BORSADA neredeyse son üç aydır yaşanan yükseliş trendi ile endeks 111 bin seviyelerini de aşarak 112 binleri zorladı. 2020 yılında endeksin 125-130 bin seviyelerini test etmesi bekleniyor. Ancak uzmanlar yükselişlerin ralli şeklinde olmasını uzun vadeli bir hareket olarak görmenin doğru olmayacağını hatırlatıyor. Borsada yükseliş trendi içerisinde oluşan geri çekilmeleri sağlıklı bulan analistler bunların kesinlikle gerekli olduğunu düşünüyor ve özellikle yeni alım gerçekleştirmek açısından geri çekilmelerin fırsat olarak değerlendirilebileceğini söylüyor. Ancak bunu doğru zamanda yapmanın çok önemli olduğunu da vurguluyorlar.
Endeksteki geri çekilmelerin trendin bitişi mi, yoksa kar satışı mı olduğunun iyi analiz edilmesi gerektiğini ifade eden analistler bu kapsamda 30 hisseye dikkat çekiyor.
“KÂR REALİZASYONU GEREKEBİLİR”
110 bin seviyelerine ulaşılmasında en başta yurtdışındaki iyimserlik ve yılsonu rallisine Borsa İstanbul’un da eşlik etmesinin etkili olduğunu belirten Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, özellikle küresel yatırımcıların ticaret savaşlarına ilişkin birinci aşama anlaşma beklentilerinin küresel endeksleri yukarıya taşındığını hatırlatıyor. İçeride ise düşen faizlerin artırdığı yatırım cazibesi ile iyileşen büyüme beklentileri gibi faktörlerin hisse senetlerini pozitif etkilediğini söylüyor. Risk göstergelerinin stabilleşmesiyle beraber piyasalarda azalan oynaklığın pozitif seyirde etkili olduğunu dile getiren Erkan, “110 binleri aşan endeks bu seviye üzerinde güçlü görünüyor. Bunun yanında artık aşırı alım noktaları ve yıl sonu nedeni ile düşen hacimlere dikkat edilmesi lazım. Dolayısıyla borsaya yeni yükselişler ve yeni yatırımcı girişi için bir miktar realizasyon gerekebilir” diyor.
Endekste olabilecek düşüşler, genel teknik görüntüyü bozmayacak şekilde gerçekleşmişse, trend kırılması teyit edilmemişse bunun bir düzeltme mahiyetinde olacağım ifade eden Erkan, yurtdışı borsaların da da pozitif görüntülerin devam ettiğine dikkat çekiyor.
“STOP-LOSS KULLANILMALI”
Endeks için orta ve uzun vadede minimum 105 bin, maksimum 120 bin seviyelerini öngören Erkan, geri çekilmelerde yatırımcılara öncelikle mutlaka stop loss kullanmalarım öneriyor. Erkan bu kapsamda şu önerilerde bulunuyor:
“Yatırımcılar endeks ve hissenin genel trendini göz önüne alıp erken ve panik satışlardan uzak durmalı. Hisseyi dirençten almak yerine optimal maliyet noktası belirleyerek, trendi pozitif olan hisselerde geri çekilmeler izlenmeli. Ayrıca stop’lu çalışarak pahalı fiyattan hisse alı-mmdan kaçınmalı. Mutlaka stop loss kullanarak teknik formasyonlardan yararlanmalı. Ve kesinlikle piyasanın genel havasını koklamalı.”
Erkan, bu arada endeksin geri çekilmesini fırsat olarak bekleyip yeni pozisyon almak isteyen yatırımcılara özellikle ucuz kalmasında temel bir sebep olmayan, yani doğal iskontolu konuma geçmemiş potansiyelli hisseler bulmalarını öneriyor. Bu noktada endeksle eşdeğer yükselişi yakalayamamış, normalde endeks ilişkisi yüksek hisselerde orta uzun vadede alım yapılabileceğini dile getiren Erkan, “Oluşan konjonktüre göre çiftli işlem (pair trade) stratejileri uygulanabilir. Ve mümkünse BIST- 30 hisseleri içinden seçim yapılmalı”
Erkan endeksin geri çekilmesinde, Garanti BBVA, Akbank, Tüpraş, Turkcell, Ereğli Demir Çelik, THY, Sabancı Holding, Ford Otosan, TAV Havalimanları, Şişecam, Yapı Kredi, Türk Telekom, Koza Altın, Tekfen Holding, Vakıfbank, Tofaş Oto, Emlak GYO, Pegasus Hava Yolları, Soda Sanayi ve Kardemir hisselerinde orta ve uzun vadeli pozisyon alınabileceğini söylüyor.
“2020’DE 125-130 BİN TEST EDİLEBİLİR”
Yükselişlerin ralli şeklinde olmasını uzun vadeli bir hareket olarak görmenin doğru olmayacağını ifade eden Meksa Yatırım Pazarlama Müdürü Eren Can Umut da, “Genelde spesifik haber akışı ile bu fiyatlamalar gerçekleşir. Fakat sert yükselişlerin ardından gerilemelerin de aynı ölçüde olmasa bile hızlı olabileceği unutulmamalı” diyor. 2020 içerisinde 125-130 bin seviyelerinin test edilebileceğini hatırlatan Umut, bu hareketin soluksuz olma ihtimalinin yok denccek kadar az olduğuna dikkat çekiyor. Bu şekilde yüksek seviyelere çıkışın yaşanması adına kar satışları ile hafif çaplı gerilemelerin oluşmasını, yukarı yönde trendin sağlığı açısından da önemli bulan Umut şu yorumu yapıyor: “Gerek yurtiçi, gerekse yurt dışı haber akışı ile geri çekilmeye ilişkin bahaneler kolaylıkla bulunabilir. Yükseliş trendi içerisinde oluşan geri çekilmeler sağlıklıdır ve kesinlikle gereklidir. Ayrıca avantajlı olduğunu söylemek gerekir. Özellikle yeni alım gerçekleştirmek açısından geri çekilmeler fırsat olarak nitelendirilebilir. Bu sayede yatırımcılar trende katılmış olur.”
“KAR SATIŞI MI?”
Geri çekilmelerin trendin bitişi mi, yoksa kar satışı mı olduğunu anlamak için klasik teknik analiz yöntemlerinin kullanılabileceğini dile getiren Umut, bu sayede yükselişin başladığı noktadan trendin çizilmesi durumunda fiyatların yukarı yönde trend içerisinde olduğunun görülebileceğini söylüyor. Bu trend içerisinde yaşanan gerilemeleri kar satışı olarak kabul edebileceğimizi, ancak trendin kırılması durumunda aşağı yönde fiyatlamalarm hız kazanabileceğini söylüyor. Bir diğer yöntem ise hareketli ortalamaları takip etmek diyen Umut sözlerine şöyle devam ediyor:
“Özellikle orta-uzun vadeli trendleri belirlemek için hareketli ortalamalar oldukça önemli. Bu noktada günlük bazda 21-50-100 ve 200 periyotluk ortalamalar orta ve uzun vadede trend noktasında fikir verebilir. Fiyatların ortalamaların üzerinde olması yükselişin devam etme potansiyelini gösterirken, ortalamanın altında bulunan fiyatlamalarda ise düşüşlerin devam etme olasılığının bulunduğu anlaşılır.” Geri çekilmelerin alım yönünde fırsatlar sunacağını belirten Umut şu önerilerde bulunuyor: “Fakat destek seviyelerine geri çekilme beklenmeli. Şayet alım yapılacaksa, belirlenen destek seviyesi kırılırsa mutlaka zarar kesilmeli. Yükseliş hareketi beklentisiyle alım gerçekleştirmenin ardından fiyatlarda gerileme yaşanıyorsa, ilk olarak panik satışlardan kaçınmalı ve gerilemenin türü araştırılmalı. Geri çekilmeler trend değişimi mi, yoksa kar satışı mı belirlenmeli. Bu sorunun cevabı verildikten sonra sabredilmeli ya da zararı kesme noktasında karar alınmalı.”
“ZAMANLAMA ÖNEMLİ”
Gerilemelerde alım yaparak maliyeti düşürmenin çokça kullanılan bir yöntem olduğunu hatırlatan Umut, ancak bu yöntemi doğru zamanda yapmanın çok önemli olduğunu belirtiyor. “Zirvelerden geri dönüşte maliyet düşürmek amacıyla her düşüşü alım fırsatı olarak değerlendirirseniz düşüşün hızlanması noktasında zarara uğrarsınız” diyen Umut şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Alım yapılırken doğru hamle orta-uzun vadede düşünmektir. Endeks düştüğü zaman diliminde bilançosu pozitif ve diplerde bulunan birçok hisse alım yönünde değerlendirilebilir. Yalnız geçmiş fiyat hareketlerine baktığınızda vadeyi ne kadar uzun tutarsanız trendin gücü de o kadar artar. Bu sayede gerilemenin ardından yükseliş trend desteğine ulaşmış hisseler orta-uzun vadede fırsat sunar. Burada orta-uzun vade kelimeleri anahtar özelliğe sahip.” Umut, endeksin geri çekilmesini fırsat olarak bekleyen yatırımcılara ise şu önerilerde bulunuyor: “Öz varlık karlılığını istikrarlı bir şekilde artıran, kaldıraç oranı düşük, döviz pozisyonları dengeli ve her yıl karının belirli bir kısmını yatırımcısı ile paylaşan hisse senetlerine yönelmek orta-uzun vadede daha etkin sonuçlar verebilir. Bilançosu güçlü olmasının yanında henüz istenilen performansı gösterememiş ve ederinin çok altında işlem gören şirket hisseleri incelenmeli. Mutlaka zarar kes seviyesi belirlenmeli ve buna uyulmalı. Ve son olarak küresel, yerel, siyasi ve ekonomik gelişmeler dikkatle takip edilmeli. Çünkü son dönemde özellikle küresel ölçekte bu tarz gelişmelerin dünya endekslerine yön verdiğini görüyoruz.”
Umut, endeksin geri çekilmesinde THY, Ereğli Demir Çelik, Kardemir, Soda Sanayi, Pegasus Hava Yolları, Petkim, Anadolu Cam, Jant Sanayi, Şişecam, SASA Polyester, Aselsan, Garanti BBVA, Enerjisa, Koza Altın, Tekfcn Holding, Sabancı Holding, Migros, Şok Marketler Zinciri, Karel Elektronik ve Good Year Lastik Sanayi hisselerinde orta ve uzun vadeli pozisyon alınabileceğini söylüyor.
Enver ERKAN / Tera Yatırım Ekonomisti
“Turkcell 2019’a dair beklentilerini korudu”
TURKCELL: 3Ç19 döneminde genel anlamda satış gelirlerinde yüzde 14’lük bir artış yaşandı. Güçlü bir şekilde artan mobil data kullanımı (3Ç19’da lOGB’a varan 4.5G kullanıcısı data tüketimi) 3Ç19’da yüzde 20.1 like-for-like ARPU büyümesi ve dijital servis gelirleri FAVÖK’ün çift haneli artış göstermesinde etkili oldu.
Fizy, dergilik, Turkcell TV Plus ve lifebox servisler pozitif katkı vermeye devam etmekte. 3Ç19 döneminde grubun mobil abone sayısı 34.4 milyon olarak gerçekleşti. Çeyreklik dönemde faturalı abonelerde 503 binlik net artış oldu. Faturalı abone sayısının, toplam mobil abone sayısına oranı yüzde 56.3 oldu. Şirket 3Ç19 döneminde 6 milyar 587 milyon TL satış geliri elde ederken, dönem karı yıllık bazda yüzde 232 büyüme gösterdi. 3Ç19 karı da 801 milyon TL seviyesinde gerçekleşti. Grup FAVÖK’ü 2.84 milyar TL olurken, FAVÖK marjı yüzde 43.1 oldu. Tüketicilerin daha çok veri kullanmak için yüksek paketlere geçmeleri ile artan dijital servis kullanımı Turkcell’in gelirlerini desteklerken, beklentiden yüksek gerçekleşen diğer faaliyet giderleri net kara negatif etkide bulundu. Şirket 2019 yılına dair beklentilerini de korudu. Turkcell 2019 yılında yüzde 17-19 olan gelir büyümesi beklentisini de korudu. FAVÖK marjı beklentisi ise yüzde 39-41’de bırakıldı. Turkcell hisselerinde yüzde 26 yükseliş potansiyeli ile 17.30 TL hedef fiyat öngörüyoruz. ŞİŞECAM: Şirketin satış gelirinin yarısından fazlası, yurtdışı satışlar ve ihracattan kaynaklanıyor. Şişecam’ın dolar ve euro cinsinden fazla pozisyonu var. Türkiye’de inşaat ve konut sektörleri 2018 üçüncü çeyreğinden itibaren yaşanan ekonomik türbülanstan dolayı artan fiyatlar ve faiz etkisinden dolayı yavaşlama gösterdi. 3Ç19 döneminde gibi yurtiçinde yoğun kullanılan dijital satışlarını ve net karını artıran şirket, dönemsel olarak 3Ç19’da net finansman gideri kaydetmiş ve yıllık bazda yüzde 7 ciro artışına rağmen net kar düşüşü yüzde 59 seviyesinde gerçekleşmiştir. Yıl genelinde ana faaliyet alanlarından düz cam (Trakya Cam) yüzde 37, kimyasallar (Soda Sanayii) yüzde 20, cam ambalaj (Anadolu Cam) yüzde 24, cam ev eşyası (Paşabahçe, Denizli Cam) yüzde 17 oranında konsolide satış gelirlerine katkıda bulunmuştur. Şirketin net karı 3Ç19 döneminde yüzde 59 düşüş göstererek 587 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Döviz fazlası olan grup şirketlerini, mali yapının sürdürülebilirliği anlamında, finansal dalgalanma dönemlerinde daha güvenli buluyoruz. Bu kapsamda Şişecam Grubu şirketlerini beğeniyoruz. Şişecam hisselerinde yüzde 20 yükseliş potansiyeli ile 6.10 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
TOFAŞ FABRİKA: Şirketin 3Ç19 döneminde ihracat hacmi geçen yıla göre yüzde 10 daralırken, iç pazarda ise yurtiçi satışları 3Ç19’da yüzde 41’lik artış gösterdi. Opel/Vauxhall anlaşması hariç tutulduğunda toplam satış hacimleri 3Ç19’da yüzde 1 artış gösterdi. İç piyasa hacimlerindeki toparlanma ve ihracattaki baz etkisi satış
hacimlerindeki stabilizasyonun ana etkenleri olarak öne çıkıyor. İç piyasa hafif araç talebinde iyileşme belirtileri ve düşen faizler 2019’a ilişkin iç piyasa hacim beklentilerinde de pozitif yönlü beklentileri artırmıştır. Fiat ilk dokuz ayda iç piyasa hafif araç pazar payında en güçlü performansı sergileyerek piyasa liderliğini sürdürdü. Şirket 2Ç19 gerçekleşmelerine dâ bağlı olarak 2019 yılı beklentilerini güncelledi. Toplam yurtiçi perakende hafif araç pazarı beklentisi 380-400 bin adet aralığından 470-490 bin adete revize edilirken, yurtiçi satış adedi beklentisi 70-75 binden 60-65 bine düşürüldü. Üretim beklentisi 260-275 binden 250-275 bine, ihracat beklentisi ise 200-220 bin adetten 200-210 bin adete revize edildi. Yatırım harcamaları beklentisi de 120 milyon euro olarak
bırakıldı. Faizlerde yaşanmakta olan düşüş ve sene sonuna kadar devam edecek olan hurda teşvikleri toplam pazar talebi açısından olumlu gelişmeler olarak değerlendirilebilir. Tofaş hisselerinde yüzde 28 yükseliş potansiyeli ile 32.20 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Geri çekilmelerde yatırımcılar neler yapmalı?
- Piyasanın genel havası koklanmalı.
- Endeks ve hissenin genel trendi göz önüne alınarak erken ve panik satışlardan uzak durulmalı.
- Hisseyi dirençten almak yerine optimal maliyet noktası belirlenmeli.
- Trendi pozitif olan hisselerde geri çekilmeler izlenmeli, stop’lu çalışılmalı ve pahalı fiyattan hisse alınmamalı.
- Mutlaka stop loss kullanılmalı.
- Teknik formasyonlardan yararlanmalı.
Eren Can UMUT / Meksa Yatırım Pazarlama Müdürü
“Enerjisa’da yukarı yönde hareketlerin devamı bekleniyor”
ENERJISA: Şirket piyasa beklentilerine paralel 2019 üçüncü ….çeyreğinde 331 milyon TL net kar rakamı açıkladı. İlk dokuz aylık veriyi incelediğimizde yıllık 790 milyon TL kara ulaşılmış ki r bu rakamı 2018 ile kıyasladığımızda yüzde 3.4 artışa tekabül ediyor. Bu rakamla birlikte net karın yıllık bazda yüzde 25 ve çeyreksel bazda yüzde 105 oranında artış kaydettiği dikkat çekiyor. Net satış kaleminin de 5 milyar 239 milyon TL olarak Türkiye’nin Enerjisi gerçekleştiğini ve geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 12 artış kaydettiğini görüyoruz. Esas faaliyet karı içinde bulunduğumuz yılın üçüncü çeyreğinde 838 milyon TL olarak açıklanarak yıllık bazda yüzde 12’ye yakın artış kaydetti. Şirket bu yılın üçüncü çeyreğinde 400 milyon TL’ye yakın finansman gideri açıkladı. FAVÖK rakamı ise 438 milyon TL olarak bildirildi. Olumlu bilanço yapısı nedeniyle şirket hisselerinde yukarı yönde görülen hareketlerin orta ve uzun vadede de devam etmesini bekliyoruz. Enerjisa hisselerinde yüzde 20 yükseliş potansiyeli ile 9.20 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
MİGROS: Şirket 2019 üçüncü çeyreğinde 179 milyon TL ile piyasa beklentisinin üzerinde net kar rakamı açıklandı. Net satış gelirlerini 6 milyar 46 milyon TL olarak açıklarken yıllık yüzde 21 artış kaydettiğini gözlemliyoruz. Migros’un brüt kar marjında iyileşme ve faaliyet giderlerinde yüksek artış kaydetmemesi FAVÖK’ü destekliyor. Bu sayede FAVÖK 2019 üçüncü çeyreğinde 648 milyon TL’ye yükseldi.
Bu yükselişi geçtiğimiz yılın aynı dönemi ile kıyasladığımızda yüzde 83 oranında artışa tekabül ediyor. Ayrıca FAVÖK rakamının piyasa beklentilerinin de üzerinde gelmesi olumlu. Buna bağlı olarak FAVÖK marjı da 3.6 puan yükseliş kaydederek yüzde 10.6 oranında gerçekleşti. Şirketin borçluluk noktasında da iyileşme göstermeye devam etmesi pozitif. 2019 ikinci çeyreğinde 5 milyar 800 milyon TL olan net borcu üçüncü çeyrek itibari ile 5 milyar 200 milyon TL’ye geriledi. Bunun yanında Kenan Investments S.A. ve Moonlight Capital S.A. Migros Ticaret A.Ş. paylarının (şirket sermayesinin yaklaşık toplamda yüzde 11.1’ini temsil eden) yaklaşık 20 milyon TL nominal değerli kısmının yurtdışında yerleşik kurumsal yatırımcılara satışına ilişkin sözleşmenin imzaladığını duyurdu. Haberin ardından şirket hisselerinde geri çekilme oluştu. Yalnız bilançoda gözlenen iyileşme ile hisselerin orta-uzun vadede pozitif performans gösterebileceğini düşünüyoruz. Bu kapsamda Migros hisselerinde yüzde 20 yükseliş potansiyeli ile 29 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
SABANCI HOLDİNG: Şirket 2019 üçüncü çeyreğinde 953 milyon TL net kar rakamı açıkladı. Açıklanan datanın piyasa beklentisi olan 868 milyon TL’nin üzerinde olması pozitif olarak değerlendirilebilir. Özellikle Akbank’ın karlılığının piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşmesi Sabancı Holding’in net kar beklentilerinin üzerinde performans göstermesini sağladı. Ayrıca Philip Morris’in üçüncü çeyrek kar rakamının ikinci çeyreğe göre artış kaydetmesi de holding karlılığını destekledi. Net karın yıllık yüzde 19 oranında daraldığını da hatırlatalım. Yıllık ölçekte net karın gerilemesinin en önemli nedeni ise operasyonel karın yıllık bazda yüzde 26 daralması oldu. Bankacılık ve sanayi sektörüne ilişkin karlılık pozitif olsa da enerji sektöründe çeyreksel bazda yüzde 34 oranında düşüş olduğunun altını çizelim. Yani bankacılık ve sanayinin kara pozitif etkisi varken enerji sektörü kara daha az yansıdı.
Holding’in net satış geliri yıllık bazda yüzde 8.4 artış gösterdi ve 24 milyar TL olarak gerçekleşti. FAVÖK rakamı ise yıllık bazda yüzde 3.9 artış kaydetti ve 4 milyar 300 milyon TL olarak gerçekleşti. Bu noktada holdingin bilançosunun pozitif olduğunu söyleyebiliriz. Sabancı Holding hisselerinde yüzde 25 yükseliş potansiyeli ile 12 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Akenerji, kredi sözleşmesini yapılandırdı
Akenerji, Yapı Kredi ile 2015 yılında imzaladığı kredi sözleşmesini uzun vadeli olarak yeniden yapılandırıldı. Akenerji Genel Müdürü Serhan Gençer, 30’uncu yıllarını kutladıkları 2019’un son günlerinde, uzun dönemli finansal sürdürülebilirliği tesis etmek üzere yaptıkları girişimlerin olumlu sonuçlandığını belirtti. Akenerji’nin yeni kredi sözleşmesiyle finansal sürdürülebilirliğinin pekiştiğini ve rekabetçi bir pozisyon kazandığını kaydeden Gençer, “Dünyanın, ülkemizin ve enerji sektörünün içinden geçmekte olduğu bu zorlu dönemde kredi yapılandırması için Yapı Kredi ile atılmış olan bu imza, şirketimizin sektörde ayrıcalıklı konumunu bir kez daha ortaya koymuştur” dedi.
Akenerji, 2015 Eylül’de Yapı Kredi ile ilk bir yılı ana para ödemesiz dönem olmak üzere 12 yıl vadeli 1.1 milyar dolar tutarında bir kredi sözleşmesi imzalamış. Şirket bu sözleşme kapsamında son dört yılda yaklaşık 450 milyon dolar tutarında ana para, işletme kredisi ve faiz geri ödemesi yaptı. 15 Ağustos 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelik” doğrultusunda Akenerji’nin Yapı Kredi’nin 2015’te aldığı kredinin uzun vadeli yapılandırılması için görüşmeler başlamıştı. Bunun sonucunda, Yapı Kredi ile Akenerji arasında ilk bir buçuk yılı anapara ödemesiz dönem olmak üzere TL ve dolar cinsinden beş yıl ve 13 yıl vadeli toplam 854 milyon dolar tutarındaki kredinin yeniden yapılandırılması için yeni bir kredi sözleşmesi imzalandı.
Geri çekilmeyi fırsat olarak bekleyenlere öneriler
■ Öz varlık karlılığını istikrarlı bir şekilde artıran, kaldıraç oranı düşük, döviz pozisyonları dengeli ve her yıl karının belirli bir kısmını yatırımcısı ile paylaşan hisse senetlerine yönelmeli.
■ Henüz istenilen performansı gösterememiş ve ederinin çok altında işlem gören şirket hisseleri tercih edilmeli.
■ Mutlaka zarar kes seviyesi belirlenmeli.
■ Küresel-yerel siyasi ve ekonomik gelişmeler dikkatle takip edilmeli.
■ Ucuz kalmasında temel bir sebep olmayan, yani doğal iskontolu konuma geçmemiş potansiyelli hisseler bulunmalı.
■ Endeksle eşdeğer yükselişi yakalayamamış, normalde endeks ilişkisi yüksek hisselerde orta uzun vadede alım düşünülmeli.
■ Oluşan konjonktüre göre çiftli işlem (pair trade) stratejileri uygulanmalı.
■ Mümkünse BIST-30 hisseleri içinden seçim yapılmalı.
İdil Taraklı