KOBİ’ler sigorta ile yola devam ediyor
Türkiye ekonomisinin bel kemiği olan KOBİ’ler, sigorta paketleri sayesinde karşılaşılabilecek risklere karşı işletmesini koruma altına alıyor ve olası bir hasar sonrası maddi zarara uğramadan yeniden normal faaliyetine dönebiliyor.
EKONOMİNİN can damarı, lokomotifi ve itici gücü olarak nitelendirilen küçük ve orta büyüklükteki işletmeler (KOBİ), üretimleriyle öne çıkmayı başarsa da arka planda işletmesinin karşılaşabileceği risklere karşı büyük bir mücadele veriyor. Rekabet ve yükümlülükler bakımından zorluklarla başa çıkıp ayakta kalmaya çalışan KOBİ’ler, diğer taraftan beklenmedik risklere karşı hazırlıksız yakalanabiliyorlar.
Bu noktada, KOBl’lerin karşılaştıkları sorunlar karşısmda gerekli önlemleri alarak varlıklarını sürdürme çabaları, rekabet gücü kazanmaları açısından oldukça önem taşıyor. Türkiye’deki toplam işletmelerin yüzde 98’ini oluşturan KOBl’lerden bir kısmı kendilerince hırsızlığa karşı kapılara üçer beşer kilit takarken, yangın tüplerini hazırda tutarken, sel afeti için kapı önlerine set çekerken, bir kısmı da zorluklarla ayakta tutmaya çalıştıkları işletmelerinin devamını sağlamak ve en azından öngörülebilir risklere karşı korunabilmek için sigorta yaptırıyor. Sigorta yaptırmak KOBİ’ler için geleceklerine de yatırım yapmaları anlamına geliyor. Çünkü hasar gerçekleştiğinde oluşan masrafın altından kalkmak çoğu KOBİ için imkânsız olabiliyor.
KOBİ sigorta paketleri ile tüm ihtiyaçlar tek bir teminat şemsiyesi altında toplanabiliyor. Sigorta şirketleri’.hazırladıkları geniş teminatlı, uygun prim ve ödeme koşulları olan paketlerle KOBİ’lerin risklerini güvenceye alıyor. Bu güvenceler arasında işyerinde meydana gelebilecek elektrik, su tesisatı arızalan, su basması, yangın, sel, deprem, yanardağ püskürmesi, kar ağırlığı ve patlama sonucu oluşacak hasarlarda işyerini güvenceye aldığı gibi olası yaralanmalarda ambulans hizmeti de yer alıyor. Hırsızlık, makine kırılması ve yangınlar da KOB Herin karşılaşabileceği en büyük riskler arasında sıralanırken, bu noktada KOBİ’lerin imdadına özel olarak dizayn edilmiş ve ferdi kaza teminatı da içeren paket sigortalar yetişiyor.
KOBİ sigorta paketleri ile aynı zamanda yıldırım, fırtına, yer kayması, kira kaybı, kara ve hava taşıtları çarpması, grev, lokavt, kargaşalık, halk hareketleri, kötü niyetli hareketler, terör, işletmeye ait kasa içinde bulunan değerli varlıklar, elektronik cihazlar, makinelerle nakil sırasında para gibi değerli mallarda meydana gelecek zararlar ve çalışanların suistimalleri neticesinde görülecek maddi zararlar da teminat altına alınabiliyor. Bunların yanı sıra; enkaz kaldırma masrafları, üçüncü şahıs mali sorumluluk, işveren mali sorumluluk, alternatif işyeri masrafları, cam kırılması, yangın mali sorumluluk, ürün sorumluluk, makine ya da cam kırılmasına bağlı gıda bozulması, hatalı ambalajdan kaynaklanan bozulmalar, gıda zehirlenmesi, nakliyat emtia sigortası, işyeri yardım hizmeti, acil sağlık teminatı, hukuksal koruma teminatı, geçici adres nakli gibi teminatlar da ürün beraberinde sigortalıya sunuluyor.
Hem iş yeri hem işletme sahibi teminat altında
Üretimin aksamasına engel olan, KOBl’lerin sadece işlerine odaklanmasını sağlayan sigortacılar, işletme sahiplerine rahat bir nefes aldırıyor. Gıda, restoran, tekstil, market, otomotiv, kuaför, mağaza, kırtasiye, nalbur, ofis gibi birçok sektörde faaliyet gösteren işletmelere yönelik düzenlenen poliçeler, KOBl’lerin ihtiyaç duyduğu tüm teminatların bir araya getirilerek sigortalıya sunulmasını amaçlıyor.
Yangın ve hırsızlık KOBİleri tehdit ediyor
Zürich Sigorta Grubu’nun, Türkiye de dahil 19 ülkede 3 bin 800 şirketin katılımıyla gerçekleştirdiği “2014 KOBİ Araştırmasına göre KOBİ’ler geçtiğimiz 12 ay içinde işlerini iki ana çizgide sürdürdü. Bir yandan yeni müşteri segmentlerine yönelirken diğer yandan maliyet ve gider azaltıcı önlemler alan KOBİ’ler, işlerini büyütmede hala yurtdışı pazarlarını önemli görüyor.
Özellikle Türk KOBİ’lerin üçte biri yurtdışı pazarlarından umutlu. Zürich’in araştırmasına göre Türkiye’deki KOBİ’lerin yüzde 40,5’i yüksek rekabet nedeniyle fiyatların ani düşmesini (damping] en yüksek risk olarak görüyor. İkinci sıradaki risk ise ürün hatası veya yanlış gönderim gibi partnerler veya tedarikçilerden kaynaklanacak hatalar. KOBİ’lerin yüzde 24’ü için ana risk bu. Risk sıralamasında üçüncü sırada stok fazlası (yüzde 22,5) yer alıyor.
KOBİ’lerin yüzde 15’i için doğal afetler, 12,5’i için bilişim suçları bir risk olarak öne çıkıyor. İşletmelerin yüzde 12’si çalışanların ve müşterilerin sağlığı ve güvenliğini risk faktörleri arasında görüyor. Ayrıca yangın (yüzde 10,5), hırsızlık (yüzde 10) KOBİ’ler için risk oluşturuyor.
KOBİ’lerin kısa sürede faaliyete geçmesini sağlıyoruz
Axa Sigorta Kurumsal ve Ticari Teknik, Bilişim Teknolojileri S OPEX Başkan ve İcra Kurulu Üyesi Yavuz Ölken: KOBİ’ler için hazırladığımız paket ürünümüzdeki amaç, iş koluna özel tüm riskleri teminat altına alan, sigortalılarımızın hayatını kolaylaştıran ve bir nevi kendi kendilerine risk yönetimi yapabilecekleri anlayışı benimsetmektir. Bu nedenle deneyimli acente dağıtım kanalımız, KOBİ’ler için detaylı bir risk haritası çalışması tek bir poliçede tüm risklere karşı özelleştirilmiş teminat kapsamı sunabiliyor. Yeni sigorta yaptıracak KOBİ’ler özellikle ürünlerdeki teminat kapsamı detaylarını çok iyi incelemeliler, tabii bunu yapabilmek için mutlaka kendi işletmeleri için gerek kendileri gerekse dışarıdan alınacak hizmetler ile işletme risk haritalarını çıkarmış olmalılar. Buna uygun teminat seçimi ve kendi iş kollarına uygun özelleştirilmiş bir poliçe satın almaları durumunda daha sağlıklı bir yol izlemiş olacaklardır.
Bunun yanında mutlaka iş durması, sorumluluk (işveren, 3. şahıs] riskleri gibi ilk bakışta akla gelmeyen riskler için mutlak suretle teminat almalarını öneriyoruz. Şirketimizde KOBİ’ler ve endüstriyel riskler için özelleştirilmiş bir hasar grubumuz mevcut. İhbar anından başlayıp ekspertiz ile devam eden hasar tazmini ile sonlanan süreçte her bir adımda sigortalılarımız ile tüm açıklığı ile detayları paylaştığımız ve özellikle hasar ödeme sürelerinin sektör ortalamalarının çok altında olan ve müşteri memnuniyetini ön plana alan bir anlayıştayız. Hepimiz biliyoruz ki KOBİ için hasar tazmininden önce işine devam edebilmek çok daha önemlidir. Bu kapsamda da iş ortaklarımız ile hasarın tüm etkilerini en kısa sürede ortadan kaldırmaya dönük mühendislik çalışmaları, temizlik çalışmaları yürütüyoruz. Şirket olarak KOBİ’lerin hasar sonrası en kısa sürede yeniden faaliyete geçmesini temin edecek bir iş kurgusu ile müşteri ihtiyaçlarını dinleyen anlayışımızı devam ettiriyoruz.
VATANDAŞ KOBİ SİGORTALARI HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?
İşletmeme 50 bin TL teminatla sigorta yaptırdım
Sedat Soylu / 31 – Soylu Market Sahibi KOBİ’lere yönelik hazırlanan paket sigortalar biz tüketicilerin işini kolaylaştırdı. Yangın, hırsızlık, sel ya da su baskını gibi riskleri tek bir poliçede birleştirerek sunmak KOBİ’lerin parça parça poliçe satın almasının önüne geçti. Benim de böyle bir poliçeye ihtiyacım vardı ve 50 bin Türk Lirası teminatla işletmeme sigorta yaptırdım. Yangından, hırsızlığa, depremden su baskınına kadar birçok risk böylece sigorta kapsamına alınmış oldu. Şimdilerde birçok işletme ülkemizdeki olaylardan zarar görmeye başladı bile. Kiminin camları parçalandı, kimi yağmalandı… Bizim de en büyük korkularımızdan biri bu kargaşadan dolayı zarar görmemiz. Dişimizden tırnağımızdan eksilterek kurduğumuz işletmemizin zarar görmesini her KOBİ gibi tabii ki biz de istemiyoruz. Sigortamızı yaptırdık, ama buna rağmen en büyük temennimiz sigortaya ihtiyacımızın olmaması.
Sigortaya olan önyargı bizi geri çekiyor
Cihan Şahin / 35 – Şahin Reklamcılık Sahibi
Henüz yeni filizlenmeye başlayan, kendini döndüren bir iş yeri olarak özel sigortaya sahip olmak çok da kolay olmuyor. Sigortaların bizim gibi küçük işletmeler tarafından da kolay alınabilir olması gerekiyor. Ekonominin büyük bir bölümüne katkı sağlayan bizlersek o halde KOBİ’ler için sigorta konusunda kolaylıklar sunulması gerekmez mi? Tabii ki üretimlerimizin devamını sağlamak adına bir güvencemiz olsun, işletmemizin, çalışanlarımızın ve kendimizin geleceğini garanti altına almak isteriz, ama sigorta primlerinin yüksek oluşu ve Türk halkında sigortaya olan önyargı bizi geri çekiyor. Öncelikle sigortacıların kendilerini anlatacakları mecralara tüketiciye güven vermesi ve tüketiciyi sigortaya teşvik etmek amaçlı çalışmalar yürütmesi gerekiyor. Sigortaya olan olumsuz algı yıkılırsa sigortalanma oranı da mutlaka artacaktır.