Bu İşi Meslek Edinenler Çok Kazanabilir
Bu işi meslek edinenler çok Kazanacak. Bu hafta özellikle rahatlatıcı bir konu seçtim. Koronavirüsün insan organizması üzerindeki etkileri aynı zamanda ruhsal bozukluklara da yol açıyor. İnsanların çoğu evlerine kapanıyor, evde besledikleri hayvanlarıyla meşgul olup kedi ve köpekleriyle eğlenip moral buluyorlar. Şimdi gelişmiş ülkelerde yeni bir merak zirve yapmış durumda:
Evin içinde; oturma odaları, salonlar ve mutfaklarda özgürce dolaşan minik keçi beslemek…
İçeriğe Ait Başlıklar
Evcil hayvan yetiştiriciliğinde en yeni trend
Bu sevimli keçi türleri ev içinde beslenen canlılar yönünden çok tercih edilenler arasında. Tek farkla ki, minyon keçiler bildiğimiz otlak hayvanları gibi davranmıyor. Bazı cinsler olağanüstü küçük boylarda olmalarına karşın son derece akıllı ve insanlarla ilişki kurmada en az köpek ve kediler kadar öndeler. Ağırlıkları 15 ila 35 kilo arasında. Kolay terbiye ediliyorlar, çok zekiler ve daha önemlisi olağanüstü temizler. Üstelik ev içinde kedi ya da köpek varsa kolay ilişkiler kurup onlara yakın duruyorlar.
İnsanlarla göz teması kurmaları, verilen komutları algılamaları, diğer etçil dostlarla olağanüstü geçimli olmaları dikkat çekiyor.
Boylarının küçüklüğüne rağmen zihinsel kapasiteleri epey gelişmiş; ev halkını iyi tanıyorlar, çoğu zaman onların mizacına göre hareket ediyorlar. Bir tek komutla insanların kucağına gelip oturmaları diğer hayvan dostlarımızı kıskandıracak kadar samimi.
Kısacası bunlar ait oldukları ırkın en akıllı yaratıkları.
CİNS ÇEŞİTLİLİĞİ ÇOK ZENGİN
Minyon ‘ev keçileri’nin kökeni ‘NijeryalI Cüce’ denilen bir türe dayanıyor. Diğer tür ise Afrika orijinli değil; Avustralya’dan türemiş. Her iki ırkın ortalama yaşam süresi 10 ila 14 yıl arasında değişiyor. Arkadaş canlısı bu hayvanların en ilginç yönü evdeki kedi ve köpeklerle dostluk kurup iyi geçinmeleri. Boyları genellikle 25 ila 45 cm. civarında. Görünümleri kendi ırklarının alt kümelerine göre değişiyor. Kıvrımlı tüylülerden, tüysüz olanlara kadar siyah, beyaz, kahve ve bej tonlarda olanlar hemen dikkat çekiyor. Çok sevilen cinsler ise birkaç renk tonunu vücudunda taşıyan minik keçi türleri.
Erkek minyon keçilerin çene altındaki kıvrımlı tüy demetine sahip olmaları onları daha da sevimli kılıyor. Dişilerin verimleri düşük olsa da sağılmaları halinde elde edilen süt normal keçi sütünden çok daha değerli. Doğurganlıkları diğer keçi ırklarıyla neredeyse aynı. Dünyaya gelen bebek keçiler hızla gelişiyor, müthiş sevimlilikleriyle dikkat çekiyor. Bu türden ırkların hepsi kısa bacaklı, kısa boynuzlu olup, tipik burun yapıları onları diğer ırklardan ayırıyor.
‘Pigme Keçi’de denilen bu ırkın diğer özelliklerinden biri de tıpkı büyüklerde olduğu gibi geviş getiriyor olmaları. Çiş eğitimi verilebilmesi ilginç; boncuk görünümündeki kakalarını belli yerlere yapıyorlar, bunlar kolayca toplanıp saksılarda gübre olarak kullanılabiliyor. Her tür tahıl ve yeşilliği tükettikleri gibi, bahçeli evlerde sevimli ağızlarıyla otlamaları insanlara büyük keyif veriyor.
En rahatlatıcı özelliklerinden biri ise sizin meyve ve sebze porsiyonlarınıza ortak olmaları. Unutulmaması gereken şey bu türlerin kimi zaman vitamin takviyesine ihtiyaç duymaları. Böylece geceleri daha rahat uyuyabiliyor gündüzleri çok daha oyuncu olabiliyorlar. Uyku düzenine alışmaları için ev içinde ya da bahçede ufak bir barınak yapmanız kâfi. Ekstra yiyecek talepleri ise yeşillik olarak sofranıza koyduğunuz hemen her şey.
Viral hastalıklara ve parazitlere karşı oldukça dayanıklı olan bu türler ev içine mükemmel uyum sağlayabiliyor. Bazı türlerin her yıl üreyebilmesi ise ev halkına sunulan büyük sürprizler arasında.
Üremeleri genellikle eylül-nisan ayları arasında gerçekleşiyor. Tek seferde 2 ila 4 yavru yapıyorlar. Yeni doğan keçiler çabuk gelişiyor, genetik olarak doğuştan oyuncu olmaları sayesinde ev halkına yeni bir yaşam biçimi sunmuş oluyorlar.
KOLAY HASTALANMIYORLAR
Çoğu cinsler ev ortamına adapte olsa da bazı türler için dışarıda kulübe yapılması gerekiyor. Kulübenin etrafında koruyucu çit bulunması onları gece ortaya çıkan saldırganlardan koruyor.
Buna karşın ev ortamında uygun bir köşe tıpkı kedi ve minik köpeklerde olduğu gibi onlara tahsis edilebiliyor.
Kimi insanlar onları geceleri dışarıda tutup, gündüzleri eve almakla yetiniyor.
Enfeksiyonlara karşı çok dirençliler.
Düzenli aşı yaptırmak onları diğer ev halkından ayırmamak anlamına geliyor. Eğer evinizde doğmuşlarsa bir ay sonra tıpkı pedikür yaptırır gibi toynaklarını düzelttirmek ve cilalatmak gerekiyor. Aşıları ise diğer evcil hayvanlar gibi belli dönemlerde yapılıyor. Kolay kolay hastalanmıyorlar. Minik keçilerin cinsel olgunluğa erişmesi ise çok kısa; doğduktan sadece altı ay sonra neredeyse ergen hale geliyorlar.
Minyon keçilerin görünümleri ve tepkileri diğer ev hayvanlarından pek de farklı değil. Kendilerini sevdirmek için insanlara yaklaşmakla kalmıyor, diğer evcil hayvanlarla da çok sıkı dostluk kurabiliyorlar. Her minik keçinin kendine özgü mizacı ve davranış kalıbı var; çabuk öğreniyor, verilen eğitimi anında içselleştirebiliyorlar. Dost canlısı olmaları diğer evcil hayvanlar tarafından rakip olarak görülmelerini önlüyor. Uysallıkları diğer evcil hayvanlarla karşılaştırılmayacak kadar kendilerine özel. Talep ettikleri tek şey; sevilmek ve insanlarla dost olmak. Azarlanıp aşağılandıkları zaman ise epey uzun bir süre üzgün ya da küskün olabiliyorlar.
Mutlaka okuyun: iş fikirler
İŞLERİ GÜÇLERİ OYUN
Ev keçileri evin öteki üyeleriyle oynamayı çok seviyor.
Diğer evcil hayvanlarla koşmak ve zıplamak için epey zaman harcıyorlar, özellikle, bebeklik çağlarında cüce keçiler sürekli aktifler. Bu amaçla evde onlara yeterli boşluk sağlanması gerekiyor. Düzgün bir şekilde beslemek, büyümelerini ve fiziksel yeteneklerini teşvik etmek ev halkına bireysel olarak bağlanmalarını kolaylaştırıyor.
Koşmak, zıplamak ve küçük yüksekliklere tırmanmak onların doğasında var. Minik keçiler oyun oynamazlar ise çok sıkılıyor; sizi oyuna adeta zorla teşvik ediyorlar. Onlarla ilgilenmeniz en önemli ayrıntılardan biri. Bu davranış ev halkını günlük streslerden uzaklaştırdığı gibi, herkesi neşelendirip en sıkıntılı anlarınızı doğal rehabilitasyonla normale döndürebiliyor. Şu andaki son trend ‘pygme goat yoga’ sistemi Amerika’daki bir çiftlikte uygulanan moda olarak hızla dünyaya yayılıyor; tıpkı insanlar gibi minik keçiler kaygıları fark edip insanlara anında şifa veriyorlar.
NUR DEMIROK / Para