TCMB kararı ve kurlar ön planda olacak
BAYRAM sonrası kur ve faizler tarafında başlayan ve daha sonra Borsa İstanbul’a da sirayet eden sert hareketler sonrası başta TCMB olmak üzere ilgili kurumlardan çeşitli düzenlemeler geldi. Özellikle TCMB ve BDDK tarafından atılan adımlarla TL’nin miktarının kısıtlanması ve maliyetinin yükseltilerek volatilitenin azaltılması hedeflendi. Bu çerçevede Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, aktif rasyo oranlarında güncellemeye gittiğini duyurdu. Aktif rasyosu değeri hedefini mevduat bankaları için yüzde 100’den yüzde 95’e indiren BDDK, katılım bankalarında is’ç yüzde 80’den yüzde 75’e düşürdü. Düzenlemeye göre aktif rasyosundaki döviz kalemlerinin TL’ye çevriminde bir önceki ayın ortalamasının alınacağı ifade edildi. Aktif rasyosundaki bu düzenleme bankaların kredi hacmini genişletmesi yönündeki üzerindeki baskıyı hafifleten ve kredi genişlemesini yavaşlatacak bir hamle oldu.
Diğer taraftan TCMB de kademeli olarak TL’nin maliyetini artırma yönünde adımlarını devam ettirdi. Geçtiğimiz hafta hatalık repo ihalelerine ara veren TCMB piyasa yapıcı bankalara açık piyasa işlemleri çerçevesindeki imkan limitlerinin sıfırladı.
Son olarak da bankaların tekliflerine göre oluşan faizle geleneksel ihale yöntemiyle 1 aylık vade ile ihale gerçekleştirildi. Bu ihale ile piyasaya ortalama yüzde 10.96 basit faizle 20 milyar TL verildi. İhaleye 139.6 milyar TL teklif geldi. Oluşan ortalama faiz politika faizinin 271 baz puan üzerinde gerçekleşti ve faiz artırım beklentilerini destekledi.
Atılan bu adımlar TL’nin miktarını azaltıp maliyetini artırırken, bu hafta gerçekleşecek TCMB Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde faiz artırımı senaryosunu destekleyen gelişmeler oldu. Buna karşın yapılan anketlerde politika faizinde değişiklik olmaması gerektiği görüşü çoğunlukta kaldı. Foreks anketine katılan 16 ekonomistin 12’si TCMB’nin Ağustos toplantısından faiz değişikliği beklemezken, dördü değişik oranlarda faiz artırımı kararı alınacağı tahmininde bulundu. Artırım kararı bekleyenlerden biri gösterge faizin yüzde 8.25’ten yüzde 8.50’ye, biri yüzde 9.00’a, bir diğeri yüzde 9.75’e ve bir başkası da yüzde 10.00 seviyesine yükseltileceğini öngördü. TCMB’nin faiz kararında bu hafta toplantı öncesinde gerçekleşecek kur hareketlerinin etkisi olacaktır. Bu süreçte karar öncesi ve sonrasında TL’de volatilitenin artabileceği bunun da BIST tarafında da hareketliliğe neden olabileceği göz önünde bulundurulmalı.
YABANCI SATIŞLARI SÜRÜYOR
Her hafta olduğu gibi geçtiğimiz hafta da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından haftalık menkul kıymet ve para istatistikleri yayımlandı. Merkez Bankası’nın verilerine göre, yabancı yatırımcılar geçen hafta net 708 milyon dolarlık menkul kıymet sattı. 7 Ağustos haftasında net 566.5 milyon dolarlık hisse senedi, 141.4 milyon dolarlık Devlet tç Borçlanma Senedi satışı gerçekleştiren yabancıların bu satışı son haftaların en büyük satış rakamı oldu. Borsa İstanbul’un emsallerine kıyasla tarihi iskontolu seviyelerinde olmasına karşın yabancıların neredeyse fiyat ve sektör ayrımı gözetmeksizin gelen bu satışları toparlanmanın önündeki en önemli engellerden. Bu nedenle bu rakamların haftalık olarak takip edilmesinin faydalı olacağı kanaatindeyiz.
ABD – ÇİN GERİLİMİ MOLA VERMEDİ
ABD ile Çin arasındaki gerilim hızlanırken, ABD’nin aralarında Hong Kong lideri Carrie Lam’in de bulunduğu 11 kişiye yaptırım uygulama kararı verdiğini açıklamasının ardından benzer bir hamle de Çin’den geldi. Çin 11 Amerikalıya benzer yaptırımlar uygulayacağım açıkladı. Haftalardır devam eden karşılıklı hamlelerin ardından ABD ve Çinli müzakerecilerin gelecek günlerde birinci faz ticaret anlaşmasının uygulanmasına dair detaylarla ilgili olarak bir araya geleceği tahmin ediliyor.
Pekin;in bu görüşmelerde son günlerde Çinli şirketleri hedef alan uygulamalar ile TikTok ve WeChat konularını da gündeme ^getireceği bildirildi. ABD – Çin gerilimi her ne kadar piyasalarda sert fiyatlamalara neden olmuyor olsa da geçmiş tecrübelerimiz saman zaman tırmanan gerilimin fiyatlamalarda ani dalgalanmalar getirebileceği yönünde. Bu nedenle konunun önemini koruduğunu düşünüyoruz.
ABD’DEKİ VERİLER OLUMLU AMA…
Pandemi sürecindeki şok daralmaların ardından hızlı bir toparlanma eğilimine giren ABD ekonomisine ilişkin veriler piyasalara destek olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta ABD’de işsizlik maaşı başvurulan 1 milyon 191 binden 963 bine geriledi. Böylece ABD’de ilk kez işsizlik maaşından faydalanmak için başvuranların sayısı, Mart’ta başlayan koronavirüsten bu yana ilk kez 1 milyon seviyesinin altına geriledi. Bu durum, ekonomik toparlanmanın, koronavirüsün yavaşladığı bir ortamda hız kazanmakta olduğunu işaret etti.
Her ne kadar veriler toparlanmayı işaret etse de endişeler ortadan kalmış değil. Chicago Fed Başkanı Charles Evans, pandeminin getirdiği zorluklarla mücadele etmekte olan ekonomiye destek için ilave maliye politikası tedbirlerinin “son derece önemli” olduğunu ifade ederken, ABD Başkanı Donald Trump’m da geçtiğimiz Eylül ayında faydalı görmediğini belirterek reddettiği sermaye kazançlarına yönelik vergiyi düşürme hamlesini ciddi şekilde değerlendirdiği görülüyor. Bunun yanında henüz netleşmeyen ilave teşvik paketleri konusunda da görüşmeler devam ediyor. Olumlu gelen veriler ve teşvik beklentileri ABD’de hisse senetleri endekslerini desteklerken, bir taraftan da aşı çalışmaları takip ediliyor.
Geçtiğimiz hafta asıl sürpriz açıklama Rusya’dan geldi. Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinde yeni tip koronavirüs aşısının tescillendiğini bildirdi. Putin, “Bildiğim üzere bugün sabah dünyada ilk kez yeni tip koronavirüs aşısı tescil edildi. Aşı, sağlam bağışıklık sistemini oluşturuyor ve gerekli tüm denetimlerinden geçti” dedi. ABD tarafında ise son günlerde aşı tarihinden ziyade Trump hükümetinin test aşamasındaki aşıları üreten firmalarla yaptığı anlaşmalar ön planda. Son olarak Moderna Inc. Trump yönetimi ile toplam 1.5 milyar dolarlık bir değere ulaşabilecek 100 milyon dozluk Covid-19 deneysel aşısı için anlaşmaya vardı. ABD’nin bu anlaşmalarla test aşamasındaki en ileri aşıları stoklama niyetinde olduğu görülüyor.
İKİNCİ ÇEYREKTE REKOR DARALMALAR VAR
İngiltere ikinci çeyrekte yüzde 20.4 daralarak koronavirüs kaynaklı karantina önlemlerinden en sert etkilenen Avrupa ekonomisi oldu. Yılın ilk üç ayında kaydedilen yüzde 2.2’lik düşüşün ardından gelen rekor küçülme ile birlikte İngiltere resmi olarak resesyona girmiş oldu. İngiltere, aynı zamanda Avrupa’nın en yüksek koronavirüs kaynaklı can kaybı kaydeden ülke oldu.
ABD ekonomisi aynı dönemde yüzde 9.5 küçüldü.
Türkiye tarafında ise nisan ve mayıs aylarında sanayi üretimimdeki sert düşüş çift haneli daralma beklentilerini de beraberinde getirdi. Türkiye’de sanayi üretimi endeksi, Nisan’daki yüzde 31.4 ve Mayıs’taki yüzde 30.6’lık (takvim etkisinden arındırılmış, yüzde 19.9’luk) yıllık daralmaların ardından, Haziran’da yıllık yüzde 17.3 artışa işaret. Ancak takvim etkisinden arındırıldığında, yıllık artışın yüzde 0.1 olduğu görülüyor. İki aylık kısıntı ve işyeri kapanışlarına bağlı yaşanan üretim kayıplarını telafi amaçlı artışların da etkisiyle, sanayi üretimindeki toparlanma dikkat çekiyor. Ancak manşet rakamda geçen yıla göre 4.5 gün daha fazla çalışılmış olmasının (Bayram etkisi nedeniyle) da payı büyük. Yine de takvim etkisinden arındırıldığında da, Mayıs’taki yüzde 19.9’luk yıllık daralmanın ardından, Haziran’da yüzde 0.1’lik artış olması, sanayi üretimindeki toparlanmanın bir göstergesi. Bu veriye rağmen Türkiye’nin ikinci çeyrekte sert bir daralma sergilemesi sürpriz olmayacak.
BIST-100’de alımlar zayıfladı
Önceki hafta cuma günü 985 civarından başlayan güçlü tepki alınılan geçtiğimiz haftanın ilk yarısında da devam etti ve BIST-100 hafta içinde en yüksek 1126 seviyesini gördü. 1205 civarından başlayarak 985’e kadar olan satışın düzeltmesinde yüzde 61.8 seviyesinin bulunduğu ve bizim de en kritik direnç olarak izlediğimiz 1122 seviyesinin üzeri anlık olarak test edilse dahi bu bölgeden gelen satışlar dikkat çekti. Haftanın son günü ise endeks en düşük 1077 seviyesini görerek haftayı 1084 seviyesinden tamamladı. Endeksin haftanın ikinci yarısında yukarı gitmekte zorlanması ve gelen satışlar teknik görünümde de bozulmaya neden oldu. Kısa vadede en güçlü destek olarak izlediğimiz 1070’in altına sarkıtması teknik baskıyı artıracak bir etken olacaktır. Bu nedenle bu hafta referans noktası olarak izleyeceğimiz seviye burası olacak.
Bu seviyenin altına sarkıtması durumunda satışların sertleşerek 1035 ve buranın da altında önceki hafta gördüğü dip seviyeler yeniden gündeme gelebilir. Kısa vade için endekste geçtiğimiz hafta test ettiği 1122 seviyesi üzerinde kapanışlar görmediğimiz sürece yükselişlere temkinli yaklaşmak gerektiğini düşünüyoruz. 1122 seviyesi yeniden geçilecek olursa ilk olarak 1160 civarı gündeme gelebilir. Bu hafta gerçekleşecek TCMB toplantısı ve bunun piyasalara yansıması önemli olacaktır. Sürecin volatititeyi artırabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
ÜZEYIR DOĞAN