Turizm, Bursa’nın gelişen yüzü
Bursa geçen yıl 15 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, ilin sanayi altyapısının yanı sıra turizm ve tarıma da odaklanma kararı aldı. Bu amaçla tanıtım atağı haşlatıldı…
BURSA Büyükşehir Belediyesi, 25 milyar dolarlık dış ticaret hacminin 15 milyar doları ihracat olan Bursa’mn gelişen yüzünü turizm ve tarım olarak belirledi. Bu hedef doğrultusunda turizm gelirlerinin artırılması amacıyla tanıtım atağı başlatılırken, kırsal kalkınma için marka ürünlerin dünya pazarlarında vitrine çıkarılması adımları atıldı.
Türkiye ekonomisinin lokomotif kentlerinden biri olan, geçtiğimiz yıl otomotiv, tekstil ve makine ürünlerinde 194 ülkeye yaklaşık 15 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Bursa, katma değeri yüksek ürünler üreten, yüksek teknolojiye dayalı sanayiye yöneldi. Bu amaçla Türkiye’nin ilk teknoloji organize sanayi bölgesi 85 bin dönüm alan üzerine pro-jelendirilirken, Türkiye’nin ve dünyanın önemli teknoloji firmaları Bursa’da üretim yapmaya hazırlanıyor. Fiber optik dijital altyapıya sahip teknoloji organize sanayi bölgesinde ilk fabrikanın temeli Kasım ayında atılacakken, Bursa yakın gelecekte katma değeri yüksek, teknoloji üreten bir kent haline gelecek.
YÜKSEK TEKNOLOJİ ALTYAPISI
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, sanayide Türkiye’nin lokomotif kenti olan Bursa’nm gelecek vizyonunu değerlendirdi. Bursa’yı turizmde öne çıkaracak adımları kararlılıkla atarken, yüksek teknolojili, katma değeri yüksek üretim yapan sanayi için de altyapıyı hazırlamaya çalıştıklarını ifade eden Başkan Aktaş, bu manada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk 100 günlük programda açıkladığı Gökmen Uzay Havacılık Merkezi’ne (GUHEM) de büyük önem verdiklerini kaydetti.
Türkiye’nin hedeflenen ihracat rakamlarına ulaşması için yüksek teknolojili üretimin şart olduğunu dile getiren Başkan Aktaş, “Büyükşehir Belediyesi olarak yerini bizim temin ettiğimiz, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın inşaat için 50 milyon TL’lik yatırım yaptığı ve TÜBİTAK’ın da 60 milyon TL’lik düzenek ve malzeme desteği sağlayacağı merkez, muazzam bir tesis olacak. Kasım sonu, Aralık başı tamamlamayı hedefliyoruz. Yüksek teknolojiyi üretecek olan zeki çocuklarımız için altyapımızı güçlendiriyoruz. Geleceğin astronotları, pilotları bu tesiste yetişecek” dedi.
TURİZMDE TANITIM ATAĞI
Bursa’nm gelişen yüzünün turizm olduğunu, turizmin de ancak tanıtımla gelişebileceğini ifade eden Başkan Aktaş, bu manada hayata geçirdikleri tüm etkinlikleri uluslararası boyuta taşıma gayretinde olduklarım vurguladı. Geçtiğimiz günlerde 8. Uluslararası Fotoğraf Festivali’ne ev sahipliği yaptıklarını hatırlatan Başkan Aktaş, Fransa, Sırbistan, Azerbaycan, Brezilya, Bulgaristan, İran, İtalya, Romanya, Şili, Afganistan, Hindistan ve Türkiye’nin içinde bulunduğu 12 ülkeden 165 fotoğraf sanatçısını 1500’den fazla fotoğrafla Bursa’da ağırladıklarını belirtti.
Fotoğraf festivali ile eş zamanlı olarak gerçekleştirdikleri Doğa Sporları ve Doğa Turizmi Günlerine de değinen Başkan Aktaş, “Dağı, ovası, denizi, gölleri, şelaleleri, doğal güzellikleriyle çok özellikli bir şehirde yaşıyoruz. Ancak bu değerleri sadece bizim bilmemiz yeterli değil. Bu değerlerimizi yurtdışmda anlatmamız gerekli. Özellikle doğa sporlarıyla alakalı Bursa’da müthiş bir altyapı var ve bu konuda trend sürekli artıyor.
İstanbul’a yalcın olmak büyük avantaj. Yatak kapasitesi, ulaşım, sosyal tesisler gibi altyapıyı hazırlıyoruz. Lâkin en önemlisi bu değerlerimizi anlatmamız lazım. Bunun için önümüzdeki yıl dünyanın farklı ülkelerinde 15 değişik turizm füarına katılarak adeta gövde gösterisi yapacağız” diye konuştu.
AVANTAJI ÇOK
Günümüzde artık şirketlerin değil, şehirlerin yarıştığını, bu yarışta Bursa’yı öne taşıyacak birçok argümana sahip olduklarını dile getiren Başkan Aktaş, “Evet, Bursa tartışmasız bir sanayi kenti. Bu özellik devam edecek ancak sanayide de teknolojiye dayalı, katma değeri yüksek üretimlerin öne çıkması gerekiyor. Ancak Bursa’nm gelişen yüzü bize göre turizm. Uludağ ile kış turizmi, Hıristiyanlık alemi için büyük önem taşıyan 1. Konsül’e ev sahipliği yapan İznik ile inanç turizmi, gölleri, şelaleleri ile doğa turizmi, Atatürk Kongre Kültür Merkezi ile kongre turizmi, yenilenen sahilleri ile deniz turizmi, Osmanlı’ya başkentlik yapması ile tarih kültür turizmi… Yani Bursa’nın turizm için avantajları saymakla bitmez. Özellikle tarihi kültürel miras çalışmalarıyla bugüne kadar önemli bir mesafe alındı.
2014 yılında Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi, 700 yıllık Osmanlı Köyü Cumalıkızık ve Sultan Külliyeleri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girdik. Şimdi aynı çabayı İznik ilçemiz için gösteriyoruz. Halen gcçici listede olan îznik’in Dünya Mirası Listesi’ne alınması amacıyla gerek restorasyon çalışmaları gerekse alan başkanlığının çalışmaları devam ediyor. İznik’in de sahip olduğu tarihi değerleri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne gircccğine inanıyorum. Özetle Bursa’nın gelecek vizyonunu turizm olarak belirledik ve bu doğrultudaki çalışmalarımız devam edecek.
TARIMDA HEDEF DÜNYA PAZARI
Türkiye genelinde olduğu gibi Bursa’da da her geçen gün kırsal nüfus azaldığını, buna bağlı olarak da kent merkezi nüfusunun arttığını hatırlatan Başkan Aktaş, bu göçün önlenmesi amacıyla kırsal kalkınma yatırımlarına da önem verdiklerini söyledi. Kırsalda yaşayanların geçim kaygısıyla topraklarını bırakıp, merkeze göç ettiğini ifade eden Başkan Aktaş, “Bu göç doğal olarak merkezde de bir takım sorunları beraberinde getiriyor. Bizim öncelikle kırsaldan kente göçü önlememiz gerekli. Bunun için de çiftçimizin gerek geliri, gerekse yaşam kalitesi artmalı. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi olarak yoğun bir çaba içindeyiz. Belediyemizin iştiraklerinden Tarım A.Ş. tüm enerjisini bu konuya harcıyor. Kaliteli tohumluk temininden, besicilerimize verim kalitesi yüksek ırk hayvan temine kadar, hatta ürünlerin ambalajlanması ve pazarlanmasma kadar her alanda aktif rol alıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Tarım A.Ş. olarak Uzakdoğu pazarının giriş kapısı olarak bilinen Hong Kong’da düzenlenen Asia Fruit Logistica Fuarı’nda stant açtık ve Bursa siyah inciri başta olmak üzere Bur-salı çiftçilerin yetiştirdiği ürünlerin tanıtımını yaptık. Burada 500’e yakın firma temsilcisiyle yüz yüze görüşmeler yapıldı ve 30 firma ürün talebinde bulundu. Bu şu anlama geliyor, Bursa’da yetişen dünya markası ürünler, iç piyasada değerinin altında satılacağına dünya pazarlarında hak ettiği değeri buluyor ve sonuçta çiftçimiz kazanıyor. Sadece bu da değil, şimdi de arıcılık eğitimlerini başlatıyoruz. Bal üretimde Çin’den sonra dünya ikin-cisiyiz ancak, kovan başına verim Çin’in neredeyse dörtte biri seviyesinde. Bununla ilgili arıcılık ünitemizi kurduk ve daha bilinçli üretimin sağlanması amacıyla çiftçilerimize eğitimler vereceğiz” diye konuştu.
