Girişimcilik mi, girişkenlik mi yoksa iş fikirleri mi?

Futbol sahasının sınırlarını belirleyen dikdörtgen çizginin kalınlığı 10 santimdir. Adımınızı 10 santim ileriye attığınızda sahada top koşturan 11 futbolcudan biri olursunuz. 10 santim geriye çektiğinizde ise maçı izleyen 50 bin seyirciden biri…

Önce süper bir iş fikri oluşturun!..

İŞ fikrinizin oluşması sizin “girişimci” olduğunuzu göstermez.

İş fikrinizin oluşması sizin henüz “girişkenlik” aşamasında olduğunuzu gösterir. Ne zaman ki ticaret odasının yolunu tutarsınız ve şirketinizi kurup bu iş fikrinizi uygulamaya geçirirsiniz, işte o zaman girişimcilik dünyasına adımınızı atmış olursunuz.

Girişimcilik mi, girişkenlik mi?

Ülkemizde girişimcilik ve girişkenlik kavramları birbirine karıştığı için öncelikle bu kavramların ne olduğunu ve ne olmadığını anlamamız gerekiyor. Herhangi bir konuda eksikliği görmeniz burnunuzun kokuyu aldığını gösteriyor. Burnunuz sadece kokuyu alıyorsa ve bu konuda sadece başkalarının bir şeyler yapmasını bekliyorsanız, siz bir ‘girişken’siniz. Ancak girişkenlik tek başına sizi sonuca ulaştırmayacaktır. Eğer girişimcilik adımını atamazsanız, ömür boyu çok güzel iş fikirleri üreten ve diğer girişimcilerin topu nasıl koşturduklarını saha kenarından izleyen bir “girişken” olarak kalabilirsiniz.

Unutmayalım ki, futbol sahasının etrafındaki dikdörtgen çizginin kalınlığı 10 santimdir. Adımınızı 10 santim ileriye attığınızda sahada top koşturan 11 futbolcudan biri olursunuz. 10 santim geriye çektiğinizde ise maçı izleyen 50 bin seyirciden biri haline gelirsiniz. İşte “girişken”’ ile “girişimci” arasındaki fark, “seyirci” ile “futbolcu” arasındaki fark gibidir. Arasında sadece 10 santimlik çizgi vardır.

İlk soracağınız soru: “Ne kaybederim ki?”

1991’li yıllarda hem üniversitede öğrenciyim hem de Laleli’de bir seyahat acentesinde çalışıyorum. Kütüphanedeki bir dergide okuduğum bir haberde sadece Alman Franchise Birliği’nin telefon ve faks numaraları vardı. Ertesi günü acenteye gittiğimde, “Şu Alman Başkanı memlekete davet edeyim de bize anlatsın şu franchising sistemi neymiş” dedim ve kendisine bir davet faksı gönderdim. Açıkçası bir üniversite öğrencisi olarak bu faksı gönderirken bir sivil toplum kuruluşu yöneticisinin Almanya’dan kalkıp Türkiye’ye geleceğini hiç ummuyordum.

Ama dedim ki, “Ne kaybederim ki” Neticede 25 kuruşluk bir faks değil mi? Gelirse gelir, gelmezse kendi bilir…”

Bu faksın sonunda Türkiye Franchising Derneği kuruldu ve Dünya Franchise Konseyi geçen yıl Türkiye’de toplandı.

Girişimci adayları için işte en kritik soru budur. “Ne kaybederim ki?” sorusu sizin kaderinizi belirleyecek nitelikte bir sorudur. Bu soruya vereceğiniz cevap sizi üç yoldan birine sokar:

• Ya memur olarak hayatınıza devam edersiniz

• Ya başarılı bir girişimci olursunuz

• Ya da başarısız bir girişimci olursunuz

İlk vuruşta gözünüzü hastanede açmamak için!..

İşte bu “Ne kaybederim ki?” sorusunu sorduğunuz an sizin kader anınızdır. Ya 11 futbolcudan biri olacaksınız ya da 50 bin seyirciden biri olarak hayatınıza devam edeceksiniz. Ancak, hiçbir idman yapmadan, vücudunuzu ısındırmadan kendinizi “Ne kaybederim ki?” deyip sahaya atarsanız, soluğu hastanede alma ihtimaliniz yüksektir; hem de ömür boyu top koşturamayacak şekilde ayağınız kırılmış olarak. Evet, top orada duruyor, ancak idmanlı olanlar ona vurduğunda top ilerliyor, yoksa daha ilk vuruşta ayak bileğinizin kırılması söz konusu.

Bu yüzden her hafta bu sayfada sizlerle girişimciliğin sırlarını paylaşacağım, hem siz hem aileniz hem de ülke ekonomimiz kazanacak?

Şunu hiçbir zaman unutmayalım: Veren el, alan elden her zaman üstündür!..

Girişimciliğin Kuralları

1. Çevrenizdeki insanları tek tek not edin. Onları fişleyin. Kimden nasıl bir proje üretilebilir, düşünün. Kartvizitlerini dosyalayın. Her kartviziti numaralandırın.

2. Kendi kendinizi de fişleyin. En önemli özellikleriniz nedir, girişimci olmak için özellikleriniz uygun mu, strese ne kadar açıksınız, yenilikçi iş fikirleri geliştirebiliyor musunuz? Bu tür sorulan tek tek cevaplayın. Cevaplarken kendinizi kesinlikle yanıltmayın.

3. Şu anda “girişimcilik” aşamasında mısınız, yoksa henüz “girişkenlik” aşamasında mı? Bunu öncelikle belirleyin.

Sadece güzel bir iş fikriniz varsa, tutup tutmayacağını çok iyi analiz edin ve “girişimciliğe” ondan sonra adımınızı atın.

BAYBARS ALTUNTAŞ / PARA DERGİSİ