Türkiye ekonomisinin lokomotifi
Türkiye genelindeki konut satışlarının eylülde önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17.8 artması, inşaatın peşine takılan birçok sektörü ümitlendirdi. Sektör temsilcileri asıl hızlanmanın yeni projelerin artmasıyla olacağını söylüyor…
SON dönemde reel ekonomiden gelen en güzel verilerden biri eylül ayında konut satışlarının yüzde 17.8 artmasıydı. Bir önceki yılın aynı dönemine göre eylülde konut satışlarında yaşanan patlama özellikle ipotekli satışlarda kendini gösterdi. Türkiye genelindeki ipotekli satışlar eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 46.7 artarak 42 bin 83 adete yükseldi.15 Temmuz darbe girişiminden sonra yaşanan bir dizi olumsuzlukla durağanlaşan Türkiye ekonomisinin lokomotifi yeni dönemde de inşaat olacak gibi görünüyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ağustos ayı başında bankalara “Konut kredisi faizlerini düşürün” çağrısının karşılık bulmasından sonra bankalar konut kredisi faizlerini yüzde l’in altına düşürmüştü. Halen konut kredisi faizleri aylık 0.80 ila 0.90 arasında bulunuyor. Faizlerin düşmesiyle birlikte eylül ayında yükselişe geçen konut satışları ekimde de benzer bir trendi devam ettirdi. Sektör temsilcileri ekim ayı rakamlarının da yüksek geleceğini düşünüyor.
Zaten inşaat sektörünün nisan-mayıs, eylül-ekim yüksek sezonlu ayları… Ancak sektör temsilcileri kasım ve aralıkta işlerin biraz gevşeyeceği görüşünde. Yine de inşaatın birçok alanda ekonominin lokomotifi olma görevini başarıyla sürdüreceğine inanıyorlar.
İçeriğe Ait Başlıklar
YENİ PROJELER BEKLENİYOR
Lokomotifin hızını yitirmemesi ve daha da hızlanması için ise en önemli faktörlerden biri yeni projelere başlanması… İnşaatın bazı alt katmanlarında görev alan sektörler yeni projelerle ilgili iş hacminin henüz oluşmadığını vurgularken, bazıları da yeni projeler için sipariş almaya başladıklarını ifade ediyorlar. İnşaatta yatırımların hızlanması için en önemli faktör güven ortamının sağlanması. Bunun yanı sıra faizlerin 0.70’in altına inmesinin de sektöre ‘doping’ etkisi yapacağını düşünenler var.
GYODER’DEN EKONOMİYE DESTEK
İnşaat sektörünün hızlanması için sektör temsilcileri de harekete geçmiş durumda. Bunun da en güzel örneği GYODER (Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği) gerçekleştirdi. GYODER ekonomik büyümeye destek olmak ve sektöre ivme kazandırmak için dev bir satış kampanyası başlattı. 1 Ağustos’ta başlatılan ve süresi uzatılarak 15 Ekim’de tamamlanan ‘Gayrimenkulde Güç Bir liği Daha Güçlü Türkiye’ kampanyası ile 3 bine yakın konut ve yaklaşık 400 ofis satışı gerçekleştirildi.
Kampanyanın dından değerlendirmelerde bulunan GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, “Sektörün sağladığı bu birliktelik ve aldığımız rekor sonuç, ülke ve sektör tarihimize geçecek nitelikte. Sağlanan güven ortamının sürmesiyle sektör olarak yılsonunda 2015’in satış rakamları olan 1.290.000 rakamına ulaşacağımızı öngörüyoruz” diyor. Türkiye ekonomisinin lokomotifi gayrimenkul sektörünün başarı grafiğinin devam edeceğini vurgulayan Torun, şu değerlendirmelerde bulunuyor:
“Emlak Konut ve GYODER kampanyaları, yüzde 0.70 faiz oranı ile önemli bir ivme yarattı. Kampanya ile kısa sürede 2.6 milyar TL gibi bir ciro elde edildi. Firmalar kampanya dışında da kendi imkanları ve banka anlaşmalarına bağlı cazip ödeme planları ile vatandaşa farklı avantajlar da sundu. Cazip ödeme planları devam edecek.
Sektör üzerinde önemli bir unsur olan bu indirimlerin sürekli kılınması gerekiyor. Ayrıca harçların ve damga vergilerinin düşürülmesi satışları olumlu yönde etkileyecektir. Ancak yine de 150 metrekarenin üzerindeki konutlarda yüzde 8’e indirilen KDV oranının, ilk etapta Ocak 2018’e kadar devam etmesi çok önemli. Ayrıca tapu damga vergisinin de ihtiyaca cevap verecek şekilde düzenlenmesi gerekiyor.”
“DİNAMİK BİR EKONOMİ”
Ankara’nın prestijli konut projelerinden Mebuskent’i hayata geçiren Aymor Grup’un Yönetim Kurulu Üyesi Kürşat Ayhan da inşaatın ekonominin lokomotifi olmaya devam edeceğini düşünüyor. Ayhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bankalara çağrısı üzerine konut kredisi faizlerinin aşağı çekilmesi ve ardından, GYODER, Emlak Konut ve diğer büyük firmaların yaptığı promosyonların konut satışlarındaki artışta etkili olduğunu belirtiyor. Eylül ayında Bayram tatili nedeniyle bir hafta az işlem yapıldığına dikkat çeken Ayhan, satışlardaki canlılığın devam ettiği Ekim ayma ilişkin istatistiklerin daha da pozitif bir tablo ortaya koyacağını söylüyor. Dayatılan tüm olumsuzluklara rağmen Türk halkının yönetimine ve ekonomisine güvendiğini ifade eden Ayhan konuşmasını şöyle sürdürüyor: “İnşaat sektörü ekonomimizin lokomotifidir ve böyle olmaya da devam edecek. Eylül ayı satışlarındaki hızlı artış da bunu teyit ediyor. Son derece dinamik bir ekonomimiz, yönetimine güvenen, vatanına bağlı bir milletimiz var. Bu böyle oldukça kimse bizi hızlı kalkınma yolundan alıkoyamaz.”
“YATIRIM YAPMAKTAN KORKMADIK
Aydoğan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı İrfan Aydoğan ise temmuz ayında yaşanan düşüşe rağmen sektörün kısa sürede kendini toparladığını düşünüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konut kredi faizlerinin yüzde l’in altına inmesi çağrısı, Emlak Konut, GYODER kampanyalarının olumlu etkilerini eylül konut satışlarında gördüklerini belirten Aydoğan, “Atılan adımlardan sonra vatandaş da bilinçli davranarak yatırım yapmaktan korkmadı ve fırsat ortamını doğru değerlendirdi. Konut satışlarında olumlu trendin devam edeceğini düşünüyoruz. Geçen yıl konut satışında cumhuriyet tarihinin rekoru kırılırken, bu sene de aynı rakamlara ulaşılacaktır” diye konuşuyor.
“TAM KAPASİTE ÇALIŞTIK”
İnşaat sektörü demirden çimentoya, boyadan aydınlatmaya 200’e yakın sektörü peşinden sürüklüyor. Bazı yan sanayiciler eylül ve ekim ayını iyi geçirmezken, bazıları ise inşaattaki hareketin olumlu etkilerini hissettiler. Çatı Sanayicileri ve İşadamları Derneği Başkanı Nazım Yavuz, “Birçok üyemizin fabrikası eylülde ful kapasite çalıştı. Hem endüstriyel hem de konuttaki işlerden kaynaklanan bir hareket yaşadık” diyor. Yapıların dış yapısında hizmet verdiklerini hatırlatan Yavuz, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bizim işlerimiz bitecek ki, seramik, boya gibi işlere sıra gelsin.
Bence bizden birkaç ay sonra bu sektörler de hareketi hissedecektir. Ancak böyle bile olsa geçen seneki rakamları yakalamamız zor. Haziran ayıyla başlayan bir duraklama dönemine girmiştik. Eylül-ekim aylarındaki yükseliş bütün bir senenin zararını telafi etmez. Yine de hareketlenmenin başlaması gelecek adına umut verici.”
“MOBİLYAYA DOPİNG OLDU”
Yeni konut satışlarındaki artış mobilya ve zücaciye gibi dekorasyona yönelik sektörlere doping etkisi yapıyor. En son kredi kartıyla yapılan alışve rişlerde taksit sayısının 12’ye çıkartılmasıyla işlerin hızlandığı mobilya sektörü, konutta yüzde 18 olan KDV’nin yüzde 8’e düşürülmesiyle gelecek adına daha da umutlandı.
Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Doğan, gayrimenkul sektöründe yüzde 18 olan KDV oranının 31 Mart 2017’ye kadar yüzde 8’e düşü rülmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirtiyor. Doğan, “Mobilya sektörünün çatı kuruluşu olarak, KDV dü zenlemesinin sektöre hareketlilik getireceğini düşünüyoruz. Hatta mobilyadaki KDV oranının da Mart 2017’ye kadar yüzde 8 bandına çekildiği takdirde mobilya satışlarının artacağını düşünüyoruz” diye konuşuyor.
AĞUSTOSTA ŞAŞIRTAN TALEP
İnşaat yan sanayindeki en ilginç gelişme aslında ağustos ayında yaşandı. Tuğla, kiremit, alçı gibi sektörlerde, darbe girişiminin hemen sonrasında özellikle ağustos ayında işlerde büyük bir artış yaşandı. Tuğla ve Kiremit Sanayicileri Derneği Başkanı ve Yük-Kadir Başoğlu ^el Kiremit Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Başoğlu, ağustostaki iş artışının kendilerini şaşırttığını belirterek sözlerine başlıyor. Başoğlu, “Bazı firmalar ağustosta en yüksek satışlarını yaptı. Devam eden projelerin yatırımcıları, darbe girişimi sonrası bir an önce işlerini bitirmeye çalıştılar diye düşünüyoruz. Ağustosta rekor kıran alçı işletmeleri olduğunu da biliyoruz” diyor. Türkiye genelinde 300 tuğla kiremit işletmesi olduğunu belirten Başoğlu halen duvar işletmelerinde paylarının yüzde 65 civarında olduğu nu sözlerine ekliyor. İşlerin eylül ayından sonraki gelişini ise Kadir Başoğlu şöyle anlatıyor:
“Eylül ayında işlerde hafif bir paraşütle iniş yaşadık. Ekimde daha da yavaşladı. özellikle Antalya ve çevresindeki illerde Rusya krizinin etkileri ile işler daha da yavaştı. Tuğla kiremit sektörü olarak inşaatın kaba işlerinde başlangıç aşamasında varız. Eylül-ekimde çok fazla yeni inşaata başlanmadığı için işlerde yavaşlama olduğunu düşünüyoruz. Genelde müteahhit bir işini tamamlarken ekibini-ustasını kaybetmemek için hazırda yeni bir proje bulundurur. Birinin bitmesine yakm diğerine başlar ama bu gerçekleşmedi.”
“İŞLER GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL”
Boya sektörü de inşaat sektörü nün hareketlenmesinden hak ettiği payı alamamış görünü yor. Türkiye’de üretilen inşaat boyalarının yüzde 20’si yeni konutlarda kullanılıyor. Pazarın yüzde 80’i ise yenileme pazarı denilen eski konutların boyanmasına gidiyor. Merbolin Boya Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Baytaş, “İnşaat hareketlenince boya sektöründe işlerin yolunda olduğu düşünülüyor ama bu yanlış algıdan kaynaklanıyor” diyor. Yenileme sektöründeki durağanlığın işlerini olumsuz etkilediğini belirten Baytaş şu bilgileri paylaşıyor:
“İnşaatın hareketlenmesi bize maksimum yüzde 20 etki eder. Yenileme pazarındaki son yıllarda yaşadığımız durgunluk ise aşılabilmiş değil. Temel sorun Türkiye’de kişi başına milli gelirin düşmesi. İnsanlar genellikle birkaç yıl evlerini boyamayı öteliyorlar. Aslında hazirandan önce sektörde işler iyi gidiyordu ama temmuzdan sonra bütün boya sektöründe durgunluk var. Yine de gelecek için kötümser değiliz; iyimser olmalı ve Kenan Baytaş Çalışmayı bırakmamalıyız.”
TİCARİDE YENİ PROJE AZ
İkizler Aydınlatma Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Akın, konut sektöründeki oluşan iş hacminin ticari projelerde oluşmadığını düşünüyor.’
Eylülde iş yoğunluğu açısından iyi bir ay geçirdiklerini söyleyen Akın, “Eylüldeki işler eski bitirilmesi gereken projelerden kaynaklandı. Yeni proje çok fazla yok. İşlerin hareketlenmesi için özel sektör yatırımlarının artması gerekiyor. Kamu yatırımları az da olsa var ama özel sektörün yatırım yapması için uygun zemininin oluşmadığını görüyoruz” diye konuşuyor.
Tamer SON / Çukurova Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı
“Dönüşüm şimdi, başlıyor”
İnşaat sektörüne asıl ivme kazandıracak olan kentsel dönüşümdür. Geçtiğimiz günlerde yenilenen Kentsel Dönüşüm Yasası yönetmeliği ile artık birçok şey değişecek. Bilindiği üzere 2012’de başlatılan kentsel dönüşümde yenilenmesi hedeflenen 6.5 milyon binaya karşın dört senede kentsel dönüşüm sürecine giren bina sayısı 120 binde kalmıştı. Yapılan son değişikliklerle bu süreç şimdi daha gerçekçi ve uygulanabilir hale getiriliyor. Yeni yönetmelikle, yapı stoğunun yüzde 65‘i depreme dayanıksız ve ruhsatsız olan bölgeler ‘riskli alan’ olarak belirlenecek. Bu sayede tek tek bina ile uğraşma dönemi bitti ve olması gerektiği gibi ada ve bölge bazlı dönüşümlerin önü açılmış oldu. Riskli alan ilanlarının en az 15 bin metrekare olması zorunluluğun kaldırılması da daha büyük alanlar için kapsamlı projeler geliştirilebilmesinin önünü açacak.
Kentsel dönüşümde yaşanan en büyük sorunlardan biri de üçte iki çoğunluğa ulaşılmasına rağmen binanın yıkılamaması nedeniyle sürecin bir çıkmaza dönüşmesiydi. Yeni yönetmelik sayesinde üçte iki çoğunluk ile yıkım şartı aranmadan karar alınabilecek. Çünkü karara katılmayan üçte birin arsa payının açık artırma ile satılması için binanın yıkılmış olması şartı da kaldırıldı.