Kapalı Devre Kamera Sistemi Satışları Çok Kazandıracak Yatırım Olacak
Türkiye’de faaliyet gösteren 2 milyona yakın işyerine kamera bulundurma zorunluluğu getiriliyor. Bu kararın kapalı devre kamera sistemi satışlarını üç kat artırması, güvenlik sistemleri pazarını da milyar dolarlara çıkarması bekleniyor…
İÇİŞLERİ Bakanlığı, valilikler aracılığıyla işyerlerine kamera koyma zorunluluğu getiriyor. Bu yeni uygulamayı destekleyen güvenlik sistemi sektörünün oyuncuları, bu sayede güvenlik güçleri ve yargı sisteminin çok daha verimli çalışacağına inanıyor. Yeni uygulama, TÜIK verilerine göre Türkiye’de bulunan 2 milyona yakın işletmeyi yakından ilgilendiriyor. Bu arada yaklaşık 140-150 bin konut ve işyerinin alarm haber alma merkezlerine aboneliği bulunuyor.
Türkiye’de güvenlik sistemleri pazarının büyüklüğü 2011 sonu itibariyle 500 milyon dolar olarak tahmin ediliyor. Geçen yıl yüzde 10-12 arasında büyüyen sektörde bu yıl yine yüzde 10 civarında büyüme bekleniyor.
SEKTÖR HAZIR
Pronet Güvenlik Genel Müdürü Metin Kastro, bu zorunluluğun tüm Türkiye’de uygulanması durumunda kamera sistemi satışlarında belirgin bir artış olacağı öngörüsüne katılıyor. Kastro, “Biz de fark yaratan çözümlerimizle bu pastadan çok büyük bir pay almayı hedefliyoruz. Satış kadromuzu müşterilerimizin bu ihtiyaçları doğrultusunda eğiterek 2012’de ‘Kameram’ ürünümüzde yüzde 100’e yakın büyüme kaydedeceğimizi düşünüyoruz” diyor.
Karel Görüntülü İletişim ve Güvenlik Sistemleri Ürün Direktörü Dr. Bilgay Akhan da bakanlığın kararı valiliklere ulaştıkça ve uygulamalar yerel olarak etkinleştikçe sektörün daha hızlı büyüyeceğini öngörüyor. Akhan, bu noktada ürün tipinin önemli olduğuna işaret ediyor. Yani ürünün bozulmadan uzun süre çalışabilmesi, yüksek çözünürlükte video kaydedebilmesi, gereken yerlerde ses kaydı da yapması gerekiyor.
Metin Kastro, hırsızlık, gasp gibi olaylarda güvenlik güçlerinin suçlulara daha kolay ulaşmasını hedefleyen uygulamanın olası faydalarını şöyle anlatıyor:
“Hırsızlık, cinayet, gasp gibi vakalarda kamera görüntüleri ‘delil’ olarak kabul ediliyor. Bu sistemin yaygınlaşmasıyla kamera sistemi kurulu işyerlerinde yaşanan suç vakalarında mutlaka azalma olacaktır. Zorunlu hale getirilmesi planlanan güvenlik kamerası uygulaması, polise MOBESE ile birlikte daha büyük katkı sağlayacaktır.”
SUÇLU ÇABUK YAKALANACAK
Bilgay Alchan’a göre dc kapalı devre kamera sistemlerinin (CCTV) en büyük etkisi caydırıcılık. Bu sistemlerin yaygınlaştığı ülkelerde suç işleme oranları hızla düşüyor. Kapalı devre kamera sistemlerinin suç isleyeni yakalamakta da çok etkin tespit edilmiş suçlunun yakalanması, mahkum edilmesi çok daha çabuk oluyor. Bu sayede güvenlik güçleri görsel delillerle suçluyu hızla bulup yakalayabiliyor” diyor.
Aynı şekilde video deliliyle mahkemeye sevk edilen suçlunun mahkumiyeti de hızla gerçekleşiyor. Akhan, “Dolayısıyla güvenlik güçleri ve yargı sistemi çok daha verimli çalışabiliyor. Güvenlik güçlerinin ve yargı sisteminin verimliliğinin artması da suç önleme çalışmalarına daha fazla zaman ayrılması anlamına geliyor. Hepsi üst üste konduğunda İçişleri Bakanlığının aldığı karar akılcı ve çok olumlu” diyor.
MÜŞTERİ GÜVENİ ARTIYOR
Sektör uzmanlarına göre söz konusu yönetmeliğin işyeri sahiplerine sağladığı en büyük avantaj, hırsızlık, gasp gibi olayların meydana gelme olasılığının düşmesi ve maddi zararın en aza indirilmesi. Bir diğer önemli sonuç da kamera sistemleriyle korunan işyerlerine karşı müşteri güveninin artması… Nitekim özellikle restoran, otel, spor merkezleri gibi iş yerlerinde müşteriler kamera güvenliği olan işletmeleri tercih ediyor. Kamera sistem kurulumlarının işyerleri için ek masraf gibi görünse de güvenliğin yanı sıra başka avantajlar da sağladı ğını vurgulayan Bilgay Akhan, “Örneğin patronlar, yöneticiler işyerlerini uzaktan izleyebilecek. Müşteri yoğunluğu, boş saatler gibi faydalı veriler elde edilebilecek” diyor.
Her yıl on binlerce kamera, binlerce de kayıt cihazı satan Karel, yetkili satıcıları aracılığıyla her ay binlerce işletmeye de CCTV sistemi kuruyor. Metin Kastro, önümüzdeki dönemde yeni uygulamayla birlikte bu sayının iki üç katına çıkacağım öngörüyor.
PERFORMANSI DA DENETLİYOR
İşyeri sahipleri, mekanlarında kurulu kamera sistemlerini destekleyecek bir alarm sistemiyle birlikte komple bir güvenlik çözümü yöntemine de gidebiliyor. Pro-net de kamera hizmetini ‘Pronet Kameram’ ürünüyle müşterilerinin kullanımına sunuyor. Bu çözüm hırsızlık, gasp gibi durumlarda suç ve suçlu tespitinin yanı sıra birden fazla lokasyonda işyeri bulunan işyeri sahiplerinin çalışan performansını denetleyebilmesini; birbirinden çok uzak şehirlerde işyeri bulunanların da bulunduğu şehirden diğer işyerlerinin bulunduğu mekanları kolaylıkla izleyebilmesini sağlıyor.
DÖRT BİNE YAKIN FİRMA VAR
Sistemler özel eğitimli montaj teknisyenleri tarafından müşterinin isteğine göre kuruluyor. Kamera kurulumu gerçekleştirildikten sonra internet üzerinden kameranın konfigürasyonu otomatik olarak yapılıyor ve müşteriye kullanımla ilgili gerekli eğitim yerinde verilerek montaj tamamlanıyor. Ortalama bir Pronet Kameram aboneliğinin maliyeti ayda 45 dolar civarında.
10 yıldır her yıl abone sayısını yüzde 40-50 arasında artıran Pronet, 2012’de yüzde 60 büyüme hedefliyor. Halen 115 bin abonesi bulunan firma, bunu yıl sonunda 180 bine çıkarmayı planlıyor.
Elektronik güvenlik sistemi kuran 4 bine yakın kayıtlı firma olduğunu belirten Metin Kastro, “Ayda ortalama 750 kamera sistemi satıyoruz. Halen ev kullanıcıları dahil Türkiye çapında yaklaşık 10 bin kamera sistemini yönetiyoruz” diyor.
Etkili bir güvenlik sistemi nasıl kurulur?
İşyerleri için önerilen kamera sistemleri ihtiyaca göre değişiyor. Örneğin küçük bir işyeri, dört kameralı anolog sistemle yetinirken, üretim yapan bir fabrika için 100 kameralık İP sistemi gerekiyor.
Bazı uygulamalarda HD [yüksek çözünürlüklü] sistemler öneriliyor. Özellikle AVM, fabrika gibi alanlar speed-dome türünden kameralar gerektiriyor. Uzaktan izleme ve kurulum yapabilme özelliğine sahip ürünler kullanıcının sistem üzerindeki kontrolünü artırıyor.
Uzmanlar, sistemlerin kurulumunun profesyonel ve eğitimli firmalar tarafından yapılmasını öneriyor. Örneğin Karel, tüm yetkili satıcılarına ürünler, kablolama ve kurulum konusunda eğitim veriyor. Kamera sistemi almayı planlayan işyerlerine birden fazla teklif almaları ve kurulum yapacak firmaların kalite yaklaşımını da göz önünde bulundurmaları tavsiye ediliyor. Özellikle
kameraların görüş açılarının, ışık durumlarının tespit edilmesi ve kurulum yapılacak mekanın durumuna göre ürünler seçilmesi, kablolamanın planlanması gerekiyor. Doğru ı ürün seçimi ve planlı kablolama, sistemin uzun dönem sorunsuz çalışmasını, aynı zamanda video görüntülerinin de kaliteli olmasını sağlıyor. Sistemlerin maliyeti işyeri büyüklüğü ve istenen özelliklere göre değişiyor. İki odalı, ofis tipi bir işletme için dört kameralık bir sistem, kurulumuyla beraber bin 500 dolar civarında olabiliyor. 100 İP kamera ve beş speed-dome gerektiren bir fabrika sisteminin kurulumu ise 100 bin doları geçebiliyor. İşyerlerinde genelde tek kamera kullanılırken, evlerde iki kamera tercih ediliyor.
Tugçe Altınsoy
Teşekkürler paylaşımlarınız için.