Doğru hisse seçmek
Doğru hisse seçimi, borsaya yatırım yapanların en önemli sorunudur. Bu hafta uyguladığı yatırım stratejisi uluslararası alanda kabul edilen Amerikalı yatırım profesyoneli David Dreman’ın “Diişük Fiyat/Nakit Akım” stratejisini tanıtıyoruz…
HİSSE senedi yatırımının temelini, doğru hisse veya hisseleri doğru zamanda alıp, yine doğru zamanda satabilmek oluşturmaktadır. Tüm bu “doğru”ları her zaman bir araya getirecek sihirli bir formül ise bulunmaz. Geleceğe ilişkin belirsizlik başta olmak üzere, kişilerin algı ve tercihleri ile konjonktürel gelişmeler bu “doğru”ları bir araya getirmeyizorlaştıran başlıca unsurlardır.
Sihirli tek bir formül olmasa da, bu “doğru”ları bir araya getirebilme arayışı tüm yatırımcıların ortak uğraşıdır. Bu arayış sırasında kimi yatırımcılar “Temel Analiz” olarak adlandırılan, temelde şirketin operasyonel ve mali performanslarına dayanan araçları kullanmakta; kimileri ise “Teknik Analiz” olarak adlandırılan, temelde hisse fiyatlarının performansına dayanan araçları kullanır. Bu araçlar çeşit-lendirilebilse de yüzlerce hisse arasından “doğru” olduğu düşünülen birkaçım seçebilmek pek de kolay olmaz.
DEĞER YATIRIM STRATEJİSİ
Bu köşede hisse seçimi ve uygulanabilecek stratejiler konusunda farklı bakış açılarından bakmaya çalışarak, bir fikir vermeyi amaçlıyoruz. Son haftalardaki yazılarda, piyasadaki güncel gelişmeleri analiz edip, muhtemel hareketlere yönelik bir senaryo oluşturmaya çalıştık. Daha sonra, bu senaryoya uygun düşebilecek hisseleri belirlememizi sağlayacak kriterler belirleyip; genel anlamda en uygun olduğu sonucuna vardığımız 4-5 hisseye yönelik yorumlar paylaşıp, değişen piyasa koşullarında denenebilecek stratejiler oluşturmaya çalıştık.
Bu hafta, uyguladıkları yatırım stratejileri ile uluslararası alanda tanınan ve yatırım gurusu olan isimlerden birinin stratejisini Borsa İstanbul’da uygulamaya çalışacağız. Bu kapsamda, “Değer Yatırım Stratejileri” konusunda önemli bir yere sahip olan ABD’li yatırım profesyoneli David Dreman’m geliştirdiği “Düşük Fiyat/Nakit Aıkımı” stratejisini ele alacağız. Dreman, bu strateji ile Fiyat/Nakit Akımı oranı üzerinden en ucuz durumdaki hisseler arasından, finansal performansı açısından öne çıkan hisseleri seçebilmeyi amaçlamıştır. Dreman’m bakış açısı büyük ölçüde, benzer yapıda olan, benzer piyasa koşullarında faaliyet gösteren, benzer ürünlere ve benzer yönetim yeteneğine sahip olan şirketler arasından, daha yüksek nakit akımına sahip olanın yatırım açısından, genellikle, denemeye daha değer olduğu yönündedir.
Dreman’ın “Düşük Fiyat/Nakit Akımı” stratejisi kapsamında belirlediği kriterler şu şekildedir:
■ Fiyat/Serbest Nakit Akım oram O’dan büyük olan hisseler arasından bu oram en küçükten en büyüğe olacak şekilde sıralama yapıldığında ilk yüzde 60’lık dilime girenler,
■ Satışlar Gelirleri 500 milyon TL’den büyük olanlar (aslında 100 milyon dolar veya pound civarında bir rakam, ancak bunu Türkiye’ye uyarlamak için ayarlama yaptık),
■ Borç Oranı, tüm şirketlerin medyan borç oranından düşük olanlar,
■ Net Kâr Marjı, tüm şirketlerin medyan net kâr marjından yüksek olanlar,
■ Hisse Başına Kâr Büyümesi, tüm şirketlerin medyan kâr büyümesinden yüksek olanlar,
■ Temettü Verimliliği, tüm şirketlerin medyan temettü verimliliğinden yüksek olanlar,
Bu kriterler üzerinden, BIST-TÜM’de yer alan şirketlerin 2017/06 dönemi finansal sonuçlarını yıllıklandırarak yaptığımız filtreleme sonucu 12 hisse elde ettik. Bu hafta, yorumladığımız beş hisse, bu 12 hisse arasından, teknik analiz anlamında en uygun görünüme sahip olduğunu düşündüğümüz hisselerdir.
Aksa Akrilik (AKSA): Temmuz ayı ortalarında 14.56 TL ile tarihi zirvesini test eden AKSA hisseleri, ağustos ve eylül döneminde gözlenen düzeltme hareketinin etkisiyle 25 Eylül tarihinde 10.86 TL seviyesine kadar geriledi. Bu seviyeden itibaren gelen tepki alımları sayesinde son günlerde yeniden 12.51 TL direncinin test edildiği görülmekte. Gözlenen yükseliş sırasında hacim ile RSI ve Momentum gibi teknik indikatörlerde görülen olumlu sinyaller de dikkat çekici. Mevcut yükseliş eğiliminin korunabilmesi açısından hissenin 12.27 TL desteği üzerinde kalmaya devam etmesi önemli. Bu senaryonun gerçekleşmesi ve 12.51 TL direncinin kırılması durumunda; 12.67 TL-12.71 TL direnç bölgesi kısa vadeli ilk teknik hedef konumuna gelecektir. Bu direnç böl gesi de aşılacak olursf ağustos ayında olduğ gibi, hisse fiyatların bir süre 12.70-13.15 T aralığında dengelem eğilimine girip bir kaı hareketi oluşturması beklenebilir. Diğer taraftan, 12.27 TL desteği üzerinde tutunulama-ması durumunda, sırasıyla 12.16 TL, 11.97 TL ve 11.86 TL destekleri izlenebilir. Olası yatırım kararlarında, katlanılabilecek azami zararı göz önünde bulundurarak, bu destek seviyelerinden birinin zarar kesme (stop-loss) seviyesi olarak izlenmesi yerinde olacaktır.
Aygaz (AYGAZ): AYGAZ hisselerinde 18 Eylül tarihinde 16.50 TL direncinin aşılamaması sonrasında başlayan soluksuz ve sert düşüşün 25 Eylül tarihinde 14.13 TL civarından gelen destekle sonlandığı görülmekte. Bu düşüşün başladığı zirveden desteğin geldiği dibe kadar çizilen Fibonacci Düzelme Seviyelerine karşılık gelen seviyeler kısa vadede destek-direnç olarak takip edilebilir. Son durum itibariyle hisse fiyatlarının yüzde 50 seviyesine karşılık gelen 15.32 TL üzerinde tutunmaya çalıştığı görülmekte. Bu seviye üzerindeki seyrin kalıcı hâle dönüşmesi durumunda yaklaşık olarak yüzde 61.8 seviyesi ile 21 ve 50 günlük hareketli ortalamalara karşılık gelen 15.50-15.60 TL direnç bölgesine doğru bir hareket görülmesi beklenebilir. Bu dirençlerin kalıcı olarak kırılması ve olası yukarı yönlü hareketlerin günlük bazda yaklaşık 600 bin lotluk işlemle gerçekleşmesi durumunda hissedeki yukarı yönlü hareketlerin ciddi ölçüde güçlenmesi söz konusu olabilir. Bu senaryonun gerçekleşmesi aynı zamanda, hem aşırı alım-satım göstergesi olan RSI’da ağustos ayından bu yana oluşan düşüş trendi kırılmış olacak hem de yılın önemli bir bölümünde hisse fiyatlarının ağırlıklı olarak içinde hareket ettiği 15.32-16.32 TL aralığındaki orta vadeli bant hareketine dönülmesi olarak da değerlendirilebilecektir. Olası geri çekilmelerde ise yüzde 38.2 seviyesine karşılık gelen 15.04 TL kısa vadeli ilk önemli destek konumundadır. Katlanılabilecek zarar ölçüsünden 14.69 TL, 14.50 TL ve 14.37 TL desteklerinden de uygun olanı zarar kesme seviyesi olarak takip edilebilir.
Kordsa Teknik Tekstil (KORDS): KORDS hisseleri Kasım 2016-Haziran 2017 döneminde son derece ciddi bir yükseliş trendi yakalayarak 1 Haziran tarihinde tarihi zirve olan 9.09 TL seviyesini test etti. Gelen kâr satışlarının ardından hisse temmuz ayında yeniden 9 TL’ye doğru yönelse de bu seviyeyi aşamaymca kâr satışlarının sert bir düzeltme hareketine dönüştüğü görüldü. Öyle ki, hisse fiyatları 25 Eylül tarihinde 6.67 TL’ye kadar geriledi. Bu seviyeden gelen destekle birlikte hisse fiyatlarının son günlerde yeniden toparlanma eğilimine girdiği görülmekte. Ayrıca, bu tepki hareketiyle birlikte hacim ile RSI ve Momentum göstergelerinde gözlenen ciddi artış; şu an için piyasanın bu fiyat seviyelerini pek kabul etmediğinin bir işareti olarak yorumlanabilir. Mevcut toparlanma eğiliminin korunabilmesi açısından yaklaşık olarak hem 21 günlük hareketli ortalamaya hem de son düşüş trendini referans alan Fibonacci yüzde 23.6 düzelme seviyesine karşılık gelen 7.24-7.28 TL destek bölgesi üzerinde kalınması kritik önem taşıyor. Bu destek bölgesi üzerinde kalınması durumunda; yaklaşık olarak yüzde 38.2 düzelme seviyesi ile 50 ve 200 günlük hareketli ortalamaya karşılık gelen 7.60-7.68 TL direnç bölgesinin test edilmesi beklenebilir. Son derece güçlü olan bu direnç bölgesinin aşılması durumunda yukarı yönlü hareketlerin hızlanması ve ilk aşamada 7.85-8.00 TL civarlarına doğru bir seyrin görülmesi beklenebilir. Olumsuz senaryoda, yani 7.24-7.28 TL destek bölgesi üzerinde tutunulamaması durumunda, 6.90-7.00 TL destek bölgesi ile 6.67 TL desteğine kadar bir düşüş görülme olasılığının kuvvetlenme riski de olası yatırım kararlarında göz ardı edilmemeli.
T. Şişe ve Cam Fabrikaları (SİSE): SİSE fiyat grafiğine bakıldığında, ilk dikkat çeken noktalardan biri ağustos ayından bu yana hisse fiyatlarında gözlenen düşüşe karşın, momentum ve aşırı alım-satım göstergesi olan RSI’da gözlenen yatay ve yukarı yönlü eğilimdir. Bu durum, teknik analiz kriterleri açısından olumlu aykırılığı yani hisse fiyatlarının seyri açısından yukarı yönün bir miktar daha ağır bastığını işaret etmektedir. Dolayısıyla, bu teknik görünüm korunduğu müddetçe, kısa vadede dalgalanmalar olsa da, hisse fiyatlarının yeniden toparlanma olasılığının daha yüksek olacağını söylemek mümkün. Bahsettiğimiz olasılığının gerçekleşebilmesi açısından hisse fiyatlarının öncelikle 4.15 TL üzerinde tutunulması ve devamında ağustos ajandan bu yana devam eden ve kısa vadeli en kritik direnç konumunda olan 4.27 TL seviyesinin kırılması büyük önem arz etmektedir. Bu senaryonun gerçekleşmesi durumunda hisse fiyatlarının yeniden 4.40^4.50 TL aralığına yönelmesi beklenebilir. Olası düşüşlerde görülebilecek zararların artmaması açısından 4.09 TL, 4.04 TL veya 3.98 TL desteklerinden uygun olanının zarar kesme seviyesi olarak takip edilmesi sağlıklı olacaktır.
Soda Sanayii (SODA): SİSE, hissesi için bahsettiğimiz olumlu aykırılık durumu SODA hissesinde de oldukça net bir şekilde görülmektedir. Yakın dönemde gözlenen düşüşlerin ardından, hisse fiyatlarının yakın dönemde 200 günlük hareketli ortalamayı destek edinme çabasında olduğu görülmektedir. Geçmiş dönemlerde de SODA hisseleri için genel olarak destek olarak çalışan 200 günlük hareketli ortalamanın bu defa çalışmaması riskine karşılık 4.86 TL’nin zarar kesme seviyesi olarak takip edilmesi yerinde olacaktır. Bardağın dolu tarafından bakacak olursak, 200 günlük hareketli ortalamanın yemden destek olarak çalıştığının görülmesi durumunda kısa vadeli en kritik direnç konumunda olan 5.11 TL’nin test edilmesi beklenebilir. Bu direncin kırılması durumunda sırasıyla 5.28 TL ve 5.48 TL kısa-orta vadeli teknik hedefler konumuna gelecektir.
EROL GÜRCAN