata yansıyabilir.”
“SİPARİŞLERDE ARTIŞ BEKLİYORUZ”
Bordo Grubu spor ve casual kategorilerinde yılda 4 milyon adet üretim gerçekleştiriyor. Pandemi sonrasında kumaş tercihlerinde doğa ve çevre dostu elyaf, yeniden değerlendirilmiş (recycle) ve organik pamuk ürünlere talebin çok yükseldiğini belirten firmanın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fahri Şahin, Avrupalı markaların, salgının ikinci dalgası kaynaklı kapanmalara karşı stok risklerini azaltmak için model başına sipariş adetlerinde çok ciddi düşüşler yaptıklarını söylüyor. Avrupalı perakendecilerin sattıkça yerlerine tekrar sipariş geçmeyi tercih ettiklerini ifade eden Şahin, bu çalışma tarzının üretim bantlarında yeniden yapılanmayı beraberinde getirdiğini söylüyor. özellikle Avrupa ülkelerinin “kaliteli ürün” üretimi sebebiyle Türkiye’yi tercih ettiklerini vurgulayan Şahin, “Kapasite kullanım oranlarımız yüzde 70’lere kadar yükseldi. Şubat 2021’de yeni sezonun başlangıcı ile siparişlerde ciddi bir artış bekliyoruz. Yol haritamızı buna göre hazırlıyoruz” diyor. Sektörde maliyet öncelikli üretimden kalite öncelikli üretime geçişin görüldüğünü kaydeden Şahin, bunun beraberinde Türkiye’ye ilgiyi PİJbl artırdığını vur-11gülüyor. Şahin i şunları söylü-‘ yor:
“Model başına azalan sipariş adetleri ve hızlı tekrar siparişler için ana pazarımız olan Avrupa’ya yakın olmamız çok büyük bir avantaj sağladı. Üretim hatlarımızdaki esneklikler ve hızlı dönüşebilme kabiliyetlerimiz Asya’dan çok daha hızlı olduğu için bu küresel değişime çok daha hızlı adapte olduk. Türkiye olarak AB ülkelerindeki pastadan payımızı genişletmeye devam ederken, açılımı ABD pazarına yapıyoruz. Bir ülkeye, özellikle ABD gibi dev ve uzak bir pazara girmek elbette zaman alacaktır; ama bunun başlangıcı yapıldı bir kez ve devamı gelecektir. Çünkü markalar ellerindeki stokları bitirdiler ve yerlerine fazla sipariş yerleştirmediler. Bu durumu daha fazla sürdüremezler ve siparişler yerleştirilmek zorundalar.”
“YENİ YATIRIMA BAŞLADIK”
Hazır giyim sektörünün önde gelen üreticilerinden bir başkası da Nova Fashion Grup. Bu gruba bağlı Teksim Giyim, Samsun Kavak Organize Sanayi Bölgesi’nde yılda 2 milyon adet triko ürünleri üretiyor. Avrupa’nın önde gelen birçok markasına üretim yapan firmanın geçen yılki ihracatı 52 milyon dolar olarak gerçekleşti. Grup aynı zamanda bazı Avrupalı markalara mümessillik de yapıyor. Grup CEO’su Umut Boz, kapasitelerinin tamamen dolu olduğunu belirtiyor. Avrupalı ve ABD’li perakendecilerin Türkiye’ye yönelmesi üzerine üretim kapasitesini artırmaya karar verdiklerini vurgulayan Boz, Samsun’daki tesisin yanına ek bir tesis daha kurmak üzere harekete geçtiklerini söylüyor. Boz, şu açıklamalarda bulunuyor: “AvrupalIlar teraziyi fazla Uzakdoğu’ya kaydırmış olduklarını fark ettiler ve Türkiye’ye yönelmeye başladılar. Bir de Çin bu pandemi dönemini iyi yönetemedi, Avrupalı markalara güven kaybı yaşattı. Son bir yılda ABD’den ciddi bir talep gelmeye başladı. ABD’de de müşterilerimiz oluşuyor. Kısa bir süre içinde Türkiye olarak ABD’ye gerçekleştirdiğimiz hazır giyim ihracatının 5-6 milyar dolara ulaşacağını düşünüyorum. Şu anda ABD’de görüştüğümüz firmaların bize vermek istedikleri siparişler çok büyük. Orada büyük gruplarla görüşme halindeyiz. Bunun için Samsun’daki fabrikanın yanma ek tesis kuruyoruz, inşaata başladık. 2021’de bu yatırımı tamamlayacağız. Böylece mevcut kapasitemiz yüzde 40 artacak. Yaklaşık 45 milyon TL’lik bir yatırım. Ama bu ek tesis de yeni siparişlerin üretimine yetmeyecek. Ayrı bir tesis kurmak için birkaç şehirde yer bakıyoruz. Şu anda Malatya’da arayışlarımız var. Alternatif olarak Ordu’yu düşünüyoruz.”
Mustafa GÜLTEPE / İHKİB İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı
“ABD pazarında büyük sıçrama yakaladık”
İhracata çalışan firmalarımızın yılbaşına kadar kapasiteleri dolu. Önümüzdeki iki ayda farkı kapatıp salgının tüm olumsuz etkilerine rağmen geçen yıl gerçekleştirdiğimiz 17.7 milyar dolarlık ihracat hacmini yakalayacağımıza inanıyorum. Böylesine zorlu süreçte bizi başarıya taşıyan faktörlerin başında sektörün tasarım ve koleksiyon oluşturabilme gücü geliyor. Sektörün tasarım altyapısının korunması çok önemli. Bu nedenle işten çıkarma yasağının iki ay daha uzatılmasını ve teşvikleri kapsamında mevcut tasarımcı istihdamının desteklenmeye devam edilmesini istiyoruz. Salgınla özellikle 100 milyar dolarlık ABD pazarında büyük bir sıçrama yakaladık. Bu ülkeye 10 aylık ihracatımız yüzde 21.5 artışla 662 milyon dolara yaklaştı. Ekim ihracatımızda yüzde 34.7’lik artış ileriye dönük umutlarımızı arttırıyor. Ekim ayında ABD’nin yanı sıra İngiltere’ye yüzde 42.6, Danimarka’ya ise yüzde 36.2’lik ihracat artışı gerçekleştirdik.
Cevdet KARAHASANOGLU / Pameks Giyim Yönetim Kurulu Başkanı
“Sipariş iptallerine dikkat!..”
Avrupa ve ABD’li firmalara örme kumaştan katma değeri yüksek dış giyim üretimi yapan bir firmayız. Yıllık üretim adedimiz 1 milyon 600 bin adet. Örme kumaşların soluk alabilmeleri, konfor ve rahatlıkları nedeniyle pandemi döneminde çok fazla tercih ediliyor. Türkiye’nin örme kumaş altyapısının çok güçlü olması alıcıları Türkiye’ye yönlendiriyor. Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında göreceli düşük miktarlı gelen siparişler Temmuz ayı ile birlikte çok hızlanarak tüm kapasiteleri doldurdu. Gelen taleplerde Almanya ve İngiltere başı çekti. Örme ürün üretiminde yüzde 100 kapasitemiz dolu. Ocak 2021 sonuna kadar kâğıt üzerinde ve sipariş bazında doluyuz. Ancak geçen hafta başı itibariyle birçok Avrupa ülkesinin yeniden kapanması nedeniyle müşterilerden siparişleri bekletme yazıları almaya başladık. Önümüzdeki hafta bu negatif gelişmelerin sonuçlarını artı veya eksi olarak görmeye başlarız. Kısa vadeli olarak sektör oldukça tedirgin. Ancak orta ve uzun vadede pandeminin de seyrine bağlı olarak hazır giyim siparişlerinin kesinlikle artacağını ve sektör için geleceğin yakın geçmişe gore çok daha iyi olacağını söyleyebilirim.
Pazarın şeklinin ve tüketici alışkanlıklarının pandemi nedeniyle değişmesi ülkemizin karşılaştırmalı üstünlükleri nedeniyle avantajına. Bunlar hız, küçük parti üretim kabiliyeti, pazara yakınlık, güçlü lojistik altyapısı olarak sıralanabilir.
ÖZBEY MEN