Bankaların geleceği teknoloji dönüşümüne bağlı!
Bankalar, inovatif ürün ve hizmetler sunabilmek amacıyla finans teknolojilerinden giderek daha fazla yararlamyor. Çünkü günümüzün gelişen teknolojisi sektörü dönüşüme zorluyor. Bankacılık sektörü, her yıl müşteri verisini anlamlandırmak ve aksiyon alabilmek için 10 milyar dolar harcıyor. ThoughtWorks’e göre bu dönüşümü yapmayan bankalar hayatta kalamayacak.
Bankacılık sektörü, her yıl müşteri verisini anlamlandırmak ve aksiyon alabilmek için 10 milyar dolar harcıyor. Sektör, önymüzdeki dönemlerde yeni regülasyonlar, siber güvenlik, azalan şube kullanımı, artan müşteri edinme maliyetleri ve azalan kârlılık ile değişen müşteri talepleri gibi faktörlerle karşı karşıya kalacak. Bu durum da tüm banka sektörünü dönüştürüyor. Kullanıcılann dijital hizmetleri hızla benimsemeleri, teknoloji ve finans sektörlerini birbirlerine daha da yakınlaştırdı. Böylece finansal teknolojiler (fintech) sektörü ortaya çıktı.
10 YIL SONRA…
“Bundan 10 yıl sonra, bankalar bugün bildiğimiz yöntemlerle çalışmayacak. Bazıları artık olmayacak. Bütünüyle müşteriye odaklı dijital çözümler tasarlamıyorsanız müşterinize hizmet etmiyorsunuz demektir. Eski sistemlerle çalışıyor, yama çözümler kullanıyor veya sağlam olmayan bir mimarinin üstüne dijital ürünler ekliyorsanız, değişime adapte olmuyorsunuz. Büyük kuruluşların genellikle yaptığı gibi teknoloji yatırımlarından sonuç almak için aylarca beklemek zorunda kalıyorsanız, bir daha düşünün; göreceksiniz ki boşa para harcıyorsunuz. Rakibin bir adım önüne geçen, size özel, fark yaratan yeni bir ürün veya hizmeti piyasaya sürmüyorsanız, pazar payınızı kaybediyorsunuz. Mevzuat değişiklikleri yüzünden çok pahalı ve zaman alan sistem değişiklikleri yapmak zorunda kalıyorsanız, sistemleriniz değişimle başa çıkmak için mücadele ediyorsa esnek değilsiniz ve bu nedenle yok olma riski taşıyorsunuz.” Tüm bu öngörülerde bulunan global teknoloji danışmanlık şirketi Tho-ughtWorks’ün Birleşik Krallık Genel Müdürü Ruth Harrison.
AVRUPA’DA İLK ÜÇTE
Peki dünyada beklentiler böyleyken Türkiye’deki durum ne? ThoughtWorks’ün Türkiye için yaptığı araştırma, çarpıcı veriler sunuyor. Türkiye son 15 yılda toplam kredi kartı, banka kartı ve POS terminali bakımından Avrupa’nın en büyük ilk üç kart pazarı arasına girdi. Bugün müşteriler basit, güvenli, hızlı ve kullanışlı bir alışveriş ve ödeme yöntemi istiyor. Dolayısıyla Türkiye’deki bankacılık sistemlerinde daha iyi müşteri deneyimi sunan dijitalleşme, mobil, açık kaynaklı API’ler (Uygulama Programlama Arayüzleri) ve Fintech (yeni iş modellerine sahip yeni ortaklıklar) başlıca trendler olarak öne çıkıyor. ThoughtWorks yetkililerine göre, genç nüfusun inovatif ürünlere ve tüm kanallara yayılan müşteri deneyimine yönelik artan talebi sayesinde Türkiye, son 10 yılda dijital bir erişim noktasına dönüştü.
İnternet bankacılığı kullanıcılarının sayısı, 2007 yılından bu yana yüzde 400’lük bir artış göstererek yaklaşık 45 milyona ulaştı. Bu kişilerin 15 milyondah fazlası, aktif internet bankacılığı kullanıcısı. Mobil bankacılık kullanıcılarının sayısı, 2007 yılından bu yana yaklaşık yüzde bin 400’lük bir artışla 20 milyona yükseldi. Bunların 12 milyonu aktif kullanıcı statüsünde.
FİNTECH ETKİSİ
Türkiye’de finansal hizmet sektöründe faaliyet gösteren şirketler, yalnızca arka ofis destek hizmetlerini iyileştirmek için değil, aynı zamanda müşterilerine inovatif ürün ve hizmetler sunabilmek amacıyla fi-nans teknolojilerinden giderek daha fazla yararlanıyor. 2016’da Türkiye’de fintech işlem hacmi 14,7 milyar dolar düzeyindeydi. 2017 sonunda ise işlem hacminin 17 milyar dolar olacağı bekleniyor. Türkiye’de fi-nans teknolojilerini ilk benimseyen sektör bankacılık, ardından sigorta sektörü oldu. Türkiye’deki büyük bankalar daha rekabetçi ve inovatif olma yolunda fintech şirketleriyle işbirliği yapmanın önemini anladı. Türkiye’deki 200’den fazla fintech startup şirketi, ülkeye 2012 yılından bu yana 75 milyon doları aşkın yatırım çekti.
İNOVATİV BANKALAR
AKBANK
Bankaların fintech kuluçka ve hızlandırma programlarına başlamasından 10 yıl önce, Akbank, bankacılıkla ilgili teknolojilerin hayata geçmesini teşvik etmek için bir girişimcilik programı başlattı. Kredi başvuru sürecini biraz daha heyecan verici hale getirerek kimlik tarama ve kredi sözleşmesi basma aşamasına kadar işlem yapan ‘kredi makinelerini hizmete sundu.
DenizBank
Türkiye’deki bankalar, müşteri deneyiminin en kötü taraflarını bile bir dijitalleştirme deneyi haline getirmeye çalıştı. Denizbank, müşterilere şubeye girer girmez sıra numarası vermek için iBeacon teknolojisini kullanmaya başladı.
Garanti
Garanti, Y kuşağını hedef alan özel ürünler piyasaya sürdü ve yaklaşık bir yıl önce bu kuşağın gençlerinin vadeli ve vadesiz hesap açmalarını sağlamak için eğitim kampanyaları düzenledi. Cüzdan hesabı, birikimler, krediler ve teklifleri tek bir erişim noktasına, yani iGaranti mobil uygulamasına entegre etti. Uygulamanın, kullanıcıların kendi banka hesaplarıyla ilgili soru sormalarını sağlayan bir sohbet özelliği de bulunuyor.
iş Bankası, müşterilerin telefonlarından QR kod tarayarak, kartsız nakit çekmelerini sağlıyor. İş Bankası’nın Türkiye çapındaki 2 bin 400 ATM ve bin şubesinde, müşterilerin parmak izlerini okutarak kartsız para çekmelerini sağlayan biyometrik kimlik doğrulama kullanılıyor.
Ziraat Bankası
Devlet bankası olan Ziraat Bankası; nakit, forex, tahvil ve fatura işlemlerinde gişe memurlarının yerini alacak otomatik görüntülü işlem merkezlerini hizmete soktu.
TÜRKİYE Sİ BAN KASI
TH0UGHTW0RKS BİRLEŞİK KRALLIK GENEL MÜDÜRÜ RUTH HARRİS0N
“Pazara uyum sağlama ve yeni iş modeli yaratma Öncelikli”
Müşteri odaklı yaklaşım: Finans kurumlan artık çok etkili kuruluşlar haline gelmeli; bunun için de tamamen farklı bir anlayış gerekiyor. Kullanıcıları güçlendirirken bir yandan da çözümler ve ürünler geliştiren müşteri odaklı bir yaklaşıma ihtiyaç var. Ayrıca, tamamen yeni kanallar ve gelir akışları yaratmak için ortaklıklara ve işbirliğine açık olmak gerekiyor. Ancak piyasaya ilk çıkan olmak artık ayırt edici bir etken değil.
Yeni nesil önemli: Artık en önemli etken, pazar değişikliklerine uyum sağlama ve yeni iş modelleri yaratma becerisi ile yaratılan değer. Yeni yetişen nesli ve onların hangi bankayla çalışacaklarını belirleyen değer odaklı karar verme anlayışlarını hesaba katmalıyız. İnovasyon katlanarak artan bir hızla ilerliyor ancak işleri daha hızlı, daha kolay, daha erişilebilir veya daha çekici hale getiren unsur, sadece fintech değil. Bir de sektörlerin iç içe geçmesi söz konusu.
Teknoloji seçimi: Bugünün perakende marketleri bir yandan da bankacılık ürün ile hizmetlerini ve hatta kredi olanaklarını satıyor. Ayrıca, kişiler arası borçlanma (peer-to-peer lending) bankalara yönelik ihtiyacı tümden devre dışı bırakıyor. Büyük bankalar, rekabet etmek bir yana ayakta kalmak için kendi iş süreçlerini bozmak zorunda kalıyor. Bugün yaptığınız teknoloji seçimlerinin, bankanızın hayatta kalmasında çok ciddi rolü olacak.
GÖZDE YENIOVA