Türkiye Kadın Kooperatifleri ve Kadın Girişimcileri
TÜRKİYE’NİN dört bir yanında kurulan 300’ün üzerindeki kadın kooperatiflerinde, kadın emeği üretime, üretim de katma değere dönüşüyor. Kooperatif çatısı altında örgütlenen kadınlar üretiyor, ev ekonomilerine katkıda bulunuyor, bölgelerinde kırsal kalkınma ruhunun fitilini ateşliyor. Kuruldukları bölgenin gelişimine sosyal, ekonomik ve kültürel açılardan katkıda bulunuyor.
Kadın kooperatifleri, geleneksel gıda ürünlerinin üretimi ve pazarlanmasından kadınların el emeği ile ürettikleri ürünlerin değerlendirilmesine, hayvansal ve tarımsal üretimden ekolojik turizm faaliyetlerine, yaşlı, engelli ve çocuk bakımından catering hizmetlerine kadar pek çok alanda faaliyet gösteriyor. Ortak sorunlarını çözmek için güçlerini birleştirmeleri gerektiğini gören kadın kooperatifleri, hem kendi aralarında hem de yerel yönetimlerle işbirliklerini gidiyorlar.
İçeriğe Ait Başlıklar
Ekonomiye Katkı Sağlayan Kadın Kooperatifleri
Pandeminin yarattığı krizde dayanışmanın gücüyle ayakta kalma mücadelesi veren kadın kooperatifleri, pandeminin sağlıklı ve organik ürünlerine ilgiyi artırması fırsatını değerlendirmeye çalışıyor. Katkısız, doğal, sağlıklı, kaliteli ve bağışıklık güçlendirici ürünlere artan talebi karşılıyor. Kadın kooperatifleri, tarımsal üretimde katma değeri yüksek ürünlerin üretimine yöneliyor.
59 BİNDEN FAZLA KOOPERATİF VAR
Bugün Türkiye’de 59 binden fazla kooperatif faaliyet gösteriyor. Bunların ortak sayısı ise 6 milyonu aşıyor. Bu kooperatifler ilgi alanlarına göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı’nın yetki alanlarında yer alıyor. Ticaret Bakanlığı verilerine göre bugün 295 adet aktif kadın girişimi üretim ve işletme kooperatifi mevcut olup bunların toplamda 3 bin üzerinde katılımcı ortakları bulunuyor. Bunlar doğrudan kadın emeği ve girişimciliğine odaklanan kooperatifler olurken, bunun dışında Ticaret Bakanlığının yetki alanında 30’ü aşkın türde kurulmuş, ortak sayısı 1.3 milyonun üzerinde olan toplam 8 bin 750 kooperatifte, çok sayıda kadın girişimci yer alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan edinilen bilgiye göre Bakanlığın bünyesinde hali hazırda ortakları ve yönetimi kadınlardan oluşan 34 ilde kurulu 43 adet tarımsal kalkınma kooperatifi ve bu kooperatiflerin 2 bin 683 ortağı var. Kurulan bu kooperatiflerin 18’i pozitif ayırımcılık gözetilerek Genel Bütçe ve Kırsal Alanda Sosyal Destek Projesi kapsamında desteklendi. Tarım Bakanlığı yetki alanında faklı türlerde kurulan kooperatif sayısı 11 bin 500 civarında.
Bu arada şunu da hatırlatalım Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı (AÇSHB) arasında “Kadın Kooperatiflerinin Güçlendirilmesi İş Birliği Protokolü” 2018’de imzalandı. Oluşturulan çalışma grupları aracılığıyla kadın kooperatiflerinin önemi, nasıl kurulacağı, bu alanda devlet tarafından sağlanan desteklere yönelik illerde toplam 629 çalıştay, eğitim ve bilgilendirme toplantıları düzenlendi. Bu faaliyetlerden 26 bin 748 kişi yararlandı.
Kadın kooperatiflerinin kurulmasının teşvik edilmesi çerçevesinde eğitim çalışmalarına yönelik yeni projeler gündemde. AÇSHB ve Tarım Bakanlığı’nın iş birliğinde gelecek yıl başlatılması planlanan Kadınların Kooperatifler Yoluyla Güçlendirilmesi Projesi’ne ilişkin de hazırlıklar sürüyor. Sivil toplum kuruluşları, meslek örgütleri, sendikalar ve üniversitelerin içinde olduğu proje ile 3 bin 500 kooperatif kurma veya ortağı olma potansiyeli bulunan kadın ile bin 500 kooperatif ortağı olan kadına kooperatifçilik ve kadının güçlenmesi eğitimi verilecek.
HER TÜR TEŞVİK VE DESTEK VAR
Kooperatifler Ticaret Bakanlığı’nın İhracatta Devlet Destekleri, kalkınma ajansları destekleri, TÜBİTAK ve KOSGEB destekleri gibi pek çok farklı türden desteğe başvurabiliyor. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, kooperatiflerin yalnızca sayılarını değil, özellikle yetkinliklerini ve etkinliklerini artırmak adına, her türlü yasal, idari ve teknik çalışmayı, kooperatiflerin ve bunların merkez birlikleri ile istişare halinde büyük bir hassasiyetle yürüttüklerini söyledi.
‘Kooperatifçilik Sektör Analizi’ çalışmasına başladıklarını, çalışmanın sonuçlarına göre ileride ilave adımlar atabileceklerini dile getiren Pekcan, “Kooperatiflerimiz gelişip etkinliklerini artırdıkları müddetçe, devletimizce sağlanan hemen her türlü teşvik ve destekten yararlanmaları mümkün. Bunun en son ve en güzel örneklerinden birisini Bakanlık olarak 15 Temmuz’da başvurularını almaya başladığımız ve yüzde 75 oranında hibe desteği imkanı sunan KOOP-DES teşkil ediyor. Programın niteliği gereği önceliği ortaklarının çoğunluğunu kadınların oluşturduğu ve kadın emeğini değerlendirme amacı güden kooperatiflerimize verdik” dedi.
Kooperatiflerin pek çok farklı türden desteğe başvurabildiğine dikkat çeken Bakan Pekcan, “Burada esas olan kooperatiflerimizin etkin bir iş planı ile hareket etmeleri, kurumsallıklarını artırmaları ve devletimizin sağladığı imkanlardan bilinçli şekilde faydalanmaları” ifadelerini kullandı.
94 KADIN KOOPERATİFİNE HİBE
KOOP-DES’e kuruluş, işleyiş ve denetimleri Ticaret Bakanlığı’nca gerçekleştirilen, ortaklarının çoğunluğunu kadınların oluşturduğu ve kadın emeğini değerlendirme amacı güden kooperatifler ve üst kuruluşlar başvurabiliyor. KOOP-DES kapsamında kooperatiflerin başvuruları Ticaret Müdürlükleri aracılığıyla 15 Temmuz 2020 itibarıyla kabul edilmeye başlandı. İlk etapta yapılan değerlendirmeler sonucu, 11 ilden 54 kadın kooperatifi, ikinci etap değerlendirmeler sonucu 20 ilden 40 kadın kooperatifi hibe desteği almaya haz kazandı. Verilen hibe desteği büyük oranda kooperatiflerin makine ve ekipman atımlarına yönelik hibe desteği oldu. Makine ve ekipman haricinde de farklı türden yöresel ürünlerin üretimine yönelik altyapının kurulması yönünde destekler sağlandı.
TOPLAM BÜTÇE 15 MİLYON TL
Bakan Pekcan, KOOP-DES programına gösterilen ilgiden memnun olduklarını belirterek, 2020 içinde bütçe uygunluğu devam ettiği sürece proje başvurularını kabul etmeye devam edeceklerini vurguladı. Programın niteliği gereği önceliği kadın emeğini değerlendirme üzerine kurulmuş kadın kooperatiflerine verdiklerini dile getiren Pekcan, “Ancak web-sitemizde yer alan program koşullarıyla uyumlu tüm kooperatiflerimiz projeleri ile başvurabilirler. Bunları bu yıl içerisinde, toplamdaki 15 milyon TL’lik bütçe uygunluğumuz devam ettiği sürece titizlikle değerlendirip sonuçlandıracağız. En fazla katma değeri sağlayacak projeleri destekleyebilmeyi ümit ediyoruz” dedi.
KOOP-DES çerçevesinde kooperatiflerin proje tutarlarının kalkınmada öncelikli yörelerde yüzde 75’i, diğer bölgelerde yüzde 50’si ve kalkınmada öncelikli yöre şartı aranmaksızın ortaklarının en az yüzde 90’ını kadınların oluşturduğu kooperatiflerde de yüzde 75’i Ticaret Bakanlığı’nca hibe olarak karşılanıyor. Kooperatiflerin sunacakları proje başvurularında hibeye esas proje tutarlarında üst sınır kooperatiflerin mal alımlarında 200 bin TL, hizmet alımlarında 30 bin TL, nitelikli personel istihdamında yıllık bir personel için 30 bin TL, iki personel için toplam 60 bin TL olarak uygulanıyor.
POZİTİF AYRIMCILIK
Tarım ve Orman Bakanlığı, yürütülen projelerde kadınlara ve onların kurduğu kooperatiflere pozitif ayrımcılık yapıyor. Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Destekleme Programı (KKYDP) kapsamında verilen desteklerde üst limit tüzel kişilikler için 2.5 milyon TL olarak belirlenirken, destekten Bakanlık sistemlerinde üretici/yetiştirici olarak kayıtlı gerçek ve tüzel kişiler; bireyler, şirketler, tarımsal amaçlı kooperatif, birlik ve üst birlikler yararlanabiliyor. Diğer taraftan, IPARD Programında üretici örgütleri ve kooperatiflerle ilgili bütün yatırım tedbirlerinde pozitif ayrımcılık bulunuyor. Üretici örgütleri için baz hibe oranı 101 tedbirinde yüzde 60,103 tedbirinde yüzde 50, 302 tedbirinde yüzde 65. Mevcut uygulamada baz hibe oranı 101,103 ve 302 tedbirinde sırasıyla yüzde 50, yüzde 40 ve yüzde 55 düzeyinde.
Ayrıca, IPARD sıralama kriterlerine göre başvuru sahibi üretici örgütü ise ya da hakim ortağı üretici örgütü olan bir tüzel kişilikse, 101 tedbiri için 20 puan,103 tedbiri için 25 puan, 302 tedbiri için 15 puan alıyor. Ayrıca Kadın girişimcilere pozitif ayrımcılık kapsamında sırlama kriterlerinde ekstra puan veriliyor.
25 Mart 2020’de Resmi Gazetede yayımlanan Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerince tarımsal üretime dair düşük faizli yatırım ve işletme kredisi kullandırılmasına ilişkin tebliği çerçevesinde tarımsal amaçlı kooperatifler de kredilerini Ziraat Bankası’ndan alıyor. Projelerinin özelliğine göre faizin tamamı veya bir bölümü Hazine tarafından karşılanıyor. Verilen kredilerde faiz indirim oranı yüzde 50-100 ve vade 5-7 yıl olarak uygulanıyor. Tarımsal amaçlı kooperatifler her yıl bu amaçla çıkartılan Bakanlar Kurulu kararı ve ilgili tebliğ kapsamında kredi talebinde bulunabiliyor. Bakanlık verilerine göre KKYDP kapsamında 2006-2020 arasında 534 tarımsal amaçlı kooperatif ve üretici birliğine 137.4 milyon TL hibe desteği verildi.
MAKİNE PARKLARI DESTEKLENECEK
Kırsal kalkınma destekleri kapsamında 2021-2025 yıllarını kapsayan dönemde tarımsal amaçlı kooperatif ve birliklerin de yararlanabileceği başta makine parkları olmak üzere bazı desteklerin verilmesi planlanıyor. Dördüncü dönem (2021-2025) Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Tarıma Dayalı Ekonomik Yatırımlar ve Kırsal Ekonomik Altyapı Yatırımlarının Desteklenmesine İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı 28 Temmuz 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanırken, bu kapsamda tebliğ çalışmaları devam ediyor.
Tarım ve Orman Bakanlığından edinilen bilgiye göre önümüzdeki dönemde, doğal kaynaklar ve çevrenin korunmasını dikkate alarak kırsal alanda gelir düzeyinin yükseltilmesi, tarımsal üretim ve tarıma dayalı sanayi entegrasyonunun sağlanması için mikro, küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi, tarımsal pazarlama altyapısının geliştirilmesi, geriye dönük izlenebilirliğin sağlanması ve gıda güvenilirliğinin güçlendirilmesi, kırsal alanda alternatif gelir kaynaklarının oluşturulması, kırsal ekonomik altyapının güçlendirilmesi, tarımsal faaliyetler için geliştirilen yeni teknolojilerin üreticiler tarafından kullanımının yaygınlaştırılması ile kırsal ekonomik altyapı yatırımlarının desteklenmesi hedefleniyor.
Ayrıca bunların yanı sıra tarımsal ürünlerin işlenmesi, kurutulması, dondurulması, depolanması ve paketlenmesi, aile işletmeciliği faaliyetlerinin geliştirilmesi, su ürünleri ve ipekböceği yetiştiriciliği, tarımsal amaçlı kooperatif ve birlikler için makine parkları, yenilenebilir enerji üretimine bağlı olmaksızın yeni seraların yapılması, kanatlı yetiştiriciliği faaliyet konularına da destek verilmesi planlanıyor. Projelerin değerlendirilme aşamasında kadın ve genç girişimcilere öncelik sağlanması öngörülüyor.
“HİBE DESTEĞİ VERİLMELİ”
Türk Kooperatifçilik Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haşim Özü-doğru, finansman yapılarının güçlendirilmesiyle sınırlı sermaye ile kurulan kooperatiflerin piyasada etkinlik kazanabileceğini vurguladı. Kooperatifleri sürekli kamusal desteğe bağımlı hale getirmeden, başlangıç sermayesi niteliğinde, üretim ve istihdamı artıracak, pazarlama faaliyetlerini kolaylaştıracak projelerle hibe desteği verilmesinin önemine dikkat çeken Prof, özüdoğru, şunları kaydetti:
“Desteklerle kooperatiflerin daha etkin ve verimli çalışması sağlanarak, başarılı kooperatifçilik uygulamalarının olduğu gelişmiş ülkelerdeki gibi, ekonomik katma değerin artırılması, kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi, işsizliğin azaltılması ve insan kaynağı kapasitesinin geliştirilmesi sağlanabilir. Ek olarak iş gücü piyasasında yeterince yer almayan ve dezavantajlı gruplar arasında olan kadınların emeğinin değerlendirilerek ekonomiye kazandırılması gerekiyor. Kooperatifler, ihracatla birlikte yurt dışına açılmaları için fon desteğine ihtiyaç duyuyor.”
KADIN KOOPERATİFLERİNİN GELİŞİMİ
Türkiye’de kadın emeğinin kooperatifler yoluyla değerlendirilmesi noktasında mücadele veren isimlerden biri de Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) Kurucu ve Yönetim Kurulu Üyesi Şengül Akçar. KEDV’nin kuruluşundan bu yana, dar gelirli kadınların yerel düzeyde ihtiyaçları etrafında bir araya gelerek girişimler başlatmasını desteklediklerini belirten Akçar, birlikte çalıştıkları kadın grupları güçlendikçe bu grupların kendi sesleriyle, kendi sorunları ve gündemleri için kendi örgütlerini kurmaları gereğinin ortaya çıktığını belirtti.
Akçar, “2002’den başlayarak, bu gruplarla, yaklaşık bin kadınla iki yıl süren bir dizi toplantı yaptık ve birlikte en uygun yapının ne olabileceğini araştırdık. Kooperatif modelinde uzlaştık ve ‘Kadın Kooperatifi’ modelini geliştirdik, bir ana sözleşme ve kooperatifleşme el kitabı hazırladık. İlk kadın kooperatifi 2001 sonunda kuruldu. Bugün kadın kooperatiflerinin sayısı 300’ü aştı. Bu ihtiyaca cevap veren bir model geliştirdiğimizi gösteriyor” dedi.
TASARIM ATÖLYELERİ DÜZENLİYOR
1986’dan bu yana kadınların kendi sosyal ve ekonomik çözüm önerileri ve pratikleriyle ve kendi sesleriyle yerel kalkınmadaki liderliklerini güçlendirmek amacıyla çalışan KEDV, kadın kooperatiflerine yönelik, başta kooperatif kurma ve yönetme olmak üzere, liderlik, finansal okuryazarlık, girişimcilik, stratejik planlama, proje yazma, savunuculuk ve kurumsal iletişim gibi çeşitli eğitim programları yürütüyor.
Ayrıca, kooperatif çatışı altında, çocuk bakım hizmetlerinden organik tarım, süt ürünleri ve tekstile uzanan geniş bir alanda iş kurmaları ve yönetmeleri için eğitim ve danışmanlık, tasarım, özel sektörün tedarik zincirine girmeleri için pazarlama ve finansman desteği veriyor. Kooperatiflerin birbirlerinden öğrenmeleri, kendi aralarında işbirlikleri geliştirmeleri ve ortak sorunları için güçlerini birleştirmeleri için aralarındaki iletişimi güçlendirmeye çalıştıklarını söyleyen Akçar şunları kaydetti:
“Bu amaçla yılda bir kez ulusal toplantı ve bölgesel toplantılar ile değişim toplantıları düzenliyoruz. Yine bu kapsamda SÎMURG Kadın Kooperatifleri Birliği’nin kurulmasına destek verdik ve halen birliğin sekretaryasını yürütüyoruz. Kooperatiflerin ihtiyaç ve taleplerini kamu yöneticilerine duyurmaları için destek veriyoruz. Bireysel üreticilere ve küçük girişimcilere yönelik olarak yılda birkaç kez tasarım atölyeleri düzenliyoruz. Nahıl işletmemiz kanalıyla sürekli bir tasarım desteğiyle, birlikte ürünlerini iyileştirerek pazarlıyoruz.”
“FONU BÜYÜTECEĞİZ”
Kadın kooperatiflerine genellikle acil ihtiyaçları ve işlerini büyütmeleri için gerekli araç gereç ve uzmanlık desteği alabilmeleri için mali destek sağladıklarını söyleyen Akçar, özellikle çocuk yuvası işleten kooperatiflerin kriz zamanlarında oluşan kira, personel ücretleri, eğitim araç gereçleri ve malzemeleri gibi acil ihtiyaçları ya da ruhsat alma giderleri gibi ihtiyaçlarını karşıladıklarını dile getirdi. Akçar, “Bu kapsamda, yakın zamanda destek verdiğimiz îlk Adım, îpekyolu, Bahçelievler, Biga, Karabiga ve Nilüfer kadın kooperatiflerini sayabiliriz.
Pek çok kooperatife de üretim kalitelerini iyileştirmeleri ya da ölçeklerini büyütmeleri ve ürünlerini çeşitlendirmeleri için pasta, ekmek fırını, bilgisayar, dokuma makinası gibi araç gerecin yanı sıra gıda mühendislerinden uzmanlık desteği almalarını sağladık. Logo, etiket, ambalaj gibi markalaşma çalışmalarına destek verdik. Çeşme, Defne, Ayaş, Biga, Devrek Güneşi, Yelki, îpekyolu, îlk Adım Kadın Kooperatiflerini bu kapsamda sayabiliriz. Geri ödemesiz bu mali desteklerin miktarı kooperatiflerin ihtiyacına göre değişiyor, ama üç bin ile 15 bin TL arasında değiştiğini söyleyebiliriz.
Bu deneyimlerimize dayanarak ve kadın kooperatiflerinin finans ihtiyacını dikkate alarak, KEDV olarak bir ‘Kadın Kooperatifleri Destek Fonu’ oluşturduk. Çağrıya çıktık. Hibe biçiminde olan bu desteği sürekli hale gelmesi için kaynak yaratmayı ve bu Fonu büyüterek devam ettirmeyi hedefliyoruz. Diğer yandan, bireysel kadın girişimcilere ise Maya Mikro Kredi işletmemiz kanalıyla küçük krediler veriyoruz. Şimdiye kadar 14 binin üzerinde kredi verdik” diye konuştu.
SÜS BİTKİSİ VE ZAKKUM
Süs bitkilerinden zakkuma, yöresel gıda üretiminden tekstile birçok alanda faaliyet gösteren S.S. Mersin Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi, projeleriyle dikkat çekiyor. Mersin’in 13 ilçesini de kapsayacak şekilde, işbirliği halinde kadınların ekonomik ve sosyal alandaki payını arttırmak amacıyla geçen yıl Kasım’da sekiz kurucu ortakla kurulan kooperatif, halen 10 ortak ile devam ediyor ve ilk Genel Kurulu’nu yapmasının ardından ortak alımlarını gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Kooperatif Başkanı Meral Seçer, süs bitkisi yetiştiriciliğinde kadınlara hem teorik eğitim hem de pratik alanda uygulamalar gösterildiğini belirtti. Seçer, buradaki temel amaçlarının ekonomik geliri olmayan ya da çok düşük olan kadınlara yeni bir iş alanı, ek gelir fırsatı yaratabilmek olduğunu söyledi.
ATALIK BUĞDAY SOFRAYA GELİYOR
Bir diğer çalışma alanlarının ise yöresel gıda üretimi olduğunu belirten Seçer, bereketli topraklara sahip olan Mersin’de her yöreye özgü ürünlerin yine orada yaşayan kadınlar tarafından geleneklere bağlı kalarak üretildiğini vurguladı. Silifke’deki ‘Atalık Sarı Buğday’ projesinin buna çok güzel bir örnek olduğunu belirten Seçer, “Üreticilerimizin emeğiyle büyüyen Atalık buğdaylar, kadınlarımızın emeği ile bulgur ve un olarak sofralarımıza ayrı bir lezzet katıyor. Ayrıca, yine yöremize ait ürünlerden salça, pekmez, nar ekşisi, bandırma, reçel gibi ürünler de kooperatifimiz aracılığıyla ekonomiye kazandırılıyor.
Tekstil üretim atölyemiz de ise 10 kadın üretim yapıyor. Pandemi döneminde maske dikimi atölyemizde yapıldı. Bez çanta dikimleri, önlük, kıyafet dikişleri de burada gerçekleştirildi. Tarsus ve Çamlıyayla ilçelerimizde el emeği ürünlerin tasarıma katılarak hediyelik eşyaya dönüştürülmesi konusunda da çalışmalar yine kooperatifimizce gerçekleştirilmekte. İğne oyası bu ürünlerden birisi. Ayrıca, üretim alanlarımızı, kırsal turizm ile birleştirmeyi hedefliyoruz. Toros Dağları’nın eteğinde yer alan eski bir köy okulunu yenileyerek, hem civardaki kırsal mahallelerdeki kadınları üretime dahil etmeyi hem de merkezden gelecek aileleri bu üretim yöntemleriyle tanıştırmayı hatta birlikte yapmalarını sağlamayı hedefliyoruz.
Yine burada organik tarım uygulamalarının yapılacağı bir bahçe yaratmak ve bu üretim sürecini özellikle çocuklarımıza aktarmak da hedeflerimiz arasında. Ürün satışlarımız, sosyal medya hesaplarımız, Büyükşehir ve ilçe belediyeleri, işbirliği içinde olduğumuz dernek, vakıf ve firmalar üzerinden görüşmelerle yapılıyor. Yakın bir zamanda online web satış sitemizi hizmete alınacak” diye konuştu.
MORINGALI MAKARNA ÜRETECEKLER
S.S. Moringantep Girişimci Kadınlar Üretim ve Kalkınma Kooperatifi de projeleriyle dikkat çekiyor. Kooperatif, Gaziantep Tarım ve Orman II Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Tarım Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayım Dairesi tarafından desteklenen “Kadın Çiftçilerle Mucize Bitki Moringa’nın Türkiye Tarımına ve Sanayisine Kazandırılması Projesi” sonrasında 2018 Ocak’ta kuruldu. Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün koordinesinde, Gaziantep Üniversitesi Nurdağı Meslek Yüksek Okulu, Büyükşehir Belediyesi, Nurdağı Belediyesi, Nurdağı Ziraat Odası, Nurdağı Halk Eğitim Müdürlüğü,
KADEM Gaziantep Temsilciliği, zaman zaman ÎŞKUR destekli, kamu, STK, üniversite ve sanayi işbirliğinde yürütülen, Türkiye’ye değer katmaya çalışan bir kooperatif modeli.
Kooperatif, öncelikli olarak “Mucize Ağaç” olarak bilinen ‘moringa oleifera’ yetiştiriciliği ve ürün çeşitlendirmesi konusunda faaliyet gösteriyor. Organik tarım arazisinde 25 dekar alanda yetiştiricilik yaptıklarını söyleyen Kooperatif Başkanı Sevgi Kütüz, “Moringa oleifera üretimi yapıp toptan ve perakende satışını gerçekleştiriyoruz. Moringa evinde daha çok hasattan sonraki yıkama, kurutma ve öğütme işlemlerini gerçekleştiriyoruz, tpekyolu Kalkınma Ajansı’ndan aldığımız ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Nurdağı Belediyesi’nin de katkı sağladığı projemizle, tanıtım ve satış ofisimiz, sallama çaylarımızı kendimizin yapabileceği bir işletmemiz olacak, şu an proje yürütülmekte ve yakın zamanda inşallah işletmemizi açacağız.
Bunun yanında bu işletmemizde Moringalı yemekler de yapıp satmayı, düşünüyoruz, öğütülmüş moringalarımızı çeşitli formlarda ambalajlayıp satışını gerçekleştiriyoruz. Stevialı moringa çayı üretiyoruz. Sanayi işbirliği sağladık, sedef, egzema ve mantar hastalıklarına karşı moringalı ve antibakteriyel sabun ile el ve ortam dezenfektanı ürettik. Şimdi Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün GAP idaresi’nden aldığı destekle moringalı taze ve kuru makarna üreteceğiz. Bu projeyi yine Büyükşehir Belediyesi ve Nurdağı Belediyesi desteklemekte” diye konuştu.
MARKASI “DEFNE DALI”
Hatay’ın Defne ilçesindeki Defne Kadın Kooperatifi 2010’da, Yeşilpınar Belde Belediyesi’nin tahsis ettiği parselde Sabancı Vakfı’nın finansal desteği ve KEDV’nin katkılarıyla kurulan tesiste, bir araya gelen kadınların üretimi ile faaliyete başladı. Kooperatifli kadınlar, organik zeytin, zeytinyağı, nar ekşisi, çökelek, reçel, turşu gibi yöresel gıdalar, elma, portakal, hurma gibi kurutulmuş meyveler, biber, domates salçaları, doğadan tıbbi aromatik bitkiler gibi ürünleri topluyor, üretiyor, işliyor ve pazarlıyor. Kooperatifin ürünleri Defne Belediyesi’nin patentini alarak kooperatifin kullanımına tahsis ettiği ‘Defne Dalı’ markası ile pazarlanıyor.
Üretimin Hatay’ın Yayladağ ilçesine bağlı Turfanda köyünde gerçekleştirildiğini söyleyen Defne Kadın Kooperatifi Başkanı Nesrin Deli, ürünlerin organik ürün işleme belgesine sahip kendi tesislerinde işlendiğini, paketlendiğini ve pazara sunulduğunu belirtti. Deli, “Kadınlarımız ürettikleri ürünleri kooperatifimize satarak, işletmemizde emekleri karşılığında aldıkları saatlik ücretle kendilerine ekonomik yarar sağlıyor. Aktif 36 kadın ortağımız var. Hatay’ın tüm ilçelerinde ürünlerini satın aldığımız, bağlantılı olduğumuz çok sayıda kadın var” dedi.
SATIŞ KANALLARI OLUŞTURULDU
Deli, kuruluşlarının ilk aşamasında destekleriyle her aşamada yanlarında olan KEDV kanalıyla ulaştıkları müşterileri dışında tek seçeneklerinin ortaklarının sosyal çevresi olduğunu vurguladı. Zamanla üretim kapasitelerinin ve kooperatifin ulusal ölçek tanınırlığının artması sonrasında ulusal anlamda pazarlama olasılıklarını geliştirdiklerini dile getiren Deli şunları kaydetti:
“Geldiğimiz aşamada kadın kooperatiflerinin ürünlerini pazarlayan kooperatifler, özellikle organik ve yöresel ürünler üzerine çalışan gıda pazarlama şirketleri, son yerel seçim sonrası büyükşehir belediyeleri tarafından oluşturulan tarım ve gıda pazarlan ve satış birimleri, tüketici kooperatifleri önemli satış kanallarımızı oluşturuyor. Kooperatifimizin önemli bir atılım yapmasını sağlayan genç girişimcilerin oluşturduğu ‘Kadınların Elinden’ satış organizasyonunu özellikle belirtmek isterim. Gerek tarımsal üretim gerekse de ürün işleme sürecine emekleriyle katkı sağlayan kadınlarımız açısından kooperatifleşmenin getirdiği birçok yarar var. Katıldığımız fuarlar kooperatif ürünlerimizin tanıtımı kadar diğer kadın kooperatifleri ve ortaklarla bir ilişki ağı oluşturulmasına katkı sağlıyor.”
Gıda ve el sanatları alanında faaliyet gösteren S.S Alaşehir Kadın Grişimi ve Üretme İşletme Kooperatifi 39 ortaklı. Pandemi sonrası faaliyetlerine paketli kuru gıda üretimi ve kafe işletmeciliği olarak devam eden kooperatif ürünlerini ALAKOOP markası ile satıyor. Kooperatif Başkanı Selen öküzcüoğlu, pandemi döneminde sağlık çalışanlarına ve belediyeye ücretsiz maske ve tulum dikimi yaptıkları söylüyor.
OT FESTİVALİ PROJESİ SÜRÜYOR
Gündemlerinde yeni projeleri olan kooperatiflerden bir diğeri ise Afşar Balam Kadın Girişimi Üretim ve işletme Kooperatifi. Birleşmiş Milletler Küçük Destek Program’ndan (UNDP/SGP) destekli Ot Festivali projelerinin devam ettiğini söyleyen Kooperatif Başkanı Dr. Figen Ar, “Proje kapsamında yöredeki otlar, bu otlarla yapılan yemekler ve yöredeki yaş almış insanların odak noktası olduğu bir belgesel hazırlıyoruz.
Ayrıca yün ve dikiş atölyesi projemiz var. Dikiş atölyemizi kurduk. Buranın tasarım atölyesi olmasını hayal ediyoruz. Çantalar, otantik kıyafetler ve gelen talebe göre ürünler hazırlamayı planlıyoruz. Yörede yaklaşık 17 bin koyun var. Köylüler yünlerini eğer bir tüccar gelirse 1 TL’ye satıyorlar-mış, gelmezse yakıyorlarmış. Bunu duyunca çok üzüldüm ve Ankara Kalkınma Ajansı’na bir proje yazdım. Projemiz geçti. Çalışmalarımız sürüyor. Burada da kök boyalı iplikler, dokumalar ve keçe ürünler yapmayı planlıyoruz.
Salgında üretimlerinin olumlu etkilendiğini belirten Ar, yeni kooperatif binalarının yapıldığını vurguladı. Ar, “Yeni binamızda yeni ürünlerimizle ve yeni projelerimizle daha etkin olarak var olacağız. Yemek işine de girmek istiyoruz. Kahvaltıyla başlayıp, kafe tarzı uygulamalar yapmak istiyoruz. Ankara’da hafta sonları gidilecek yer az. Köyümüzü ve kooperatifimizi bir seçenek olarak sunmak istiyoruz. Gözleme, bazlama, mantı workshop’ları, gece sinemaları yapmak istiyoruz” dedi.
Kadın kooperatiflerinin gıda sektöründeki büyük firmalarla aynı statüye sahip olduğuna dikkat çeken Ar, “Vergi mevzuatlarımız aynı. Oysa kıt kanaat imkanlarımızla kırsaldaki kadına bir iş modeli oluyoruz. Desteklenmemiz gerekir. Etiketlerimize doğal, ev yapımı, glikoz vb. şurubu içermez gibi şeyler yazamıyoruz. Bu da akla, doğal olmayan, glikoz şurubu bulunduran ürünlerin desteklendiğini getiriyor. Kadın kooperatifleri için lojistik en büyük problem. Kargo ağları hem yeterli değil, hem de çok pahalı. Bazen kutu gönderme fiyatı içindeki ürünü geçiyor” ifadelerini kullandı.
KEÇİ SÜTLÜ SABUN PROJESİ
Kıvılcım Kadın Kooperatifi, Ticaret Bakanlığı’nm KOOP-DES hibe programına başvuran kadın kooperatiflerinden biri. “Bizler üreten kadınlarız ve hepimiz uzun yıllardır kooperatif ve kadın derneklerinin içinde çalışmalar yürütüyoruz; yeni projeler kaçınılmaz” diyen Kooperatif Başkanı Süheyla Gergin, Ticaret Bakanlığı’nın hibe programına karton bardak imalatı ile ilgili proje yaptıklarını ve kabul edildiğini söyledi. Ticaret Bakanlığı’na keçisütlü sabunlarının üretimi onayı için başvuracaklarını vurgulayan Gergin, “Çalışmalarımıza bu ay başlamayı ve yüzde 100 doğal el yapımı keçi sütlü sabunumuzu en kısa zamanda Kıvılcım Kadın Kooperatifi markasıyla piyasaya sürmeye can atıyoruz” dedi.
S.S. Potlaç Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi de Ticaret Bakanlığı’nın hibe desteğine başvurdu ve İstanbul’da hibeden yararlanmaya hak kazanan üç kooperatiften biri oldu. Hibe sayesinde Cadde Bostan Kültür Merkezi’nde (CKM) şu an kapalı olan Potlaç Dükkan’ı tekrar açmak istediklerini söyleyen Kooperatif Kurucu Ortağı özlem Bilgili, “Burada Kadıköylü yüzlerce kadının binlerce ürününü tekrar tüketicilerle buluşturmayı heyecanla bekliyoruz. Burada diğer kadın örgütlerinin ürünleri için dayanışma raflarımız da olacak. Feneryolu’ndaki kafemizin mutfağında daha çok kadının profesyonel olarak çalışabilmesi de öncelikli hedeflerimizden” dedi.
EKSİK MAKİNALAR ALINACAK
Çınarcık Hanımelleri Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Hülya Nazlı, Ticaret Bakanlığı’nın başlattığı KOOP-DES programı çerçevesinde eksik olan makinaları almayı planladıklarını söyledi. Böylece üretim kapasitesini artıracaklarını belirten Nazlı, “Devlet son zamanlarda kadın kooperatiflerine destek olmak amacıyla çeşitli projeler üretiyor ve kooperatif sayısının artırılması için ilgili organları ile çalışıyor. 11 Ticaret Müdürümüz Alparslan Tunalı zaman mevhumu gözetmeden her konuda yardımcı oluyor. Bizim isteğimiz kooperatif sayılarını arttırmak yerine mevcut kooperatiflerin sorunlarına odaklanılması, vergi, kira vb. konularda kolaylık sağlanması, pazar bulunmasına yardımcı olunması. Ortada ciddi bir iş gücü var. Becerikli ve anne eli gibi temiz, güvenilir, lezzetli” dedi.
“MARKA BAŞVURUSUNU YAPTIK”
S.S. Yeşilırmak Havzası Hanımeli İnisiyatifi Çevre ve Kültür İşletme Kooperatifi de yeni projeleriyle gündemde. Kooperatif Başkanı Amine Sümbül şu bilgileri verdi: “Ticaret Bakanlığı’nda onaylanan ‘Tokat’ın Gücü Kadının Gücü’ projemizle ilk üretim tesisimizi reçel, marmelat, salça, köme, pestil, tarhana, yaş sebze, meyve yıkama, dilimleme, kurutma, paketleme yapılacak. En geç bir ay içerisinde üretime başlayacağız. Tokat il merkezinde yöresel tat ve sanatlar teşhir tanzim satış mağazamız açıldı. Üyelerimiz ve çözüm ortaklarımızın ürünleri, internet (www. askana.com.tr) mağazamızda satılıyor. Aşkana marka başvurumuzu yaptık. Ekotime markası organik sertifikalı özel 80 yıllık ekşi maya soğuk fermente ekmek ile organik unlu mamullerimiz, Carrefour mağaza zincirinin 400 noktasındayız.
Ulusal pazarlarda İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa organik pazarlarında satıştayız. Organik (Sazlıca) sirkemiz, Türkiye genelinde organik mağazalarda satışta. Üyelerimiz ve çözüm ortaklarımız tarafından yapılan ev tipi butik üretimler doğrudan kooperatifimizce pazarlanıyor. Ulusal ve Uluslararası fuarlara, 2018’de Katar’a Uluslararası Gıda fuarına Kooperatifimiz adına katıldık. Butik işletme sahibi üyelerimizin ürünleri ile pazar ağı oluşturduk.”
Gündeminde yeni projelerin bulunduğu kooperatiflerden biri de S.S. Kastamonu Sarı Konak Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi. Bünyesinde erişte, taşbaskı ve Kastamonu fanilası örme grubu oluşturan ve bu alandaki altyapılarını geliştirmeyi hedefleyen kooperatifin, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’na (Kuzka) 2020 Şehir Tanıtımı ve Markalaşma Teknik Desteği için yaptığı proje başvurusu kabul edildi. Kooperatif Başkanı Mih-riban Tüfekçi, Kuzka’nın destek vereceği ‘Geleneksel Değerlere Kadın Eli Değdi’ projeleriyle taşbaskı ile çeşitlendirme, ambalajlama üzerine eğitim alacaklarını, işlerini daha da geliştireceklerini kaydetti. Tüfekçi, Kastamonu Üniversitesi Teknokent’i ile İsveç Büyükelçiliği’ne işlerini geliştirme ve kadınlara güç kazandırma amacıyla proje başvurusunda bulunduklarını kaydetti.
Ruhsar PEKCAN / Ticaret Bakanı
“İhracatçı kooperatiflerin artmasını hedefliyoruz”
Kooperatifçilik ekonomik potansiyellerin harekete geçirilmesi bakımından çok etkili bir üretim modeli. Bu model ekonomik hayata atılmak isteyen kadınlarımız için büyük avantaj sağlıyor. Kadınlarımız, kooperatifler bünyesinde kurumsal bir ortamda emeği üretime, üretimi de katma değere dönüştürme fırsatı yakalıyor. Kadınlarımızın işgücüne katılma oranı geçtiğimiz sene yüzde 34.4 düzeyinde idi. Bu önemli bir rakam olmakla birlikte bunu çok daha ileri seviyelere çıkarmak için tüm aktörler olarak çalışıyoruz.
Özellikle kadın emeğini esas alan kadın kooperatiflerine baktığımızda, bu yapıların istihdam yaratma ve yoksullukla mücadele konularında büyük önem arz ettiğini değerlendiriyorum. Kadın kooperatifleri, kadın girişimcilerin, ürettikleri mal ve hizmetlerin pazarlanması ve üretimini kolaylaştırıyor. Bölgesel kalkınmanın hızlandırılmasına yönelik işlevleri de var. Ülkemizde ekonomik ve mali yapısı sağlam, ulusal ve uluslararası rekabet gücü yüksek, üretim, pazarlama ve hizmet kapasitesi yaygın ve ihracat yapan kooperatiflerimizin artmasını hedefliyoruz.
Nahıl, 60 kadın kooperatifinin ürünlerini pazarlıyor
KEDV’nin iktisadi işletmesi olan Nahıl, 2003’te kadınların ürünlerini pazarla buluşturmak için kuruldu. Elde edilen kar vakfın sosyal misyonu için kullanılıyor. Türkiye’nin her yanından kadın kooperatifleri ve bireysel kadın üreticilere tasarım desteği veren Nahıl, kalite ve standart konusunda üretim süreçleri ve ürünlerini iyileştiriyor ve pazarın ihtiyaçlarına uygun hale getirdikten sonra satışa sunuyor. KEDV Yönetim Kurulu Üyesi Şengül Akçar’ın verdiği bilgiye göre, Nahıl yöresel, dayanıklı gıda ürünlerine ruhsatlandırma ve ambalaj desteği veriyor. Bu ürünlerin ulusal ve uluslararası pazarda yer almaları için pazarlama faaliyetleri yürütüyor.
Satışlar, Nahıl’ın İstanbul, İzmir ve Mardin’de bulunan üç dükkanı ve Nahil.com.tr e-ticaret sitesi üzerinden yürütülüyor. Şimdiye kadar 4 bine yakın bireysel üretici ve 60 kadın kooperatifinin ürünlerini pazarlayan Nahıl dükkanlarında ev tekstili, el dokuması, takı, oyuncak, sabun, aksesuar ve el işi hediyeliklerden aydınlatmaya ve gıdaya uzanan 500’den fazla çeşitte el yapımı ürün bulunuyor. Kurum bireysel tüketicilerin yanı sıra, bu ürünlerin büyük firmaların tedarik zincirine girmesini de hedefliyor ve bu amaçla kurumsal işbirlikleri geliştiriyor.
“Kadınların gelirlerini artırmalarına katkı sağlanır”
Kooperatif desteklerinde kadın kooperatiflerine yönelik mevcut desteklere ilave yapılmalı. Kadın kooperatiflerinin daha düşük fiyatlı ürünlere ulaşma, ücretli istihdama erişme ve iyileştirme, daha güvenli ve iyi çalışma koşullarına ulaşma, finansal hizmetlere erişme ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete çözüm üretmeye katkısı bulunuyor. Kadın kooperatifleri, kadınların gelirlerini, becerilerini ve özerkliklerini artırmasına katkı sağlıyor.
Kadınların ekonomik olarak en aktif olduğu sektörlerde kooperatiflerin gelişmesine yönelik destekleyici programlar yapılmalı. Kooperatiflerde kadınların liderliğini öne çıkaran eğitici programların sayıları artırılmalı. Kadın kooperatiflerin karşılaştığı sorunlar arasında kuruluş sermayesinin eksikliği, aile içi ve bakım sorumlulukları, çocuk bakım hizmetlerinin yetersizliği ve sosyo-kültürel normlar gibi toplumsal sorunlar yer alıyor. Bu sorunların etkisinin azaltılması için çalışmalar yapılmalı.
300’den fazla kadın üreticiyle çalışıyor
Kadınların Elinden, Sabancı Üniversitesi öğrencileri tarafından 2018’de kurulan ve Anadolu’daki kadın üreticilerin doğal, organik ürünlerini büyük pazarlarla buluşturan bir sosyal girişim.
Platformun kadın üreticileri destekleme yöntemi üç aşamalı bir döngüden oluşuyor. Aşamalardan ilki kadın üreticileri desteklemek. Ekipman, kavanoz, lojistik, kampanya, üretim, laboratuvar testleri, stratejik planlama vb. birçok temel yapı taşı Kadınların Elinden olarak üstleniliyor ve kooperatifler üretime hazırlanıyor. Devamındaki aşamada üretimine katkı sağladıkları kadın kooperatiflerinin ürünlerini alıyorlar.
Son aşama ise kadın üreticilerin ürünlerini hem bireysel müşterilerle hem de kurumsallarla buluşturarak üretim hacmini artırmak ve daha büyük etki yaratmak için daha çok kadın üreticiye ulaşmaktan oluşuyor. Kadınların Elinden, 20’ye yakın kadın kooperatifi, 300’den fazla kadın üreticiyle çalışıyor.
“Krizlere en dayanıklı kurumlar kooperatifler”
İhtiyaçlar ve yaşanan gelişmelere paralel olarak farklı türde kooperatiflerin ortaya çıktığını vurgulayan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, günümüzde fikri mülkiyet hakları ve proje danışmanlığı kooperatiflerinden, bilimsel araştırma ve geliştirme kooperatifleri ile eneıji kooperatiflerine kadar çok çeşitli alanlarda farklı ihtiyaçlar için kurulmuş kooperatifler olduğunu kaydetti.
2000’den günümüze yıllık kooperatif kuruluşunun 400-500 arasında gerçekleştiğini söyleyen Bakan Pekcan, “Son 20 yılda krizlere ve ekonomik dalgalanmalara en dayanıklı kurumların kooperatifler olduğu görüldü. Dünyada yaşanan gelişmelere paralel olarak Türkiye’de de finansal açıdan güçlü ve güvenilir modeller uygulanmaya başlandı. Kooperatifçilik ülkemizde de yenilenebilir eneıji, sigorta ve kadın girişimi gibi daha yeni alanlarda artıyor” dedi.
Dr. Fahrettin POYRAZ / Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü
Kadın kooperatifleriyle işbirliği yapıyoruz
TK Birlik markasıyla 350 kalem ürün marketlerimizde bulunuyor. Ulusal ve yerel 26 bine yakın markette bu ürünler satılıyor. Ülke genelinde 130 şube ile hizmet veren Kooperatif Marketlerin sayısını, yurt genelinde artırıyoruz. Marketlerimizde diğer çiftçi kooperatiflerinin ürünlerine de yer veriyoruz. Kadın kooperatifleri ile işbirliği yapılıyor, TK Birlik A.Ş. tarafından ürünlerin nasıl üretilmesi gerektiği, üretim maliyetleri ve ambalaj tasarım çalışmaları ile ilgili danışmanlık desteği veriliyor.
Çalışmalar sonucunda çıkan ürünler Tarım Kredi Kooperatif marketlerinde tüketicilere arz ediliyor. İşbirliği yaptığımız kadın girişimci ve kooperatiflerine tüm marketlerimizde özel bölümler oluşturarak destek vermeye devam ediyoruz. Toplamda 15 kadın kooperatifi ve kadın girişimi ile ortaklığımız devam ediyor İşbirliği yaptığımız kadın kooperatiflerinin 26 kalem ürünü marketlerimizde satılıyor.
Şengül AKÇAR / Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı Kurucu ve Yönetim Kurulu Üyesi
“Destek mekanizmaları sistemli olmalı”
Kadın kooperatifleri, yerel kalkınmada ve kadın istihdamında önemli bir potansiyel taşıyor. Ancak Türkiye’de kooperatifçilik sektöründe geleneksel yaklaşım hakim ve daha çok ekonomik menfaatler için bir örgütlenme olarak tarif ediliyor. Dünyaya baktığımızda ise kooperatifler sosyal olarak da bir güçlenme aracı olarak görülüyor ve bu nedenle sosyal kooperatifler hızla yaygınlaşıyor.
Türkiye’de bu tartışmalar kadın kooperatifleri deneyiminin ışığında başladı; ancak hızla gerekli mevzuat düzenlemelerinin yapılması ve destek programlarının sistemli hale getirilmesi gerekiyor. Bu kooperatiflerin güçlendirilmesi ve ekonomideki payının artması için fınans ve teknoloji, bilgi ve pazara erişim konuları kritik. Kadın kooperatiflerinin sayısının arttırılmasından çok bu ihtiyaçlara cevap verecek ekosistemin yaratılması önemli.
Prof. Dr. Bülent GÜLÇUBUK / Ankara Üniversitesi Kalkınma Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü
Ulusal bir politika önceliği olmalı
Tarımsal üretimde yoğun olarak yer alan ve kırsal kalkınma uğraşılarının ana aktörleri arasında bulunan kadınların sosyoekonomik ve kültürel açılardan sorunlarının giderilmesi, kooperatifçilik yoluyla örgütlenmesi toplum hayatına ve ülke ekonomisine olumlu katkılarda bulunacaktır. Yöresel ürünlerin yaşatılması, üretilmesi, işlenmesi, özgün nitelikleri ile pazara arz edilmesi için kooperatiflerde kadınlar önemli. Kadınların kooperatifçilik hareketi içinde daha fazla yer alması; toplumun beslenmesinde, gıda güvencesinde, ailelere ekonomik katkı sağlanmasında, ev içi ve ev dışı rolleri yerine getirerek sosyo-kültürel koşulların iyileşmesine katkıda bulunmasında yaşamsal önemde. Kadın kooperatiflerinin dışındaki kooperatiflerde de kadınların etkin ve etkili bir biçimde yer alması için ‘kadın kotası’ getirilmeli. Bütün bunlar ulusal bir politika önceliği olmalı.
Hülya NAZLI / Çınarcık Hammelleri Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı
“Daha çok kadına istihdam sağlamak istiyoruz”
Kooperatifimiz, 2018 Nisan’da bir araya gelen becerikli kadınların ürünlerini evlerinde değil bir pazar ortamında sunmak istemeleri ve zaten yaptıkları birbirinden lezzetli ürünlerin ev ekonomilerine katkı sağlaması amacıyla kuruldu. Kooperatifimiz gıda ve tekstil alanlarında üretim yapıyor. Tekstilde ise Yalova’nın tek coğrafi işaretli ürünü olan ‘Çınarcık İşi’nin üretimi gerçekleştiriliyor. Henüz büyük çaplı bir sözleşme yapamadığımız için üretimimiz sadece yerelde. Pazar araştırmalarımız devam ediyor. Çeşitli market zincirleri ve büyük marketlerle görüşme halindeyiz. Ürünlerimizi ‘Çınarcık Hammelleri Kooperatifi’ markası ile makul fiyatlarla satıyoruz. Ayrıca İnstagram ve Facebook’tan da satış yapabiliyoruz. Üretim kapasitemizi artırıp daha çok kadına istihdam yaratmak en büyük hedefimiz.
Dr. Figen AR/ Afşar Balam Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı
“Tarladan sofraya iyi tarımla üretiyoruz”
Kooperatifimiz Ankara’nın Bala ilçesinin Afşar köyünde minimum karbon ayak izi ve sıfır atık konseptiyle tarladan sofraya tamamen doğal yöresel ürünler üreten bir kadın kooperatifi. 15 Şubat 2019’da, Ankara Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle kuruldu. Elektriğimizi güneş enerjisinden sağlıyoruz, atıklarımızdan solucan gübresi yapıyor, tekrar tarımda kullanıyoruz. Köydeki alışverişlerimizde üç tekerlekli bisikletimizi kullanıyoruz. Yağmur sularını topluyoruz. Ürünlerimizi tarladan çatala kadar iyi tarım uygulamalarıyla, doğal olarak üretiyoruz.
Bir mutfakta üretilebilecek her türlü yöresel ürünün üretimini yapıyoruz. Ürünlerimizi elektriğini güneş enerjisinden sağladığımız atölyemizde hijyen kurallarına uygun olarak üretiyoruz. Ürünlerimizi tescilli markamız Afşar Balam, kendi logomuz, etiket yönetmeliğine uygun etiketlerimiz ve çevreci ambalajlarımız ile satıyoruz. Ürünlerimize sosyal medya hesaplarımızdan ve telefonlarımızdan (0532 656 96 78,0536 059 40 06)ulaşılabilir.
“Yöresel kalkınmada kadının gücünü ortaya koyacağız”
Kooperatifimiz 10 Aralık 2018’de farklı mesleklerden altı girişimci kadın ve Belediye başkanlığı ortaklığında kuruldu. Kooperatifimizi, kadınların tüketici olmaktan kurtularak üretici olmaları, ekonomik yönden destek almaları, alınacak eğitimlerle kendine, ailesine ve çevresine yararlı olmaları, dolayısıyla yöresel kalkınmada kadının gücünü ortaya koymak amacıyla kurduk. Kastamonu yöresinin özel ürünü olan siyez unundan tarhana, erişte, tarhana cipsi, siyez kurabiyesi, siyez galetası, siyez gevreği yaparak satışa sunuyoruz.
Kastamonu’nun geleneksel el sanatları taş baskı, tırnak bağı ile örtüler, çantalar, kıyafetler üretiyoruz. Satışlar Instagram ve Facebook sayfalarından, diğer kooperatifler desteğiyle İstanbul Kadıköy Salı Pazarı’nda ve üniversiteli gençlerin kurduğu Kadınların Elinden grubu vasıtasıyla gerçekleştiriliyor. Kuruluştan yedi ay sonra Sarı Konak’ı restoran olarak açtık. Ancak pandemi döneminde yalnızca üretim yapılıyor. Ürünlerimiz için 0553 8411137 numaralı telefondan, Sarı Konak Kooperatifi Instagram ve Facebook hesabından bize ulaşılabilir.
Nesrin DELİ / Defne Kadın Kooperatifi Başkanı
“Hedefimiz yeni kazanç olanakları sağlamak”
Kooperatif olarak hedeflerimiz, ortak sayımızı artırmak, faaliyet alanımızı Hatay ili geneline yaymak ve yeni üretim tesisleri kurarak ortaklarımıza yeni kazanç olanakları sağlamak. Ticaret Bakanlığı’nın destek programına yaptığımız başvuru olumlu sonuçlandı. Güneş eneıjisinden elektrik üretimi projesi bizi çok heyecanlandırdı. Kadınlarımız öncelikle kooperatifleşerek örgütlensinler. Onlara konumsal avantaj sağlayacak ürünleri tanımlasınlar. Ürünlerine pazarlama avantajı sağlayacak coğrafi işaretleme, markalaşma gibi altyapıyı kursunlar. Bu konuda üniversitelerden, kamu kuruluşlarından, ilgili kurum ve kuruluşlardan destek alsınlar. Üretim potansiyellerini geliştirecek her tür proje ve fınansal destekten yararlansınlar. Sivil toplum örgütleriyle ilişki kursunlar.
“Marka olma yolunda ilerliyoruz”
2015 Kasım’da yedi kurucu ortak ile başladığımız yolculuk, 2016 Şubat tescillenmiş olup 42 mevcut ortağımız var. Kooperatif aktif ortaklarının katılımı ile farklı türlerde olmak üzere hınkal, salça, reçel, marmelat çeşitleri, bal, pekmez, kuru baklava, kahvaltılık sos, tarhana, erişte, silor, turşu, ballı elma sirkesi, kantron yağı, üretip satıyoruz. S.S. Zeyniler Çalıkuşu Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi adı altında logolu etiketlerimizle satıyoruz. Marka olma yolunda ilerliyoruz. İşletmemizdeki ve pazar yerimizdeki satış stantlarımızda yapılıyor. Zeyniler yerli, yabancı turistler tarafından bilinir oldu. Doğaseverlerin buluştuğu nokta olma potansiyeli arttı.
Saniye UYSAL / Devrek Güneşi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı
“Çarpan etkisiyle 500 çiftçiye dokunuyoruz”
Kooperatifimiz 2010 Mart’ta Zonguldak Devrek’te sekiz çiftçi kadınla kuruldu. Şu anda 53 ortağımız var. Amacımız sebze ve meyvelerimizi satabileceğimiz pazara kavuşmaktı. Yöresel unlu mamuller, kendi ürettiğimiz meyvelerden reçel çeşitleri, kızılcık meyvesinden tarhana, marmelat, sirke ve turşu yapıyoruz.
İlçede bir satış noktası, günlük ürünler için bir imalathane, köydeki üretimler için 100 adetlik ekmek fırını, reçel pekmez atölyesi, tarhana ve erişte için imalathane, taş değirmen, kendi elektriğimizi ürettiğimiz güneş panellerimiz var. Sigortalı yedi çalışanımız bulunuyor. Devrek’teki çiftçilerden ceviz, kuşburnu, kızılcık, elma ve armut alıp işliyoruz. Tüketim kooperatifleri ile çalışıyoruz, internet satışlarımız var. Markamız Devrek Güneşi. Çarpan etkisiyle ortalama 500 çiftçiye dokunuyoruz.
Şerife ATINÇ / Kuşadası Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi [KUŞAKK) Başkanı
“Kuşakk markasıyla pazardayız”
Kuşakk, ürettiği ürünleri pazarlama olanağına sahip olmayan kadınları bir araya getirerek istihdam olanağı oluşturmayı, Kuşadası’na has el sanatlarını geliştirmeyi, üretilecek özgün turistik ve hediyelik yöresel ürünlerle ilçenin tanıtımına katkı sağlamayı hedefliyor. Öncelikli Kuşadası’nın tarihi evlerinde bulunan çatı kuşları desenleri kullanılarak taş baskı tekniğiyle şal, el örgüsü ve kumaş çanta, alışveriş filesi, seramik, çeşitli tekstil ürünleri üretip satışını yapıyoruz. 25 Aralık 2017’de kurulan kooperatifimiz 105 ortaklı. Güney Ege Kalkınma Ajansı’nın (GEKA) desteğiyle kurduğumuz atölyede gruplara bölünen üretim ekiplerimiz dönüşümlü olarak atölyeyi kullanıyorlar.
Ürünlerimiz Kuşakk markası altında pazarda yer alıyor. Geka’dan destek gördüğümüz ‘Kuşakk’tan Kuşağa’ projemizle Yaşar Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’yle markalaşma çalışması yapılarak yeni bir kimlik tasarlandı.
Yasemin ADEMOĞLU / S.S. Salihli Kadın Girişimi ve İşletme Kooperatifi Başkanı
“El sanatları üretimimiz devam ediyor”
Kooperatifimiz, dokuz kurucu kadın tarafından 2019 Temmuz’da kuruldu. Şu anda hepsi Salihli’de yaşayan 21 kadın ortağımız var. Amacımız sanat, turizm, tarım ve tarım ürünleri konusunda ilçemizdeki hizmet ve ürün çeşidini arttırmak, bunların yerel, ulusal ve uluslararası satış ve pazarlanmasını sağlamak. Yöremizin önemli tarım ürünü ve geçim kaynağı Sultaniye üzüm ve onun yan ürünü olan asma yaprağı öncelik verdiğimiz ürünlerimizden. Ürünlerimizde kadın emeğini kullanarak onlara istihdam ve gelir sağlamak başlıca amacımız olduğu için satışını yaptığımız ceviz, kuru üzüm, kuru domates, lavanta yağı, lavanta suyu, zeytinyağı ve zeytin gibi ürünlerimizin de yöremizde ve yöremiz kadınları tarafından üretilmesine özen gösteriyoruz. Gıda ürünlerimizin yanı sıra tezhip, minyatür, çini, keçe, takı, dericilik gibi geleneksel el sanatları konusunda da üretimlerimiz devam ediyor.
Hülya Genç Sertkaya