Güneş enerjisi ile elektrik üretmek
Kendin elektrik üret fazlasını devlet alsın
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), rüzgâr, güneş ve ırmak gibi yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimine izin veren yönetmeliği tamamladı.
Artık isteyen herkes şirket kurmadan veya lisans almadan kendi ihtiyacı olan elektriği üretebilecek. Ayrıca, üretilen ihtiyaç fazlası elektrik de piyasaya satılabilecek. Enerji Bakanlığı, TBMM‘de 2007’de çıkarılan bir kanunla, kurulu gücü 500 kilovatın altında olan elektrik üretim tesisleri için lisans alma ve şirket kurma mecburiyetini kaldırmıştı. Kanunla ilgili Enerji Üst Kurulu tarafından hazırlanan yönetmelik, kısa bir süre içerisinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek. Düzenlemeyi ‘çok önemli bir adım’ olarak değerlendiren Üst Kurul Başkanı Hasan Köktaş, ırmak, nehir, güneş, rüzgâr, jeotermal gibi yerli kaynakların ekonomiye kazandırılması gerektiğini söyledi.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Hasan Köktaş, “Artık, tüketici kendi elektriğini üretmeye başlıyor. Bu düzenlemeyle dağınık şekildeki enerji kaynaklarından mümkün olduğu kadar çok kişinin en az bürokratik işlemle elektrik üretimi yapmasına, bununla öncelikle kendi ihtiyacını karşılamasına, üretilen fazla elektriğin dağıtım sisteminde en yakın noktada tüketilmesine imkan verdik.” dedi. Başkan Köktaş’a göre, uygulama ile çok oyunculu serbest enerji piyasası üst seviyelere çıktı. Bir yandan her yıl serbest tüketici limitini azaltarak piyasada elektrik alım-satım alanı genişletiliyor, tüketicinin rekabetten faydalanıp daha ucuza enerji tüketmesi sağlanıyor. Diğer yandan da üretim cephesinde kendi bölgesinde enerji kaynakları olan herkesin bunları ekonomiye kazandırmaları sağlanıyor.
Hasan Köktaş, elektrik üretmek için anonim ve limited şirket kurma zorunluluğu olmamasının büyük avantaj sağlayacağına dikkat çekiyor. Özellikle toplu konutlar, sanayi tesisleri, üniversiteler ve hastaneler gerek ısı ve gerekse kesintisiz ve güvenilir elektrik ihtiyacını, verimi yüksek kojenerasyon tesisi kurarak sağlayabilecek. Ayrıca, tüketiciler maliyeti çok yüksek olmayan santraller, paneller ve düzenekler kurarak elektrik üretip kendi makinesini çalıştıracak, konutlarını aydınlatacak. Fazla enerjiyi de belirlenen teknik kriterlere göre sisteme bağlanarak satabilecek.
Türkiye’de bir mesken ortalama 1.500 kWh (kilovatsaat) elektrik tüketiyor. 500 kW’lık yenilenebilir enerjiye dayalı bir tesis, bir yılda ortalama 2 bin saat çalıştığı varsayımı ile, yılda 1 milyon kWh elektrik ürettiği değerlendiriliyor. Bu da yaklaşık 700 meskenin elektrik ihtiyacını karşılayabiliyor. Burada 500 kW üst sınır, yaklaşık 700 evin elektrik enerjisini karşılayabilecek. Bir evin kendi elektrik ihtiyacını karşılaması için çok daha düşük bir tesis kurması yeterli olacak. Bu hesaplamaların yanında, yenilenebilirler enerji kaynaklarının kontrol edilemeyen kaynaklar olmaları sebebiyle, ihtiyaç anında üretim yapmak mümkün olmayabiliyor. Yönetmelik, bunun için düzenlenen ölçekte (500 kW altı) örneğin gündüz güneşten üretilen elektriğin akü gibi cihazlarla depolanarak gece kullanılmasına imkan veriyor.
Düzenlemede, üretilen fazla elektriğin nasıl satılacağına da yer veriliyor. Buna göre, tesis yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı ise YEK Kanunu’nda öngörülen fiyat üzerinden; mikrokojenerasyon ise Türkiye ortalama toptan elektrik satış fiyatı üzerinden perakende satış lisansı sahibi dağıtım şirketi tarafından satın alınacak.
Güneş enerjisi ile elektrik üretimi için ülkemizde yasal altyapının oluşturulması her ne kadar geç kalmış olsa da bunu ülke olarak avantaja çevirebiliriz. Dünya genelindeki iyi uygulamaları ve teknolojiyi biz de kullanarak daha verimli sistemlerle ön plana çıkabiliriz.
Ülkemizde de hızlı bir şekilde yenilenebilir enerji yatırımlarının artması hem ekonomik olarak cari açığın azaltılmasında (% 65 i enerjiden kaynaklanmaktadır. Bu % 65 in %86 sı da elektrik üretiminden kaynaklanmaktadır.) hemde gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak için hepimizin sorumluluğudur.
http://www.solarensa.com