KOBİ’ler ve yeni teşvik yasası

KOBİ’ler ve yeni teşvik yasası

Beklenen yeni teşvik yasası nihayet geçtiğimiz ay açıklandı. İş dünyası tarafından oldukça olumlu karşılanan yasanın, öncekilerden farklı olarak ilk göze çarpan ayrıntısı, bir mantığa ve stratejiye dayanması diyebiliriz.

Zira bu yeni yasayla birlikte varolan sorunlar halı altına süpürülmemiş, eski sistemdeki hatalar tespit edilmiş, çözüm için yeni bir strateji belirlenmiş ve belki de en önemlisi kanayan yara cari açığa dikiş atılması yönünde, önemli kararlar alınmış.

Bir önceki yasa ile karşılaştırdığımız zaman yeni teşvik sisteminde daha fazla yatırım, daha fazla istihdam, daha fazla teknoloji ve Ar-Ge odaklı yaklaşım sergilediği ve eski sisteme kıyasla özel sektör taleplerinin daha fazla dikkate alındığını görüyoruz.

İl bazlı bölgesel teşvik sistemine geçişle 81 il yeni pakette, altı bölgeye ayrıldı, istihdam, rekabetçi ve yenilikçi kapasite göstergeleri, mali ve demografik göstergeler, eğitim, sağlık, erişilebilirlik ve yaşam kalitesini içeren 61 sosyo ekonomik göstergeye dikkat çekilerek hazırlanmış bir yasa var karşımızda. İşin pratiğe iyi bir şekilde dökülmesi halinde, Türkiye ekonomisinde büyük bir dönüşüm sağlayacağı gözle görülür bir şekilde ortada.

Aynca yeni teşvik sisteminin aynı zamanda Türkiye’ye gelecek olan uluslararası yatırımlar için de doping etkisi yaratması bekleniyor. Keza teşvik paketi ile global pek çok firma şimdiden Türkiye’yi yakın takibe almış durumda.

KOBİ’ler açısından baktığımızda ise en önemli noktalardan biri, bu yeni pakette kümelenmenin teşvik edilmesi diyebiliriz. Kümelenmeye bu kadar vurgu yapılması önemli çünkü KOBİ’lere rekabet gücü kazandırması açısından kümelenme kritik bir argüman olarak karşımıza çıkıyor. Birçok KOBI ölçeğindeki firmanın yüzde 30 kapasitesiyle çalışnğını düşünürsek, kümelenme vurgusunun ne kadar hayati bir olgu olduğu daha iyi açıklanabilir. 50 milyon TL’nin üzerindeki yatırımlarda bölge ayrımı gözetilmeden stratejik sektör teşvikleri veriliyor.

Girişimci KOBİ’Ierin bu fırsattan yararlanmaları gerektiği bir gerçek.

Özellikle kanaat önderleri KOBİ’lere, yatırım tutarı 20 milyon TL’nin üzerinde olan ilaç ve savunma sanayi yatırımları ile TÜBİTAK tarafından desteklenen Ar-Ge projeleri ile geliştirilen ürünlerin üretimine yönelik yatırım teşviklerine göz atmalarını öneriyor.

Kapak haberimizde yeni teşvik paketinin KOBİ’lere neler getireceğini masaya yatırdık. Herkesin olumlu baktığı bu pakette, KOBİ’ler için de birçok firsat var kuşkusuz.

Ancak KOBİ’lerin yeni teşvik paketini ayrıntılı bir şekilde analiz etmesi, iyi bir planlama yapması gerektiği de bir gerçek.

Büyük resmin bir parçası olarak Ar-Ge, inovasyon kapasitesinin geliştirilmesine de olanak sağlayan bu yeni paket ile Türkiye’nin belkemiği olan KOBİ’lere dönüşümün yolları açılabilir.

Hepinize iyi bir ay geçirmeniz dileğiyle…

Burcu Tuvay