Kariyer ve İş

Geleceğin şirketi olmak Y kuşağından geçiyor

Geleceğin şirketi olmak Y kuşağından geçiyor

Geleceği yakalamış ve en çok çalışılmak istenen şirket olmak isteyenler Y kuşağının iş yapış tarzına şimdiden uyum sağlamak zorunda. Bunu kurum içi sosyal ağlar geliştiren bir yazılını şirketi olan Atos BlueKiwi’nin CEO’su Robert Shaw söylüyor. Shaw, hem şirketlerin bu süreci nasıl yönetebileceğinin hem de Y kuşağını anlayan şirket olmanm nasıl olumlu etkilerinin olacağının ipuçlarını yeriyor.

y kuşağı

insan kaynakları literatüründe 1981-1999 yılları arasında doğanlara Y kuşağı adı veriliyor. Yapılan çalışmalar, 2020’de çalışanların yüzdç 42’sinin, 2030’da ise yüzde 75’inin’Y kuşağı olacağını gösteriyor. Bu nedenle ku-rumların bugünden geleceğin çalışan ve yöneticileri olacak bu kuşağın çalışma şekline adapte olması gerekiyor. Bu kuşağın yöntemlerine ayak uydurabilen şirketler gelecekte fark yaratabilecek.

Atos BlueKiwi CEO’su Robert Shaw, “Y kuşağının çok fonksiyonlu yaşam tarzı, şirketlerde de iş süreçlerinde olumlu dönüşümlere yol açacak. Bu dönüşüme uyum sağlayan şirketler, bilgiyi ve işgücünü efektif şekilde kullanarak, aynı ofiste olmayan kişilerin takım çalışmalarından çıkan ürün, çözüm ve hizmetlere imza atabilecek” diyor. Geçtiğimiz haftalarda Türkiye’ye bir konferans için gelen Robert Shaw ile Y kuşağının çalışma tarzına şirketlerin uyum sağlamasının ileride nasıl bir kazanç sağlayacağını konuştuk. Ayrıca kurumlanın işyerinde sosyal ağları kullanarak nasıl verimlilik elde edebileceklerine ilişkin ipuçları aldık.

Y kuşağının çalışma hayatında diğer kuşaklara göre nasıl farklılıklar var?

Y kuşağı, en basit tanımıyla teknolojinin içinde doğmuş bir kuşak. Onlar akıllı telefonlar, dizüstü cihazlar ve video oyunları gibi teknolojilerin olmadığı zamanları bilmiyor. Sosyal medya onların günlük hayatının vazgeçilmez bir iletişim yolu. Hatta daha da ötesi, onlar için iletişim neredeyse sosyal ağlarla eş anlamlı hale dönüşmüş durumda. Bunun yanı sıra, Y kuşağı için teknolojik gelişmeler, sadece hayatlarına girdiği zaman anlam kazanıyor.

Bu kuşak sonuçta şirketlerde geleceğin yöneticileri olacak. Y kuşağını çalıştıracak şirketlere neler öneriyorsunuz?

Bu kuşak iş ve özel hayatlarında aynı cihazları ve aynı iletişim kanallarını kullanmayı tercih ediyor. Örneğin e-posta yerine daha etkin ve anlık mesajlaşma yöntemlerini tercih ediyor. Bu nedenle Y kuşağıyla çalışmak isteyen şirketlere, geleceğin teknolojilerine uygun, bu kuşağın iş ve yaşam alışkanlıklarını göz önündmalarım öneriyoruz. Böylece bu çalışanların zamanını daha tasarruflu kullanmalarını sağlamak, iş performansı ve verimliliklerini de artırmak mümkün olacak.

Gelecekte günü yakalamış bir şirket olmak isteyen kurumlara bugünden nasıl hazırlıklar yapmasını öneriyorsunuz?

Geleceğin şirketi olarak konumlanmak ve “En çok çalışılmak istenen şirket olmak” hedefleri için, kurumsal sosyal ağlar ve bu kanal üzerinden iç ve dış iletişim önemsenme -li. Özellikle Y kuşağının artık e-mail yerine sosyal medya platformlarını tercih ediyor olması, Atos’un da Ze-ro e-mail (sıfır e-posta) vizyonunun oluşmasında öncelikli rol oynamış durumda. Şirketlerin gelecekte mo-bil çalışma ve esnek çalışma metod-larmın da yaygınlaşacağını göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Bu uygulamalarla çalışanlar leri içinde çalışabilecek. Bizim gibi şirketlerin görevi ise onların bulundukları yere teknolojiyi götürmek olacak.

Geleceği yakalamak için Y kuşağı çalışanları şirket bünyesinde nasıl konumlandırılmalı?

Y kuşağının teknolojiyle iç içe olması, onları bir yandan da aynı anda çok fonksiyonu yapabilir konuma getiriyor. Örneğin film izlerken akıllı telefonlarından mesaj atıyor ve sosyal ağlardan arkadaşlarını takip ediyorlar. Geleceği yakalamak isteyen bir şirketin Y kuşağının bu özelliklerinden faydalanabiliyor olması önemli.

Bir diğer önemli nokta ise “hiyerarşi” kavramıyla ilintili. Sosyal medya demokratik bir platform, diğer platformlardan farklı olarak burada her ses benzer bir öneme sahip. Bu nedenle ofislerde ve çalışma takımlarında, hiyerarşi kavramının yok olmasa da farklı bir boyuta taşınacağını düşünüyoruz. Bugün olduğu gibi gelecekte de liderlik ve deneyim kavramları şüphesiz önemini koruyacak. Ancak Y ve ardından gelecek daha genç jenerasyonların önemli iç görüleri, fikirleri bulunuyor. Kurum içi sosyal ağlar sayesinde liderlerin bu yenilikçi fikirlerden daha fazla yararlanabileceği kanısındayız.

Y kuşağının çalışma koşullarını benimseyen şirketler nasıl fark yaratabilir?

Y kuşağı yeniliklere açık, inovas-yonu benimseyen, ekip çalışmasından hoşlanan, aynı anda birden çok fonksiyonla başedebilen bir jenerasyon. Bu çok fonksiyonlu yaşam tarzları, şirketlerde de iş süreçlerinde olumlu dönüşümlere yol açacak. Aynı zamanda ekip çalışmasına yatkınlıkları da dünyanın farklı yerlerindeki çalışanların fiziksel olarak olmasa da fikirsel olarak birlikte çalışmaları ve çok katmanlı işler yapabilmeleri anlamına geliyor. Diğer bir ifadeyle bu dönüşüme uyum sağlayan şirketler, bilgiyi ve işgücünü efektif şekilde kullanarak, aynı ofiste olmayan kişilerin takım çalışmalarından çıkan ürün, çözüm ve hizmetlere imza atabilecek.

Bazı kurumlar sosyal ağların şirket bünyesinde kullanılmasını yasaklıyor. Bunu nasıl değerlendirirsiniz?

Yapılan çalışmalar, 2020’de çalışanların yüzde 42’sinin, 2030’da ise yüzde 75’inin Y kuşağı olacağını gösteriyor. Bu nedenle günümüzde şirketlerin sosyal medyayı görmezden gelmeleri, yok saymaları ya da yasaklamalarının verimlilik ve çalışan memnuniyeti açısından doğru bir strateji olmadığı prensibinden yola çıkıyoruz. Şirketler kabul etsinler ya da etmesinler, sosyal medya önümüzdeki dönemde aktif bir iletişim aracı olmayı sürdürecek.

Y KUŞAĞININ 9 ÖZELLİĞİ

Yüzde 97’sinin bilgisayarı var.

Yüzde 94’ü cep telefonu kullanıyor.

Yüzde 76’sı anlık mesaj atıyor.

Yüzde 34’ü haber kaynağı olarak interneti tercih ediyor.

Yüzde 44’ü blog okuyor.

Yüzde 28’inin bloğu bulunuyor.

Yüzde 49’u müzik indiriyor.

Yüzde 40’ı işyerinde esneklik istiyor.

Çoğunluğu üç ya da daha fazla cihaz kullanıyor.

Hem indirmesi hemde kullanımı tamamen ücretsiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu