Girişimcinin İşini Kurarken Odaklanacağı Detaylar
Küçük işletmelerin her gün yaşadıkları üç sorun vardır: Düzensiz nakit akışı, kısa vadeli kararlar ile iş çevirme alışkanlığı, pazarlama ile sınırlı iş stratejisi mantığı…
KOBİ’lerin üç baş belası…
AVRUPA Birliği küçük işletmeleri çalıştırdıkları personel sayısına göre sınıflandırıyor. Dokuz kişiye kadar çalışanınız varsa “mikro imletme? sahibisiniz, 49 kişiye kadar çalışanınız varsa ?küçük işletme” sahibisiniz. 249 kişiye kadar çalışanınız varsa ?orta ölçekli işletme? yani bir KOBÎ sahibisiniz demektir.
İster mikro ister küçük ölçekli bir işletmeniz ölsün, üç temel sorununuz ortak demektir. Maalesef 49 kişiye kadar çalışanı olan küçük işletmeler bu üç sorunla her gün boğuşur.
DÜZENSİZ NAKİT AKIŞI
Bu tip işletmelerin .geneldeki en büyük sorunu .nakit akışlarındaki düzensizliktir. İşletmenin başındaki CEO, aynı zamanda işi kuran girişimcinin ta kendisidir. Yani karşımızda ?CEOpreneur / girişimci&patron? olarak tarif edebileceğimiz bir kişi bulunmaktadır, işte bu kişinin karakteristik özellikleri günlük iş akışını doğrudan etkiler. Genellikle, profesyonel bir işletme altyapısı olmayan ve sıfırdan ğelen girişimcilerin başında bulunduğu küçük isletmeler nakit sıkıntısından pek kurtulamazlar. Bunun sebebi şudur: Bu tip girişimci – yöneticiler, profesyonel kültürden yoksun oldukları için finans kuruluşları ile sağlıklı bir ilişki kuramazlar, kurar gibi olsalar bile kısa bir süre sonra bu ilişkiyi yıpratırlar.
Şunu anlamakta her zaman güçlük çekerler: Borcunu finans kuruluşlarına zamanında ödemekle, geç ödemek arasındaki sorunun büyüklüğünü bir türlü anlayamazlar. Zar zor kurdukları ilişkileri çok küçük hesaplar yaparak kaybederler ve ardından bitmek bilmeyen nakit sıkıntıları ortaya çıkar. Çünkü bankalarla sağlıklı, güvenilir ve sürdürülebilir bir ilişki kuramamışlardır.
Bu ilişkiyi kurarken sürdürülebilir olması çok önemlidir. Bankaların ve finans kuruluşlarının başındaki kişiler, şirket bilançosu kadar karşısındaki girişimciyi de değerlendirir. Her gün yüzlerce girişimciyle muhatap oldukları için karşılarındakinin beraber çalışabilecekleri bir girişimci olup olmadığını anlamaları en fazla beş dakikalarını alır. Bu yüzden girişimcilerimize banka ve finans kuruluşlarıyla görüşme yapma teknikleri konusunda eğitim verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kasasında yüz milyarlarca liralık alacak senedi olup, telefon faturasını ödeyebilecek nakit parası olmayan pek çok girişimci tanıyorum. Bunların tamamı bu kursa alınmalılar.
KISA VADELİ KARARLAR
Nakit sıkışıklığında yaşanan sorun, girişimcilerimizin alacağı kararları da-etkiler. Bu tip girişimcilerimizin kısa farları çalışır, uzun farları pek çalışmaz. Aldıkları kararlar en fazla 90 günlük bir süreci kapsar. Aklı 10 gün sonra ödenecek çekte ve senettedir. Bir yıl Sonrasını pek düşünemez. Daha doğrusu düşünmeye odaklanamaz.
İŞ STRATEJİLERİ = PAZARLAMA FAALİYETLERİ
Bu durumdaki girişimcilerin işlerini geliştirmek için odaklandıkları tek alan vardır: Pazarlama ve satış. Hatta sadece satış.!. Kredi kartı veya peşin olarak satış nasıl yapılır, ona odaklanır. Çünkü 10 gün sonra ödeyeceği çekler vardır aklında.
İşletmenin dört ana unsuru olan yönetim – organizasyon, ürün yönetimi, mali işler yönetimi ve pazarlama-satış yönetiminden sadece ve sadece pazarlama-satış yönetimine odaklanır. myfikirler.com Geriye kalan unsurlar aklına bile gelmez. Bu da ileride kalitesiz ürün veya hizmetler ortaya çıkarmasına sebep olur, iptaller başlar, tüketiciye aldığı paraları iade etmek zorunda kalır.
Pazarlama planında da öyle büyük ve maliyetli reklam kampanyalarına giremez. Onları da nakit gerektiren ve üç ay sonra başına iş açacak gider kalemleri olarak algılar. Nerede ucuz bir matbaa varsa, nerede ucuz bir reklamcı varsa, onlarla işini yürütmeye çalışır. Sonuçta da ucuz malın yahnisi şeklinde bir sonuç ortaya çıkar.
NE YAPILMALI?
Gördüğünüz gibi girişimcinin işini kurarken odaklanacağı detaylarla işini büyütürken odaklanacağı detaylar farklıdır. İyi bir girişimci işini kurabilir ancak bu durumdan işi başarıyla yürütecek ve büyütecek anlamı çıkmamalıdır. Girişimci, mikro ve küçük işletme aşamasındayken artık girişimcilik unvanının yanına bir de işletmecilik unvamnı koymak durumundadır. Eğer başarılı bir işletmecilik gerçekleştiremez ise, küçük işletme olmaktan öteye gidemez. Her girişimci de başarılı bir işletmcci olamayacağına göre, profesyonellerden istifade etmek girişimcinin geleceği açısından çok önemlidir. Bu aşamada, gerekiyorsa yeri geldiğinde kendi evinin kirasını ödeyemeyecektir ancak bu profesyonel yöneticinin maaşını zamanında ödeyecektir.
Baybars Altuntaş / Para
